"Bilmezlik ile ne hoştum; hayalimde ne güzellik, ne de aşk vardı." -Fuzuli, Leyla ile Mecnun |
|
||||||||||
|
Hak hukuk ne de güzel kelimeler aslında. Tabi peşinden hak ve hukuk sahipleri gak ve gukuk diye bir şeyler yumurtlamazlarsa... Yumurtlarlarsa kendileri bilir... Hayır o yumurtalarında gezen tavuk, koşan tavuk, az gezen tavuk yumurtası olması tabi ki mümkün değil... O musallaya günü gelince, Allah geçinden verse de vermese de yatacağız bir gün. Hoca soracak cemaate ’’Bu merhuma, merhumeye hakkınızı helal ediyor musunuz?’’ Usulen hemen hemen herkes bir ’’Helal olsun.’’ çekiyor mevtaya da alacağı olan bir sürü adam içinden hem yüzüne karşı hem de tabutuna karşı küfürleri boca ediyordur... Hak ödemeleri öyle zannedildiği gibi senet ile sepet ile çek ile, olmuyor. Hatta hak ödemelerinde kredi kartı bile, para puanlar bile geçmiyor. Bunun bir tek yolu var, hakkını gasp ettiğiniz ya da kul hakkına girdiğiniz kişi ile onu bulup helalleşeceksiniz. Bunun başka yolu yok... Bir takım istisnaları bile var bu işin. Cenaze namaz bittikten sonra, gömülmeye götürülürken bir kişi ya da üç beş kişi ’’Bizim bu adamdan alacağımız var hem de çok, hakkımızı helal etmiyoruz.’’ derse eğer, dinen cenazenin gömülmesi caiz bile değil. O zaman Hoca bir şekilde cenaze sahiplerinden, söz almak durumunda ’’Biz varisleri olarak bu borcu ödeyeceğiz.’’ diye... Kimlere edeceğiz, bakalım kimlere etmeyeceğiz hakkımızı. Benim şahsen var hakkımı helal etmeyeceğim eşim dostum, yakınlarımdan, hatta devlet adamlarından... İsimlerini hiç bir zaman açıklamadım, bundan sonrada açıklamam, isimleri yüreğimin bir köşesinde gizli. Bana da helal etmeyecekler varsa, onlarda kendileri bilir. Ahiret yurdu ki ömrümüzün sonunda bizi bekliyor ve son hızla biz de o yurda doğru gidiyoruz. Arabalarımızla ayrı yönlere gidiyor gibi görünsek de aslına hepimizin yönü gerçek yurdumuza doğru, acı olansa birileri bunun farkında, birilerinin ise hiç umurunda değil. Allah her şeyin hayırlısını nasip etsin diyelim... Bir kaç gündür yüreğimiz memleketimizin ciğeri ormanlarımız yanıyor. İşte o şerefsizlere, o haysiyet ve onur yoksunlarına asla hakkımızı helal etmiyoruz. Aramıza nifak sokanlara, kadınlarımıza eziyet edenlere, malımızı mülkümüzü çalanlara, bu ülkeyi bölmek için dağlarda kalanlara, asla hakkımız helal değildir. Bilsinler ki cehennem onları bekliyor, ateşleri bol olsun...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |