Bir klasik herkesin okumuş olmayı istediği ancak kimsenin okumayı istemediği eserdir. -Mark Twain |
|
||||||||||
|
Seval Deniz Karahaliloğlu Pembeye çalan mavi zamanlardı. Yüreğimizin küçük kızları ve kısa pantolonlu oğlanları uçurtmaların peşinden bisikletlerimize biner koşardık. Baharın içimizi ısıttığı o güzelim öğleden sonralarında saçlarımız uçuşurken ve henüz toprak yeşil çimenlerle barışıkken uçurtmalar, bisikletler, elma şekerleri, koz helvalar, ağız dolusu kahkahalar, mutluluk çığlıkları, sonsuza kadar saklayacağımız anılar hep bizlerleydi. Hayat kadar kısa bir an, çok uzak geçmişte kalan yaşanmışlıkları Tijen Hasçilingir’in çocukluğumuzun bisikletlerini anımsatan davetiyesine bakarken bu küçük mutluluk parçaları ışık hızıyla beynimi yalayıp geçti. Hayatlarımız henüz kirlenmemişti. Saf, temiz bir şeylerin tadı damağımızda bisikletlerimizi binip, özgür, tasasız alabildiğine pedallara asılırdık. Mahallemiz güzeldi, sokağımız temizdi, dünya henüz barbarlık çağına girmemişti. “Küçük işlerimiz ama büyük düşlerimiz” vardı. Rengarenk uçurtmalar yapıp uçurmayı, limonata yapıp kapı önünde satmayı iş edinirken geleceğe dair anlatacağımız gökkuşağının tüm renklerine buladığımız düşlerimiz vardı ve çok güzeldi. Şimdi o küçük kızlar ve kısa pantolonlu oğlanlar yok. O küçüklerin aksi sedaları şimdi gökkuşağından bir yola yansıyor. Arkalarında uçuşan saçların esintisi, kahkahaların tınısı ve mutluluğun kokusunu bırakarak bisikletlerine binip gittiler. Dünden geriye elimizde küçük anlara sığmış büyük düşler kalıyor. Şeytan ayrıntıda gizlidir derler. Küçük ayrıntılar, hayatın kısa anlarına tekabül eder. Bu küçücük anları toplayın karşınıza kocaman bir hayat çıkar. Kısa anlar, yaşanmış mutluluklardan yana ne kadar çoksa o kadar iyi. Her mutluluk anına bir puan verirsek, büyük düşler acaba kaç puan eder? Mesela bir düşe bir gökkuşağı rengi denk gelsin. Yedi rengi tamamlayana bir gökkuşağı verelim. Altından geçerken sonsuz dilekler dileyelim. Sonra yeşil çimenlerin üzerine serilip kocaman düşler kuralım. Tijen Hasçilingir bu gökkuşağının altından kaç kere geçti acaba? Çimenlerin üzerinde, pufuduk pufuduk giden güleç beyaz bulutlara bakıp neler anlattı. O beyaz bulutlarla güzel zamanlar dair ne öyküler paylaştılar kim bilir? Her bir pufuduk öykü bir renk oldu, biçim oldu, desen oldu tuvallerde yerini buldu. Beyaz pufuduk bulutların anlattıkları hikayeleri merak edenler, Tijen Hasçilingir'in “küçük işlere sığdırdığı büyük düşlerinin” öykülerini Datça Liman Sanat Galerisi’nde 30 Haziran 9 Temmuz tarihleri arasında gezebilirler….
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Seval Deniz Karahaliloğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |