Yaşam kısa, sanat uzun, fırsat aceleci, deney aldatıcıdır. -Hippokrates |
|
||||||||||
|
O günden bu güne, toplumda suç oranı, artan bir ivme ile gidiyor. Bakalım nereye kadar gidecek? Bizler belki olgunlaşmış insanlar olarak fazla etkilenmeyiz, ancak çocuklarımız, onları nasıl koruyacağız? RTÜK denen kuruluşun, bu tip dizileri, çok iyi etüt etmesi ve denetlemesi lazım... Bu saatten sonra dizikolik olmuş bir toplumuz. Oysa ki akşam ev de televizyon seyretmekten ziyade yapılacak ne işler vardır, ne işler... Arayın, siz de çocuklarınızda, eşiniz de mutlaka bir şeyler bulursunuz. Bulmaca çözün mesela, alzheimer riskinizi azaltmış olursunuz hem de, benden söylemesi... Yüzden fazla dizi var ulusal ve özel kanallarda. Bakın bakalım inceleyin, izleyin, kaç tane dizi şöyle aileniz ile seyredebileceğiniz dizi? Silahın, şiddetin olmadığı dizi var mı? Bu aymazlıklar sadece görsel basında değil tabi ki, yazılı basında da çok sıkça rastlıyoruz bu tip haber ve fotoğraflara. Bilmem kim, bilmem kime işkence yapmış, sonra da öldürmüş ya da tecavüz etmiş. Hele de bazı uçuk kaçık gazete müsveddesi dediğimiz paçavralar ilk sayfadan veriyorlar bunu zaman zaman, ne kadar hatalı bir davranış kalıbı bunlar... Lafa gelince toplumun yüzde doksandokuzu Müslüman deriz. Allah aşkına, aile dizisidir bu dediğiniz dizilerin hangisinde İslami bir motife rastlıyorsunuz? Varsa yoksa, vurmak, kırmak, dökmek, arabaları parçalamak... Birbirlerini aldatmak... Komedi dizilerine bile çaktırmadan, ara ara şiddeti sokuşturuyorlar, yazık, çok yazık... İçinde şiddet ögeleri barındıran bu saçma sapan dizilerden insanlar ne pay çıkarabilir ki kendilerine? Çok garibime gider her zaman. Filim ve dizilerde sigaranın ve içkinin üzerini buzlu hale getirip de göstermemeye çalışıyorsunuz, iyi tamam da, tabanca, tüfek, el bombası, patlamaları, şiddeti, nereye koyacağız? Onların gösterilmesi daha tehlikeli değil mi? Yazık ediyorsunuz, çocuklarımıza, gençlerimize... Daha aklı başında diziler ve programlar yapabilirsiniz, reyting uğruna saçmalamayın lütfen... Çocuklarımızı, gençlerimizi, üç kuruşluk dizilerimize kurban etmeyin...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |