"Bana ev hikayesinden söz açmayın. Artık benim oraya gideceğim yok!" Fuzuli, Leyla ile Mecnun |
|
||||||||||
|
Kıyaslamak, insanların karşısındaki şahsa karşı bir başka kimseyi yanında yer bulandan daha üstün görmesi ve o kişiyi yere göğe sığdıramaması anlamı taşımaktadır. İnsanlar boşluğa düştüğü zaman tutmak istedikleri bir dost eli arar ;yalnız kıyaslandıkları için o tutmak istedikleri ele ulaşmak mümkün görülmemektedir. Yazık ki bizim toplumumuzda bu mevcut durum, hayatımızı olumsuz bir şekilde etkilemektedir. Birtakım kimselere ne kadar uyarılarda bulunmuş olsak da bilgilendirmek için çaba göstermekte olduğumuz kardeşlerimizin bakar körlüğüne bir türlü engel olamıyoruz. Bahsetmekte olduğum mevzuda ısrarla biz yolumuza devam edeceğiz demekten çekinmiyor ,arkalarında kırık dökük kalplerle dolu bir enkaz yığını bırakıyorlar. Bilinmelidir ki insanoğlu hayatında olumsuzluklara sebep olduğu bir diğer kişinin nasıl bir durumda olduğunu umursamamaktadır. Bir de şu var; insanlar karşılarında yer alan kimseleri bir başkasının olumlu yönleri ile kıyaslayarak yanındaki şahsa iyilik yaptığını sanmaktadır. Ama düşünmüyor ki o şahıs kıyaslandığı zaman aksi bir duruma gelecek, kıyaslamayı marifet sayan bir takım kendini bilmezler yüzünden elinde neyi var neyi yok kaybedecek, sonra bir ömür dikiş tutturması imkansız bir hal alacaktır. Bu konuyu neden sizlerle buluşturmak istediğimi soracak olursanız ,kıyaslamaktan ve kıyaslanmaktan nefret ettiğimi anlatmak için kaleme alarak hayatın kıyaslamalardan ibaret olmadığını göstermek istedim. Saygıdeğer okurlarım, insanların her daim bir başkalarına iyi taraflarının gösterilmek istendiği bir dünyada yaşadığımız aşikar. O yüzden diyorum ki sevdiğiniz bir kimseyi diğeri ile kıyaslamadan önce karşınızdaki vatandaşın kırılıp kırılmayacağını düşünün, ölçülü konuşma gayretinde olun bunun farkına varmazsanız telafisiz kayıplara neden olursunuz. Ben kaleme aldığım yazılarımda genellikle yaptığım gözlemlerimi sizlerle buluşturmak için elimden gelen gayreti gösteriyor, faydalı bilgilerle sizlerin hayatın gerçek yüzünü görmeniz için adımlar atıyorum. Diyeceksiniz ki bu adam da çokbilmiş, ukalalıktan dem vuruyor; fakat anlatmak istediğim hiçbir şeyi ukalalık olsun diye değerli okurlarıma yazmıyorum. Hayatımda ben de birçok kıyaslamalara maruz kaldım, bahsetmekte olduğum kıyaslamalar yüzünden yaşamıma yön vereceğine inandığım güzelliklerden oldum. Bunda yakınlarımın en büyük paya sahip olduğunu söylemekten çekinmeye gereksinim duymuyorum. İstediğim her ne varsa acaba böyle olamaz mıyım bilincine kapılıp gittim ve her neyim varsa avuçlarımın içinden bir sabun köpüğü gibi kayıp gitti. Nedeni de beni ben olduğum için değil de başka birisi olmamı isteyen sevdiklerim sevdiğini sandığım kimseler olmuştur. Değerli okurlarım, sizlere şunu söylemekten beri durmuyorum, durmayacağım da sevdiklerinizi her daim kendisi olduğu için sevin başka bir kimse ile kıyaslayarak hayatlarını bir mezara çevirmeyin. İnanın karşınızdaki şahıs, sizlerden alacağı destekle başarıya ulaşacak, rotasını ona güvendiğinizi hissettirdiğiniz anda çizmeye başlayacaktır. Ben her daim uğradığım kayıplar yüzünden dibe vurdum, toparlamak hiçbir zaman kolay olmadı; çünkü arkamda sevdiklerimin durmasını beklerken teker teker çekildiklerini fark ettim. Her zaman şunun gibi olacaksın, bu okudu şuraya yükseldi, sen ondan daha yüksek olacaksın diyerek beni motive ettiklerini sandılar ;fakat beni dipsiz bir kuyuya attıklarının bilincinde olmadılar. O yüzden kıyaslanmak hayatımın en büyük karanlığı oldu, benim dünyam körlüğüm yüzünden değil hep birileri ile kıyaslandığım için karardı. Sizler için kaleme almakta olduğum bu yazımda son bir şey daha söylemek istiyorum ,sevdiklerinizin yanında olmakta geç kalmayın, boş sözlerle kifayetsiz kelimelerle dünyasında parladığına inandığı ışığın sönmesine izin vermeyin. Hayatta bir insanın ayaklar altına alınmasına müsaade etmek istemediği en önemli şeyi gururudur, onun için de kıyaslanmaktan bir ömür uzak kalmak istemektedir. Kıyaslandığını hissettiği zaman bir şahıs insanlara karşı inancını kaybetmekte karşısında yer alanlara ise içten içe tarifi mümkün olmayan kasırgayı andıran bir öfke beslemektedir. Bunların meydan bulmaması için insanların hiçbir zaman hayatlarında yer verdikleri bir diğer kişiyi başkası ile kıyaslamaya yönelmemesi lazım gelmektedir.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hüseyin İbiş, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |