Müzik söylenemeyeni, ama sessiz de kalınamayanı anlatıyor. -Victor Hugo |
|
||||||||||
|
Aşk kalbi esir almadan önce naziktir, onu incitmemek için çabalar, el üstünde tutar kalbi. Gel gör ki; kalp teslim olunca aşk asileşir bu kezde. Kırmaya başlar düşünmeden incitiverir. Aşk nankördür, kalbi ele geçirince unutuverir onu kazanmak için yaptıklarını ve kalbin özverisini görmezden gelir. İstediğinde çekip gitmek, geri geldiğinde de kalbi hep yerinde bulmak ister, kalpse ister ki hep yanı başında dursun aşk, bir an bile ayrılmasın yanından. Aşk başına buyruk yaşamak istedikçe, kalp onu kendisine bağlamak için didinip durur. Yorulur kalp, hem de çok yorulur pes etmek ister ama buna da gücü yetmez, cesaret edemez. Çünkü kalp sevmiştir, sevgiyi söküp atması ölmesi demektir. Akıldan yardım ister bu kezde, akıl ona doğruyu söyler yol gösterir ama kalp aşkı içinden çıkarmayı istememektedir aslında, işte bu yüzden aklın tavsiyeleri de kar etmez kalbe. Kalp bu kez iyice sıkışıp kalır aşk ve akıl arasında, artık o ilk zamanlardaki sevgi zehir olmuştur ona, sevdiğine seveceğine pişmandır. Ne olursa olsun kalbin gururu yoktur ama direnmeye devam eder aşkı için. Zehir olmuşta olsa aşk yinede “git” diyemez, dili varmaz aşkı kovmaya, hep bir ümidi vardır belki düzelir, yeniden mutluluğu bulurum diye. Aşksa zaten artık kalpten çekilmeye başlamıştır bile. Ve aşk gitmek ister, kalp “kal” der. Aşk dinlemez ve çeker gider, zorluklarla fethettiği kalbi kolayca terk eder. Kalp artık bitkindir, ölü bir şehre benzer, gözyaşları kandır, kan ağlar hiç durmadan. Bir taraftan unutmaya çalışır, diğer taraftan hala bir umutla aşkın geri gelmesini bekler. Kalbin yası tüm bedeni etkiler; dil susar artık konuşmaz eskisi gibi, göz bakamaz etrafa merakla, donuk ve dalmış bakışlardır geneli, kulak duymaz bile söylenen çoğu şeyi ve akıl; en büyük zararı kalple beraber akılda görür her ne kadar kalbi uyarmış olsada aşka karşı, şimdi oda aşkın enkazında yitirmiştir kendini, bir türlü toparlanamaz, bir türlü odaklanamaz başka şeye. Tek bir şeye odaklıdır oda artık; bitip giden aşk… Aşk yaşanırken tozpembedir, kalp hiç bitmeyecek sanır ama işte şimdi paramparçadır. Aşk… Zalim bir kahraman. Ve kalp… İflah olmaz bir âşık… Aşkın tüm nankörlüğüne karşın kalp hep vefalıdır aradan yıllarda geçse zaman zaman titrer ve bitip giden aşkları yad eder… Kalbin sevmemesi ölmesi demektir, aşk ister olsun ister olmasın o hep sevmeye devam eder…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ayşe Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |