..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Pek çok doktorun yardýmý ile ölüyorum. -Büyük Ýskender
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Deneysel > Seyfullah ÇALIÞKAN




28 Nisan 2017
Raký Þiþesinden Ejderha Olduk –ýý -  
Seyfullah ÇALIÞKAN
-Aklýndan geçen ne? Telefon alýnca ne olacak? -O zaman yengeye ulaþabiliriz. -Yenge deme lan kadýna. Bir kere olsun yüzümü görmüþlüðü bile yoktur. -Telefon alýyon dimi. -Bakarýz, þimdi sýrasý deðil. -Niye paran mý yok.


:AFDA:
RAKI ÞÝÞESÝNDEN EJDERHA OLDUK –II-
Eve geldiðimde saat dokuz buçuðu buluyordu. Pazar sabahý ya inþallah kimse uyanmamýþtýr diyordum. Hatta bunun için dua ediyordum. Cebimden anahtarýmý çýkarýp sessizce çevirdim. Yavaþça aralayýp içeri girdim. Daha kapýyý kapatmaya fýrsat bulamadan eþim önümde duvar gibi dikilmiþ bekliyordu. Belki de bütün gece uyumamýþtý. Bazý yerlerini azýcýk deðiþtirdim ama herzeyi bir bir anlattým. Ýnanmasý söyle dursun anlattýklarýmýn çoðunu dinlemedi bile. Ne soru sordu, ne de ne de bir tepki verdi. Taþtan bir heykel gibi hiç deðiþmeyen ifadesiyle sadece dinledi. Karý, kýz iþi yok diye yemin billah ettim. Akþamüzeri evden çýkýp ertesi gün öðlen dönersen söylediklerinin hepsi fasarya... Yaþýmýz ellilerde gezinmese mutlaka kapýyý gösterirdi. Büyük bir ihtimalle nasýlsa bundan bir halt olmaz diye bir þey söylemedi. Ama içinden “sen bi dur þimdilik, günü gelince ben bunlarý senin burnundan fitil fitil getirmesini bilirim,” dediðinden adým gibi eminim. Yaktýn beni Kani Abi, hem de Marmara çýrasý gibi…
Bir hafta sonra Kani Abi ile yine parkta karþýlaþtýk. Ne var ne yok gibisinden yüzüme baktý.
-Ne olacak, yularý iyice karýya kaptýrdýk, dedim.
-Hadi be sende…
-Bekâra karý boþamak kolay tabi.
-Sende ne var ne yok. Bahriye’den haber var mý?
-Eczanenin önünden her gün geçiyorum. Ýþi býrakmadýysa hala Artvin’de
-Benden sana bir dost tavsiyesi. Önce git kendine bir telefon al.
-Çamaþýr makinesi de alayým mý?
-Dalga geçme, ben ciddiyim.
-Ben telefondan ne anlarým.
-Üç yaþýnda bebekler bile kullanýyor. Sen okumuþ yazmýþ adamsýn. Výz gelir, týrýs gider.
-Aklýndan geçen ne? Telefon alýnca ne olacak?
-O zaman yengeye ulaþabiliriz.
-Yenge deme lan kadýna. Bir kere olsun yüzümü görmüþlüðü bile yoktur.
-Telefon alýyon dimi.
-Bakarýz, þimdi sýrasý deðil.
-Niye paran mý yok.
-Para meselesi falan deðil be…
-Aklýma yatmýyor. Gel otur þöyle. Oku bakalým þunu olmuþ mu?
-Ýlla tükenmez kalemle yazacak. Bilgisayar var, tablet var. Hangi devirden kalma bir adamsýn ya.
-Uzun etme de oku.
Yazdýklarýmý okuyunca güleceksin. Bu kadarýný tahmin edecek kadar bir þeyler öðrendim yaþadýklarýmdan. Benim için akýl, fikir temennisinde bulunacaksýn belki de. Aklýný týrlatmýþ gibi göründüðümün de farkýndayým. Ama akýl ile duygu hiç ayný yolda yürümez ki. Sen de bunu en az benim kadar iyi bilirsin. Çocuk olma, aklýný baþýna al. Vaz geç bu çiçek, böcek, bahar, yaðmur masallarýndan. Bizim artýk mevsimimiz geçti, demiþsindir. Ziyaný yok. Ýnsanlarýn yarýný beklemek için bir umuda gereksinimleri vardýr. Bir parça umut bile yaþamdan daha fazla zevk almaya neden olmaz mý? Seni içinden gelmeyen bir þarkýyý söylemeye zorlamak istemiyorum. Arkadan itekleyerek zorla bir zindana sokmaya da niyetli deðilim. Benim hala köprüden ayaklarýmý sallandýrýp akan suda gölgeme bakmaya isteðim var. Çimenlere uzanýp üzerimden geçen bulutlara anlamlý resimler yüklemeye de. Sen belki de hiç gelmeyeceksin. Olsun ne zararý var.
Benim çok fazla gözünü budaktan sakýnmayan biri olduðumu mu düþünüyorsun? Hiç de öyle deðil. Ben de korkuyorum ama ecele ne faydasý var? Bir telefon görüþmesi yada birkaç satýr ikimizin de sonu olabilir. Önce can sýkýntýsý yanýna uykusuz geceleri de alýp çýkagelir. Tansiyon haplarýnýn dozunu yükseltir. Bir de bakmýþsýn çiçek gibi bir kalp krizi. Ben kötü sondan, gidilecek yoldan korkmuyorum. Ama son duraða gelmeden bir dinlenme istasyonunda soluklanalým biraz. Bir çay içeriz, birkaç kutu piþmaniye veya lokum alýrýz.
Sakýn bana bu hallerin havalardandýr falan deme. Ne çok bahar gördüm ben, nice kýþlar.

-Çok güzel yazmýþsýn be abi. Bunlarý bana okutacaðýna Bahriye yengemize söylesene.
-Zamaný gelince söylerim. Koþullar henüz uygun deðil.
-Yeþim koþulunu moþulunu. Yaþýn arþý alaya çýkmýþ. Sen hangi zamaný bekliyorsun?
-Demir tavýnda dövülür.
-Bahriye abla demir mi? Bak bunu senin iyiliðin için söylüyorum. Bu son. Bana uyarsan her türlü yanýndayým. Yok, burnunun dikine gideceksen bana eyvallah.
-Tamam, dur azcýk. Sakinleþ önce…
Bir kaðýt daha uzattý.
- Bir de þunlarý oku..
     - mektep çocuðuna döndük be, þunu oku, bunu oku. Sonra okurum.
Neden bilmiyorum bu iþi yavaþ yavaþ takýntý haline getiriyordum. Kani abi, için evdeki huzurumu bozabiliyorsam o da þöyle bir silkelenip kendine gelmeliydi. Ya harekete geçecek ya da bu konunun üstü tamamen kapatýlacaktý. Adam durmadan yazýp çizip duruyordu. Öyleyse vura vur devam etmeliydi. Ilýmlý davranmayacaktým ve bu iþ bundan sonra aðýrdan alýnamayacaktý. Uzattýðý kâðýdý gönülsüzce ve aklýmý vermeden üstünkörü okudum.
Birkaç gündür hava acayip soðuk... Ellerimi koltuk altýna sokuyorum. Ama ayaklarým hiç ýsýnmýyor. Üstüne bir çorap daha giydim yeni fayda yok. Dün öðleden sonra güneþ yüzünü azýcýk gösterdi. Acelesi vardý belki çekip gitti. Hasret bile gideremedik. Azýcýk daha dursaydý iki lafýn belini kýrardýk. Bu gün gelecekmiþ gibi de görünmüyor. Sokaklar diðer günlerden daha tenha. Otobüsler, arabalar her günkü gibi telaþla geçiyor ama týka basa dolu deðil. Parklar bomboþ, salýncaklar, kaydýraklar mahzun… Çocuklarý býrak bu gün saksaðanlar bile yok. Kar yaðsa bundan iyidir diyorlar. En azýndan ayazý kýrýlýrmýþ.
Bahçeye kuþlar için buðday koydum. Su kaplarýný doldurdum. Bu havada kim su içer ki? Ýnsan yüzünü yýkamaya bile üþeniyor. Bu gün hava acayip soðuk… Kýpýrtýsýz ve kapkara… Gündüz vakti evlerin ýþýklarý yanýyor. Böyle günlerde içim sýkýlýyor dedim. Boþ ver dediler. Kýþ kýþlýðýný, puþt puþtluðunu yapmalýymýþ.
Sen þimdi nergisler istiyorsundur. Adým gibi biliyorum. Küçük bir çocuk nasýl balon diye zýplayýp duruyorsa. Bulsam bir deðil, iki deðil beþ demet alacaðým. Kereviz yapraðý gibi bir ota sarmýþlardýr þimdi onlarý. Kokusu Konak Vapur iskelesinden körfeze doðru akýp gidiyordur. Benim için Ýzmir’de akþam taze simit, kavrulmuþ susam ve nergis kokularýdýr zaten.
Sen nergisleri seviyorsun. Sevilmeyecek gibi de deðil hani… Kar gibi beyaz katlarý turuncu bir cemreyi gizler. Bütün aðaçlar, bütün çiçekler hatta kurt kuþ uyurken çýðlýk çýðlýða sokaklarda yankýlanan onun þarkýsýdýr. Çok uzun sürmez görürsün. Bu çýðlýðý þeftali renkli çiçekleriyle bahar dallarý duyar. Söðütler püsküllenir, badem aðaçlarý tomurcuklanýr.
Hep aklýmda tutuyorum. Sözüm söz. Bir, iki, üç deðil. Beþ demet birden alacaðým. Her gün çiçekçilere bakýyorum. Bu kente Afrika’dan Lilyum ve Amarylis gelir. Belki beklediðim için Ýzmir’den trenler gelmez. Bir de sümbüller ve nergisler…
- Çok uçmuþsun be Kani Abi. Daha kadýnla tanýþmadýn bile. Oysa sen sohbet eder gibi cümleleri döþemiþsin.
-Kadýna yazdýðýmý kim söyledi.
-Ýyi de bunlarý bir erkeðe yazdýysan hepten yandýk
-Hadi lan zevzek... Edebiyat bu. Beðendin mi onu söyle.
-Beðenmesine beðendim. Deðme adam yazamaz bunlarý. Ama seninki de boþa kürek çekmek. Ýcraata gelince fos...
     Neyse biraz kestirmeden anlatayým. Gidip az akýllý, çok iþlevli ve hayli hesaplý bir telefon aldýk. Ýnternete baðlanýyor, fotoðraf çekebiliyor ama ekranda görünmüyordu. Çünkü ekran çok küçük bizim gözler de hayli bozuktu. Ama konuþmak ve radyo dinlemek için ideal. Yüz yetmiþ sekiz liraya iyi telefonu kim kaybetmiþ ki biz bulalým. Hattýmýzýn açýlmasý, iki gün sürer dediler. Olsun dedik. Önemli deðil. Bahriye Haným hala ortalýkta görünmüyordu. Onun telefon numarasýný alabilmek için bir plan yapmamýz gerekiyordu. Onu da yaptýk.
     Ne demiþler? Arkadaþ arkadaþýn çöpçatanýdýr. Bir tanýdýðýmýzdan piyasada isim yapmýþ kargo firmasý görevlisi montu ve þapkasý bulduk. Koyu renk bir de pantolon ayarladýk. Bizim apartmanýn giriþindeki posta kutularýnda baþýboþ býrakýlmýþ bir banka zarfýný ödünç aldýk. Böylece kurgu “Bahriye Haným adýna kredi kartý getirdik. Ama illa elden ve imza karþýlýðý teslim edebiliriz. Belki size de býrakabiliriz ama bunu kendine sormamýz gerek. Zarflar kapalý olduðu için müþterinin telefon numarasýna eriþimimiz maalesef yok. Siz de numarasý varsa onu arayýp zarfý buraya býrakalým mý diye sorabiliriz. Elbette sizce de bir mahuru yoksa tabi,” mizanseninde planlandý.
Plan týkýr týkýr iþledi. Bahriye haným telefona cevap vermiyordu. Verilen numarayý çevirecek kadar enayi deðiliz ya. Bu nedenle zarfý eczaneye býrakmadýk. Elbette aldýðýmýz numara yerine telefonun kendi numarasýný çevirmiþtik. Böylece meþgul çalýyordu. Ve bunu eczanedekilere de dinletmiþtik. Kalfa olan genç biraz kýllanýr gibi oldu. Ama kýyafetimize, yaþýmýza, baþýmýza bakýnca fazla uzatmadý. Ýþin sonuna kadar soðukkanlý kalmayý nasýlsa baþardýk. Rollerimizin de hakkýný verdik.
Asýl oyun bundan sonra baþlayacaktý. Çünkü ipler artýk Bahriye yengemize geçecekti. Planýn bu kýsmý biraz gizemli, biraz edebi, biraz romantik, biraz dürüst olmayý gerektiriyordu. Bunlarýn hepsi tek bir potada eriyince ortaya ne çýkacaðýný daha sonra görecektik. Telefon etsek ne söyleyecektik. Burada iki seçenek vardý. Direk olarak konuya girip her þeyi anlatmak... Veya sahte bir kimlik ve uyduruk bir bahane ile telefon görüþmesi yapmak. Birincisinin riskleri vardý. Örneðin Kani’yi dinlemeden telefonu yüzüne kapatabilir ve numarayý da engelleyebilirdi. Böyle bir risk alýnmamalýydý. Ýkinci seçenek daha akýllýca görünüyordu. Hatta bir üçüncü seçenek bile bulunabilirdi. Arama yapmadan yanlýþlýkla mesaj göndermiþ ayaðýna yatabilirdik. Ama bir kadýnýn dikkatini hatta ilgisini çekecek mesaj nasýl yazýlabilirdi. Daha çok düþünmemiz, yeni ve daha farklý çözümler bulmamýz gerekiyordu. Önce bir mesaj yazýp arkasýndan yanlýþlýk oldu özür dileriz falan gibisinden de baþlangýç yapýlabilirdi. Beynimiz çatladý, baþýmýza aðrýlar girdi ama sonucu garantileyecek bir yöntem bulamadýk.
Mademki akýllý ve sonuç alýcý bir yöntem bulamadýk o zaman bir altýn vuruþ yapmanýn ne sakýncasý olabilir? Malum Kani Abi bir yazar. Ama iyi yazar ama bozar. Beni hiç ilgilendirmez. Göstersin marifetini. Yazsýn bakalým. Haydi, daha ne duruyor? Kalitelisinden biraz edebiyat parçalasýn. Ama yazdýklarý illa eski Türk filmleri tadýnda olsun. Kani abimiz kelimeleri sever. Ama iþ konuþmaya gelince tam ters köþe. Telefonu eline tutuþturup hadi konuþ abi desem. Kesinlikle kem kümden bir adým öteye gidemez. Neyse ki artýk fazla direnmiyor. Kâðýdýný kalemini çýkardý. Bahriye yengemize göndermek için uzunca bir mesaj yazdý. Oturup iki dakikada falan yazmadý. Yazdý, bozdu, karaladý, yeniden yazdý. Olmadý düzeltti. Ve iþte sonuç budur.
“Bir kadýný sevmeye nerden baþlanýr? Ne zaman baþlanýr? Ayýrdýna vardýðýmýzda hep iþ iþten geçmiþ mi olur? Hep ayný kargaþa, hep ayný korku, hep ayný heyecan mý hissedilir? Hep mi acemi, hep mi beceriksiz ve çaresiz mi oluruz? Çok soru sorduðumun farkýndayým. Çok þey gördüm, çok þey yaþadým ama bu konuda tam bir cahilim. Bir insan ömrüne kaç aþk sýðar. Ýlki çocuk zamanlarýma rasgeldi. Ne olup bittiðinin farkýna bile varamadým. Tam yüreðime kör ve paslý bir býçak saplanmýþken o kayýplara karýþtý gitti. Acýmla ve hüznümle yapyalnýz kalýverdim. Gizli gizli aðlamak dýþýnda elimden baþka bir þey de gelmedi. Þimdi ikinci kez içime düþen cemre için daha dikkatli olmayý istiyorum. Nisan yaðmuru telaþla geçip gitmesin. Adamakýllý, sýrýlsýklam, tepeden týrnaða ýslanayým. Karþýma yeni bir Hayal kýrýklýðý çýkabilir. Yolumu bekleyen hüsran ve hüzün olsa bile adam gibi acý çekmek istiyorum. Kemiðime saplanan kalýn bir çivi gibi beni kývrým kývrým kývrandýracak kadar þiddetli bir acý olsun. Ya da ayaklarým yerden kesilsin. Binlerce gökkuþaðýnýn içinden geçeyim ve günlerce bulutlarýn üzerinden hiç inmeyeyim.”
Bu satýrlar önce ona gönderilecek ve bir süre beklenecek, ses soluk çýkmazsa özür dilenecek, mesajýn yanlýþlýkla kendisine gönderildiði söylenecekti. Bundan bir önceki seçenek kendimize devlet görevlisi süsü verip anket benzeri bir çalýþma yapýyormuþuz rolü ile direk Bahriye Haným’ýn telefonunu aramaktý. Ancak Kani Abi’nin üstesinden gelebileceði bir þey olmadýðýndan vazgeçtik. Hazýrladýðý metni kaç kýsa mesaj olarak gönderdik sayamadým. Bir kadýný etkileyecek keþfedilmiþ týlsýmlý sözler henüz yazýlmamýþtýr. Biliyoruz ama elimizden ve aklýmýzdan ancak bu kadarý geliyor. Umut iþte. Bekledik, bekledik, bekledik ama hiçbir þey gelmedi. Tamam, cevap olarak mesaj yazmayabilir ama en azýndan bir soru iþareti göndermez mi? Gün akþama vardý týk yok.
Nisan 2017
Bursa



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn deneysel kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Sokarým Seni Þalvarýma Çýkarýrým Tozpembe
Öyle Pat Diye de Ölünmez ki
Daldýr Kaþýðý Yahniye, Sorma Etini Bahri"ye - 2 (Son)
Gelincikler Aðlar mý?
Yaðmur, Kar, Deðermen Çöreði ve Orçun Abi
Selver
Daldýr Kaþýðý Yahniye, Sorma Etini Bahri"ye - 1
Gökçeada 3
Öyküler Sokaklara Yaðar
Deli Sülo

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Tabanca
Saman Altýndan Aþk Yürürse
Raký Þiþesine Ejderha Olduk
Gökçeada 3
Ben Ýþin Kitabýný Yazmýþtým
Nataþa, Mavra ve Raký
Güvercinli Yazý - 1
Çaki, Çakmak, Býcak, Tarak
Emekleye Emekleye Emekli
Acemi Çapkýn

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Baþka Türlü Bir Þey [Deneme]
Canan [Deneme]
Aþký Anlatmak Haksýzlýktýr [Deneme]
Zaman Sen Yalansýn [Deneme]
Nisan"ýn Þuçu [Deneme]
Bahar, Badem, Çocuk [Deneme]
Sonbaharý Hüznün Rekleri Boyar [Deneme]
Mevsim Türlüsü 2 [Deneme]
Bir Fýrtýna Tuttu Bizi [Deneme]
Delikanlýyý Bozan Yazýlar [Deneme]


Seyfullah ÇALIÞKAN kimdir?

Ben yazar falan deðilim. Yazma eðilimli biriyim. Durumum henüz tedavi gerektirecek kadar kronik hale gelmedi. .

Etkilendiði Yazarlar:
Bilmiyorum,


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Seyfullah ÇALIÞKAN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.