..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ýnsanlýðý tanýmak insanlarý teker teker tanýmaktan kolaydýr. -La Rochefoucauld
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Deneysel > Öykü Yüzer




14 Temmuz 2007
Renklerin Dili, Damaðý ve Diþleri  
Öykü Yüzer
Küçük teknenin küçük zorluklarýndan biri iþte. Bazý küçük teknelerde tuvalet var aslýnda. Buna kimyasal koymuþlar. Taa yastýklarýn altýnda bir de. Ama hiç yoktan iyidir. Teknedeyiz! Hoþgeldiniz !


:BAIH:
SÝYAH

Siyah, cilalý bir tabuttu. Neden benim evimde olmasý gerekiyordu hiç bilmiyorum.
Oturduðumda bile bacaklarý ayrýlýr da yere yapýþýrým korkusuyla oturmak yerine, portmanto niyetine kullandýðým tonet iskemlenin üzerine koca tabut nasýl dengeli bir þekilde konmuþtu, hem de içindeki ölüyle...ölünün kadýn olduðunu hissediyordum ama görmedim...tabutun kapaðý yarý kapalýydý ama ölü beyaz bir kumaþa tamamen sarýlmýþtý, yüzü de, gözü de...ama eve sinen ölüm dayanýlmazdý. Tüm gece boyunca onla baþbaþa nasýl dayanacaðýmý bilmiyordum, bunun doðal olduðuna kendimi inandýrmaya çalýþtýkça daha çok korkmaya baþlýyordum. Evdeki ölüm sessizliði iyice büyüyordu. Yataðýma gidip uyumaya çalýþmalýydým. Alt tarafý bir geceydi...tabut kapýnýn hemen giriþindeki kýrýk dökük tonet iskemlede nasýl dengeli oturmuþtu.
Yataða bile giremedim..çok huzursuzdum...belki tabutun kapaðýný tam kaparsam daha uzak olurdum ölümden...öyle yaptým...ölü benden biraz daha uzaklaþýrken korkum hiç azalmadý...en azýndan gözümün önündeydi kapak aralýkken...þimdi ise herþey iyice sessizdi kapak kapalýyken. Çocukken ensemde ürperti hissederdim. Uzun bir koridor vardý yatak odamla salon arasýnda. Evimiz sobalý olduðu için, sýcaklýðý korumak için, onun için , bunun için salonun kapýsýný kapardý annem. Ben bazen koridorun ucundaki odamda korkardým ve yataðýmdan inip salona annemle babamýn kollarýna gitmek isterdim ama o uzun koridorda karanlýkta yürürken nefesim kesilirdi korkudan...sanki tam arkamda olurdu o birþey...kapýnýn koluna deli gibi asýlmama ramak kala ensemde soluðunu duyardým...kalbim yerinden çýkardý.
Ayný korkuyla baþbaþaydým þimdi. Bu kez kapýsýna eriþebileceðim bir salon yoktu...ve de kedimden baþka hiçbir canlý da yoktu evde. Yalnýz yaþamaktan nefret ettim.
Çaresiz ve korku içinde þaþýrmýþken, gecenin bir yarýsýnda pijamalarýmla sokaklara çýkýp sabaha kadar beklesem mi diye düþünürken...apartmandan insan sesleri geldi...yaþayan birþeyler...hemen kapýyý açtým. 4. katta yalnýz oturan yaþlý, itici ve en azýndan saðlýklý kadýn bir baþka kadýnla asansör bekliyordu hemen benim kapýmýn önünde. Kapýyý açtýðýmda tabutu farkettiler...ilgilendiler onla..benle deðil...nasýl korktuðumu söylemeden onlar farketsin istiyordum....biri bana yardým etmeliydi. Ölü hakkýnda ne dediðimi bilmiyorum, tanýmýyordum ve neden bende durmasý gerektiðini de bilmiyordum.oralarý yok.

Korku içinde olduðumu farketmiþ olacaklar ki, “istersen bu gece bizimle kal” dedi sevimsiz bulduðum o kadýn. “çok iyi olur aslýnda “ dedim hiç beklemeden. “ aslýnda ölüyü tek baþýna býrakmamak gerek derler” dedi. Hiç birþey demeden “ben birkaç eþyamý alýp geliyorum dedim...asansörün önünde beni bekliyorlardý. Tabutun yanýnda geçtim, yatak odasýndan pijamalarýmý ve makyaj çantamý alýp büzgülü çantama týkýþtýrýrken titriyordum korkudan...bir türlü doðru düzgün týkýþtýramýyordum telaþtan.
Ya birden kapý kapanýrsa, kadýnlar giderse, ben karanlýkta bu tabutla kalakalýrsam diye kendimi iyice korkutuyordum. Kalbim çok fazla kan pompalamaya baþlamýþtý kadýnlarýn yanýna zar zor ulaþtýðýmda ve kapýyý kaparken. uyandým.

Yüzükoyun yatýyordum, kýpýrdamama imkan yoktu, sadece gözlerimi açtým, kalbime söz geçiremiyordu beynim. Bu kadar hýzlý attýðýný hatýrlamýyorum. Alt üst olmuþtum, moralim çok bozulmuþtu...üst kattan su sesleri, çiþ ve sýçma sesleri gelmesini çok istedim...birinin deliler gibi osurmasý en çok istediðim þey oldu o an. Yaþamý hemen hissetmem için bir osuruk sesi en büyük hayalimdi. En azýndan su sesi duydum bir yerlerden. Belki biri seviþti ve temizleniyordur diye hayal kurdum ama hala sakinleþememiþtim. Arabalar geçiyordu tek tük...onlarýn normalde nefret ettiðim gürültüsü þimdi ne güzel geliyordu kulaðýma. Kalkýp çiþimi yapma cesareti gösterdim...ilk dönüp baktýðým yer tonet iskemle oldu kapýnýn giriþindeki...üstünde spor çantamý ve 2 ödenmemiþ faturayý görünce sevincimden dans etmek istedim. Hayýr abartýyorum, kabus gördüðümün farkýndaydým ve tabii ki bir tabut göreceðimi düþünmüyordum, yani özel bir sevince gerek yoktu. Çiþimi yapýp yataða döndüm, arkamdan devam eden sifonun sesi hoþuma gitti.

Kabusun etkisi azalmaya baþlarken , beynimin neden bana bu oyunu oynadýðýný düþünmeye baþladým. Ve bu kabustaki sembolleri unutmamak ve ileri ki günlerde çözümlemesini yapmak için tüm kabusu iyice hafýzama kaydettim. Hala ürkerken , kabusu tekrar yaþatmak mazoþistlikti ama unutmak istemedim. Kedim tüm bunlar olup biterken hep uyudu...her gece olduðu gibi ayak ucumda, kýçýný ayaklarýma yaslayarak, huzur içinde...uyanmasýný hiç istemedim, kabustan uyandýðým anda...çünkü sanýrým kabusun en baþýnda, kedim uyanýp sýrtýma çýkýyordu ve ben uyanýyordum ve kalkýyordum ve tabutu farkediyordum ve anlam veremiyordum ve bir kabus baþlýyordu.
Ve birazdan gün aðaracaktý artýk. Öðlene kadar uyurdum artýk...babamla yelken keyfi yapamayacaktým bu durumda, çünkü o erken giderdi, ben öðlene kadar uyurdum herhalde.


MAVÝ

kimyasal tuvaletler...
Kaç litre suya, kaç kapak ilaç konulmalý?
Pis su tanký için yazmýþlar en çok prospektüste ama kimyasal tuvaletler için olan açýklama yetersiz geldi bana. Küçük teknenin küçük zorluklarýndan biri iþte. Bazý küçük teknelerde tuvalet var aslýnda. Buna kimyasal koymuþlar. Taa yastýklarýn altýnda bir de. Ama hiç yoktan iyidir.
Teknedeyiz! Hoþgeldiniz !

Eskiden güneþli, bahar havalarýnda sýkýlýrdým. Nedenlerini az hatýrlýyorum; en baþta, büyük þehrin iyice büyümüþ gibi görünmesi sýkardý beni... önümde yürürken, dondurma yalayan ve haliyle yavaþ yürüyüp beni de yavaþlatan hayat...ne bileyim, sýkýlýrdým...hayatýn arkasýnda yürümek çok akýllýca deðilmiþ belki de...
Þimdi baharýn tam ortasýnda, denizin tam üstünde ama yine de iskeleye sýký sýký baðlýyken “bahardan sýkýlmak ne garipmiþ” diyorum. Yüzlerce yelkenlinin palamarlar orkestrasý eþliðinde ve baharýn oldukça rüzgarlý olan güneþli ama hiç terletmediði gibi, bir de ürperten günlerinden birinde ben biraz þaþkýným. Bu rüzgar sesli, deniz üstü hayatýnda kendimi ne iyi hissediyorum. Güvendeyim ve herþey öyle yolunda ve yaþamýn ta kendisi gibi görünüyor ki...çünkü ben bu havalarda ve denizlerde ve bu palamarlar direklerlere çarptýkça oluþtum, büyüdüm. Havalardan en sertinde...babam dümendeyken ben sýcacýk kamarada güvendeydim hep. En fazla, teknenin nemli ortamýnda biraz ayaklarým üþürdü...babam kahramandý, sýrýlsýklam, yüzü tuzlu suyu yiye yiye yanmýþ bitmiþ kül olmuþtu...ama beni hep sað salim ulaþtýrýrdý...

Oluþtuðum yerde...tuzlu tuzlu, nemli ve yalpalayarak öðrendim...midemin bulanmasý gerekmiyordu...ufka bakmak yeterliydi...kola içmek de iyi geliyordu ( kendim keþfetmiþtim bunu)...ben deniz üstünde hiç kusmadým.

Çok yýllar geçti. Arayýþlar, kayýplar, yanýlgýlar, sanmalarla oluþmaya devam ettim. Yeni alanlar denedim beni deðiþtirecek, oluþumumda katký saðlayacak. Ama deniz üstü gibisi olmadý hiç. O yüzden kendimi hep en iyi hissettiðim yer oldu deniz üstü. Bana denizi hatýrlatan adamlarý ve aslýnda denizin ta kendisi gibi kokanlarý en çok sevdim ve güvendim. Ýçimde özlemini çektiðim herþeyi deniz üstünde hemen bulabildim. Unuttuðum gerçeklerimi ve hayallerimi ve hayallerimi gerçekleþtirebileceðim inancýný ve gücünü...

Ama tuvalet dediðim gibi böyle iþte. Ve hemen þimdi kullanmak istiyorum ki güzel bir kahveye yer açýlabilsin.

BEYAZ

Uzun tüylü bir kedi, benim kedim. Hiç bir kedinin olmayacaðý kadar güzel. Banane.
Yüzünü ve herþeyi unutmadan yazmak istiyorum ona dair hatýrladýðým ne varsa.
En nefesimin daraldýðý an duþ sýrasýnda oldu bugün. Çünkü iki eli kanda olsa gelirdi, beklerdi dört gözle duþtan çýkacaðým o eþsiz aný. Topu topu kucaðýma almam içindi tüm þirinlikleri. Mutlaka alýrdým. Belki benim için daha da özeldi çünkü o anlar. Birbirimizi çok sevdiðimizi ikimiz de bilirdik. O an artýk kimse artistlik yapamazdý.
Yüzünü boynuma gömdüðünde herþey yerini bulurdu. Gene istiyorum bunu. Beyaz, bembeyaz küvetli, bembeyaz fayanslý banyoda beyaz bir kýzla beyaz bir kediydi hayat. Daha beyaz bir renk düþünemedim hayatým boyunca. En beyaz 3 seneydi, daha da bitmedi.

Caným seni hatýrlamak istemiyor, seninle yaþamaya devam etmek istiyor, tüylerini yutmak istiyor, siyah renkli hiç birþey giyememek istiyor, yataðýn kenarýna saklanýp ayaklarýma deli gibi atlamaný istiyor. Seninle bir olup bütün erkekleri kaçýrtsak gene.
Ve gene de sevsek. Ama sensiz herþey garip gelmeye baþladý bile.
Üreni ne yap et yok et istiyorum, kreatinini de elbette. Þelale gibi iþeyen kukun için dua ediyorum, hep aðlýyorum Sofi. Hayatta nerdeyse tek istediðim þey güle güle iþemen. Eskisi gibi olmasa da biraz iþemen en azýndan. Seni özlemeye baþladým ben. Çok. Tiki tok, köpek kýzým, düdük, kuzu, büyücü, piskopat, mutant, garip, anasýnýn kýzý ve dünyanýn tüm sýfatlarý sensin. Dünya kadar tüy ve sýfat ve sanýrým özlem de eklenecek. Dünya kadar.

Ýki saatte bir arayýp durumunu soruyorum, evet iþedi deseler diye dualar ederek...evet kedi duasý. Biraz yedi, biraz içti dediler, içimin yaðlarý eridi. Kaç gündür senle beraber ben de yiyemiyorum, hiç iþtahým yok. Ve bu korkunç, sýkýcý, hiç te þaklabanlýk içermeyen modum ve yazýlarým için beni ýsýr....evet kalk ayaða ve hiç hoþuma gitmeyen diþlerini bana geçir. Ýkimiz de diriliriz böylece. Bence diriliriz ve sonra ayak uçlu, baþ uçlu uyuruz ve dinleniriz. Beraberken istediðimizi yapabiliriz.
Herkes gider, biz kalýrýz, ama lütfen iþe.
Sofi iþe.
Sofi iþeeee.

BORDO

Biri demiþti mutluluðun bir çanak dolusu kiraz olduðunu. Çanaðýn renginden bahsetmemiþti ama kirazlar mutlaka bordoydu. Tam þimdi bir çanak dolusu kirazla çok yakýným. Mutluluk beklediðim bir evin, masasýnýn üstünde duruyor mutluluðun ta kendisi efenim. Belki hayatýmýn aný bu. Teker teker yiyerek yazmaya çalýþýcam. Bir dakka.

Çocukluðumda yediðim þekilde yiyorum ilk kirazý. Yani ýsýrarak. Ýkinci de büyüdüm. Isýrmadan bir kerede atýyorum aðzýma. Üçüncünün sapý yoktu. Kocaman top gibi birþey. Leziz. Mutluluða giden yolda adým adým ilerliyorum þu an. Gittikçe de gülüyor gözlerim sanki ama daha ancak 5. kirazdayým þu an. Teker teker saymam sanýrým, en azýndan bahsetmem. Ama 7. deyim. Çanak bitince ne yapmalýyým diye düþünmeye baþladým bile.
9 bitti. Eskiden çok ama çok daha cesurdum diye hatýrladým þimdi. Ne yapmak istediðimi daha çok bilirdim ve atlamaktan da korkmazdým. Þimdi sýkýþtým sanki.
Kendim mengene oldum kendime belki. O da öyle mutsuz görünüyor ki tam þimdi sýrtý dönükken bile. Ne yapmalýyým herkes için ama önce kendim için.
Kiraza devam ediyorum.

Babam geldi aklýma yavaþtan...iyi ki vardý ve var hala. Ve annem de aslýnda. Yorulsam da.

Hey son kiraz. Gerçekten de biraz ferahladý içim, ve yalan deðil.
Çiðniyorum son kirazý. Diþlerimin arasýnda bir saða bir sola. Çekirdeðinin etrafýndaki herþeyi de sýyýrarak ve güle güle son kirazýn çekirdeði...

SARI

Ve sonra gün aðardý. Gün ýþýðý odaya direk olarak girmiyordu. Ama yan yataktakinin yüzünü rahatlýkla seçebiliyordu artýk. Demek ki sabah oluyordu. Öteki hala uyuyordu.

Baþka bir yerde uyanmak nedense hep yorgun ve bitkin hissettirirdi, sanki hiç uyumamýþ gibi. Oysa uyumuþtu. Ýki tek kiþilik yatakta ayrý ayrý uyunmuþtu, gözler faltaþý gibi açýkken.

En yakýn olduklarý aný düþündü; sarý tiþörtün mevzusunun açýldýðý andý. Yakasýnýn eskimiþ olmasý , bir sürü anýsý olan sarýyý toz bezi yapmaya yeter miydi ki?
Zaten ancak böyle en basit konularda yakýnlaþabiliyorladý. Ne bileyim neden.

Ayný odada, ayrý ayrý yataklarda yatarken ikisini de düþündüren þeyin eski sarý bir tiþört olmasý bence güzeldi.

Günün aðardýðýný ve sarý sarý aðardýðýný ise yalnýz hissetmiþti o.
Gene yakalanamamýþtý, bir kere daha. Gene baþka bahara kalmýþtý günün aðarmasý ve ikisini de ayný biçimde sarýp sarmalamasý.
Yorgun argýn kalktý, heyecansýz bir güne ...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn deneysel kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Bir... Bir...Bir...Bir...
Sis ve Rüzgar

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Evler
Kaos
Kalýrsa, Ýçinde Biraz Lavanta Kalýr
Sabahat Haným
Matruþka Tükürük Hokkasýnda
Orman
Kim Ulan Bu Cahide?
Ýstiklal Caddesinde Tütsü Kokularý
Kokteyl
Al bu kestaneler senin...


Öykü Yüzer kimdir?

.

Etkilendiði Yazarlar:
edgar alan poe, sait faik abasýyanýk


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Öykü Yüzer, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.