"...öyküyü yazan bilge, beşinci ya da altıncı göbekten kral torunu olduğumu ortaya çıkaracak şekilde belirleyebilir soyumu." -Cervantes, Don Quijote |
|
||||||||||
|
Mudurnulu bir babaannenin sızlanışı: Bi ( bir ) televole öncemiz varıdı, bi de televole sonamız ( sonramız ) va ( var ). Öncesini zatı ( zaten ) biliyosunuz. Ben size televole sonasını annadıverecen. Ne işle açtı başımıza şu televole. Emme ( ama ) suçun hepsi onda değil. Öteki magazin programlarında da va gabahet ( kabahat ). Şinci dinlen ( dinleyin ) bakam ( bakalım), annadıverecen: Şu “ televole ” yüzünden başımıza gemedik gamadı. Televoledeki sanatçıları (!) göre göre, bizim torunna ( torunlar ) okumakdan ne vazgeçtile. Kimi artiz olacan deyo, kimi manken olacan deyo, kimi de topçu olacan deyo. Ben çekişince de ( kızınca ) “ Sen ( in ) aklın ermez bubanne.” deyip çıkıyolla işin içinden. Bizim hıra ( küçük) oğlan geçen gün televole seyrediyo. Oğlum ! Dersin yok mu sen ( senin )? Aycık ( biraz ) da ders çalış dedim. Va emme ( ama ) ben çalışmecan deyo ( diyor ). Bu tembelliğinen üniversiteyi nasıl gazanacan dedim. Üniversiteye ne gitmecen deyo. " La neyeee ? " dedim......Ötevelen ( öte evlerin – komşuların ) İsmail Abi üniversiteyi bitirdi de no’du? Bazarda padadiz ( patates ), ilimon satıyo deyo. Ben demirci yanına çırak girecen. Zoba ( soba ) yaparın, mangal yaparın, sini yaparın, Abantda turistlere satarın deyo.....Mudurnu’nun elsanatlarını devam etdirecemiş. Üniversitede demir döymeyi öredecek delle ( değiller ) ye ( ya ) deyo. Haklı çocuk....Osun ( olsun ) dedim. Zeneatın kötüsü omaz dedim. Hoşuma da gitti. Dedesinin zenaatını sürderecemiş. Gocaman torun da topcu olacamış. Elinde bi top, oyna bakam oyna. Ben Hasan Şaşım deyo, evin içinde vuruyo topa. Ben Yıldırayım deyo, vuruyo topa. Evde gırmadık şey bırakmadı.Topa vurup ” gooooool! ” deye ünnedi mi, bi şangırtı gopuyo arkasından. Bak , ye ( ya ) vitrinin camı yere enmiş, ye pencerenin camı gırılmış. Evde cam, çerçeve gamadı. Oğlum etme- gitme deyon, “ Bubanne ben İlhan Mansız olacam.” deyo...” Caponya’ya gidecem.” deyo...” Arif gibi gol kralı olacam; Milana, Barselenoya gol atacam.Türk Milli Takımı şampiyon olacak.” deyo..... A çocuuuum ( çocuğum ) dedim. Gol de neymiş.....İki direğin arasından top girse noluuuuu, girmese nolu? Dedim. Bana, ” Bubanne , sen de de hiç ruh yokmuş, ayıp ayıp.” deyo. .........Neparız ( ne yaparız ) bilmen. Hadi topçu odu deyeeeeeem. Hadi osun ( olsun ), iyi, gözel de, u baldırı cıplak mankenleden alı geli, bubanne işte gelininiz dese ( derse ) niparım ben? Manken dediğin tentene ( dantel ) bilmez, oya bilmez, gaşıksapı ( yöresel yemek ) etmeyi bilmez, yimek bişimeyi bilmez, su isdesem bi bardak su vemez. Öne ( öyle ) gelini nepin ben?...Süslenip püslenip geze boyuna. Bizim oğlanın gazancı unun boyasına yetmez, süsüne yetmez. Ben unu ( onu ) gelin deye nasıl arkamda gezdirecen, ellere günnere garşı. Ortanca torun deseniz ( sorarsanız ), elinde bi saz.......Aşşama gada dan dan dan ! Gafam şişiyo töbosun. Ataşa düşmüş gibi ünneyo. " La sus ! " dediydim, bubanne şarkı söleyon şarkı......deyo. Nasıl şarkı ben annamadım. İmdat isde gibi, gavga ede gibi bağırıyo. Boğazı yırtılacak töbosun....Sen annamazsın bubanne deyo bana. Hem elindeki de saz delmiş ( değilmiş ), gitarımış.......Yavrıııııım, madem çalacan- sölecen, bayrı ( bari ) Mudurnu’nun Melek Hanım türküsünü deyve , Meşelisini deyve , Aşık Veysel'den bir türkü deyve dedim....Bubanne ben protez müzik yapıyon deyo. Öne bağıra çağıra söleyince protez müzik oluyo besbeli ( demek ki ) . Dün öleydim, şartosun böyün ( bugün ) habarım omecadı. Dişin protezini biliyodum da, müziğin protezi oduğunu bilmeyodum. Türkünün modası geçmiş, öne deyo. Haltetmişsin dedim.Türkünün modası geçe miymiş dedim? Türkle, türkü söle , türkü dinne dedim...........Hep bu televole yüzünden böne ( böyle ) odu ( oldu ) bu çocuk........Türküleri pek severim. Modası geçmiş, geçmemiş umurumda del ( değil ). Hem türkünün modası geçmez ki. Bem ( benim ) torun ne dese desin, ben türkülemizden vazgeçmen. Hem ne deyodu Aşık Veysel: Dünya dolsa şarkıyınan Türküz, türkü çığırırız Yol gitmeyiz korkuyunan Türkü türkü çığırırız. Türküz, türkü yoldaşımız Hesaba gelmez yaşımız Nerde olsa savaşımız Türküz, türkü çığırırız. Bayramlarda, düğünlerde Toplantıda, yığınlarda Sıkılınca dar günlerde Türküz, türkü çığırırız. Yaylalarda, yataklarda Odalarda, otlaklarda Koyun gibi koytaklarda Türküz, türkü çığırırız. Veysel söyler arı gibi Bülbüllerin zarı gibi Turnalar katarı gibi Türküz türkü çığırırız. Hıra ( küçük ) gız deseniz, ayrı bi güç gurusu ( gönül üzüntüsü ). Ayakları yere değdiği yok. Üryada ( rüyada ) gibi geziyo. Televole, magazin programı seyrede seyrede bu hale gedi. Sebep olanlan gözü kör osun, başak bir şe demen. Geçen gün bana, bubanne ben böyüyünce .... gibi mi manken oluuuuun, ......... gibi şarkıcı mı olun deye soruyo. Magazin programlarına çıkarın, Laila’ya giderin , dizi çekerin, şiir kitabı yazarın(m) , sunucu bile olurun deyo... Aman aman, hiç biri gibi oma dedim. Olacasan Yıldız Kenter gibi ol, Ayten Gökçer gibi ol, Muazzez Abacı gibi ol dedim. Nezahat Bayram ol, Safiye Ayla ol dedim. Bana ne dese beğenisiniiiiiiiiz! Bubanneeee unna ( onlar )kim?...... Hiç televolede gömedim ben unnarı deyo.......Unna aklı başında isanla, ne işleri va televolelede? Bu çocukları bu hale getirenleri nasıl bilise öne etsin Allah ! Bizim torunnara da akıl fikir vesin............Siz siz olun, çocuklanıza televole melevole izletmen. Bizim çocukla, televole seyrede seyrede bu hale gedile. Allah sonumuzu hayır etsin.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Kâmuran Esen, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |