Metro'nun son durağı bizim semtte bitiyor, tabi ilk harekette yine bizim semtten. Sabahın köründe ya da öğle saatlerinde de binseniz ilk durak olduğu için oturuyorsunuz. Üç beş durak ilerlediği zaman, oturacak yerde kalmıyor haliyle... İlerleyen duraklardan bir sürü yaşlı insanda biniyor, zaten birçoklarının serbest kartı var. Gençlerin çoğu uyuma modunda, numara yapıyor, amcalara, teyzelere yer vermemek için.

O gün komşum Hidayet bey ile ilk duraktan bindik. Ben Kızılay'da komşumda iki durak sonra inecek, işleri varmış. Bir sürü de delikanlı, oturmuşlar, kimi sohbet ediyor, kimi kitap okuyor, kimi de cep telefonunda oyun oynuyor.

Üç dört durak sonra oturacak yer kalmadı, açık artırma bile yapsalar, kimsenin, gençlerde dahil yerinden kalkası yok. Duraklardan binen bir iki yaşlı bey ile bir yaşlı teyzemizde gençlerin gözünün içine bakıyor ki yer versinler, hiç tınmıyor gençler. Şimdi kalkıp bir şey söylesen zibidilere, bu sefer hır çıkacak. Ama bir şeylerde yapmak lazım. O an da şimşekler çakmasın mı kafamda... Yaşlı amcalardan birine, bir de Hidayet beye göz kırptım, anladılar hemen...

Döndüm komşum Hidayet beye...

- Yahu komşum kaç gündür pozitifim ama ev de dur dur sıkıldım billahi, çaktırma, benden kimselere korona bulaşmaz, billahi bulaşmaz. On dört gün duracakmışım, on dört gün durulur mu, patlarım sıkıntıdan billahi...

Biraz da sesimi yükseltiyorum...

Hidayet Bey de...

- Keşke çıkmasaydınız evden koronalı koronalı...

- Yok, yok yine çıkmazdım da çok acil işlerim vardı, hem de kimse ile temas filan da etmiyorum zaten.

- Bari hiç bir yere, hiç kimseye elinizi filan sürmeyin de bulaşmasın.

- Yok yahu sürer miyim, o kadarda değil.

Hidayet bey de durumun farkında... Gençlerden iki üç tanesi huzursuzlandı, kalkıp yerlerinden, ileri doğru başka kompartımanlara yöneldiler, ayaktaki gençler bile uzaklaştı... O arada ayakta ki iki amca ile bir de yaşlı teyze, onların yerine oturdular...

Amcalardan birisi kaş göz işareti ile ''Çaktım durumu sağ olasın evladım.'' der gibi, gözlerinin içi gülerek selamladı beni...

İşte böyle gençler... Biraz saygı, biraz kibarlık, binen yaşlı insanlara yer vermeyi unutmayın da beni de böyle konuşmalara, davranışlara da mecbur etmeyin yahu!