Cumhuriyet fikir serbestliði taraftarýdýr. Samimi ve meþru olmak þartýyla her fikre saygý duyarýz. -Atatürk |
|
||||||||||
|
Kiþilerin, El sahipliði üzerinde mal, mülk sahibi olmasý; geri baðlaným yasasý olan som bencilliðimizin sahiplenmesi üzerinde kiþisi bencilliðin karþýlanma meþruiyetine çok uygundu. Buradaki çeliþki þuydu. Bu sahiplik üzerinde herkes çalýþsa, çalýþýrken kendisini paralasa da mal, mülk ve emek gücünün sahibi deðildi. Kendi bencilliðin karþýlanmasý olacakla herkesin mal, mülk sahipliði yoktu. Mal, mülk sahibi olanlarýn karþýsýnda onlar gibi mal mülk sahibi olup; gücü ele geçirmenin arzu ve isteði vardý. Geri baðlanýmca sahiplik ile temel meþruiyet yasasýna göre, bencilliðin þu veya bu biçimde karþýlanmasý gerekiyordu. Süreç sosyo toplum içinde üreten iliþkiler haline gelmekle; orman, yazý, yaban da özel mülk olmuþtu. Eskisi gibi doðada avcýlýk toplayýcýlýk yapmanýz iptaldi. Karþýlanmasý gereken temel bencildi meþruiyet, mal mülk sahibi kiþilere köle olup çalýþma karþýlýðýnda efendinin köleye keremi olmakla olasý olacaktý. Ben merkezli (egosantrik) zorunluluklarýyla davranan aciz köleye; bencilliðini saðlamasý; sadece köleye emek gücü ile çalýþmasý karþýlýðýnda; olasý olacaktý. Mal, mülk sahibi efendilerin takdir edeceði ihsan ve lütufla baðlý olmakla boðaz tokluðu içinde gerçekleþecekti! Mülk sahibi de mülkün gelirini yiyecekti. Ýçine köle emeði sinmeyen mülk, sanki kendi kendisine gelir getirirmiþ gibi… Temel sahiplik ve meþruiyet; kolektifin olmak yerine El’in sahipliðinde olan olmuþtu. Temel sahiplik ve meþruiyetin tüzel oluþ üzerinde herkese göre sahipliðin olmasý yerine El'in sahipliði olmuþtu. Kiþiler de El sahipliði üzerinde kimi köle olmakla; kimi de mal, mülk sahibi kýlýnmakla; kiþisi sahiplik ve meþruiyet denkleþmeyen eþitsizlikler içinde sürecin iþleyiþi olmuþtu. El takdiriyle kimisinin malý mülkü olacaktý. Pek çok kiþinin de malý mülkü olmayacaktý ki sistem köle emeði üzerinde çevrim yapsýndý. Diðer yandan da kiminde malý mülkü kýt kanaat oluþuyla sürecin içine sokulan sahiplik daðýlýmý nedreti olmakla süreçte inþa olmuþtu. Zaman içinde El sahipliði ön ittifaklý sosyo toplumsa sistemin mal mülk sahipliði olmuþtu. Yeryüzüne doðru salýnýmlarla, yeryüzü sahipliðine doðru geniþlemeydi. Yeryüzüne doðru olan büyüme El’in tekçi egemen eþmesi olmakla yeryüzünün sahibi olacaktý. Bu tekelci El’in ihraç edilmesiydi. Dünya dýþýndaki evrenin de efendisi olma sahipliði ve meþruiyet liginin hüviyetine kavuþacaktý. Meþruiyet ve sahiplik El mana anlayýþý üzerinde, zenginlere sinerji veren bir sahiplik ve meþruiyetin gücü ve kaynaðý olmuþtu. Böylece temel meþruiyetler araya birçok zaman mekân devinmeli kutsal özel mülkiyetçi sosyo toplumsa inþalarýný da üzerine alacaktý! Kolektif yararýn olmaz oluþuyla; mülkü elinde tutmanýn ve mülkü büyütmenin gayreti dýþýnda; hiçbir emek sarfý olmadan tek kaynak sahipliði ve tek ve öznel kaynak meþruiyet ligi üzerinde olan kiþisel mal mülk sahipliðiydi. Farklý kullaným deðeri üreten emekleri deðiþtirme denkliðini ortak kýlan kolektif mal mülk sahipliði olucu yansýmalar da yine bu tek kaynak görmezliðinin liginin yabancýlaþtýrma yapan anlayýþý üzerinde belirtilecekti. Günümüzde olaðanüstü durumlarda nasýl arabamýz, malýmýz, mülkümüz, canýmýz, paramýz, pulumuz vs. devletin oluyorsa; iþte El de olaðan üstü devletin mal, mülk sahiplik meþrutiyetçisi gibi bir anlayýþla sosyo toplum gibi sosyo toplum dýþýndaki her þeyin de sahibiydi El her þeyin sahibi olmuþtu. El’in her þeyin sahibi olma düþüncesi karþýsýnda da ortaya konan El'in olan her þey; hepimizin ortak yararlanmasý olmalýydý düþüncesidir. Madem El’in kuluyduk El sahibi olduðu her þeyi kullarý için vermiþ olmalýydý düþüncesi de karþý düþüncenin meþrulaþma anlayýþý oldu. El, eþitsiz kýldýðý ortama biat etmenin boyun eðme imanýný ve biat etmeyi seremonine eden ibadeti istiyordu. “Elinin altýnda bulunaný tasarruf edenle; elinde bir þey gelmeyen aciz köle eþit olur mu?” diye ayrým yapýyordu El. Sanki kiþiye elinin altýndakini ve acizliði o vermemiþti! Bununla kalmýyor ikinci bir ayrým yapmakla iþi içinde çýkýlmaz kör döðüþü haline getiriyordu. El kiþileri; eþitsiz kýldýðý ortama biat eden ibadetiyle takva üstünlüðü göstermenin yarýþý içinde olmalarý, ayrýmýna da tabii tutmuþtu. Ayrým yapan El’e karþý, ayrým yapmayan; adil El’in düþüncesiydi bu. Acýma, merhamet, sadaka, fitre, zekât gibi tasadduklar üzerinde acizlere de bir nasip tanýmakla; adil olmak isteyen El; ilk kez ayrým yapmamakla kiþilere çalýþmalarý, alýn terleri üzerinde adil olan El hüviyetini de kazanacaktý. Yani El sahipliði ile ortaya konan keyfi takdirin cingözlüðü; El, sahipliðinde olaný hepimize ayný mirasý býrakan ortak atalar gibi hepimize býrakmalýydý. “Yoksa onlar mý takdir ediyor? Kimin malýný kime pay ediyor” diye haksýzla olmanýn öfke patlamalarý yapmamalýydý. Aciz söylemli çeliþkiye düþmemeliydi. Ya da yine kardeþlere ayný mirasý býrakan ortak ana babalarýn adil tavýr içinde olmalarý gibi El de adil tavrý, takdir etmeliydi. Tarihi süreci Esseniler ve Kabalacýlar özetle böyle diyordular. Yani kiþisel mal, mülk saðlanmasýna, meþruluk ve sahiplik kaynaðý olan El'in mal mülk sahibi olmasý düþüncesi; bumerang bir etki ile “El sahipliði ayný yaratanýn kulu olmakla hepimizin olmalýdýr” takdirini de ortaya koymuþtu. Kendisine yabancýlaþmýþta olsa, karþýtýnýn karþýsýndaki geliþen; insanýn öznesi ve insanýn aklýydý. Kullarýnýn emeðini sahiplenmekle kullarýnýn emeðini daðýtmada kullar arasýnda ayrým gözeten birincisi gibi kullar arasýnda eþitlik gözeten ikinci mana anlayýþý da ister istemez insanýn kendisine yabancýlaþýr olmasýydý. Dünyanýn ve çevremizin var oluþ baðýntýlarý üzerindeki baðýntýlarýyla biz vardýk. Bu baðýntý oluþlar içinde çevrenin kiþilere yararlanma yaptýran baðýntýsý vardý. Ama çevrenin kiþilere mal, mülk olucu bir tapu sahipliði içinde olmasý yoktu. Mala mülke tapu veren sistem emek gücüne tapu vermiyor, onu satýyordu. Hâlbuki baþlangýç koþullarý içinde tüccar kafayla satýn alma yoktu.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |