..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Hiçbir þey yaþam kadar tatlý deðildir. -Euripides
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Roman > 1. Bölüm > Ömer Faruk Hüsmüllü




14 Eylül 2016
Göçe Göçe - Göçmenler Edirne'den Ayrýlýyor - 28  
Ömer Faruk Hüsmüllü
Tifüs hastalýðý, Edirne'de kafilemizin en az üçte birini yok etmiþ. Dedemin günlüðünün bir yerinde kalan aile sayýsý altmýþ bir olarak ifade ediliyordu. Bana anlatýlanlara göre, Edirne'den çýkarken aile sayýsý elli üçmüþ. Edirne'den Havsa'ya kadar, hiç mola vermeden ilerlemiþler.


:ICJ:


Defterdeki yazýlanlarýn burada sonlandýrýlmýþ olmasýna þaþýrdým, hayal kýrýklýðýna uðradým. Dedemin yüzüne baktým, o hiç þaþýrmýþ görünmüyordu. Bundan da, yazýlanlarý önceden okuduðu, bildiði anlaþýlýyordu. Edirne'deki konaklama yerinden sonra neler yaþandý, olaylar nasýl geliþti, bilmek istiyordum.
-Dede, defterin burada bitmesi hiç iyi olmadý. Sonraki olaylar da anlatýlacak sanýyordum.
-Sonraki yaþananlarý ben sana anlatýrým. Dedemin tuttuðu göç günlüðü bitti; ancak ben ondan ve diðer kiþilerden sonraki olaylarýn önemli bir kýsmýný öðrendim. Ninemi kaybetmek, dedemi âdeta hayata küstürmüþ. Onun nazarýnda hayat deðerini yitirince, tabii ki diðer þeylerin de pek bir önemi kalmamýþ ve defteri maalesef burada kapatmýþ.
-Dede, demek ki sen nineni hiç görmedin? Ben senden þanslýyým, çünkü iki ninemi de gördüm.
-Ninem öldüðünde ben dünyada yoktum ki göreyim. Beni býrak, babam bile daha çocuk sayýlýr o yýllarda.
-Osmanlý, dedenlerin kafilesini býrakmýþ mý sonunda?
-Hatýrlarsan, yazýlanlarda da býrakacaðýna dair bir umut ya da bir iþaret vardý. Sýcak bir Aðustos günü bizimkilerin Trakya'ya doðru göçlerine izin verilmiþ. Edirne'de oyalanmamalarý için çok sýký tedbir alýnmýþ. Bir dakika bile duramamýþlar Edirne'de. Görenlerin gururlanarak defalarca anlattýðý, o görkemli Selimiye Camii'ni hayranlýkla seyrederek geçmiþler yollarý ýhlamur kokan Edirne'nin içinden. Seyir sýrasýnda doðal olarak yavaþlamýþlar; bu yavaþlama az kalsýn baþlarýna iþ açacakmýþ. Asker baðýrmaya baþlayýnca korkmuþlar ve hýzlanmýþlar. Mecbursun. Asker ne derse o... Zaten konaklama yerinde yaþanan olaylarla da, askerin dediklerini yapmayanlarýn, baþlarýna ne geldiðini görmüþlerdi. Selimiye'yi bu kadar seyretmek bile yetmiþ onlara. Kim bilir, belki bir gün... Evet, belki bir gün “Biz de Edirne'ye gelir ve Selimiye'de birkaç rekat namaz kýlarýz.” umudunu içlerinde yaþatarak yollarýna devam etmiþler.

● ● ●

Osman Dedem anlatýyor:
Tifüs hastalýðý, Edirne'de kafilemizin en az üçte birini yok etmiþ. Dedemin günlüðünün bir yerinde kalan aile sayýsý altmýþ bir olarak ifade ediliyordu. Bana anlatýlanlara göre, Edirne'den çýkarken aile sayýsý elli üçmüþ.
Edirne'den Havsa'ya kadar, hiç mola vermeden ilerlemiþler. Havsa'da mola verip, geceyi orada geçirmiþler. Daha sonra Lüleburgaz, Çorlu üzerinden on bir günde Kýzýlpýnar'a gelmiþler. Kafiledeki bazý aileler Velimeþe, Veliköy ve Kaþýkçý'ya yerleþmeyi tercih etmiþler. O nedenle Kýzýlpýnar'a Dobramirka'dan gelip de yerleþen aile sayýsý sadece otuz dokuzmuþ.
Kýzýlpýnar, Türbedere ile Çorlu arasýndaki yol üzerinde olduðu için, buradan gelip geçenlerin dinlenmek ve su içmek için durduklarý bir yermiþ. Çünkü buranýn suyu tatlý bir kaynaðý varmýþ. Bu kaynak önceleri çok küçükmüþ, ama sonradan etrafý kazýlarak geniþletilip bir kuyu haline getirilmiþ. Kaynaðýn etrafý kýzýlcýk aðacý doluymuþ. Zaten bizim burada kýzýlcýk aðacý birçok yerde vardýr ve biz bu meyveden yaz kýþ faydalanýrýz. Yazýn tazesini yeriz ya da reçel yaparýz. Kýþýn da, yazdan kuruttuðumuz kýzýlcýklarý kaynatýp hoþaf yaparýz. Bazýlarýmýz kýzýlcýktan pestil de yapar.
Kaynaðýn etrafýndaki kýzýlcýk aðaçlarýndan dökülen olgun meyveler, suyu kýzartýp hoþ bir görüntü kazanmasýna yol açarmýþ. Bu manzarayý gören yolcular, buraya “Kýzýlpýnar” adýný vermiþler. Kýzýlpýnar'a bizimkiler gelmeden önce, burada bir miktar Rum yaþarmýþ. Bunlar geniþ arazi parçalarýnýn üzerinde tarým ve hayvancýlýk yaparlarmýþ. Hepsi de varlýklýymýþ. Dobramirka göçmenleri, buradaki Rumlara rahat vermemiþ, onlarý huzursuz etmiþ. Bir müddet sonra, hepsi Kýzýlpýnar'ý terk etmek zorunda kalmýþ.
Muhacirler Kýzýlpýnar'ýn alçaktaki yani dere yataðý tarafýndaki kýsmýna sel basabileceði düþüncesiyle yerleþmemiþ, hafif bir yokuþla çýkýlan tepe tarafýna ev ve bahçelerini yapmýþlar. Tabii bu öyle pek de kolay olmamýþ. Çünkü kýþa çok az bir zaman kaldýðýndan, yaz ve sonbahar bitmeden baþlarýný sokacak bir ev yapmak zorundaymýþlar.
Muhacirlerin çoðu yaþlý, çocuk ve kadýnlardan oluþuyormuþ. Buna raðmen çok küçük çocuklar dahil, hepsi imece usulü ile çalýþmýþlar. Dere kenarýnda su ve toprak olduðundan, ev için gereken kerpiçleri orada dökmeye karar vermiþler. Yalnýz kerpiç için saman gerekiyormuþ ve onlarda tabii ki yokmuþ. Civar köylerden saman almýþlar. Bazý köylüler samaný parayla satmýþ, bazýlarý da hayrýna vermiþ. Sadece erkekler deðil, kadýnlar bile kerpiç yapmak için hazýrlanan su, toprak ve saman karýþýmýný çiðneyip çamur haline getirmiþler. Sonra bu çamur, kalýplara dökülüp kurumaya býrakýlmýþ. Kuruyan kerpiçler bir yandan ev yapmak için köy içine kaðnýlarla, dört tekerlekli arabalarla taþýnýrken, bir yandan da yeni kerpiçler için çamur hazýrlanmýþ.
Burada o zamanlar, orman bolmuþ. Evin kiriþleri ve çatýsý için gereken malzemeyi elde etmek çok zor olmamýþ. Biten evlerin çatýlarýnýn üzerini sapla örtmüþler. Þimdi bile bizim köydeki evlerin çoðunun çatýlarýnýn üzeri saptýr. Hele o zamanlar, kiremiti nereden bulacaksýn! Sap çatýnýn yangýn açýsýndan mahzuru vardýr. Ufacýk bir ateþle bile cayýr cayýr yanar gider ev. Bir de þiddetli rüzgar saplarý uçurabilir. Bunun çözümünü de evin çatýsýndaki saplarýn üzerine, kalýn aðaç sýrýklar koyarak bulmuþlar.
O sene bütün evler kýþa yetiþmemiþ. Birçok aile, ayný evde kýþý geçirmek zorunda kalmýþ. Þanslarýna kýþ da uzun ve þiddetli olmuþ. Geç gelen ilkbahar ile birlikte tekrar ev yapmaya baþlamýþlar ve sonunda her aile bir eve kavuþmuþ.
On beþ-yirmi sene bu halk, çok sýkýntýlý günler geçirmiþ. Þimdi de durumumuz çok iyi deðil, ama o günlere göre iyi sayýlýr. Bizimkiler için, çifte çubuða sahip olmak, tarlalarý ekip ürün elde etmek öyle bir-iki senede olacak bir iþ deðilmiþ. Nasýl olsun, elde avuçta bir þey yokmuþ ki... Yýllar süren çabadan sonra doðru dürüst karýnlarýný doyurabilecek bir seviyeye ulaþabilmiþler.
Kýzýlpýnar'dan þikayetleri yoktu, ama Dobromirka'yý da özlemle anýyorlardý. Göçle gelenlerin çoðu, ölünceye kadar hep Dobramirka'dan bahsettiler. Oradaki yaþantýlarýný, mallarýný mülklerini ve tabii göçerken yaþadýklarýný anlatýp durdular. Bazen gözyaþlarýný tutamayýp aðladýlar, bazen de Kýzýlpýnar'a sað salim gelebildikleri için þükrettiler. Dobramirka'yý unutmalarý tabii ki kolay deðildi. Orada doðdular, çocukluklarý gençlikleri orada geçti. Acý-tatlý hatýralarý oldu.
(Devam edecek...)



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn 1. bölüm kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 35 Son Bölüm
Memleketimin Delileri - 2
Memleketimin Delileri - 1
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 33
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 34
Köpeðin Adý Badi - 80 (Son Bölüm)
Demokratik Deliler Devleti - 37 (Son Bölüm)
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 32
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 26
Göçe Göçe - Köyümüz Yok Olmuþ - 48 (Son Bölüm)

Yazarýn roman ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ücretsiz Kitap Daðýtabileceðim Ýstanbul’da Bir Mekan Arýyorum
Bir Edebiyatçý Gözüyle Maðaranýn Kamburu - Yorum: 4
Bir Felsefeci’nin Kaleminden Maðaranýn Kamburu – Yorum: 6
Maðaranýn Kamburu
Bir Romanýn Anatomisi: Maðaranýn Kamburu
Bir Aný Defteri Buldum - Roman
Ömer Seyfettin Eserlerini Nasýl Yazardý?
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri - 2
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri - 3

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Siyasi Taþlama: Neþezâde - 2 [Þiir]
Siyasi Taþlama: Karamsarzâde [Þiir]
Kusurî"den Týrtýklama [Þiir]
Zam Zam Zam... [Þiir]
Týrtýklama (Kazak Abdal'dan) [Þiir]
Yoklar ve Varlar [Þiir]
Ýstanbul,sana Âþýk Bu Kul [Þiir]
Âþýk Dertli"den Týrtýklama [Þiir]
Namuslu Karaborsacý [Þiir]
Dostlarým [Þiir]


Ömer Faruk Hüsmüllü kimdir?

Uzun süre Oruç Yýldýrým adýný kullanarak çeþitli forumlara yazý yazdým. Ýddiasýz iki romaným var. Çok sayýda siyasi içerikli yazýya ve biraz da denemelere sahibim. Emekli bir felsefe öðretmeniyim. Yazmaya çalýþan her kiþiye büyük bir saygým var. Çünkü yazýlan her satýr ömürden verilen bir parçadýr.

Etkilendiði Yazarlar:
Az veya çok okuduðum tüm yazarlardan etkilenirim.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.