Cumhurbaşkanlığı Seçimleri yaklaşmakta. Vatandaşta seçim ve geçim arasında hayatta kalmaya çalışmaktadır...

Sıradan bir pazartesi günü...

- Buyurun hoş geldiniz, partimiz halka hizmete her zaman hazırdır...

- Ben de onu bildiğim için size geldim.

- Aman ne iyi ettiniz. Dinliyorum sizi...

- Efendim ben kendim şahsen iktisat doçentiyim. Çok kısa bir zaman sonra profesör olacağım, ülkeme hizmet için buradayım. Canlarımmmmm ben de cumhurbaşkanı adayıyım.

- Tabi neden olmasın siz bugün gelen yedinci totalde de 28. Cumhurbaşkanı adayımızsınız... Üst kurullarımızda adaylığınızı mutlaka değerlendirip size kesin bir cevap veririz hiç merak etmeyin Sayın, neydi adınız, tamam anladım...

Yine başka bir gün bu da sıradan bir perşembe günü...

- Hanımefendi buyurun. Partimiz sizin için ne lazımsa yapar, size hizmet için vardır...

- Biliyorum efendim biliyorum. Ben de hizmete, halka hizmet etmeye talibim. Bayan bir cumhurbaşkanı, hem de benim gibi bir başkan ki açık öğretimden sosyoloji mezunuyum aynı zamanda, tanıyorum bu milleti de çok yakından yüksek lisans da yapacağım, cuk otururum başkanlığa söylemedi demeyin...

- Tabi olur olur neden olmasın bayan başbakanımız vardı bir de bayan cumhurbaşkanımız olsun. Yakışır bu millete... Siz Cumbabalık yani pardon cumanalık için başvuran 51. aday kişisiniz, ne mutlu size de bize de...

- İngilizce de bilirim azıcık Rusça, ya daaaa, biraz derdimi anlatacak kadar Fransızca, trabiyen, işte böyleyken böyle...

- Evet bayağıda dil biliyormuşsunuz, harika...

Daha başka bir gün, hafta içi hangi gün olduğunda kesin bir bilgi yok...

- Buyur Amcacım siz de sanırım cumhurun başına geçmek için hazırlık yapanlardansınız?

- Benim başım kel mi evladım?

- Evet biraz saçlarınız eksik ama, tam bir kel de diyemeyiz hatta kel kel kendine de gel bile diyemeyiz.

- Demeyin efendim benim merhemim olsa zaten kendi başıma sürerim.

- Sürmeyin efendim sürmeyin zaten.

- Emekli profesörüm evladım nöroşürirjilogogum ben.

- O ne ola ki amca?

- Sinir minir işte oğlum.

- Münir kim?

- Münir rahmetli oldu evladım benim profesör arkadaşımdı..

- Tamam amca tamam sen de 77. Cumhurbaşkanı adayımız ol, kurullarımızda değerlendirir sana sonucu bildiririz...

- Ben ara ara telefon eder sorarım evladım beni aday gösterdiniz mi diye...

- Gerek yok amca her yerde açıklarız zaten, seni seçtiyse kurullarımız...

- Çok ayrıntılı yazdım öz geçmişimi evladım hem de A-4 kağıdına sık sık bakın okuyun gözden geçirin.

- Hay sizin geçmi... Yani okuruz amcacım geçmişinizi okuruz, geçmişlerinize okuruz... Hem de çok kere...

O kadar sıradan bir cuma günü ki ...

- Buyur evladım partimize hoş geldin.

- Hoş bulduk amcacım. Cumhurbaşkanı adayı arıyormuşsunuz, geleyim bir bakayım, yaparsanız beni aday ben de olayım dedim.

- İyi ettin de senin yaşın tutuyor mu?

- Ne yaşı amca, yaş tutmasa ne olur? Hem de akıl yaşta değil baştadır. Öyle fikirlerim var ki vallahi tallahi ülkeyi kanatsız uçurur benim düşüncelerim.

- Ha anladım uçmaktan bahsettiğine göre yeni mezun uçak mühendisisin galiba sen?

- Yok amca elektrik elektronik bölümü çıkışlı meslek lisesi mezunuyum ben.

- Evladım anladım çok güzel fikirlerin olabilirde zaten lise mezunları cumbabalığa aday maday olamıyor ki..

- Hadi ya, zaten amca seçimlere çok var şimdi aday yapsanız ben o zaman kadar üniversite sınavına girer iki yıllık bir üniversite okur ön lisans misans alırım...

- Ya git işine evladım daha sakalların bile çıkmamış.

- Onu da çıkartırım amca seçime kadar. Hem hiç köse cumhurbaşkanı yok mu şu dünyada?

- Yürü git işine ya!

- CV mi bırakayım yine de amca, ben garibanım bilgisayarım da daktilomda yoktu, elle yazdım, hadi al amca ya öz geçmişimi...

- Tamam tamam, sen git biz seni ararız. Aramazsak bil ki senin adaylığın yattı...