..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Dengeli bir rejimde yemeğin yeri çok önemli. -Fran Lebowitz
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Din > Muhammed Rıdvan Kaya




28 Aralık 2024
Aşk Acısının Perdesi ve Gerçek Kurtuluş: Allah’a Dönüş  
Muhammed Rıdvan Kaya
Günümüzde “aşk acısı” olarak nitelendirilen derin ve yakıcı duygular, insan ruhunu sarıp sarmalar, bireyi derin bir boşluğa sürükler. Özellikle bir ilişkide terk edilmek, değersiz hissetmek veya sevdiği kişinin ilgisizliğiyle karşılaşmak, insan kalbinde tarifsiz yaralar açar. Ancak bu acıların kaynağı, zannedildiği gibi sadece "aşk" değildir. Asıl sebep, insanın yaratılmış bir varlığı, Allah’ın yerine koyarak ona gereğinden fazla anlam yüklemesidir. Bu durum, kişinin kalbinde “şirk” denen derin bir boşluk ve acı bırakır. İnsan, yaradılışı gereği sevgi ve bağlanma ihtiyacıyla dünyaya gelir. Ancak bu sevgi, doğru yönlendirilmediğinde, yaratan yerine yaratılanlara yönelir. Bir insanı, bir sevgiliyi ya da herhangi bir varlığı hayatının merkezine koymak, Allah’a ait olan bir sevgiyi ona yöneltmek, kalpte huzursuzluk ve kırgınlık oluşturur. Çünkü Allah, kalplere bu acıyı, insanı doğru yola çağırmak için koyar. Kur’an’da Hac Suresi’nin 31. ayetinde şöyle buyrulmaktadır:


:AB:
Günümüzde “aşk acısı” olarak nitelendirilen derin ve yakıcı duygular, insan ruhunu sarıp sarmalar, bireyi derin bir boşluğa sürükler. Özellikle bir ilişkide terk edilmek, değersiz hissetmek veya sevdiği kişinin ilgisizliğiyle karşılaşmak, insan kalbinde tarifsiz yaralar açar. Ancak bu acıların kaynağı, zannedildiği gibi sadece "aşk" değildir. Asıl sebep, insanın yaratılmış bir varlığı, Allah’ın yerine koyarak ona gereğinden fazla anlam yüklemesidir. Bu durum, kişinin kalbinde “şirk” denen derin bir boşluk ve acı bırakır. İnsan, yaradılışı gereği sevgi ve bağlanma ihtiyacıyla dünyaya gelir. Ancak bu sevgi, doğru yönlendirilmediğinde, yaratan yerine yaratılanlara yönelir. Bir insanı, bir sevgiliyi ya da herhangi bir varlığı hayatının merkezine koymak, Allah’a ait olan bir sevgiyi ona yöneltmek, kalpte huzursuzluk ve kırgınlık oluşturur. Çünkü Allah, kalplere bu acıyı, insanı doğru yola çağırmak için koyar. Kur’an’da Hac Suresi’nin 31. ayetinde şöyle buyrulmaktadır:
"Kim Allah'a ortak koşarsa, sanki o gökten düşmüş de onu bir kuş kapmış veya rüzgâr onu ıssız bir yere sürükleyip atmış gibidir."
Bu ayet, insanın yaratılmışlara olan bağımlılığının sonuçlarını çarpıcı bir şekilde tasvir eder. Gökyüzünden düşen ve rüzgar tarafından savrulan bir insan gibi, kalpte Allah sevgisi yerine başkasına verilen sevgi, bireyi bir girdaba sürükler. Kişi birinden diğerine savrulur, kalbinde huzur bulamaz ve her seferinde aynı boşluğu yaşar. Günümüzde romantizm adı altında sunulan aşklar, büyük beklentilerle başlar ve çoğu zaman hüsranla sonuçlanır. “Sensiz yaşayamam” sözleri, sıkça söylenip tüketilen, anlamını yitiren ifadeler haline gelmiştir. Bir kişi bu sözleri, önce birine, sonra başkasına fısıldar. Öte yandan terk edilen kişi, bu boş sözlere inanarak yıkılır. Ancak burada sorun, terk edilen kişinin kendisi değil, onun kalbine yüklediği yanlış anlamdır. Sevgiliyi, hayatının merkezi yapmak, ondan her şeyi beklemek ve sonsuz bağlılık duymak, insanı büyük bir çıkmaza iter. Bu beklentiler, zamanla hayal kırıklığı ve acıya dönüşür. Çünkü hiçbir yaratılmış, Allah’ın yerini dolduramaz ve insana mutlak huzur veremez. Kalpte duyulan bu derin acı, aslında bir uyarıdır. Allah, insanın kalbini, sadece kendisini sevmek ve O’na yönelmek için yaratmıştır. Bir başkasını, O’nun yerine koymak, kalpte çatlaklar oluşturur. Bu çatlakların yarattığı boşluk, ancak Allah sevgisiyle dolduğunda iyileşir. Allah’a yönelmek, insanı rüzgârın savurduğu bir yaprak olmaktan çıkarır. O’nun sevgisiyle güç bulan bir kalp, asla yıkılmaz ve değersizlik duygusuna kapılmaz. Çünkü Allah, kullarını yaratırken onları eksiksiz ve değerli kılmıştır. İnsanın değeri, yaratılışında ve O’na olan bağlılığındadır. Bu noktada, çözüm çok nettir: Allah’a dönmek ve O’nun sevgisine tutunmak. Allah’a yönelen bir kalp, artık yaratılmışların sevgisine bağımlı olmaz. Sevgi, Allah için olduğunda değer kazanır ve insanı yüceltir. İman sahibi bir insan, sevdiklerini de Allah’ın bir tecellisi olarak görür ve onlara yüklediği anlamı doğru belirler. Kalpteki boşluk ancak Allah sevgisiyle dolar. İnsan O’na sığındığında, ne rüzgar savurabilir ne de hayatın çalkantıları yıkabilir. Dünyada yaşanan her ilişki ve duygu, geçicidir. Ancak Allah sevgisi ebedidir ve kalpleri huzurla doldurur. İnsan, kalbini Allah’a yönelttiğinde, hayatındaki tüm ilişkiler doğru bir dengeye oturur. Sevgiliye duyulan sevgi, Allah’ın bir nimeti ve tecellisi olarak görülür. Kalbin merkezinde Allah olduğunda, hiçbir acı insanı yıkamaz, hiçbir ayrılık insanı çaresiz bırakmaz. Allah’ı çok seven, O’nun tarafından da sevilir. O’nun sevgisi, her şeyi güzelleştirir ve insana ebedi bir huzur verir. Şu söz, bu hakikati en güzel şekilde özetler:
"Düştüğün yerden kalk ve Allah’a sıkı sıkı sarıl. O zaman ne yere düşersin ne de rüzgar seni bilinmeyen bir köşeye savurur." Kurtuluş, Allah’a yönelmekte ve O’na sığınmaktadır. Böylece insan, hem dünyada hem de ahirette huzuru ve mutluluğu bulur. Kalbinizdeki boşluğu Allah sevgisiyle doldurduğunuzda, hayatınız anlam kazanır ve gerçek mutluluğa erişirsiniz.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın din kümesinde bulunan diğer yazıları...
Şirk ve Aşkın İzdüşümleri: Bir İnsanlık Draması
Sadakat: İman ve İhlasın Gücü
Yılbaşı ve İslam Perspektifi
Şirk ve Modern Putperestlik: İslam’ın Temel Öğretileri ve İnsanların İlahlaştırdığı Figürler
Kur'an'ın Doğru Anlaşılması ve Uygulanması Üzerine
Tabu, Taassup ve Kur’an’daki İslâm
Nebimiz Muhammed'in Kuran'ı Kendi Çıkarları İçin Yazdığına Yönelik İddialara Karşı Bir Değerlendirme
İbadetin Dili: Anlam ve Farkındalık Üzerine Bir İnceleme
Namaz Vakitleri ve Kolaylıklar: Kur'an Perspektifinden Bir İnceleme
Kur’an’ın Rehberliği ve Gelenekçi Yaklaşım: Toplumsal Adaletten Sapmalar

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Şirk ve Tevhid

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Ruh, Varlık ve İlahi Hakikat [Bilimsel]
Maddenin Gerçek Mahiyeti ve Allah'ın Kudreti [Bilimsel]
Beynimizde Oluşan Dünyanın Gerçekliği: Algı ve Gerçek Arasındaki Sınırlar [Bilimsel]
Hücrenin Kompleksliği ve Evrim Teorisinin Açıklama Yetersizliği [Bilimsel]
Kuantum Fiziği Perspektifinden Algılar: Gerçeklik ve Beynin Yorumlama Mekanizması [Bilimsel]
İnsanı İnsan Yapan Şey: Ruh ve Bilinç Arayışı [Bilimsel]
Evrim Sürecindeki Sorunlar ve Balıkların Kara Hayatına Geçişi Üzerine Tartışmalar [Bilimsel]
Evrim Teorisinin Eleştirisi: Bilimsel Geçerliliği ve Tartışmalı Noktalar [Bilimsel]
Evrende Işık, Renk ve Ses Var mı? [Bilimsel]
Evrim Gerçekten Bilimsel Bir Temele Dayanıyor Mu? [Bilimsel]


Muhammed Rıdvan Kaya kimdir?

Merhaba ben Muhammed Rıdvan Kaya 2014 yılından 2021 yılına kadar çeşitli platformlarda dini paylaşımlar yaptım. Birgün Herkes Etik Hacker Olur, Yapay Zekayı Herkes Öğrenir, Herkes Prompt Mühendisidir, 2024 YKS TERCİHLERİ İÇİN REHBER KLAVUZ kitaplarının yazarıyım.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © Muhammed Rıdvan Kaya , 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.