Hiçbir şey yaşam kadar tatlı değildir. -Euripides |
|
||||||||||
|
Niye aldım bu cümleyi hemen anlamışsınızdır... Bulunduğumuz Ortadoğu Coğrafyasında başta Alicengiz Oyunları olmak üzere, ayak oyunları, körebe, yağ satarım bal satarım yanında bomba ve silah satarım gibi her türlü oyun emperyalistlerce oynandı ve hala da oynanmaktadır... Lakin ''Zor oyunu bozar.'' bunu da unutmamak lazım. Rabbımız da öyle buyuruyor ''Sizin bir hesabınız varsa Allah'ın da var Allah hesapları çabuk görendir.'' belki erteler biraz düzelirsiniz, ıslah olursunuz diye yarına bıraksa da yanınıza bırakmaz illa ki... Hâlâ akıllanmıyor bu emperyalistler ve yalakaları, yandaşları... Şimdiye kadar girdiğiniz hangi savaşı kazandınız, hangi savaştan zafer ile çıktınız? Gittiğiniz ülkeleri yerle bir ettiniz, milyonlarca insanın kanına girdiniz, ulusal ve kültürel değerlerini yağmaladınız. Bunlar yetmedi çocuklarını katlettiniz, kadınlarına tecavüz ettiniz, yine de hiç bir savaşta yüzünüz gülmedi, bundan sonrada adım gibi eminim ki gülmeyecek... Seksenli yılların başında iki büyük İslam Ülkesini Irak ve İran'ı yıllarca birbirlerine düşman ettiniz. Uyanamadı arkadaşlar uzun bir müddet. Bu arada sizin silah fabrikalarınız şakır şakır hem silah üretti hem de bunlara dolar ile silah sattı... Uyandıklarında ise milyonlarca vatandaşları ölmüş, milyarlarca dolar zarar hanelerine yazılmıştı... Yine savaş sonrası aynı sınırlarına çekilmişlerdi... Öyle ise ne mantığı vardı bu savaşın? Pakistan ile Hindistan'ı birbirine karşı her zaman kışkırttınız. Aynı ajanlarınız hem Hindistan'a hem de Pakistan'a benzer silahları satmaya kalktılar da son an da uyandı devletlerin yetkilileri... Yıllar yılı Varşova Paktını düşman bildiniz, dağıldı Varşova Paktı, ancak Nato denen oluşum neden hala ayakta, kimse anlayabilmiş değil. Yeni düşman yaratmakta gecikmediniz ve hedef tahtasına hemen Radikal İslamı koydunuz ki aslında İslam bir tanedir, bilenler de bilir Ilımlı İslam ya da Radikal İslam deyişleri bir safsatadan ibaret ve hedef saptırmadan başka bir şey değildir... Dünyada ki bütün karışıklıklardan sorumlusun sen ey Emperyalizm. Kan akmadı mı, insanlar ölmedi mi, ülkeler karışmadı mı, sen yaşayamazsın, nefes bile alamazsın... Kan emici bir sülük bile senden daha faydalıdır insanlara... Pis kanı emer ve bir müddet rahatlatır insanları o sülük. Oysa sen pis kan, temiz kan, her şeylerini emiyorsun insanların iliklerine kadar... Ortadoğuda'ki ve bütün dünyada ki terör örgütlerinde adamlarınız, ajanlarınız vardır... Mantık çok basit siz silah satın zenginleşin, diğer masum insanlar ölsün, tabi ki bunun sizin için hiç bir ehemmiyeti yoktu, olamazdı... Oysa bizim felsefemiz ''Yaratılmışı sevmekti Yaradandan ötürü.'' Siz bunu bir türlü anlayamıyordunuz... İçimize otuz kırk sene de yerleştirdiğiniz vicdanları kiralık insanlar ile toplumumuz ve dahi zaman zaman da başka toplumları dizayn etmeye çalıştınız. Öyle ya kimse de sömürülmek istemiyordu kendi arzusu ile lakin sizin fabrikalarınız çalışmalıydı, çok uluslu şirketleriniz para kazanıp, o paraları kamyonlar ile size aktarmalıydı... Biz sevgi ile hoş görü ile sabır ile yaşarken, sizin yaşama sebebiniz maddiyat ve paraydı... Doğal zenginlikler hangi ülke de ise oralara saldırdınız yerli işbirlikçileri de yanınıza alarak... Bahane de hazırdı ''Gittiğimiz yerlere demokrasi götürüyoruz.'' Artık ülkelerin büyük çoğunluğu yemiyor bu safsataları... Yavaş yavaş oyunlarınızın sonu geliyor, oyun bitiyor artık. Güdülecek koyunlar akıllandı. Az sayıda akıllanmayanlara da Allah akıl fikir versin de onlarda akıllansınlar... Mutlaka senin içinde de sana biat etmeyen az sayıda iyi insanlarda var. Barış rüyaları görüyorlar, barış özlemleri duyuyorlar iliklerine kadar. Gün gelecek kendi insanlarından bile utanacaksın. O öldürülen masum çocuklar, tecavüz edilen, insanlık onurları zedelenen erkekler ve kadınların ahları, bir gün gelecek, inanıyorum ki hem de yakın bir zamanda seni tarihin çöplüğüne itmek için hiç tereddüt etmeyecekler... Şunu da iyi bil ki tarihin çöplüğüne bir kere girildi mi cehennemdir orası bir daha çıkmak da hiç kolay olmayacaktır senin için ey emperyalizm... Oynayamadığınız oyunları, iade ediyoruz, alın başınıza çalın. Toplumlar, insanlar uyanıyor, bundan sonra kolay değil işleriniz...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |