..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Moda denilen şey o kadar çirkindir ki onu her altı ayda bir değiştirirler." -Oscar Wilde
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Türkiye > Ali Erasoğlu




19 Mayıs 2008
Leyla Gencer'in Cenazesi  
Ali Erasoğlu
Leyla Gencer'in cenazesine karşı iktidarın ve ona yakın çevrelerin tepkileri hakkında düşünceler...


:BCEE:
LEYLA GENCER’İN CENAZESİ



Çok yakında vefat eden ünlü soprano Leyla Gencer’in sanatçı olarak önemi ve Türklüğe yaptığı katkılar hakkında sağlığında yeteri kadar olmasa bile ölümü vesilesiyle çok şey yazıldı, söylendi. Ben bunlara bir şey katacak değilim, esasen kendimi bu konuda yetkili de görmem. Benim değinmek istediğim sanatçının cenazesi konusunda ortaya çıkan tepkilerle ilgili olacaktır. Öyle ki bu tepkiler, şişirilen onca balona karşın, Türkiye’nin günümüzde içinde bulunduğu kültürel perişanlığı ortaya sermektedir. Leyla Gençer’in Hıristiyan mı, yoksa bir ateist mi olduğu hakkında bir fikrim yok, esasen ilgilenmiyorum da. Kaldı ki, sanatçının kimliği ve sanata katkılarını bir kenara bırakarak, inanç dünyası ve ölüsünün ne yapılacağı konusuyla meşgul olanlar var oldukça Türkiye’nin olması gereken noktaya yaklaşabileceğini de düşünmüyorum.
Ülkede şeriatçıların yolunu açmak uğruna, çok hukukluluğu, adeta her tarikatın kendi hukuku olmasını bile savunanların, sanatçının vasiyeti karşısında bir hayli bozuldukları anlaşılmaktadır. Bazı yazarlar bu bozulmanın etkisiyle düpedüz edepsizleşerek –sanatçının küllerinin Boğaz’ı kirletmesi- nden dahi bahsedebilmişlerdir. Unutulmamalıdır ki, o Boğaz, elli yıl içinde, bu yazarların da dahil olduğu milyonlarca kişinin İstanbul’u istila ederek, içine etmeleri nedeniyle kirlenmiştir, sanatçı külü serpildiği için değil…
Çok hukukluluğu ve çoğulculuk ile hoş görüyü güya kurnazlıkla savunur görünenlerin, bu ülkede Müslüman olmayanlarla ateistlerin varlığını hesaba katmadıkları anlaşılmaktadır. Böylelikle de çoğulculuk iddialarının, şeriatçılığı Cumhuriyet’in kanunlarından esirgemekten başka bir şey olmadığı da ortaya çıkmaktadır. Ancak kabul edilmelidir ki ortam değişmekte, gerçek çoğulculuk tüm farklılıkları ile yavaş yavaş ta olsa ortaya çıkmaktadır. Politik ve popülist amaçlarla işlerine her geldiğinde -% 99 u Müslüman ülke- den bahsedenler zaman zaman ortaya çıkan aykırılıklardan tedirgin olmaktadırlar açıkçası. Ancak aynı istatistik meraklıları, ne hikmetse nüfus sayımlarında kişilere dinleri konusunda soru sormamakta, yalnızca her doğanın nüfus kâğıdına otomatik olarak –İslam- yazmakla yetinmektedirler. –Ben ateistim, bu İslam kelimesini nüfusumdan silin- diyen kişilere ise cevap bile verilmemektedir. Oysa, gerçek bir özgürlük ortamında bu ülkede ortaya çıkacak ateist mevcudunun milyonlara varacağı da ortadadır.
Alevilerin durumu ise apayrı bir konudur. Dergâhlarda, Şeyh Efendiler tarafından Müslüman sayılmayan Aleviler, ülkenin dini tablosuna sıra geldiğinde ne hikmetse tam bir pişkinlikle Müslüman mevcuda dâhil edilmektedirler.
Bütün bu kepazelikler, Türkiye’nin çağdaşlaşmamış ve 21. yüz yıla layık olmayan kültürel yapısının göstergeleridir, daha nice gösterge arasında… Türkiye ne laiktir, ne de demokrattır. Oynanan, sadece kaba ve çirkin bir oyundan ibarettir bu ülkede. Vahabi Arap İslamiyet’i ile sarmaş dolaş bir sözde milliyetçiliğin oyunlarından başka bir şey değildir yaşadıklarımız. Nedeni de, mülkiyet ve üretim ilişkileri ile buna bağlı sosyo-kültürel yapının dönüştürülmeden olduğu gibi bırakılmış olmasıdır. Kültürel yapı çağdaşlaştırılmadan girilen bir demokrasinin, demir atmış gemi gibi, ülkeyi olduğu yerde döndüreceği de açıktır.
Gerçek layıklık, dinsizlerin özgür olmasıdır. Bu ülkede, ne kadar özgür oldukları da, Leyla Gencer’in cenazesi dahil, her vesileyle ortaya çıkmaktadır.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ekonomik Kriz ve Düşündürdükleri
Akm ve Taksim Meydanı
Yeni Osmanlı Çılgınlığı
Doğan - Erdoğan Kapışması
1 Mayıs'ın Yararları
Papa'nın Ziyareti

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Boğaziçi vapurları [Şiir]
İnat [Şiir]
Moda [Şiir]
Düşen Yapraklar Zamanı [Öykü]
Duruşma [Öykü]
Dialog [Öykü]
İstasyonları Çalınan Şehir [Deneme]
Duygular ve Gerçekler [Deneme]
Duygu Çöplüğü [Deneme]
Asayiş [Deneme]


Ali Erasoğlu kimdir?

10 yıldır yazıyorum. Bizim Gazete'de Yayınlanmış makalelerim var.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © Ali Erasoğlu, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.