..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Bana ev hikayesinden söz açmayın. Artık benim oraya gideceğim yok!" Fuzuli, Leyla ile Mecnun
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Politik Olaylar ve Görüşler > M.Nazım Güler




17 Nisan 2009
Ha Gazze, Ha Kandil; İkisi de Çözüm Değil!.. - 1 -  
M.Nazım Güler
Öncelikle mazlum halklara, sivil insanlara yapılan her türlü silahlı saldırıya karşı olmak, saldırıları nefretle karşılamak bir insanlık görevidir ve tamamen vicdansaldır. Bunu asla göz ardı etmeden, ayrıca, serinkanlı olarak olaylara eleştirel bakabilmeliyiz.


:BBAJ:
HA GAZZE, HA KANDİL; İKİSİ DE ÇÖZÜM DEĞİL!..

Öncelikle mazlum halklara, sivil insanlara yapılan her türlü silahlı saldırıya karşı olmak, saldırıları nefretle karşılamak bir insanlık görevidir ve tamamen vicdansaldır. Bunu asla göz ardı etmeden, ayrıca, serinkanlı olarak olaylara eleştirel bakabilmeliyiz.

Çünkü, her olaya ve olguya çok yönlü ve eleştirel bakmazsak, kaş yapalım derken, göz çıkarabiliriz. Bu tür olaylara tepki gösterenler veya tepki göstermeğe davet edenlerin asıl niyetleri, insani ve vicdani midir; yoksa politik amaçlı ve ikiyüzlüce midir, görmek ve bilmek lazımdır.

Örneğin şu vahim ve vahşete dönen Gazze olayına bir bakalım; İsrail niye saldırdı? Durup dururken mi oldu? Bu olayda büyük bir tezgâh olabilir mi, diye bakmamız gerekmez mi?

Burada İsrail’i, zorla davet edenler olmuş mudur; yani illah İsrail müdahale yapsın, dercesine bu duruma zemin hazırlamak isteyenler olmuş mudur? Böyle bir saldırıyla kimler ne kazanır veya kimler ne kaybeder, bakmak lazımdır. Hamas örgütü, Filistinli bir güç değil midir? Neden El Fetih ile çatışma halinde veya onlarla cebelleşme peşindedir? Neden Filistin’de iki başlılığa neden oluyor? Filistin kazanımlarını neden barışçıl, diplomatik ve politik bir mücadeleyle ilerletmek yolunu seçmiyor? Dahası, İsrail’in sivilleri gözetmeksizin misilleme yapacağını bile bile, neden (Mıısr ve FKÖ’nün ikazına rağmen) var olan ateşkesi uzatmayıp, İsrail’e karşı füze saldırılarına geçiyor? Hamas, 25 Aralık’ta Sderot çevresine 80’dan fazla roket fırlatınca; bir karşı misilleme olacağını bilmiyor muydu; olası misilleme durumunda, İsrail saldırıları karşısında sivil halkı savunamayacağını da bilmiyor muydu? Öyle ise, neden Hamas güçlerinin denk olmadığı bir ortamda askeri gösteriş yapıyor; bunu yapmakla, İsrail’e değil, Filistin halkına havasını atmış olmuyor mu? Hem de en kanlı ve pahalı bir şekilde!.. Hamas’ın, İsrail’e yaptığı roket saldırıları, İsrail’in karşı saldırısına davetiye değil de nedir? Bu durumda sivillerin katliamından Hamas’ın da payı olmuyor mu? Bu ilk mıdır ki?..

Bizleri, meydanlara, mitinglere çağıranlar da bu gerçekleri bilmiyorlar mı?
O zaman herkes, bundan bir çıkar ve hesap peşine düşmüş olduğu anlaşılamaz mı? İsrail Başbakanı Ehud Olmert, saldırıdan bir hafta önce Türkiye’ye gelip Başbakan Erdoğan ile görüşmedi mi? Peki, neyi görüştüler kapalı kapılar ardında; daha o zamandan bu saldırının yapılacağı hissettirilmiş olamaz mı acaba? Tersi bir duruma kim inanır? Türk- İsrail Dostluk Derneği’ ne üye kaç AkP milletvekili vardır? Onlarcası değil midir?

İsrail keyfince saldırılarını yapıp, işini bitirdikten sonra, TC Başbakanı devreye girip/sokulup, barış elçisi rolüne bürünüp Ortadoğu’da bir prestij kapma havasına girecektir. Bu arada, İsrail de, Tc de, Mısır da emellerine ulaşmış olacaktır. Tabii, Hamas’ı piyon gibi kullanan İran ve Suriye de öyle... Gündeme Filistin’i koyup kendilerini unutturarak gündem dışına itmenin rahatlığını yaşayacaklardır. En azından soluk almış olacaklardır.. Yoksa İran, İslam alemini İsrail’e karşı “Cihad”a çağırmadan önce, kendisi cephede yerini alması gerekmez miydi?

Bir de bizdeki örnekle karşılaştıralım. İsrail için, Hamas ne ise, TC için de Pkk odur.. TC, Kandil’e çevresindeki köylere havadan saldırdığı (iddialara göre misket bombalarıyla da saldırdığı halde), PKK güçlerine zerre kadar zarar veremezken; Federal Kürdistan sivil köylülerine ve onların hayvanlarına bombalar isabet edip öldürmüyor muydu; tıpkı İsrail’in Gazze’de sivil halka bomba yağdırdığı gibi… Buradaki İsrail saldırısında da misket bombası iddiaları vardır.. Üstelik İsrail, bu saldırıda, biri siyasi, diğeri askeri olmak üzere iki Hamas liderini ve onlarca Hamas militanını da öldürmüştür; demek oluyor ki, Hamas sivillerin arkasına gizlenmiş ve onları kalkan yapmıştır. Çünkü İsrail’in saldırılarının olduğu yerde onların da ölüsü çıkmıştır..

Pekii, Filistinliler için bizleri sokağa dökmek isteyen, dinlisi- dinsizi-, sağcısı- solcusu, örgüt, parti ve cemaatler, Kürt köylerine yağdırılan bombalara tepki vermek için veya Kürt sorununa barışçıl çözümü dayatmak için parmaklarını oynattılar mı?

Ama, Filistinlileri bahane ederek Kürt halkını (Diyarbakır, Batman, Van, Erzurum vs. illerde) Cuma günü cami çıkışlarında, sokağa dökmeye cansiperane çabaladılar; bu iki yüzlülük değil de nedir?!.. Kürtlerin çektiği acılar için, bugüne kadar, hiçbir cami çıkışında bir tek “tekbir” sesi duydunuz mu? Ama, çok uzaklardaki halklar için, Kürt camilerinin çıkışında, Kürt halkını bağırtmaktan gırtlaklarını parçaladılar; başkaları için “tekbir getirterek” hep uyuttular, hala da uyutuyorlar. Nazarlarında, İslam dini Kürtler için bir ninni midir? Kürt sorunu için, onların “İslam dini” iflas mı etmiştir; ya da, Kürtler sizler için Kaf Dağının arkasında bir ecinni midir? Her halka karşı, ayrı bir İslam dinleri mi vardır? Yoksa asıl İslam düşmanı, bizatihi bunlar mıdır?

Zulme karşıysak, her yerdeki zulme karşı eşit duruş sergilememiz gerekmez mi? Kendi zalimlerine "şehit" edebiyatıyla “gaz” verenler; Filistin olayında (sınırımızın dışındaki bir olaydır diye) kendi kirli emelleri için, bizim halkımızı yedeklerine almaya çalışmaları ahlaki olabilir mi? Bu ikiyüzlülükleriyle inandırıcı olabilirler mi? Riyakârlığın bu denlisi hangi dinde vardır?

Bütün bunları söylerken, bu yazıdan İsrail’e hak vermek anlamı, asla çıkmamalıdır; ancak, uluslararası çaptaki bu büyük oyunun perde arkasını da; perde önündeki ikiyüzlülüğü de görmeliyiz, diyorum. Hamas’ın saldırıları nasıl İsrail’i harekete geçirmek için bir oyun görünüyorsa; bizleri, “Filistin Mitingleri”ne çekmek isteyen iradenin de aynı oyunun, diğer bir parçası oldukları şüphesini güçlendiriyor...

Tüm gündemlerimiz saptırılmış bulunuyor... Hani biz, TRT Şeş’i konuşuyorduk; hani biz, yeni Kürt açılımlarını konuşuyorduk; Kürt dil ve edebiyatı akademisini kurmayı, Kürtçe ile eğitim yapmayı konuşuyorduk; hani biz, Alevi açılımlarını konuşuyorduk; hani biz, C.başkanı Abdullah Gül’ün Irak Federal Kürdistan ziyaretini konuşuyorduk.. Barış, kardeşlik ve güveni konuşuyorduk… Ergenekon terör örgütünün 1 Numarası açıklansın diye sabrımızı tüketiyorduk, bekliyorduk..Daha başka neyi konuşuyorduk; kocaman bir “HİÇ”İ konuşuyormuşuz meğer!..İşte, sadece dışımızdaki dünyayı konuşur olduk..Bunca hayati sorunlardan kamuoyunun dikkatlerini kaçırtmak için bu oyun İyi bir tezgâh sayılır.. Herkes bu tezgâha balıklama atlarken, bilerek hareket ediyor olmalılar…

Peki bu sokaklara dökülenlerden neden kimse, Filistin’e gitmiyor; ya da neden Filistin devlet Başkanı Abbas’ı dinlemiyorlar?.. O da, olaylardan Hamas’ı sorumlu tutuyor.. Olan sivillere oldu; Hamas’a yaptığı tahrik ve tahripkâr çıkışlarının yanlışını kim söyleyecek? Galiba ”Ba’de harab- el Gazze” den sonra TC ve Mısır, “arabuluculuk” yaparlarken bunu söyleyecektir. Bekleyelim ve görelim.. Küfür sürebilir; ama asla zulüm süremez.. İster ABD ol, İster İsrail, ister TC; çözülecek her zalim bilmece!..

Gerçek şu ki; şu anda, Gazze kan ağlıyor ve TSK uçakları da Kandil’i bombalıyor..
İnsanlık da, müslümanlar da büyük bir sınavdan geçiyor…
Ha Gazze, ha Kandil; ikisi de çözüm değil!...

M.Nazım GÜLER - 05.01.2009



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın politik olaylar ve görüşler kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bu Ülkede Barışı İsteyen Var Mıdır?
Hatip Dicle Olayı, Açılıma ve Çözüme Çomak Sokmak Mıdır?
Demokratik - Kürt Açılımı Nereye Kadar?
Kocaman Bir Asır Heba Edildi; Neden veya Kimler İçin?
Kürtleri Temsil Sorunu ve Çözüm Sürecine Dair
Bilge Köyü Vahşetinin Gerçek Sorumluları Kimlerdir?
Seçimin Sonucu, Halklar Arası Barış ve Diyaloğu Dayatıyor
Bölgemizdeki Elektrik Sorunu, Neden Kesin Bir Çözüme Kavuşamıyor?
Yerel Seçim Dersi, Rojava ve Bdp’ Nin Sonu - 2
4+4+4, Bir Gündem Saptırma Mıdır?

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sadece Yazmak, Yazarlık Mıdır?
Tahammülsüzlük, Gelecek Korkusundandır!
Kendi İrademiz Varsa Özgür Olabiliriz.
Seçim Sürecinde "Demokratik" Yalanlar Yarışı Başlayacaktır!..
Yeni Anayasa, Son Anayasamız Olmayacaktır.
Tarihsel Aşklar ve Sevgi Üzerine
Kürt Sorunu ve Yerel Seçimler
Van Depremi, Sosyal Yaralarımızı Sarabilecek Mi?
Erdoğan: "Ben Kabile Reisi Değilim"
Ev Bir Okuldur; Eğitim, Oradan Başlar!.

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Yüreğime Lehimliyorum Seni [Şiir]
Veda Edemem! [Şiir]
Uyan Ey Zergan Deresi! [Şiir]
Seni Arıyor Gözlerim [Şiir]
Dağlar Yüreğimi, Bu Dağlar! [Şiir]
Esirin Olmuşum [Şiir]
Tu Her Bijî Yilmaz Guney [Şiir]
Sende Buharlaşmaktayım [Şiir]
Ben, Kendim Olmak İstiyorum. [Şiir]
Zor Kabulleniriz [Şiir]


M.Nazım Güler kimdir?

www. mnazim. com ------- M. Nazim Güler Kitap okumak, Şiir yazmak, Resim yapmak özel zevklerim arasındadır. Vücudumu zinde tutacak ve koruyacak kadar spor yaparım. .

Etkilendiği Yazarlar:
Yoktur, kimsenin günahını almayayım.


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © M.Nazım Güler, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.