İnsanlığı tanımak insanları teker teker tanımaktan kolaydır. -La Rochefoucauld |
|
||||||||||
|
Tarih iki tür İnsanı kayda değer bulur ve bu iki tür İnsanın bazılarını belirli bir süreye kadar bağrında yaşatan tarih, kendi kanununun gerekliliğini yerine getirerek, bir süre sonra geriden gelen İnsanlara veya en azından toplumlara unutturur. Ne var ki; Tarih bu tür şahsiyetlerin en ileri gelenlerini zaman kavramı devam ettikçe bağrında taşımakla da mükelleftir. Şöyle ki; Onlardan sonra yaşayanlara iyi yada kötü örnek ve önder olmanın portresini belirlesin! Bu konu İlahi mesajlarda (Tevrat, İncil ve Kur'an-ı mecid) daha ziyade kıssa niteliğinde ele alınır. Bir diğer tabirle Sünnetullah bunu gerektirmiştir. 1. Hidayet önderleri ve ona tabi olan parlak simalar: "Allahu veliyyulleziyne amenu yuğrichum minezzulumati ilannur..." (Allah iman edenlerin velisidir, onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır). "2/257 İnsanlığın babası sayılan Hz. Adem ve son peygamber Hz. Muhammed(s.a.a)'e kadar devam eden Risalet ve Nübuvvet ve ondan sonra da devam etmekte olan Salih kullar (a.s)'ın çizdiği Tevhid çizgisi ki; Sunnetullah bunu Sıratul mustagiym (doğru yol) olarak kabul ve emreder. 2. Zulumat önderleri ve onlara tabi olan tanınmış zalimler: "...Velleziyne keferu evliyauhummut-ta'ğut, yuğricunehum minen-nuri ilazzulumat, ulaike ashabunnarihum fiha ğalidun" ( Küfre sapanların velileri ise tağuttur. Onları aydınlıktan karanlıklara çıkarır. İşte onlar cehennemliklerdir, onlar orada ebedi kalacaklardır). 2/257 Yine İnsanlığın babası olan Hz. Ademin evlatlarından birisinin (şeytanın ve kendi nefsinin yardımı ile) açtığı batıl yol ve akabinde onu takip eden takipçilerinin yolu olan Sırat'us-sibab. Hiç şüphesiz her iki gurupta kendi düşünce ve yaşam biçimlerinin yeryüzüne hakim olmaları için amansız bir mücadele vemişler ve veriyorlar ve vermeye devam da edecekler. Bizi ilgilendiren asıl birinci guruptaki şahsiyetlerdir. Zira biz de bu yolda olduğumuzu savunanlardanız. Öyle ise yakın tarihimizde bu Risalet yolunun savunucularından olan, yalnız savunmakla yetinmeyip, bütün hayatını ve herşeyini bu yola feda eden kutlu bir şahıs olan İmam Humeyni'yi anmamak elbette büyük bir eksiklik olur. Sadece eksiklik olmayıp, aynı zamanda gafleti de beraberinde getirir. Gerçi biz müslümanların genel olarak önemli gün ve olaylara bakış açısı takvim yapraklarına endekslendiği gözlerden kaçmayan bir olgu olarak, genelde kendileri için önemli olan günlerinin ya birkaç gün önce, ya da o günde hatırlama ve yad etme gibi bir alışkanlıklarının var olduğu maalesef düşünülmesi gereken bir vakıa. Daha ziyade işin ciddiyetine olan ilgi ile de alakası var gibi geliyor. Özellikle dünya tarihine büyük etkisi olmuş bu tür şahhsiyetlere ait günler, haftalar belkide aylar öncesinden ihya etmenin yol ve yöntemlerine eğilme çabalarının olması ne kadar da özlem duyulacak hale gelmiş. Gerçi işin duyarlılığını idrak etmiş üstadlarımızın varlığı azımsanmayacak kadar olsa da, yeterli sayılamayacak kadar da azdır! Ama bendeniz (Bende-i Huda olur inşallah) farklı bir sitayiş sunmak istedim! Ey İmam! Senden sonra neler oldu neler, ah bir bilsen! Gerçi sen bunları bilmiyor değildin. Olsun, ben yine de meramımı anlatacak bir nesir olsun istedim! Umarım anlayışla karşılarsın ey İmam, umarım anlayışla karşılanırım! Kimileri yeryer parçalı bulutlu hava misali Kimileri engin denizlerde Usta Kaptan misali Kimileri İslamın akıl hocaları! Kimileri yapılanların yetersiz Kimileri münafıkane dudak bükerek Kimileri geçmişlerin yaptıklarıyla övünerek Kimileri ise geçmişte yaptıklarıyla...! Kimileri ise senin hattından dönerek...! ... Nihayet kimileri kurdu sofrasını adını Halil İbrahim koydu! Kimileri düzdü kervanını adını Huseyn'i Koydu! Kimileri kurdu dezgahını adını....koydu! Kimileri adını andı diye Zındana doldu! Kimileri de vurdu damgasını adını mührü Kerbela koydu! Kimileri ise heyhat ne yaparsın zaman böyle dediler O İmamdı ya şimdi dediler! Yerindekine eh ama ... dediler!? Kahrolası menfaat ne imiş! Kimi kime kul eder imiş Peh peh sanki ne bitmez ömür imiş! Ama... Ey İmam! Senin diktiğin Bayrak!!! Senin çizdiğin hat... Senin gittiğin yol... Yolun yolumuz and olsun kutlu zamanın sahibine And olsun atın tırnağından sıçrayan kıvılcıma And olsun suçsuz öldürülen mazlumların kanına And olsun ve yine and olsun...! Çünkü şimdi ümmet Vahdete ve Kıyama durmuş! Çünkü Ortadoğu özgürlük yolunu tutmuş Çünkü Zalimler korkuya ve kaçışa durmuş Çünkü Hizbullahiler doğmuş! Çünkü İslam Muhammedi İslam olmuş! Selam olsun sana ey imam ki, sen kendi zamanının Kutbu idin! Sahib-ul Zamanın (a.f) kolu idin! Selam olsun doğduğun öldüğün ve yeniden dirileceğin güne ey İmam! Selam'a dursun yeryüzünün inananları ve kutlu melekler Selam'a dursun yeni doğmuş masum yüzlü bebeler senin için! Ve...! Bu vesile ile "Fedğuli fi ibadi. Vedğuli cenneh" 89/29-30 Kelamullah'ın, O'na ve Şefaatinin de bize nail olmasını Yüce mevla'dan diler, 2008 yılı İmam Humeyni yılı olarak ilan edilmesi ve O, kutlu şahsın özelliklerinin gündeme getirilmesi ve hayatımızı yeniden onarma vesilesi olarak değerlendirme fırsatını yakalamak için bir vesile olarak kullanmak, dünya müslümanlarının ve mazlumlarının en tabii ve zaruri hakkının olmasını arzular. Başta Sahib-ul Zaman'a, Seyyid Ali Hameney'e ve Dünya Muvahhidlerine Taziyetlerimizi bildiriyor, Rıhletinin 18. yılında İmam Humeyni'yi büyük bir özlemle anıyoruz. Bu vesile bir kez değil, bin kez daha haykırıyoruz ki; yolun yolumuz, dinin dinimizdir Ey İmam! Bir değil, bin kez daha anıyoruz ki; İmam Humeyni bedenen aramızdan ayrıldı ise de. O, pak yüreklerde yaşayacak ve yaşamaya devam edecektir. Bir kez değil bin kez daha haykırıyoruz ki; Lebbeyk ya Hameney! Allah yaveri ma Hameney Rehberi ma! Muhammed CAN Frankfurt mcan313@yahoo.de
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Mehmet CAN, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |