..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Her devrim yokolup gidiyor ve peşinden yalnızca yeni bir bürokrasinin artıklarını bırakıyor. -Kafka
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > Hülya




5 Nisan 2005
Bir Konserden Kalanlar  
Hülya
Kar taneleri esrikliğinde dökülen notalar eriyip kanımıza karışıyor ve sonra arka sokakta soylu Tuna’yla birleşip çağlıyor.


:BAHG:
Yerden yüksekte, tavana yakın geniş pencerenin özenle katlanmış bol fırfırlı, yüreği hafifleten somon rengi perdelerinin arasından bir Temmuz gecesine ait henüz tam kararmamış gökyüzünün grimsi ışıklarının içeri girmesini salonun ortasında kemancıların üzerlerine inen devasa kristal avizelerin güçlü parıltıları engelliyor. Her gece tarihi barok binanın somon renkli alçı kabartma süslemeli duvarlarını kimi okşayan kimi inleten, bedenlere sığmayan Strauss valsının yumuşak ve hızlı notaları, bu gece de bizim bedenlerimizi tıpkı bir ipek kozalağı gibi sarıp sarmalıyor. Kar taneleri esrikliğinde dökülen notalar eriyip kanımıza karışıyor ve sonra arka sokakta soylu Tuna’yla birleşip çağlıyor.

Maestronun ilk hareketiyle başlayan, Amati ailesinden kim bilir kaçıncı kuşaktan kalan stradivarius kemana ait tedirgin arşenin ürkek tellerle buluştuğu an, tutulan nefesler ve valsın kuş tüyü hafifliğindeki nağmeleri arasında uçuşan kelebekler gibi zarifçe el ele tutuşmuş mutlu bir çift salonun ortasında oradan oraya savruluyor. İkinci kemancı arada bir baktığı notalar dışında kapalı gözleri, müziğin ritmine yetişmek ister gibi hareketli kaşları, kıvrak dudakları ve tuse üzerindeki uzun, ince parmakları ile sahnedeki çiftin dansına eşlik ediyor. Kalın camlı gözlükleriyle miyop kemancı İstanbullu sevgiliyi andırıyor.

İpek kozalaklar içerisinde yerlerinde sessizce oturan dinleyiciler birazdan kristal avizeden yayılan ışıltıların altında dans etme sırasının kendilerine geleceği anın heyecanıyla yürekleri kıpır kıpır. Arkada Tuna Nehri, nasılda bir telaş, Karadeniz’e ulaşmak için hızlı hızlı akıyor.

Yüksek pencerelerin ötesinde artık iyice yerleşen karanlığın içinde yüzlerce göz kırpar gibi yanıp sönen parıltılardan biri ikinci kemancıya kayıyor. Kayan yıldız kutsal parlak bir taç olup şimdi de mağrur, duygulu kemancının üzerinden parıltılarını saçmaya devam ediyor. Şıp sevdi gönülden gözle görülmeyen duygu halatları, bir peri masalındaymış gibi yıldız taçlı kralı sarıp sarmalıyor. Biraz önce içilen bir kadeh şampanyanın fitillediği ateş, pervasız düşünceler, havada ahenkle dolaşan sihirli allegretto notaların arasında dans eden ikilinin bedenlerinin içine yerleşerek dönmeye başlıyor.

Somon rengi perdeler, kabartmalı duvarlar, devasa avizenin çakmak çakmak ışıldayan kristal su damlaları, kozalaklar içerisinde uçmak için bekleyen sabırsız ipek böcekleri, başındaki halesiyle ikinci kemancı ve alkışlar havada uçuşuyor. Arka sokakta ise çağıl çağıl serin sularıyla Tuna, hiç durmadan aynı yöne doğru akıyor.

Gecenin sihrini bir parça daha uzatabilmek için gökyüzüne asılı sayısız yıldızın parıltılı koridorunda nehir boyu yürüyüşü nafile, mavi Tuna’nın soğuk suları, yüreği acımasızca yakıp kavuran Temmuz gecesinin ateşini bir kez daha söndürüyor.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
Hiç mi Değerleri Yok?..
Arka Bahçeli Ev…
Karafatmaya Karşı Gelin Böcekleri
Batıdan Doğuya Ilık Esintiler
Küçük Dostum
Serin Sıcak Bir Ağustos Gecesi
Haremden Boğaz Manzarası

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bacon, Montaigne, Russel ve
Marguerite Duras ve Karasineğin Ölümü
Charles Köprüsünden Notlar
Gerard Tepesinden Budapeşte

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Karlovy Vary'de Bir Gün... [Öykü]
Beyaz Sessizlik [Öykü]
Salih Ustanın Düşü [Öykü]
Zor Yıllar [Öykü]
Benimle Uğraşma Kızım! [Eleştiri]
Türkçe Nereye Gidiyor? [Eleştiri]
Türkülerle Kimlikler [Eleştiri]
Katar; "Doha Tartışmaları", Hamas [Eleştiri]
Ağaçlar Konuşur Mu? [Eleştiri]
21. Yy'da Savaşlar Nasıl Değerlendirilir Ki? [Eleştiri]


Hülya kimdir?

-

Etkilendiği Yazarlar:
-


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Hülya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.