Prensiplerden hoþlanmam. Önyargýlarý yeðlerim. Daha içtenler. -Oscar Wilde |
|
||||||||||
|
CÜBBENÝN SAHÝBÝ Akþehir kadýsý keyfine düþkün bir adammýþ. Akþehirde halkýn yanýnda içki içemeyeceðini iyi bilen kadý efendi, caný içmek isteyince; þarap þiþesini alýp, baðlara gidermiþ. Kadý efendi bir gün þarap þiþesini alýp baðlara gitmiþ, kendisini kimsenin görmeyeceði bir yere varýnca; þarabýný içmeye baþlamýþ. Ýyice sarhoþ olan kadý efendi, cübbesini, sarýðýný bir yere fýrlatýp atmýþ ve kendisi de sýzýp kalmýþ. Nasrettin Hoca'nýn da bir cübbeye ihtiyacý varmýþ. Üstündeki epey eskiymiþ. Yerlere atýlmýþ cübbeyi görünce hemen alýp sýrtýna giymiþ. Kadý akþama doðru ayýlmýþ, bir bakmýþ ki; cübbe yok. Cübbesini arayan kadý efendi, bulamayýnca; çalýndýðýný sanmýþ. O halde evine gelen kadý efendi, adamlarýna emir vermiþ: - Yarýn sabah kimin sýrtýnda benim cübbeyi görürseniz; hemen yakalayýp getirin!.. Ertesi gün çarþýyý pazarý dolaþan kadýnýn adamlarý, bir bakmýþlar ki; kadýnýn cübbesi Nasreddin Hoca'nýn sýrtýnda. Bunu gören adamlar, Hoca'yý apar topar yakalayýp kadýnýn huzuruna getirmiþler. Kadý cübbeyi tanýyýnca sormuþ: - Hoca efendi, bu cübbeyi nerden buldun? - Dün bazý arkadaþlarla baðda dolaþýyorduk. Bir de ne görelim? Saçý sakalý aðarmýþ, þöyle sizin gibi kelli felli bir adam, zil zurna sarhoþ olmuþ yatmýyor mu? Yanýnda da içilmesi haram olan koca bir þiþe þarap da var. Cübbesini sarýðýný çýkartýp atmýþ. Bu halde oralardan bir hýrsýz geçecek olsa cübbeyi çalacak. Buna meydan vermemek için cübbeyi aldým. Sahibi çýkýnca hemen çýkarýp vereceðim. Þahitlerim de var. Kadý þöyle sakalýný bir sývazladýktan sonra biraz düþünmüþ ve demiþ ki: - Sen o cübbeyi saðlýkla giymeðe devam et Hoca efendi, o cübbenin sahibi çýkmaz!.. ** HADDÝNÝ BÝL Nasrettin Hoca her gün Allaha yalvarýrmýþ: - Allahým bana 1000 altýn ver, 999 altýn versen kabul etmem!.. Bu yakarýþlarý Yahudi komþusu duymuþ, alay etmek için Nasrettin Hoca'nýn geçeceði yola 999 altýn býrakarak, bir köþeye gizlenmiþ. Biraz sonra Nasrettin Hoca gelmiþ, yerdeki altýnlarý görmüþ, toplamýþ, tek tek saymýþ 999 altýn. Nasrettin Hoca altýnlarý cebine atýp, þükretmiþ: - Allahým, dualarýmý kabul ettiðin için sana þükürler olsun. 999 altýný veren 1000 altýný da verir!.. Demiþ. Köþeden bizim hocayý gözetleyen Yahudi atýlmýþ: - Dur Hoca, ne yapýyorsun? Altýnlar benim!.. Hoca da içinden "Demek benimle alay etmek için yoluma altýn dökersin ha!.. Ben seni bir süründüreyim de gör!.." diye gülmüþ kendi kendine. Yahudiyi gýcýk etmek için demiþ ki: - Bak komþu, bu altýnlar senin deðil!.. Ben yüce Rabbime yalvardým; bu altýnlarý da bana o verdi. Yahudi baþlamýþ aðlamaya: - Altýnlarým gitti!.. Altýnlarým gitti!.. Nasrettin Hoca da Yahudinin hâline gülmeye baþlamýþ. Yahudi de yapýþmýþ hocanýn yakasýna: - Kadýya gidelim!.. Hoca da gönülsüz gönülsüz cevap vermiþ: - Kadýya gitmesine gidelim de, benim sýrtýmdaki kürkümle, baþýmdaki börküm eski. Yahudi bakmýþ baþka çare yok; sýrtýndaki kürkünü, baþýndaki börkünü çýkarýp hocaya vemiþ. Hoca kürkü sýrtýna, börkü baþýna geçirdikten sonra sormuþ: - Bu kürkle, bu börkle insan yaya yürür mü? Yahudi çaresiz "Yeter ki Nasrettin Hoca benimle kadýya gelsin." diye atýný da vermiþ, düþmüþler yola, gelmiþler kadýya. Yahudi þikâyet etmiþ: - Nasrettin Hoca 999 altýnýmý aldý, geri vermiyor!.. Kadý, soran gözlerle Nasrettin Hoca'ya bakmýþ. Hoca da kendini savunmuþ: - Yalan kadý efendi, bu arkadaþta biraz delilik vardýr, biraz sonra sýrtýmdaki kürke, baþýmdaki börke dahi sahip çýkacaktýr!.. Kadý, Yahudiye dönüp sormuþ: - Öyle mi? Yahudi telaþla atýlmýþ: - Kürk de benim, börk de benim!.. Aðlayan Yahudiye bakýp, içinden kýs kýs gülen Nasrettin Hoca yine söz almýþ: - Gördünüz mü kadý efendi? Nerdeyse altýmdaki ata da sahip çýkacak!.. Ýyice telâþlanan Yahudi baðýrmýþ: - At da benim!.. Kadý da Yahudiye baðýrmýþ: - Haddini bil efendi!.. Sinirlenen kadý, Yahudiyi kovmuþ. Nasrettin Hoca, Yahudiyi kýrk gün yalvartmýþ, kýrk gün sonra da sormuþ: - Akýllandýn mý? ** ALLAH VERSÝN! Nasrettin Hoca çatýyý aktarýrken, kapý çalýnmýþ. Hoca eðilip aþaðý bakmýþ; kapýnýn önünde bir adam duruyormuþ. Hoca seslenmiþ: -Buyur efendi!.. Adam rica etmiþ: - Kapýya kadar gelebilir misin? Hoca "Her halde çok önemli" diye düþünmüþ, kýrk basamak merdiveni inmiþ, soluk soluða kapýya gelmiþ. Adam demiþ ki: - Allah rýzasý için bir sadaka!.. Nasrettin Hoca öyle bir sinirlenmiþ ki; sinirlendiðini belli etmeden adamý çaðýrmýþ: - Gel benimle!.. Adam Hoca'nýn peþine takýlmýþ, kýrk ayak merdiveni oflaya puflaya çýkarak, çatýya gelmiþ. Hoca da geri dönüp þöyle demiþ: - Allah versin!..
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |