Acemi bir bahçıvan tarafından aptalca derilip, ve yine aynı aptallıkla karılmış bir buket dikenli gül gibi yalnızlık. Ve kokusuna küflü toprağın kokusu karışmış. Ne zaman koklasam burnum yanıyor. Ve dikenlerinden ellerim kanıyor. Acı acı batıyor yalnızlık. Yalnızlığı şarkılara gömeyim diyorum, o pis koku ve dikenler sarıyor en güzel şarkıları. Şarkılar kanıyor. Gecenin karanlığına saklamak istiyorum, küf kokusu karanlığı sarıyor; karanlık kokudan utanıyor. Sulara, denizlere bırakayım diyorum, yalnızlığın parlak kızıllığından sular alev alıyor. Ne yapsam ne etsem olmuyor. Yalnızlık hep bana kalıyor. Sonra sobelenmek istiyorum çıkmak için saklandığım yerden, ya da ebe olup sobelemek istiyorum... olmuyor. Birtek yalnızlık sobeliyor beni. Sinsi bir avcı gibi takip ediyor beni ellerimden akan kan izinden. Takip edip buluyor beni yüzüme ve saçlarıma bulaşan küf kokusundan. Ebeyse de, ya da ebeysem bile hep sobeliyor. Satıp savmak istiyorum, utanıp çıkamıyorum pazara kokusundan yalnızlığın. Hayatımda ne varsa tüm vantuzlarıyla emip o küf kokusunu, dikenlerini ve o kokuşmuş karanlığını salmış hayatıma yerine emdiklerinin. Düşlerime bile karışmış karanlık... tüm düşlerim el yordamıyla...
Peki ne yapmalı? Var mı bir yanıtım? Küflenmeli mi kokusuna karışıp yalnızlığın? Yoksa büs bütün kanayıp kan olup akmalımı damarlarında? Bir siliüt mi olmalı kokuşmuş karanlığında? Kovup geriye kalan minik ve zavallı aydınlık kırıntılarını karanlığa mı mahkum olmalı büs bütün? Hani bir cılız aydınlık bile silip süpürüyordu karanlığı? Neden yalan söylüyor bilgeler? Neden hala her tarafı kaplamış yalnızlığın kokuşmuş karanlığı? Hani elimdeki cılız aydınlıklar korkutup kaçıracaktı? Peki ne yapmalı? Fırlatıp atmalı mı ne var ne yoksa aydınlık adına? Büs bütün saklanmalı mı ardına yalnızlığın? Bitmeli mi bu yazı burada? Yoksa sürüp gitmeli mi? Yazmalı mı tüm suçlarımı işlediğim yalnızlık adına? Ya da tüm suçlarını yalnızlığın? Ve yanıtı olmayan bir sürü soru daha var ard arda sıralayabileceğim. Ve bir sürü suçum var işleyip yalnızlığa yüklediğim.