Çocuklarýn eðitimi, zaman kazanmak için nasýl zaman yitireceðimizi bilmemiz gereken bir meslektir. -Rousseau |
|
||||||||||
|
Bu yýl, Hrant’ýn katlinin altýncý yýldönümü. Geçen yýl, yargý, örgütlü suç olmadýðýna hükmetmiþti. “Ogün Samast, Yasin Hayal, baþka birileriyle hayal gördü ya da bir gece rüyasýnda Hrant’ý görüp öldürmeye karar verdi herhalde” diye düþünmemiz istenmiþti. Bu yýl, belki, örgütlü suç olabileceði doðrultusunda bir eðilim belirir gibi oldu. Bakalým tetiði çektiren ellere ulaþýlacak mý? Trabzon’dan, Ankara’ya, Ýstanbul’a kadar uzanan üst düzey yetkililerin planý bildiði ve önlem almadýðý sonradan açýða çýktýðý halde yargý bu kararý verdi. Araþtýrmacý gazeteci Nedim Þener, bunlarý kitabýnda anlatýp da gazetecilik ödülü aldýðý halde, ulaþtýðý bilgiler dikkate alýnmadýðý gibi, kendisi yýllarca Silivri’de yattý. Üstelik cinayetten bilgisi olan bu zatlarýn kimi milletvekili oldu, kimi vali oldu; hepsi terfi ettirildi. Kim verdi bu ödülleri ve niye verdi? Sonuçta, pekçoðu yersiz, cezaya dönüþtürülen uzun süreli tutuklamalar, 12 Eylül’ün davalarýna taþ çýkartan davalar ve onlarda kullanýlan kimi düzmece deliller, yargýya duyulan güvenin son kýrýntýlarýný da süpürdü. Ama iktidar nasýl bu kadar masum ve sorumsuz kalabildi bu örgünün içinde? Bugün de yazýlý ve görsel basýnda, sosyal paylaþým sitelerinde, davanýn sonucuna yönelik haklý isyanýn sesleri yükselmeye devam ediyor. Faili meçhulleri ortaya çýkaracaðýný, 12 Eylül’le hesaplaþacaðýný söyleyen iktidar, hâlâ tetikçiler dýþýnda, kendi döneminde iþlenmiþ siyasal cinayetlerin arka planýndaki güçlere ulaþmadý. Hrant’ýn katlinden bu yana “Hrant, Ermeni olduðu için öldürüldü”, “Hrant, diðer faili meçhule giden Üçok, Kýþlalý, Mumcu gibi nice aydýndan biri olduðu için öldürüldü.” ya da “Sosyalist olduðu için öldürüldü” görüþleri, sýkça gündeme geldi. Hrant’ýn cenazesinde haykýrýlan ve sonradan çok tepki gören, görmekte olan “Hepimiz Ermeni’yiz” sloganýndan yola çýkýp cezanýn adaletsizliðine inanarak, “Ben Ermeni’yim” diyen Ahmet Hakan bile sosyal medyada Beyaz Bereliler’in lincine uðradý. Kimdir Beyaz Bereliler? Sloganý ve Ahmet Hakan’ýn ne demek istediðini anlamayanlar mý? Yoksa baþka amaçlarý mý var? Milliyetçiliðin sürekli kýþkýrtýlmasýyla varýlmak istenen bir hedef mi var? Her zamanki gibi inatla, kýþkýrtma ve güdümlenmeyle birbirimizi anlamaktan ne denli uzak ve düþmanlaþmaya ne denli istekliyiz. Cenazede “Hepimiz Ermeni’yiz” diye haykýran binlerce insan o sloganý atarken ne düþünüyor? Kuþkusuz, haksýz yargýlanmalara maruz kalmýþtý Hrant. Anadolu çocuðunun saflýðýyla; ülkesinin, uluslararasý dayatmalarýn, Ermeni diasporasýnýn, Ermeni lobilerinin, Ermenistan’ýn politikalarýyla uyuþup uyuþmadýðýna aldýrmadan, düþündüklerini söylüyordu, yazýyordu. Kendi doðrularýydý anlattýklarý. Bu topraklardan beslenmiþ düþünceleriydi. Beðenir ya da beðenmezdik, ille öldürmek mi gerekiyordu? Daha da ötesi, cinayetleri acýmasýzca alkýþlamak mý gerekiyor? Böyle alkýþlarýn, alkýþlayanlardan biri katledildiðinde, baþkalarýnýn da alkýþlama hakkýný tetiklediðini niçin göremiyoruz? Birileri sürekli cinayetleri kutsarsa, toplum nereye varýr? Böyle, baðýmsýz, baþý dik ve kendi özgürlüðünün zýrhýný kuþanmýþ, korku duvarlarýný aþmýþ, sevgi ve barýþtan yana hangi aydýna tahammül edildi ki bu ülkede? Yakýn tarihimizde bile kimler katledilmedi? Üstelik o, bir Ermeni’ydi, azýnlýktandý, çoðunluðun düþüncelerine uymuyordu düþünceleri ve bir de sosyalistti. Ülkede þovenizmin körüklemek, insanlarý düþmanlaþtýrmak için böyle cinayetlere ihtiyaç vardý. Böyle insanlarýn katli vacipti, o olmazsa, hapisanelerdi yerleri onlarýn. Yüzlerce yýlda oluþmuþ þanlý tarihimiz, nice cinayet, zindan, sürgün öyküleriyle dolu deðil mi? Ýnsan canýný almaya meraklý bir tarihsel kalýtýmýz var ne yazýk ki... Acaba, ihtiyaç duyuldukça, geçmiþi deþerek, özür üstüne özür dilemek suretiyle, günün kötülüklerini örtmek için mi yeniden yazýyoruz bu tarihi? Hrant gibi bir aydýnýn öldürülmesine baþka güçlerin de ihtiyacý vardý. Bu nedenle Hrant, yalnýzca Ermeni ve sosyalist bir aydýn olduðu için ve öldürülmedi. Hrant’ýn, HÝÇBÝR GÜCÜN GÜDÜMÜNE GÝRMEDÝÐÝ, halklarýn arasýnda, dinsel ve etnik nedenlerle, kin duvarlarýnýn örülmesini reddettiði, özgür, baðýmsýz düþünen bir sosyalist aydýn ve ayný zamanda Ermeni olduðu için öldürüldü. Esas suçu buydu. Çünkü, dinsel ve etnik çatýþmalardan çýkar yaratýlan bir çaðdayýz. Hrant, küresel kapitalist sistemin, bölge coðrafyasýndaki stratejilerine karþý durduðu için öldürüldü. Küresel kapitalizmin, bu coðrafyada, istediði sýnýrlarý çizebilmesi, ekonomik, politik, militarist amaçlarýna ulaþabilmesi için milliyetçiliklerin, dinsel, mezhepsel, etnik ayrýmlarýn körüklenmesi gerekiyor. Halklarýn birbirini kýrmasý gerekiyor. Kapitalizmin bu evresinde, bunalýmýný aþmasýnýn, canavar yüzünü gizlemesinin bir yolu budur çünkü. Hrant, bu gerçekleri görüp de karþý durduðu için öldürüldü. Bugün de, “Hepimiz Ermeni’yiz” diye haykýranlar, düþünceleri tümüyle uyuþmasa bile, onu böyle anladýklarý, tanýdýklarý, sevdikleri için haykýrdýlar, haykýrýyorlar. Bu tuzaða düþmemek için haykýrýyorlar. Hrant’ýn katlinden önce, Almanya’da iþlenen ýrkçý cinayetlerde, öldürülen Türk’ün evinin önünde toplanýp “Hepimiz Türk’üz” diye haykýran Almanlarý linç etmek neden akýllarýna gelmiyordu linç ordularýnýn? Ýnsani dayanýþmadan, bunlarý düþünemeyecek kadar mý uzaklaþtýk biz? Hrant’ýn katlinden, kimler kârlý, kimler zararlý çýktý, çýkmakta? Gelin, sorunun yanýtýný, þu sorularý sorarak, birlikte düþünelim: Hrant’ýn isteklerini, yukarýda belirttik. Onun istekleri, dünyayý yöneten güçlerin, Büyük Ortadoðu Projesi’yle yeni sýnýrlar çizmeye kalkanlarýn, iþbirlikçilerinin ve bu coðrafyada yaþayan, emeði ile geçinenlerin hangilerinin çýkarlarýyla çatýþýyor; hangilerininkiyle çakýþýyor? Çünkü, davanýn, karakollarda bayraklarla resmi çekilip arkasý sývazlanmýþ bir çocuðun tek suçlu görülerek sonuçlanmasý, bunun hukuki ölçütlere sýðmamasý, sanki özellikle uzatýldýðý, temcit pilavýna döndürülmek, üstünün örtülmek istendiðini akla getiriyor. Bundan kimlerin, neden, hangi çýkarlarý olabilir ? Bu coðrafyada, sürekli birbirine kýrdýrýlan halklar, daha mý zenginleþiyor; huzura, güvene, barýþa kavuþuyor yoksa aksi mi oluyor? Irak, Libya, Yemen, Mýsýr halklarý, þu ünlü baharlarýndan(!) sonra þimdi daha mý mutlu? Ellerinden alýnan, talan edilen zenginlikler bu halklarýn yararýna mý kullanýlýyor þimdi? Diktatörlerden kurtuldular ama daha özgür ve demokratik rejimlere mi kavuþtular? Tümü dýþ sömürüye daha fazla maruz kaldý, daha da yoksullaþma sürecine ve daha gerici rejimlerin baskýsý altýna girdiler. Þimdi Suriye, ayný yolda zorlanmakta. Sorularý çoðaltabiliriz birlikte. Bunlarý düþünüp de birbirimizi anlarsak eðer, o zaman oyunu bozmak mümkün olabilir. Baþka da yolumuz yok sevgili okur, baþkaca yolumuz yok. Yoksa Türk-Ermeni, Kürt-Türk, Alevi-Sünni vb. çatýþmalarla hepimiz, baþkalarýnýn yaktýðý ateþte yanar gideriz. Gömülecek bir yurt topraðýmýz kalýr mý, bilemem. Kürt sorununu da bu baðlamda ele almamýz gerekir. Savaþ durmalý. Barýþ süreci, emekçi halklarýn yararýna olabilecek biçimde, savaþa geri dönülmeyecek biçimde iþlemeli, sonuca ulaþmalý. Türk ve Kürk emekçileri, yalnýzca kendi çýkarlarý doðrultusunda, her iki tarafta da sürekli kýþkýrtýlan milliyetçilik anlayýþýnýn doðurduðu düþmanlýklardan arýnmalý. Bu anlayýþýn, küresel patronlara ve iþbirlikçilerine hizmet ettiðinin bilincine varmalý; onlarýn kurduðu bu oyun, birlikte bozulmalý. Düþmanlýk düþmanlýðý, ölüm ölümü ve daha da yoksulluðu getiriyor çünkü. 19.01 2013 Vildan Sevil
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Vildan Sevil, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |