..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bilinç ruhun sesidir, tutkular ise bedenin. -Rousseau
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Din > Muhammed Rıdvan Kaya




28 Aralık 2024
Kur’an Merkezli İslam ve Gelenekçi Din Anlayışı  
Muhammed Rıdvan Kaya
Kur’an-ı Kerim, insanlara rehberlik eden en temel kaynak olarak Allah’ın kelamıdır. Ancak tarih boyunca, çeşitli din adamları ve gelenekçi otoriteler, İslam’ı kendi yorumları ve çıkarları doğrultusunda şekillendirmiş, halkı Kur’an’dan uzaklaştırarak, yerine karmaşık bir gelenek dini inşa etmişlerdir. Bu anlayış, toplumu bilgiye ve sorgulamaya kapalı tutarak, bir sınıfın ayrıcalıklarını sürdürmesine olanak sağlamaktadır.


:AJ:
Rahman ve Rahim Allah’ın Adıyla,
Kur’an-ı Kerim, insanlara rehberlik eden en temel kaynak olarak Allah’ın kelamıdır. Ancak tarih boyunca, çeşitli din adamları ve gelenekçi otoriteler, İslam’ı kendi yorumları ve çıkarları doğrultusunda şekillendirmiş, halkı Kur’an’dan uzaklaştırarak, yerine karmaşık bir gelenek dini inşa etmişlerdir. Bu anlayış, toplumu bilgiye ve sorgulamaya kapalı tutarak, bir sınıfın ayrıcalıklarını sürdürmesine olanak sağlamaktadır.
Kur’an’ın yeterliliğini kabul etmek, “gelenekçi alim” ve “şeyh” sınıfı için büyük bir tehdit oluşturur. Çünkü bu sınıf, dinin aslını halktan gizleyerek milyonlarca detayı içeren mezhep ve hadis kültürüyle bir otorite kurmuştur. Ellerindeki güç, dinî bilginin halkın erişimine kapalı kalmasına bağlıdır. Bu kişiler, Kur’an merkezli bir İslam anlayışına geçilmesi durumunda;
- Şeyhlik, hocalık gibi otoritelerinin sona ereceğini,
- Cemaate olan ihtiyaçlarının azalacağını,
- Kendilerine ekonomik ve sosyal ayrıcalık sağlayan sistemin çökeceğini bilirler.
Bu durum, tıpkı İncil’in halkın anlayacağı dillere çevrilmesine kilisenin karşı çıkmasına benzer. Kilise, İncil’in halkın dilinde okunmasıyla ruhban sınıfının otoritesinin son bulacağını anlamış ve bu yüzden bu çevirilere uzun süre direniş göstermiştir. Aynı durum bugün, İslam dünyasında da yaşanmaktadır.
Kur’an-ı Kerim, insanlara açık ve anlaşılır bir şekilde hitap eden bir rehberdir:
> “Bu Kur'an, insanlara bir açıklama, sakınanlar için bir yol gösterme ve bir öğüttür.” (Âl-i İmrân 138)
Ancak gelenekçi din anlayışı, bu açıklığı gizlemeye ve Kur’an’ın yalnızca Arapça okunmasını teşvik etmeye çalışır. Bunun amacı, halkın Kur’an’ı anlayarak, bu ayrıcalıklı sınıfın gereksiz olduğunu fark etmesini engellemektir. Eğer insanlar Kur’an’ı kendi dillerinde okuyup anlarlarsa;
1. Şeyhlerin, hocaların, tarikat liderlerinin otoritesi sorgulanacak.
2. Mezheplerin ve hurafelerin oluşturduğu karmaşık yapı çökecek.
3. İnsanlar, dinî liderlerin sözü yerine doğrudan Allah’ın kelamına yönelerek İslam’ı saf haliyle öğrenmeye başlayacak.
4. Siyasiler, halk üzerindeki dinî baskıyı kullanarak yönlendirme yapamayacak.
Bu durum, halkı Kur’an’dan uzaklaştırmaya çalışanların ekonomik ve sosyal düzenini alt üst edecektir. Onların geçim kaynağı olan kitaplar, kurslar, dergahlar boş kalacaktır. İnsanlar, dini öğrenmek için aracılara değil, doğrudan Allah’ın kitabına yönelecektir.
Kur’an, tarih boyunca terk edileceğini ve bu durumun büyük bir sapmaya yol açacağını haber vermiştir:
> “Ve elçi der ki: ‘Rabbim, gerçekten benim kavmim bu Kur’an’ı terk edilmiş olarak bıraktılar.’” (Furkan 30)
Bugün, Kur’an yerine hadis, mezhep ve gelenek dinine dayalı bir anlayış hakimdir. Bu anlayış, Allah’ın hükmüne ortak olmaya çalışan müşrik bir zihniyeti temsil eder. Halbuki Allah, hüküm koymada ortağı kabul etmez:
> “Hüküm yalnızca Allah’ındır.” (Yusuf 40)
Kur’an, saf ve tevhid inancını koruyarak insanları doğru yola iletmek için gönderilmiştir. Gelenekçi anlayışın karmaşıklığına son vermenin yolu, Allah’ın kitabını merkeze almaktır. Bu dönüşüm, yalnızca bireysel bir eylem değil, aynı zamanda toplumsal bir uyanışı da beraberinde getirecektir.
Kur’an, herhangi bir aracıyı gerektirmeyen bir kitap olarak indirilmiştir:
> “Andolsun ki bu Kur’an’ı düşünüp öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. Düşünüp öğüt alan yok mu?” (Kamer 17)
Halk, Kur’an’ı anlayarak okuyup uyguladığında, ne şeyhlere, ne tarikatlara, ne de karmaşık mezhep kurallarına ihtiyaç kalacaktır. Bu da yalnızca İslam’ın özüne, tevhid inancına dönmekle mümkündür. Gelenekçi din anlayışı, halkı Kur’an’dan uzaklaştırarak, kendine bir otorite alanı yaratmıştır. Ancak Kur’an’ın yeterliliğini kabul eden bir toplumda bu otoritenin yeri yoktur. İslam’ı, Allah’ın kitabından öğrenmek, her Müslümanın birincil görevi olmalıdır. Kur’an’a dönüş, bireysel ve toplumsal aydınlanmanın anahtarıdır.
> “Hem onları helake düşürmek hem kendi aleyhlerinde dinlerini karmakarışık kılmak için. Allah dileseydi bunu yapmazlardı; sen onları ve düzmekte oldukları iftiraları bırak.” (En’âm 137)
Artık tercihimizi yapmalıyız: Kur’an’ın saf tevhid dini mi, yoksa hurafelerle dolu gelenekçi din mi?



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın din kümesinde bulunan diğer yazıları...
Şirk ve Aşkın İzdüşümleri: Bir İnsanlık Draması
Sadakat: İman ve İhlasın Gücü
Yılbaşı ve İslam Perspektifi
Şirk ve Modern Putperestlik: İslam’ın Temel Öğretileri ve İnsanların İlahlaştırdığı Figürler
Kur'an'ın Doğru Anlaşılması ve Uygulanması Üzerine
Tabu, Taassup ve Kur’an’daki İslâm
Nebimiz Muhammed'in Kuran'ı Kendi Çıkarları İçin Yazdığına Yönelik İddialara Karşı Bir Değerlendirme
İbadetin Dili: Anlam ve Farkındalık Üzerine Bir İnceleme
Namaz Vakitleri ve Kolaylıklar: Kur'an Perspektifinden Bir İnceleme
Dinlerin Tarihi ve Mezheplerin Oluşumu Üzerine Bir İnceleme

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Şirk ve Tevhid

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Ruh, Varlık ve İlahi Hakikat [Bilimsel]
Maddenin Gerçek Mahiyeti ve Allah'ın Kudreti [Bilimsel]
Beynimizde Oluşan Dünyanın Gerçekliği: Algı ve Gerçek Arasındaki Sınırlar [Bilimsel]
Hücrenin Kompleksliği ve Evrim Teorisinin Açıklama Yetersizliği [Bilimsel]
Kuantum Fiziği Perspektifinden Algılar: Gerçeklik ve Beynin Yorumlama Mekanizması [Bilimsel]
İnsanı İnsan Yapan Şey: Ruh ve Bilinç Arayışı [Bilimsel]
Evrim Sürecindeki Sorunlar ve Balıkların Kara Hayatına Geçişi Üzerine Tartışmalar [Bilimsel]
Evrim Teorisinin Eleştirisi: Bilimsel Geçerliliği ve Tartışmalı Noktalar [Bilimsel]
Evrende Işık, Renk ve Ses Var mı? [Bilimsel]
Evrim Gerçekten Bilimsel Bir Temele Dayanıyor Mu? [Bilimsel]


Muhammed Rıdvan Kaya kimdir?

Merhaba ben Muhammed Rıdvan Kaya 2014 yılından 2021 yılına kadar çeşitli platformlarda dini paylaşımlar yaptım. Birgün Herkes Etik Hacker Olur, Yapay Zekayı Herkes Öğrenir, Herkes Prompt Mühendisidir, 2024 YKS TERCİHLERİ İÇİN REHBER KLAVUZ kitaplarının yazarıyım.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © Muhammed Rıdvan Kaya , 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.