..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Mermere sýkýþmýþ bir melek gördüm ve onu özgürlüðüne kavuþtuncaya dek mermeri oydum -Mikelanjelo
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Ruhbilim > Hulki Can




13 Haziran 2009
Modern Çaðýn Cinleri: Uzaylýlar (2. Bölüm)  
Hulki Can
Dünyadaki bir çok ülkenin tavrý ABD gibi olup güdülen amaç kamuoyunu doðru-yanlýþ bir haber seli ile boðarak, korkutarak, endiþeye sevkederek kitleleri sarsma, bölme, daðýtma, sersemletme gibi psikolojik savaþ taktiklerini – insanlarý daha kolay yönetebilmek ve güdüleyebilmek için- her vesile ve her çeþit yöntemle uygulamaktýr.


:CDDC:

UFOLARIN PARANORMAL YÖNÜ
Bu saptamalarým doðrultusunda, “Mavi Kitap Projesi” isimli araþtýrmayý derleyen Brad Steiger da kitabýnýn sonunda UFO’larýn bu paranormal yönünü deþifre eder ve, görüþleri, Jung’un “uçan dairelerin aðýrlýklarýnýn olmadýðý, fiziksel yasalara göre hareket etmedikleri ancak bunlarýn bilinçli bir zeka tarafýndan yönlendirildiklerine” dair saptamasý ile örtüþür:

“Vardýðým sonuç þu ki, bir takým dünya dýþý zeka bizim hakkýmýzda daha çok þey öðrenmek veya bazý temel gerçekleri ve görüþleri bizim türümüze aktarmak amacýyla insanla iletiþime geçti. Eminim ki insan ile UFO zekalarý arasýna sembiyotik bir iliþki var. Bizim onlara ihtiyacýmýz olduðu gibi onlarýn da bize ihtiyaçlarý var. Türlerimizden birinin veya ikisinin de bir zamanlar dýþ dünya kökenli olma olasýlýðý var. Bu dünyadaki biyolojik ve ruhsal evrimimizi dengeleyebilmemiz bizimle kozmik kuzenlerimiz arasýndaki dengenin saðlanmasýna baðlý. Önemli olan da bu.” (1)

Steiger’in “UFO zekalarý”ndan, bahsetmesi ilginç deðil mi? Steiger uzay gemisini yöneten pilotun zekasýndan bahsetmiyor. Ama, sanki “uzay gemisinin zekasý”ndan bahsediyor.
Dikkat çeken diðer bir nokta da “tür” sözcüðü... New Age terminolojisinde bu sözcükle çok sýk karþýlaþmamýz mümkün. New Age düþüncesinde insan herhangi bir canlý türü gibi, ortak paylaþýma açýk ruhsal bir güç tarafýndan oluþturulmuþ, biyolojik ve ruhsal evriminde henüz yetkinliðe ulaþmamýþ, tekamül etmemiþ, bir canlý türü olarak belirlenir.

O halde, eðer bu UFO’lar uzay gemisi deðil de aslýnda dünyadýþý bir takým ruhsal zekalar veya varlýklar ise ve bizim evrimimizi tamamlayabilmemiz için bu uzaylý ruhsal kuzenlere gereksinimiz varsa o zaman iþ gerçekten de içinden çýkýlmaz bir hale veya çok tuhaf bir yola doðru gitmektedir. Çünkü bir uzay gemisinin zekasýndan veya ruhundan bahsetmeye kalkýþmak bir F16, Concorde, Awacs veya Stealth’in de zeka veya ruhundan bahsetmeyi çaðrýþtýrmaz mý? Biz yine de bunun yanýtýný Steiger’ a býrakalým:

“Dýþ dünya varsayýmýný dogmatik olarak kaldýrýp atmýyorum. Fakat buradan UFO’larýn baþka bir uzay-zaman sürecinde bir köþede karþýmýza çýkan kapý komþularýmýz olduklarýna dair bir teoriye geçiyorum. Bizim uzay gemisi diye tanýmladýklarýmýz belki de aslýnda çok boyutlu mekanizmalar veya bizim parafiziksel yoldaþlarýmýzýn psiþik oluþumlarý. Bazý durumlarda ise bu uzay gemisi sandýðýmýz þeylerin aslýnda iþgalcileri taþýyan araçlar deðil ancak daha üst zeka biçimleri olduðundan kuþkulanýyorum.” (2)

Yani aslýnda, Steiger’ ýn saptamalarýna göre, uzay gemisi olarak görülen, saptanan veya uzay gemisi sanýlanlar “iþgalcileri taþýyan araçlar deðil” ancak “parafiziksel yoldaþlarýmýzýn psiþik oluþumlarý”, veya “daha üst zeka biçimleri”, veya o psiþik þey ne ise, o ruhsal varlýðýn ta kendisi.
Tüm bunlar çýlgýnca gelebilir. Bu kuþkuyu ben de paylaþýyorum. Ama bu görümlerin, ruhsal varlýklar tarafýndan, uzay gemisi veya uzaylý görümleri olarak insanlara yansýtýldýðýna dair olasýlýk güç kazanýyor. Steiger meydan okuyan bir þekilde yorumlarýný sürdürür:

“Ve de hissediyorum ki, UFO gören tanýklara üç boyutlu görüntüler gösterebilmek amacýyla, bu zekalarýn insan düþüncesini telepatik olarak etkileme yetenekleri de var. Tanýðýn gördüðü görüntü, büyük bir olasýlýkla, dýþ dünyalý yaþam biçimleri hakkýnda daha önce beyninde yer etmiþ olan görüþlere baðlantýlý olarak böcek gözlü canavarlardan, küçük yeþil adamlara ve metafiziksel uzaylý kardeþlerimize kadar gidiyor.” (3)

ABD Hava Kuvvetlerinin bilimsel raporlarýndan yola çýkan Steiger yolun sonunda tamamen ruhsal, metapsiþik bir sonuca ulaþýr:

“UFOnotlar (UFO pilotlarý) hakkýnda ileri sürülenler ise UFO varlýklarýnýn görünmez bir öðeden oluþan maddi olmayan varlýklar olduðu ve hem kendilerini hem de uzay gemilerini maddeleþtirme (materyalize) veya maddedýþýlaþtýrma (demateryalize) gibi yetenekleri olduðudur. UFO’larla temasa geçenler UFO zekalarýnýn çok üst boyutlardan geldiklerini ileri sürmekte ve radyo dalgalarýnýn her an etrafýmýzda olmasý gibi onlarýn deðiþik titreþim seviyelerinde olduklarýný ve bu titreþim seviyelerini algýlamaya kendimizi ayarladýðýmýz takdirde onlarla iletiþime geçebileceðimizi söylemektedirler.” (4)

Ýþte zaten medyumlarýn yaptýklarý da budur. Maddi, maddesel ve bedensel olmayan varlýklar, ruhlar ve cinler ile ilgili paranormal konular, parapsikoloji, metapsiþik ve benzeri (spiritizma, hipnotizma, telepati, telekinezi, transandantal meditasyon vs ...) araþtýrma dallarýnýn kapsamýna girmektedir. Kuþkusuz, bu konulardaki sahtekarlýk, soytarýlýklar bir yana, bu tür araþtýrma dallarýnýn bazý saptamalarý göz ardý edilemeyecek kadar ciddi görünmektedir.

PARAPSÝKOLOJÝ NEDÝR ?
Parapsikoloji, halk arasýnda, cin, peri, melek, hayalet, hortlak, ruh olarak tanýmlanan metapsiþik görüm ve duyumlarýn araþtýrmasýný yapar. Genelde bir medyum önderliðinde yapýlan bu tür araþtýrmalar, veya ruh çaðýrma seanslarýnda, ektoplazma ismi verilen, ýþýk saçan bir takým bedensiz varlýklarýn olduðu saptanmýþ, bunlarýn fotoðraflarý çekilmiþtir. Bu tür seanslar “ruhlar aleminden bir ruh istiyorum” gibi benzer dualar ile baþlar. Ruhlar aleminden, yani o çok üst boyutlardan gelen varlýk medyum aracýlýðý insanlarla iletiþime geçer ve mesajlarýný iletir. Ancak, bu varlýklar insan ruhu mudur?. Yoksa bunlar insandan tamamen farklý, bedensiz (anti-madde), zeka ve bilinç sahibi cinler veya ruhsal varlýklar mýdýr?

Eskiden hayalet, ruh, cin, peri, melek denilen bu varlýklara þimdi ise akýllý yaþam biçimi, UFO zekalarý, dünya dýþý zeka veya uzaylý mý demeðe baþladýk yoksa? Aslýnda, UFOlarýn parapsikoloji, metapsiþik, spiritizma baðlantýsý bu konuyla ilgilenenler için bilinmeyen bir olgu deðildir:

“Dünyadýþý uygarlýklarýn baþkaný olduðu söylenen Uzaylý Öðretmen diye adlandýrýlan Asthar Sheran 1956 yýlýnda Berlin'deki Peer Grubu medyumlarýna çok önemli tebliðler iletmiþti... Bu bilgilerin içinde evrensel yasanýn bir gereði olarak ilahi görevlilerce yapýlacak bir kesintiden, bir müdahaleden söz edilmektedir. Spiritüel bilgilerde ve metapsiþik çalýþmalarda sýk sýk karþýlaþýlan bir olgudur bu...” (5)

ELE GEÇEN UZAYLILAR VAR MI?
Peki bu UFO olaylarýnýn ve uzaylýlarýn, cinler veya ruhsal varlýklar tarafýndan meydana getirilen psiþik oluþumlar deðil, ancak, somut maddesel olgular olduðunu iddia edenlere ne demeli? Örneðin, Amerika’da 1947 yýlýnda ele geçirilen ölü bir uzaylýya yapýlan otopsinin kaydedildiði belgesel bir film vardýr. Uzaylýlarýn cin deðil maddi varlýklar olduklarýný ileri sürenler “Roswell Olayý” diye bilinen bu ünlü filmdeki çekimleri kanýt olarak kullanýrlar. Ancak, uzaylýlarýn varolduðunu kanýtlamak ileri sürülen delillerin güvenirliði de bir hayli tartýþmalýdýr.

Münih Ludwig Maximilians Üniversitesi’nden dermatolog Dr. Thomas Jansen göre Roswell filminde otopsi masasýnda yatan kiþi bir uzaylý deðildir. Bazýlarýnýn iddia ettiði gibi yapay lateks bir bebek veya manken de deðildir.

Dr. Jansen’ e göre bu ceset 13 yaþlarýndan bir kýz çocuðuna ait. Kýzýn hastalýðý “progeri” (erken yaþlanma) . Progeri de hastalar daha küçük yaþlardan itibaren yaþlý insanlar gibi bir görüntü veriyorlar, boylarý uzamýyor, saçlarý ve diþleri dökülüyor, damarlarda kireçlenme oluþuyor ve ergenlik çaðýna ulaþtýklarýnda kalp krizinden yaþama veda ediyorlar. 1996 verilerine göre dünyada 20 civarýnda progeri hastasý var. Jansen, Roswell filminde uzaylýya ait olduðu sürülen cesetle ilgili þu saptamalarý yapýyor:

1. Cesedin sadece kafatasý kemikleri normal geliþimi sürdürebilmiþ. Öteki kemiklerin geliþimi tamamen durmuþ. Bu nedenle kafa gövdeye oranla daha büyük ve orantýsýz görünüyor.
2. Deforme kulaklar, küçük bir gagayý andýran burun ve minicik aðýz yapýsý cesedin baþýný kuþa çevirmiþ.
3. Karýn balon gibi þiþmiþ ve üreme organý normal geliþimini gösterememiþ.
4. Cesette göbek deliði kaybolmuþ. Progeri hastalarýndan bu çok normal, çünkü deri kuruyor ve geriliyor. Giderek plastik folyoya benzemeye baþlýyor.
5. Ayaklarýnda ve ellerinden altýþar parmak olmasý rastlantý deðil. Bilinen tüm progeri hastalarýnda el ve ayak parmaklarýnda altýþar parmak bulunuyor. (6)

Münih Týp Dergisi’ndeki yazýsýný Dr. Jansen þöyle tamamlýyor: “Filmdeki patologlarýn týpla ilgileri olmadýðý görüþlerine katýlmýyorum. Ne yaptýklarýný biliyorlar.. Fakat bir þeyi anlayamadým: yüzlerini sýký sýký örten maskelerini sanýrým tanýnmaktan utandýklarý için takmýþlardý.” (7)

ROSWELL SAHTEKARLIÐI
2003 Haziran ayý içinde gazetelerde yayýnlanan haberlere göre bu 50 yýllýk UFO efsanesinin balon olduðu iyice su yüzüne çýktý. Yýllardýr kamuoyunu meþgul eden Roswell olayý hakkýndaki kayýtlarýn gizliliðinin kaldýrýlmasý ardýndan bilim dergisi “Popular Mechanics” devlet arþivlerini mercek altýna aldý. Washington’daki College Park arþivinde saklanan belgelere göre bölgeye ne bir UFO düþtü ne de ölü uzaylýlar üzerinde otopsi yapýldý.

Kayýtlara göre 4 Temmuz 1947 günü bölgeye tanýmlanamayan bir cisim düþtü. Derginin araþtýrmasý Roswell kasabasýna uçandaire düþtüðü iddialarýnýn, bölgedeki askeri üste çalýþan Frank Kauffmann adlý görevli tarafýndan uydurulduðunu ortaya çýkardý. Bu iddia bugün bile hala konuþulan dedikodularýn bütün dünyaya yayýlmasýna yol açtý. ABD yönetimi ise bugüne kadar konu hakkýndaki sessizliðini koruyarak adeta iddialarý doðrular bir tavýr takýndý.

Dünyadaki bir çok ülkenin tavrý ABD gibi olup güdülen amaç kamuoyunu doðru-yanlýþ bir haber seli ile boðarak, korkutarak, endiþeye sevkederek kitleleri sarsma, bölme, daðýtma, sersemletme gibi psikolojik savaþ taktiklerini – insanlarý daha kolay yönetebilmek ve güdüleyebilmek için- her vesile ve her çeþit yöntemle uygulamaktýr.

CÝNCÝLÝK VE FALCILIÐIN YENÝDEN YÜKSELÝÞÝ
Bilim çaðýndayýz ama gazete ve dergilerin sayfalarý astrolojik bilgiler, yýldýz fallarý, kitapçý vitrinleri de tarot fallarýndan, UFO’lara, ezoterik, satanist ve okült eserlere deðin bir sürü kitap ve dergi ile dolu. Þifa veren muskalar, aþk büyüleri, papaz büyüsü, týlsýmlar, adak heykelcileri, mum yakma, çaput baðlama büyü ve fal yöntemleri üniversite gençliðinin bile artýk en büyük ruhsal destekçisi konumuna gelmiþ durumda. Akýl, mantýk ve bilimden hýzla uzaklaþýyor muyuz yoksa?

Her yýl üniversite sýnavlarýndan önce Ýstanbul’daki Eyüp Sultan, Yuþa Hazretleri, Zuhurat baba, Yahya Efendi, Hacý Bayram Veli türbelerine akýn eden gençler sýnavda kullanýlacak kalemleri imam ve cinci hocalara okutturmakta, kalem ve silgiler türbe kapýlarýnýn anahtar deliðinden içeri sokularak dualar edilmektedir. Öðrenci Seçme Sýnavýna hazýrlanan öðrencilerin ölülerden, cinlerden, büyülerden fayda beklemesi ülkemizin ve insanlýðýn geleceði açýsýndan düþündürücüdür.

Bu arada, "pozitif enerji geliþtirme, olumlu vibrasyon oluþturma" gibi, güya modern yöntemlerle, geçmiþin büyü, fal ve cadýlýk teknikleri medya ve sinemanýn da desteðiyle yeniden hortlamýþtýr. Yeni çevrilen filmler ve dizilerde cadýlýk ve büyücülük en yaygýn temalar olarak öne çýkmaktadýr. Cinlerin varlýðýný yadsýyanlar olduðu gibi bunlarýn varlýðýný kabul eden bilim adamlarý da vardýr.

BÝLÝNMEYEN PSÝKOLOJÝ
Fransýz psikolog Henri Piéron (1881-1961), “Psikoloji Sözlüðü”nde metapsiþik'i þöyle tarif eder: “Görünüþte doðaüstü sayýlabilecek olaylara ait araþtýr¬ma ve incelemelerin tümü. Bütün bu olaylarda bugün insanlar için meç¬hul sayýlan akýllý birtakým kuvvetlerin müdahalesi görülmektedir”. Piéron Fransa’da bilimsel psikolojinin kurucularý arasýnda sayýlýr.

Dijon Bilim Akademisi Rektörü ve öðretim üyesi Prof. Emile Boirac (1851-1917) psiþik çalýþmalarýný “Bilinmeyen Psikoloji” adýyla 1908de yayýmlamýþ ve bu eseriyle Fransýz Bilim Akademisi Ödülünü almýþtýr. “Déja vu” (deja vü) kuramýný ortaya atan Boirac'a göre metapsiþik olaylar ipno¬tizma, manyetizma, telepati olarak üç kýsýmdýr. Bütün bu olaylarýn zekâ ve bilinç sahibi bir takým kuvvetlerin eseri olduðunu ve bunlarý hiç bir bilim kolunun açýklayamayacaðýný ileri sürmüþtür. Bizzat ipnotizma deneyleri yapmýþ, manyetizma, telepati ve telekinezi olaylarýný karþýlaþtýrarak hepsinin bir esastan geldiðini, manyetik kudretlerin týpký elektrik kudretleri gibi olduðunu göstermiþtir. (8)

O halde, tüm bu paranormal olaylarýn hepsinin esasý ve kaynaðý ayný ise, UFO’lar, uzaylýlar, dünya dýþý varlýklar veya uygarlýklardan veya dýþ zekalardan geldiði iddia edilen mesajlar, tebliðler, bildiriler aslýnda bedensiz varlýklar veya cin ruhlarýndan mý gelmektedir? Spiritizma, cincilik, medyumluk, ipnotizma, telepati ve telekinezi gibi yöntemleri de bu baðlamda deðerlendirmenin doðru bir yol olacaðýna inanýyorum.

SONUÇ

UFO olayý her ne kadar bilimsel bir yörüngeye oturtulmaya çalýþýlsa da pek bilimsel deðildir. UFO olaylarýný Dr. Jung ve Prof. Boirac'ýn görüþlerinden yola çýkarak, cincilik fenomenlerinin bir dýþavurumu olarak tanýmlýyorum. Esas amaç insanlarýn aslýnda uzaylýlarýn çocuklarý yada bir tür kobaylarý olduðu düþüncesini insanlýða benimseterek dinleri, milliyetçiliði ve ulus devletleri ortadan kaldýrýp tek bir dünya devletine gidiþi kolaylaþtýrmaktýr.

Yahudi ve Hristiyan teolojisi cinlerin tamamýný murdar (düþmüþ) melekler olarak tanýmlayýp Ýblis Þeytan'ýn bunlarýn baþý olduðunu ileri sürerken, Ýslam teolojisi ve Kuran konuya sevecenlikle yaklaþarak iyi cinlerin, hatta Müslüman cinlerin de olduðunu savunur. Hatta, Kuran'ýn cinlere bu sevecen yaklaþýmýna dikkat çeken bazý dinbilimciler Muhammet'e cinlerin vaaz ettiðini ileri sürerek öðretisinin tanrýsal deðil ancak þeytani bir kaynaktan geldiðini ileri sürerler. Ýmdi bu durumda bu uçandaire olayýný tezgahlayanlarýn kötü mü, yoksa iyi cin mi olduðuna karar vermeyi de bizim ulemaya býrakýyorum.

DÝPNOTLAR VE KAYNAKÇA

1. Project Blue Book, Brad Steiger, Ballantine Books, 1990 s: 342
2. Ibid.s: 343.
3. Ibid. s: 343
4. Ibid. s: 345
5. Bilgelik Bilinci, Dünya Dýþý Uygarlýklardan Mesajlar, Yüksel Yazýcý, Ým Yayýnlarý, 1995
6. Fenomen Dergisi, Sayý 3, Haziran 1996, S: 37
7. Ibid.
8. Din Psikolojisi, Osman Pazarlý, Remzi Kitabevi, Birinci Basým, 1968 (Parapsikoloji hakkýnda bilgiler bu eserden özetlenerek alýnmýþtýr.)
     
     

.Eleþtiriler & Yorumlar

:: Kupa Kýzý'na
Gönderen: Hulki Can Duru / , Türkiye
28 Kasým 2010
Bu aslýnda çok zor bir konu. Bilim ile bilim dýþý yanyana duruyor. Benim vardýðým sonuç bilim dýþý görünüyor: Cin, veya ektoplazma veya madde dýþý bir bedene sahip zeki varlýklarýn varlýðýný kabul etmiþ oluyorum ! Bu kötü ruhlar veya cinler kendilerini "uzaylý" gibi gösteriyorlar, uzaylý gibi tanýtýyorlar. Ufolar da belki de yüzlerce cin tarafýndan oluþturulmuþ bir "görüntü" ! Ufo dernekleri aracýlýðýyla cinler (!) siyasete karýþýyorlar, BM örgütüne tavsiyelerde bulunuyorlar. Yani siyasal bir hareket organize edilmiþ oluyor. Bu siyasal hareketin amacý insanlarýn aslýnda -Tanrýnýn yarattýðý varlýklar deðil- uzaylýlarýn çocuklarý yada bir tür kobaylarý olduðu düþüncesini insanlýða benimseterek dinleri, milliyetçiliði ve ulus devletleri ortadan kaldýrýp tek bir dünya devletine gidiþi kolaylaþtýrmak olmalý diye düþünüyorum. Mantýklý görünebilir! Ama, böyle bilim dýþý bir sonuca nasýl vardýðýma kendim de þaþýyorum ! :)) Esenlikler

:: ...
Gönderen: Kupa Kýzý / , Türkiye
26 Kasým 2010
her 2 yazýnýzý da okudum. Kendimi cahil alimlerden görüyorum. Çünkü bende eskiden insanlar, bazý açýklayamadýklarý þeylere cin diyordu þimdi uzaylý diyor diye düþünüyordum... sizden biraz farklý düþünmüþtüm: Yani paranormal þeylerin bazý insanlara gözüktüðü bunu uzaylý olduðunu ama eski insanlarýn bunu kavrayamayacaðý için cin diye adlandýrdýðýný düþünmüþtüm. Kendimce bilimsel yaklaþmýþtým yani. Sizin yazýnýzda bu UFO- uzaylý yaratýklarýn bilimsel olmadýðýný okudum. Yazdýklarýnýz çok mantýklý ama yinde ben çok uzak bir yerlerde, yaþayan baþka canlýlar olduðunu düþünüyorum. Dünyaya ziyarete gelmeleri de muhtemel ama sanýrým yazýnýzdan sonra þunu düþünüyorum ki , bu süper güç devletlerinin H'wood tarzý açýklamasýndan farklý bir ziyaretti ya da belki de hiç olmadý. Zaten uzayda daha büyük bir yaþam biçimi varsa geldilersede insanlardan nefret etmiþlerdir. Teþekkürler.

:: Güzel
Gönderen: Yeþim / , Türkiye
28 Haziran 2009
Güzel tespitler. Bazý spiritualist derneklerin uzaylýlardan mesaj aldýklarýný söylemeleri ve ilerleyen safhalarda fasiküllerinde kendileri cinler olarak tanýtmalarý da cabasý.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn ruhbilim kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Omega Melancholia (Omo) Sendromu
Modern Çaðýn Cinleri: Uzaylýlar (1. Bölüm)
Lacrymania (Sak) Sendromu

Yazarýn Ýnceleme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Çaðdaþ Gagavuz Þiiri
Mevlana'nýn Tesettür ve Kadýnlarýn Örtünmesine Bakýþý
Yahudi, Hristiyan ve Ýslam Teolojisinde Þeytan ve Þeytanlar (1. Ci Bölüm)
Ýslamlýktaki Cinselliðin Psikopatolojisi (2. Bölüm)
Yahudilik, Hristiyanlýk ve Müslümanlýkta Kutsal Savaþ ve Ganimetler
Yahudi - Hristiyan ve Ýslam Teolojisinde Cincilik ve Cinlere Ýnanýþ
Ýslamlýktaki Cinselliðin Psikopatolojisi (1. Bölüm)
Yahudi Soykýrýmý Gerçek mi, Abartý mý? (3. Bölüm)
Yeni (!) Anayasayý Kimler Ýstiyor?
Ýslamlýktaki Cinselliðin Psikopatolojisi (3. Bölüm)

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Elsa'nýn Gözleri [Þiir]
Albatros [Þiir]
Kraliçe ve Bahçývan - II [Þiir]
Yeryüzü Rüzgarlarý [Þiir]
Kraliçe ve Bahçývan [Þiir]
Op. 11 Piyano Ezgileri, Arnold Schönberg [Þiir]
Malta Þahinlerine [Þiir]
Uçan Ayakkabý [Þiir]
Havanýn Ölümü [Þiir]
Her Ocak Hiddetle Tütüyor… [Þiir]


Hulki Can kimdir?

Baþlýca yapýtlarý: Eski Kule Müziði (þiir) Geometrik Aydýnlýk (þiir) Havanýn Fen Noktasý (þiir) Tartaros Paradigmasý (eleþtiri) Teslis Sendromu (eleþtiri) Nano Kutsallýk (eleþtiri) Sevgili Kutlu Yaþam (öykü) Kuþku Bilinci ve Eleþtiri (eleþtiri)

Etkilendiði Yazarlar:
Montaigne, Descartes, Russell, Tolstoy, N. Hikmet, Dostoyevski, Nietzsche, Freud, Darwin, Marx, Engels, Lenin, Bakunin, Kropotkin, Voltaire, Diderot


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Hulki Can, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.