"Bazen bir mýsra yaþamý deðiþtirir." -Kafka |
|
||||||||||
|
"Muhalif" kavramýný kullanýnca aklýma geldi; yazmazsam çok önemli bir eksiklikmiþ gibi aklýmý sürekli kurcalayacak. "Muhalif" bizim oralarda cansýz, yetersiz, zayýf, tutarsýz ve iþe yaramayan anlamýna geliyor. "Muhalif" kavramýnýn gerçek anlamý mevcut düzenin aksayan her þeyini dillendirip, yanlýþlara karþý çýkan ve yanlýþlarýn deðiþmesi için mücadele eden anlamýna geliyor. Bizdeki muhalefet, gerçek anlamýnda deðil, tabiri caizse, iþe yaramayan anlamýný temsil ediyor. Kanun çýkaran bir mecliste uyuþturucu komisyonu kurulma teklifi reddediliyorsa, reddedenlerin bu trafiði yönetenler olduklarý ya da yöntenlerle iþbirliði içinde olduklarý anlamýna gelir ki, bu milllete yapýlan çok önemli bir ihanettir. Sokak ortasýnda bir genç kýza tecavüze yeltenen iki sapýk, gözaltýna alýnýyor ve birkaç saat içinde yeniden serbest býrakýlýyor. Bu namussuzlarý serbest býrakan hakim ve savcýlarýn kendi karýlarýna ve kýzlarýna ayný saldýrý olmuþ olsaydý, saldýrganý serbest býrakýrlar mýydý, çok merak ediyorum? Ýkincisi daha da vahim, sosyal medya baskýsý sonucu serbest kalan sapýklara tekrar tutuklama kararý çýkarýlýyor. Bu sapýklarýn tutuklanmasýný gerektiren unsur varsa, hakimler neden serbest býrakýtýlar? Suç unsuru yoksa hakimler, bu sapýklarý neye dayanarak tekrar tutuklanmalarýna karar verdiler? Mahkemelerin nihai kararlarýný kanunlar ve onlarý uygulayan hakimler ve savcýlar deðil de, sosyal medya mý veriyor? Bu olay yalnýzca kamu sorumluluðu deðil, ayný zamanda ahlaki bir sorumluluk. Bu adamlarý serbest býrakanlarýn ahlaklarýnýn da bir göstergesi ve ayný zamanda toplumsal yaranýn baþka bir boyutu. Amerika'nýn 1800'lü yýllardaki durumuna döndü ülke. Ortada bir devlet yok, herkes kendini ve ailesini kendi bildiði ve istediði þekilde korumak zorunda. Devletin tanýmýnda, vatandaþýnýn güvenlik, saðlýk, eðitim ihtiyaçlarýný karþýlamak ve adaleti saðlamak zorundadýr, demiyor mu? Ülke sýnýrý ve kontrolü yok, giren çýkan belli deðil. Sadece Avrupa ülkelerine mülteci geçmesini engelleyen sýnýr denetimi var. Ülkemizin sýnýrýný deðil, Avrupa'nýn sýnýrýný koruyor devleti yönetenler. Ýþte uluorta herkes birbirini öldürüyor, ölen öldüðüyle kalýyor, öldüren elini kolunu sallayarak dolaþýyor. Sokak ortasýnda bir kýz çocuðu cinsel saldýrýya uðruyor, birkaç saat içinde sapýklar serbest kalýyor. Saðlýk yine ayný, sigortasý olmayan vatandaþlar devlet hastanelerine dünya kadar para ödüyor, sigortasý olanlar ise katký payý ödüyor. Oysa ülke dýþýndan gelenlerin saðlýk giderlerinin tamamý devlet tarafýndan karþýlandýðýyla kalmýyor, muayene sýrasýnda da öncelik hakký kullanýlýyor. Adalet ise hak getire; bir yýðýn suçu belirlenmemiþ kiþi yýllardýr içerde yatarken hýrsýzý, katili, sapýðý, tecavüzcüsü, tacizcisi dýþarda yeni suçlar peþinde koþuyor. Acaba ülkeyi yönetenler yine suçu engelleyemedikleri ya da engellemek istemedikleri için, "Herkes çocuðuna sahip çýksýn. Akþam karanlýðýnda dýþarýda ne iþleri var" ya da "Erkekleri tahrik edecek kýyafeti niye giyiniyorlar? Giyiniyorlarsa, sonuçlarýna da katlanýrlar" mý diyecekler. Þimdi soruyorum; acaba medeniyet ve kalkýnma bu mu? "Ýktidar ve yandaþlarý 2023'te uçacaðýz" derken ahlaksýzlýk, güvensizlik, sahtekârlýk, namussuzluk, hýrsýzlýk yönünden uçacaðýmýzý mý kastediyorlardý, yoksa ülkeye doldurduklarý kontrolsüz yabancýlarý kendilerine kanat yapýp, kendilerinin mi uçacaklarýný kasdediyorlardý? Bu muamma da çözülmüþ deðil. Hâlâ bir makam, 250 lira çocuk parasý, bir miktar valilik veya kaymakamlýk yardýmý, 14 bin lira emekli maaþý ve 17 bin lira asgari ücrete kendilerini iktidara kiralayanlara ne demeli? Acaba bu sosyal yaratýklar kendilerini kiralaracak olan baþka iktidarlara da ayný sadakati gösterecekler mi? Nereden nereye geliyoruz? Ýþte ahlaksýzlýkta sýnýr býrakmayanlarýn toplumsal ve töresel boyutta deðerlendirilmesi de kolay olmuyor. Birbirini alanlardan birbirini satanlara kadar kokuþmuþluk her alanda olunca konu da iþte böyle yayýlýyor. Bir gün düzelmeye baþladýðýný görebilme ihtimali dileðiyle... 5 Ekim 24 Gölcük
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Osman AKTAÞ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |