..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ýnsandaki gerçek güzelliði ancak yaþlandýkça görebilirsiniz. -Anouk Aimee
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Roman > 1. Bölüm > Ömer Faruk Hüsmüllü




18 Aðustos 2015
Demokratik Deliler Devleti - 26  
Ömer Faruk Hüsmüllü
Aslýnda kiþi zorlu geçen bir süreçten sonra bu “ben”i bulur. Çok kiþi bulduðunu fark etmez. Bazýlarý da bulduðu “ben”in mi yoksa önceki “ben”in mi gerçek kiþiliði olduðunu sorar kendine. Hatta tekrar bir baþka kiþilik, bir baþka “ben” aramaya baþlar. Ýnsanýn ruhsal yaþamý oldukça karmaþýktýr, fizik olaylarda olduðu gibi her zaman ayný nedenler ruhsal yaþamda ayný sonuçlarý meydana getirmeyebilir. Bazen bir insaný severiz, bazen ayný insandan nefret ederiz, bir bakarsýn gün gelir ayný insaný tekrar sevmeye baþlayabiliriz. Bütün bu tepkiler ayný kiþiye ait deðil mi? Pekiyi öyleyse bunlarýn hangisi gerçek? Belki de hepsi...


:AAFA:



-Delilik bir sanat mý, yoksa bir zanaat mý?
-Ýkisi de deðilse; ne?
-Ama ne olursa olsun zor bir þey dostum zor!
**
Arýyorum arýyorum, bulamýyorum. Yok, yok, yok... Sanki yer yarýldý da içine girdi. Aramaktan baþým döndü, þakaklarým zonkluyor, gözlerim kararýyor. Biraz dinlenip tekrar aramaya baþlýyorum, hem de bulamayacaðýmý bile bile... Tabii gene yok, yok, yok...
Kýzýyorum. Kime mi? Kendime kýzýyorum, okura kýzýyorum.
Okur da þimdi diyecek ki “Bu adam çizmeyi iyice aþtý! Bizim ne suçumuz var da bize kýzýyor?” Var, evet sizin de suçunuz var; hem de çok. Siz deðil misiniz “Deli ile çýkma yola baþýna getirir her türlü bela.” diyen? O nedenle baþýnýza geleceklere de katlanacaksýnýz.
Pekiyi yalan yanlýþ þu sözleri uyduran da siz deðil misiniz?
“Delidir ne yapsa yeridir.
Atýn dorusu yiðidin delisi.
Bir adama kýrk gün deli dersen, deli olur.
Deli deliyi görünce çomaðýný saklar.
Devletli ile deli bildiðini iþler.
Köy yanar deli kýz taranýr.”
Ya bize yakýþtýrdýðýnýz þu yaftalar:
“Aklýný oynatmýþ, kafayý üþütmüþ, keçileri kaçýrmýþ, tahtasý eksik, týmarhane kaçkýný, kafayý yemiþ.”
Benim aradýðýmý bulamamamla yukardaki sözlerin ne ilgisi var diye düþünebilirsiniz. Var ya da yok! Ben bir bahane uydurup size karþý saldýrýya geçeceðim. Suçsuz olmanýz, size suç yüklememe engel deðildir. Hani kurt-kuzu hikayesinde bir bahane arayan kurdun ýrmaðýn alt tarafýnda bulunan kuzuyu suyunu kirlettiði için yiyeceðini söylemesi gibi.
Ýsterseniz bütün bu olanlara bir çizgi çekelim ve barýþalým. Ama bir þartým var: Bana ne aradýðýmý söyleyeceksiniz. Çünkü ben ne aradýðýmý bilmiyorum ki... Belki bulunca ne olduðunu öðreneceðim. Siz de mi ne olduðunu bilmiyorsunuz?
Tahmin etmeliydim, sizden bir fayda gelmeyeceðini. Þimdi daha da hýrslandým, aramayý sürdüreceðim.
Aradým, aradým... Sonuç ayný: Yok...
Öfkeyle kendimi dýþarý attým; sinek tutmuþ öküz gibi koþmaya baþladým. Bu kadar hýzlý koþabilmeme þaþýrdým. Son sürat hýzla geçiyorum banklarýn, aðaçlarýn, insanlarýn arasýndan. Ýki kere yüzüstü yere kapaklandým. Ayaðým taþa takýldý da mý düþtüm, yoksa biri çelme mi taktý? Bunu araþtýrmakla uðraþamam. Ýkisinde de kalkýp koþmaya devam ettim. Nefes nefese kalmýþtým. Futbol sahasýnýn yanýnda nefes almak için biraz durdum. Fazla deðil, bir-iki dakika kadar.
Bütün bahçeyi koþarak turaladýðýmda sakinleþtiðimi fark ettim. Koþarken her þeyi unutuyordum. Muzýr düþüncelerin aklýma tekrar geleceðinden korktuðum için bir tur daha -gerekirse iki tur- atmaya kararlýydým.
Ýkinci turun yarýsýnda pes ettim. Bir banka oturdum. Hýzlý hýzlý nefes alýyordum, terlemiþtim. Hafif bir rüzgar vardý ve bana haz veriyordu. Nefes almam normale döndüðünde etrafa bakýndým. Ýleride bizim Psikiyatrist'i gördüm. Bir hastayý muayene ediyordu; iki hasta da ayakta muayene sýrasýný bekliyordu.
Bizim Psikiyatrist bakan olmuþtu ama bir kere bile onu makamýnda otururken gören yoktu. Bütün zamanýný yurttaþlarýn arasýnda geçirirdi. Yönetim, toplantýlara da katýlmadýðý için ona çok kýzýyor ve bir yolunu bulup bertaraf etmek istiyordu. Bunlar tabii kulaktan dolma bilgiler, doðru da olmayabilir. Ancak doðru olma ihtimali çok yüksek, çünkü ne zaman bahçeye çýksam doktoru bir veya birkaç hasta ile ilgilenirken görüyordum. Bütün günü burada geçiyor, bakanlýk görevlerini yapacak zamaný kalmýyor ki...
Yönetim bizim Psikiyatrist'e zarar verecek bir davranýþta bulunmaya kolay kolay cesaret edemezdi. Çünkü doktoru sevmeyen, onun tarafýný tutmayan bir tane bile yurttaþ yoktu. Eðer Psikiyatrist'e bir zarar verirlerse bu devlet onlarýn baþýna yýkýlýrdý. Bu adamlar bunun mutlaka farkýndaydýlar.
“Ýyi olacak hastanýn doktor ayaðýna gelirmiþ.” derler. Ýþte doktor oradaydý ve ben de gidip derdimi ona anlatýp, yardým isteyebilirdim. Gidip gitmeme konusunda kýsa bir tereddüt geçirdiysem de kalkýp doktorun yanýna doðru yürüdüm. Beni gördü, niyetimi anlamýþ olmalý:
-Kargacý, neden öyle deli danalar gibi koþuyorsun? Þu diðer banka otur, bekle! Bu hastalarýn iþini bitirdikten sonra seninle de ilgileneceðim. Dedi.
Cevap vermeden gittim gösterdiði banka oturup beklemeye baþladým.
Çimenlerin arasýnda bir kuþ gözüme iliþti. Küçük bir kuþ, bir karga. Kaybettiðim arkadaþým karganýn yavrusu olmasýn! Deðil. Kesinlikle deðil, çünkü dikkatli bakýnca onun karga olmadýðýný bir güvercin olduðunu anladým. Baþýný öne eðmiþ, bir þeyler düþünen bir insan gibiydi. Gözlerine bakmak istedim, göremedim. Yerimden kalkýp yanýna yaklaþtým. Öylece duruyordu. Ne yürüyüp kaçýyor ne de uçuyordu. Halbuki her kuþ bir insan ona yaklaþtýðýnda oradan uzaklaþýp giderdi. Gözlerini gördüm. Hasta olmalý. Onun için bir þeyler yapmak isterdim. Ancak elimden ne gelirdi ki...
Doktor bir yandan hastalara bakarken bir yandan da beni izliyormuþ, seslendi:
-Kargacý, bir yere ayrýlma!
Bu uyarý ile yerime döndüm. Oturur oturmaz baþka bir olay yaþadým. Ayakta duran bir yurttaþ kökünden kesilmiþ bir aðaç gibi olduðu yere yýðýlýp kaldý. Þaþýrdým ve de korktum. Henüz bu korkuyu üzerimden atamamýþken bir baþkasý daha ayný þekilde yere düþmez mi? Bitmedi. Bir tane daha, bir tane daha... Tam beþ kiþi yerde yatýyor. Silahla vuruldular desem silah sesi duymadým, bu insanlar düþerken býrakýn çýðlýðý en ufak bir ses de çýkarmadýlar.
Aklýma hemen Mucit'in müthiþ silahý geldi. O görünmez silahla insanlarýn bu þekilde öldürüleceðini söylememiþ miydi? Ama arada bir fark da vardý. Mucit'in silahý insanlarý sadece öldürmekle kalmýyor ayný zamanda bedenlerini de yok ediyordu. Mucit'e güldük, adamla alay ettik ama iþte dediðine benzer bir silahla insanlar öldürülmüþlerdi.
Bu olay nedeniyle heyecanlandýðýmý gören bizim Psikiyatrist, gene seslendi:
-Kargacý korkma, önemli bir þey yok. Basit bir toplu histeri vakasý. Biraz sonra hepsi ayaða kalkar.
Doktorun dediði çýktý, birkaç dakika sonra yerdeki bu insanlar, birer birer ayaða kalkmaya baþladýlar. Yaþadýklarý olaydan haberdar deðil gibiydiler. Üzerleri tozlananlar olduðu halde bunlarý silkelememiþlerdi bile... Hepsi hiçbir þey olmamýþ gibi hayatlarýna kaldýklarý yerden devam ettiler.
Son hasta da ayrýlýnca Psikiyatrist'in yanýna gidip oturdum. Hemen sordu, kýzmýþ gibiydi:
-Ýyi görünmüyorsun. Neden daha önce bana gelip sýkýntýlarýný anlatmadýn?
-Rahatsýz etmek istemedim sayýn bakaným.
-Önce þu “bakan” sözcüðünü býrak, ben bundan hoþlanmýyorum. Benim isteðimin dýþýnda gerçekleþen bir þey.
-Ben de milli kahraman olmak istemedim ama yaptýlar. Bu yüzden çok zorlukla karþýlaþtým.
-Ýstersen en baþtan baþla ve sýrayla anlat.
-Tamam doktor bey,
Dedim ve nasýl milli kahraman olduðumu, insanlarýn bazýlarýnýn bu yüzden beni düþman olarak gördüklerini, bugünkü arayýþýmý; kýsacasý kafamdan geçen düþünceleri, korkularýmý, hissettiklerimi, yaptýðým saçma sapan hareketleri anlattým. Uzun sürmesine raðmen sabýrla beni dinledi. Ben susunca:
-Kargacý iþe önce aradýðýnla baþlayalým. Ben senin ne aradýðýný biliyorum: Kendini arýyorsun. Bu zor bir arayýþtýr, o nedenle de sinirleniyorsun. Sadece sen deðil her insan zaman zaman bu tür bir arayýþ içine girer. Tatmin edici bir sonuca ulaþamazsa da senin yaptýðýn hareketlerin benzerini yapar.
-Ben nasýl kendimi arýyorum ki... Ýþte ben buradayým ve bulmak için çaba harcamam da gerekmiyor.
-Senin burada dediðin bedensel varlýðýn, aradýðýn “ben” ise ruhsal, düþünsel kiþiliðin.
-O dediðiniz “ben” nasýl bulunur?
-Aslýnda kiþi zorlu geçen bir süreçten sonra bu “ben”i bulur. Çok kiþi bulduðunu fark etmez. Bazýlarý da bulduðu “ben”in mi yoksa önceki “ben”in mi gerçek kiþiliði olduðunu sorar kendine. Hatta tekrar bir baþka kiþilik, bir baþka “ben” aramaya baþlar. Ýnsanýn ruhsal yaþamý oldukça karmaþýktýr, fizik olaylarda olduðu gibi her zaman ayný nedenler ruhsal yaþamda ayný sonuçlarý meydana getirmeyebilir. Bazen bir insaný severiz, bazen ayný insandan nefret ederiz, bir bakarsýn gün gelir ayný insaný tekrar sevmeye baþlayabiliriz. Bütün bu tepkiler ayný kiþiye ait deðil mi? Pekiyi öyleyse bunlarýn hangisi gerçek? Belki de hepsi...
-Anladýðýmý söylersem yalan olur.
-Anlamadýðýnýn farkýndayým. Sana þöyle söyleyeyim: Birçok kiþiliðimiz varmýþ gibi görünüyor ama deðil. O görüntüler tek bir kiþiliðin farklý yönleri. Bu farklý yönlerden en çok baskýn olanlarla hayatýmýzý sürdürürsek fazla ruhsal sorun da yaþamayýz.
-Ben þu içinde bulunduðum durumdan bir an önce kurtulmak istiyorum. Bunun bir çaresi yok mu?
-Var. Tamam, öyleyse sana þimdilik paranoyak düþüncelerini daha tahammül edebileceðin bir hale getirecek, seni rahatlatacak ve uyku düzenini saðlayacak bir sakinleþtirici ilâç yazýyorum. Bunu revire git hemen al ve akþam yemeklerinden sonra bir tane iç. Bir hafta sonra da kontrole geleceksin ve durumun hakkýnda bana bilgi vereceksin.
-Teþekkür ederim.
-Ayrýca bunalýma girdiðin her anýnda geleceðine dair bana söz vermeni de istiyorum. Gündüz gece fark etmez, hatta saatin de önemi yok; yani istediðin zaman gelebilirsin.
Dedi ve Toprak Baba gibi o da baþýmý okþadý. Bu sevgi dolu hareketinin yani okþamasýnýn bedenimi mutluluk veren bir enerji ile doldurduðunu hissettim. Güler yüzle yanýndan ayrýlýp soluðu revirde aldým.
Ýlacý içeli çok olmadýðý halde üzerime çöken aðýrlýðýn etkisiyle yataðýma sürüklendim. Zevkli, rahatlatýcý, hoþ bir aðýrlýk. Uyku öncesi hissettiðim o tadý tarif etme yeteneðinden maalesef yoksunum... Deliksiz bir uyku olacaða benziyor. Uyumuþum.
Bu tatlý uykudan gecenin bir vakti bir patlama sesi ile uyandým. Yataðýmda oturup gözlerimi açtým, biraz sersem gibiyim. Tam uyanamamýþ olmalýyým, çünkü rüya gördüðümü ya da bir savaþ filmi izlediðimi sanýyordum. Ýkinci bir patlayan bomba ve bunu izleyen tabanca seslerini duyunca ayaða fýrladým. Artýk uyanmýþtým.
Ne oluyordu acaba? Devletimiz bir dýþ düþmanýn saldýrýsýna mý uðramýþtý? Ya da tekrar bir darbe giriþimi mi yaþayacaktýk?
(Devam edecek...)



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn 1. bölüm kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 35 Son Bölüm
Memleketimin Delileri - 2
Memleketimin Delileri - 1
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 33
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 34
Köpeðin Adý Badi - 80 (Son Bölüm)
Demokratik Deliler Devleti - 37 (Son Bölüm)
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 32
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 26
Göçe Göçe - Köyümüz Yok Olmuþ - 48 (Son Bölüm)

Yazarýn roman ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ücretsiz Kitap Daðýtabileceðim Ýstanbul’da Bir Mekan Arýyorum
Bir Edebiyatçý Gözüyle Maðaranýn Kamburu - Yorum: 4
Bir Felsefeci’nin Kaleminden Maðaranýn Kamburu – Yorum: 6
Maðaranýn Kamburu
Bir Romanýn Anatomisi: Maðaranýn Kamburu
Bir Aný Defteri Buldum - Roman
Ömer Seyfettin Eserlerini Nasýl Yazardý?
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri - 2
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri - 3

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Siyasi Taþlama: Neþezâde - 2 [Þiir]
Siyasi Taþlama: Karamsarzâde [Þiir]
Kusurî"den Týrtýklama [Þiir]
Zam Zam Zam... [Þiir]
Týrtýklama (Kazak Abdal'dan) [Þiir]
Yoklar ve Varlar [Þiir]
Ýstanbul,sana Âþýk Bu Kul [Þiir]
Âþýk Dertli"den Týrtýklama [Þiir]
Namuslu Karaborsacý [Þiir]
Dostlarým [Þiir]


Ömer Faruk Hüsmüllü kimdir?

Uzun süre Oruç Yýldýrým adýný kullanarak çeþitli forumlara yazý yazdým. Ýddiasýz iki romaným var. Çok sayýda siyasi içerikli yazýya ve biraz da denemelere sahibim. Emekli bir felsefe öðretmeniyim. Yazmaya çalýþan her kiþiye büyük bir saygým var. Çünkü yazýlan her satýr ömürden verilen bir parçadýr.

Etkilendiði Yazarlar:
Az veya çok okuduðum tüm yazarlardan etkilenirim.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.