Gençliğinde müzik öğrenen, felsefeyi daha iyi anlar. -Platon |
|
||||||||||
|
Sevgili günlüğüm, yavrım; döşekte yorganım, salıncakta urganım! Amanin içimde bi sevinç va, bi sevinç va, öyle anlatılır gidi değil. Galbimin orta göbeğinde bi balonu şişiriyolla, sonra havasını goyveriyolla. Huuuh demeyince ırahatlayamıyom. Gaburgamın altında bi guş çırpınıp duruyo dışarı çıkmak uçun. Pır pır pır ediyo. Neden deye soracak olursan, geçen a'şam Hırvatlar'ı yendik deye. Ne maçtı o günlüğüm, ne maçtı! Çoluk çocuk toplandık televizyonun başına. Çocuklar bana annadıverdile; offffsayit neye derle, taç neye derle, korner neye derle. Bi taraftan çekirdek yiyoz, bi taraftan topa bakıyoz. Çayla, meyve suları, guru yemişle gırla gidiyo. Dizileri mizileri, o çanta açılan yarışmayı bilem unuttuk. Çocukla ha bire " yenilecez bu a'şam." diyolla. Şom ağızlıla ! Uşak ( çocuklar) susun, ağzını bayıra değil, hayıra açın deyom. Dinlemeyolla. Bu Hırvatlar bugüne gadar bicik gol yedile, biz bunları yenemeyiz deyolla. Yenecez dedim, başka bi şey demedim. Memet Amcan dersen, erkenden yattı. Ne duygusuz herifmiş. Milli duygusu gelişmemiş bu adamın. Maç değil mi bu ! Top, iki direğin arasına girse n'olur, girmese n'olur deyo. İşte onun gafası bu gadar çalışır. Hırvatlar galemize geldikçe hop oturuyoz, hop galkıyoz. Bizim hıra( küçük ) torun, heyecandan tırnaklarını bitirivereyazdı kemire kemire. Gocamanı ( büyüğü) dersen goltukların, ganepelerin üsdünde hopluyo, başı kesilmiş toğuk gibi. İki bardak gırdı, goltuğun gılıfını da cigaraynan yakdı. Maçı gazanınca, sevinçten evi alt - üst getirdile. Sandalyeleri devirdile. Beni aldılar gucaklarına, birbirlerine top gibi atıp duttula. Göynüme ( mideme) bi bulantı geldi onlar hoplattıkça, bi bulantı geldi, az ta ( daha) gasiyan edecektim( kusacaktım.)... Bayrakları çıkardık dolavdan, balkondan salındırdık. Ondan sonra çıkıverdile sokaklara, ünne bakam ünne. En büyük Türkiye diye, çınlattılar Mudurnu sokaklarını. Sevinçten bi hal olacak çocuklara deye korktum. Sevinecek başka bi şeyimiz olmayınca, bu galibiyetin iyice tadını çıkardıla .Bizim boşta gezen torun bile işsizliğini unuttu. Televizyonun başından hiç galkmayan dizi meraklısı goca gelin bile konvaya katıldı. O gece heyecandan bi vakit uyuyamadım sevgili günlüğüm. Bütün dertlerimi unuttum. Ne bacaklarımın ağrısı galdı, ne dişimin ağrısı. Ürya görmüşüm gözlerimi gapatır gapatmaz. Memet Amca'n bana hiç çekişmeyodu ( kızmıyordu) üryamda. Ciğarasını bilem kendi gidip alıyodu bakkaldan. Çayını kendi guyuyodu bardağına, şekerini kendi atıp garışdırıyodu. Sonacığıma, beni bi gayığa bindirmişti sevgili günlüğüm. Uyanıncaya gadar gezdirdi beni Venedik'e benzer bir yerlerde. Sabah bi uyandıysam, horultusu geliyo öteki odadan. Uyuyup duruyo adam. Gaç senedir ayrı yatıyoz. Irahat edemeyomuş döşekte, yanında ben olunca. Genciken, cep telefonu gibiydim;nereye gitse, beni yanından ayırmıyodu. Şimdi, benden bi şey isteyeceği zaman çığırıyo yanına, başka zaman aklına bile gelmiyom. Seçimden seçime vatandaşı hatırlayan siyasile gibi. İşi bitince ittirip gakdırıp duruyo beni. Gurt ettiyalaldı ( ihtiyarladı), köpeklerin masgarası oldu senin anlayacağın. Sabahleyin içimde bi hapırtıynan ( hızlı kalp atışıyla) uyandım sevgili günlüğüm. Meğer akşamdan galmışım. Göydem( gövdem) hafiflemiş, gaz tüyü gibi dolaşıyom evin içinde. Allah razı olsun milli takımdan. Her tasamı unutturdula. Bugün Memet Amca'nın bana löbürdemesine( söylenmesine) bile aldırmadım. T. Erdoğan televizyonda gonuşurken ilk defa hiç sinillenmedim. Bizim goca gelin, gıredi gartınnan bissürü şeyler almış da ona bile gızmadım. Bazarda param bitti, alacaklarımın çoğunu alamadım da hiç gahretmedim. Yemin ediyom sana bizim oğlanın alacağı KEY parasını bile unuttum. Temmuzda mayişlere verecekleri yüzde iki büçük zammı bile gözden çıkardım. Ne olacaksa olsun anasını satdımın dedim. O gadacık zammı alan sevinmez, gaybeleden üzülmez. İşte böyle sevgili günlüğüm. Çok mutluyum çok. Gece lâmbasını çıkardım, yerine gocaman bir ampül taktım. Ildırışık( aydınlık) olacak bu akşam evin içi. Elâtdirik parası çok gelirse gelivesin. Umurumda bile değil. Senin anlayacağın çocukla gibiyim böyün( bugün). Bu mutluluk bana çok. Bakalım ne gadar sürecek. Fakirin toğuğu tek tek yımırtlarmış, bizimki ayda - yılda bir anca yımırtluyo.. .Zaten sol gözüm seyriyip duruyo. Hayırdır inşallah! Gözlerinden öpüyom sevgili günlüğüm. Fatma Ninen
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Kâmuran Esen, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |