Ben bir dünya yurttaşıyım. -Sokrates |
|
||||||||||
|
sancıları sıklaştı dilime doğuyor ay dili hece ve seslere inat bir yok zirvesi ey yezdan'ın ruha dürülmüş sırrı diz çökmüş seyirlerimde, sal semalarıma çehrelerini sal da geçeyim söz'den öteye mah'ım, sese tamah etmiyor ay dili'nde heceler ay, gök kucağında çırılçıplak bir halde bin haramiden beter hep orada oluşunla nil, yataklarıyla sökülüyor ruhuma damarlarıma yürüyor derbeder nil, ülkelerimi zaptediyor çıldırmış nefesiyle ah bu ne çetin bu ne cevval müfreze sayha sayha ışıyan cürufu öz yatağında kendi cevherinde meçhule taşıyan yere dev iğneler gibi sokulan ışıklarınla caydırmadasın mah'ım günleri geçirmedesin kendinden şimdi ay dilinde harfler ateş çemberinde ve hecesizdir tuğyanım hep burada duruşunla, umman, arzı endam ederken nurdan çehresinde tükenişler okunuyor asılıyor sabrıma azim bir hece ve hiçliğin sesinden diller taşırıyor coşkun nehirlere dökülüyor dipsizlik bir durağım sefalete, belki bir duvak mah'ım kamusunda çığlık çığlığa meşktir, üryanlara sessizlik şimdi nazarınla her aza'da bir can'ım bu gece de ay dilinde sus'tayım ay gök kundağında çırılçıplak ben, sana delirmek üzere iken nil üzre doğan güneşi salıyorum çoraklara içime sökülüyor aramî lehçeler bir son kesbediyorum kendime en baştan kevnü mekana bulanıyor mührün çengelinde kızıl dağların. kum fırtınalarından ümitvarım böyle olur ay diline azadlığım bu gece de azamete tutsağım. süryanî lehçelere yetkilidir sultanlığın. zebun felekleri sağaltırken kurbiyete, yıldızlardan sürdüğüm kızağım, ki sanrılar üstünde gider söyletiyor nihayeti geceye ve bir rivayete savruluyor gölgeler mest olmuşluğum haremeyn'e ay dilinde vurgunlara yanaşmış dalgasız bir yakayım ışığın düşmediği sular acıyor vurgun yediğinde bu ruh, soramıyor ay kamusuna aşka denk bir heba tunçtan perdelerinde yedi kat göğün, yüksüğüm hem tarumar hem yüzyıllar giryana çuha bir' hizada nakışlar bu gece de seraserden atlasım seneleri ay diline yordayım… cevher içinde saklı bir cüruf kudret elinde bir cansız körüğüm ateşine yüklenmiş kör bir cürüm seninle vazgeçiyor dilimden kördüğüm sal semalarıma ateşini sal da geçeyim köz'den öteye mah'ım, var'a diz çökmüş seyrangâhım bu gece de dervişliğe aymazım çevrilmede böylece süngü kendine sen sağır harflere bir şerh düşerken gökler, asude bir heceye kesiliyor ey izlerine turab olduğum şimdi sağlarım ay sorgucunda hayat diye çevrildiğim bir anlık yılkıda gökler, esrik bir geceye dürülüyor böyle olur ay diline azaplığım bu gece de sürmelendi açmazım tanrım nasıl bir düğüm içre koydun bu insanı? nasıl bir düğüm içredir can? kızıl dağları devir sözlerime devir ki azim şehirlere kurak toprağım böyle ayrılsın özyangınım yatağından ve kudret elinde bir cansız körük, zümrüt çağların vehminde, son'a koyup gitmede beni körkütük yok'a çalınıyor meramım ay dilinde bu gece de susta'yım seninle bu gece de azamete duldayım 15-12-2007 Ayine Dergisi
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © leyla karaca, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |