• ÝzEdebiyat > Roman > Fantastik Roman |
1
|
|
|
|
Hayalet dadandýðý izbe, terk edilmiþ evin içerisinde volta atýyordu. Sanki Yýkýlmýþ bir binanýn moloz yýðýnýndan çýkmýþ gibiydi. Karmakarýþýk gri saçlarý, paçavraya dönmüþ takým elbisesi derisi kurumuþ suratý ile korkutucu görünüyordu. Volta atarken bir þeyler mýrýldanýyordu.
‘’ bu mezarda yatanlarrr‘’ dedi. Sonra düzeltti ‘’Bu kabirde yatanlar, yok yok direk burada yatanlar diyeyim‘’ dedi.
Kýrýk pencereden esen rüzgâr ýslýðýný öttüre öttüre evin içinde cirit atýp örümcek aðlarýný titretiyordu.
Telefonunu çýkarýp þöyle bir bildirimlere baktý. Ayný seri katilin kurbanlarý olarak kurduklarý whatsapp grubundaki yeni yazýþmalarý kontrol etti. Katil bedenini delik deþik ettiði anlar gözünde flaþ patlamalarý gibi belirip belirip kayboluyordu. Gözlerini kapattý, kafasýný iki yana silkeledi ve telefonu kapatýp cebine koydu.
Çaresizce, kanlar içinde ve acýlar içinde can çekiþerek ölmesi ile biten kendi hikâyesinden kaçmaya çalýþtýkça bir yandan hikâye sanki dönüp dolaþýp karþýsýna çýkýyordu. Ama bugün bunun olmasýna izin vermeyeceðine kendine söz vermiþti. ‘’ Unutulmasý gereken bir hikâyeden kaçmanýn belki de en güzel yolu anlatýlmasý gereken hikâyeleri anlatmaktýr’’ dedi ve aniden hayaletin evdeki varlýðý titreþerek yok oldu.
Her þey böyle baþladý.
Mezar taþýndan bile yoksun, sadece tabelalar üzerinde birer numaradan ibaret olan kabirlerin bulunduðu mezarlýkta hayaletin ortaya çýkmasý ile kargalar tünedikleri aðaçtan büyük bir telaþla havalandý.
Mezarlýðýn olmayan huzurunu da kaçýrmýþtý. Kargalarýn o iç gýcýklayýcý çýðlýklarý ile aniden uçuþup kaçýþmalarý aðaçlarýn dallarýný silkelemiþ, hissedebilene küçük esintiler bile yaratmýþtý hatta.
Hayalet, oluþan fenomenlerin dahi farkýna varmadan sigarasýný yaktý. Tüm bunlarý umursamadan bir sigara yaktý, söyleyeceklerini ve anlatacaðý hikayeyi kafasýnda son bir tekrarladý ve bir þov programý sunarmýþçasýna lafa girdi kollarýný açtý ve sunumuna baþladý…
"Kimsesizler mezarlýðýna hoþ geldiniz gençler."
|
|
2
|
|
|
|
Nimali sözlerine baþlarken ve devam ederken, Gri mavi gözlü arkadaþýna doðru ataða geçen elinde kalýnca zincir olan biri, onu zarar verici nitelikte salladý. Rakibi hiç tereddüt etmeden kýlýcý ile bir kaç hareket eþliðinde sanki bir müzik aletinin tellerine uyumlu bir þekilde dokunur gibi metal ve görünüþe göre paslý halkalarý keserek parçalara ayýrdý. Nimali ise buna tempo tutarak cücenin kaldýrýp ta kendisine doðru yönlendirdiði baltayý kýlýcýyla karþýladý ve ayný oranda saldýrganý hýzlý hýzlý kýlýç hareketleriyle sendeleterek geriye düþmesine sebep oldu. Soriol da notalarýn akýþýna uyum saðlayarak oklarýný diðer ikisine gönderdi. Öte yandan þaþkýnlýða uðrayan zincirli saldýrýnýn sahibi karþýsýndakinin bir yumruk darbesi davetini geri çevirme lüksü olmaksýzýn kabul etmek zorunda kalýp örtülü yüzüne yedi. |
|
3
|
|
|
|
Beyaz Melek, bir hastane görevlisi ile bir hastanýn öyküsünü anlatýyor. Doktor Bilge Göker'in hastanedeki görevi, komaya girmiþ ve hayatý makinaya baðlý hastalarý son yolculuklarýna uðurlamaktýr. Çalýþtýðý yýllar içerisinde onlarca hastayý bu þekilde makinalardan ve hayattan koparmýþtýr. Bir gün Bayýndýr Hastanesine Melek Bilen isimli gizemli ve tuhaf görünümlü bir hasta gelir. Ancak Melek Bilen’in bu tuhaf ve gizemli görünümünün altýnda oldukça saf ve o dünyaya ait olmayan bir ruh yatmaktadýr. Melek Bilen'in günden güne gün yüzüne çýkan dünya ötesi güçleri, karakteri hakkýnda yeni ipuçlarýný anbean ortaya çýkaracaktýr. |
|
4
|
|
|
|
O ise arkadaþýnýn omuzuna hafif bir yumruk atmakla yetindi. Onlarýn binaya girmesiyle (üç uzun saçlý, fiziksel görünüþleri birbirine yakýn iri yapýlý, silahlar taþýyan…) handakilerin dedikodu kazaný, öncelikle yapýnýn kapýsýnýn yakýnýnda oturan aðzýndaki yaradan dolayý yamuk gibi görünen, savaþçýlarýn orklara karþý yaptýklarý þeklinde baþlayýp tekrarýnda bir diðer alt dudaðý þiþik ve içkiden pelteleþmiþ dilinde mola verip masadaki en son kiþinin dopdolu aðzýndan konuþtukça etrafa saçtýklarýnýn eþliðinde, onlarý alt etmeleri… þeklinde o tarafta son bulurken yolcu diðer masalara da atlýyordu.
|
|
5
|
|
|
|
“Ben ve elf masanýn oradakileri sessizce hallederiz ancak diðerleri için doðaçlama yapacaðýz. Kaimeld sen geride kal ihtiyaç olursa müdahil olursun” dedi kýsýk sesle Sawnhall. Elfle beraber olabildiðince sessizce hareket ederek masanýn ortadakilere arkadan yaklaþarak týpký bir suikastçi gibi ikisini yakalayýp bayýlttýlar. Sað taraftan biri aniden çýkýp elindeki tabaklarla, o daha þaþkýnlýðýndan uyanamadan Sawnhall masadaki býçaklardan birini çabuk bir þekilde alarak haydudu elbisesinden duvara çiviledi.
|
|
6
|
|
|
|
Giriþteki odanýn köþesinde yerde uyuyan insanýn nefes alýþ veriþleriyle bezeli sesler ortamda gezintideyken onlara izinsiz müdahale bulunuldu zira korsan kapý týkýrtýlarý araya kaynak yapanlar misali karýþmýþtý. Vurma sesleri ona uyanma vaktinin geldiðini haber veriyordu. Ýstemeye istemeye bu çaðrýya kulak vererek uyandý ve sarsakça kapýyý açtý.
|
|
7
|
|
|
|
Artýk rüzgar tamamen kendisini göstermiþ, onlarýn yolculuklarýna eþlik etmeye baþlamýþ ve uðultusu yanlarýnda olduðunu sertliðiyle kabul ettiriyordu adeta. Yol arkadaþlarý da soðuðun peþi sýra ya da onun içinde barýnmaktan sýkýlýp dýþarý çýkan rüzgarýn sert dokunuþuna maruz kalýyor bir de üstüne üstlük beraber yürümeye zorlanýyorlardý. Aðaçlarý hýrpalayan, kuþlarýn ezgisel seslerini gücüyle hakimiyeti altýna alan ve bir çok canlýnýn çýðlýðýndan kaçmasýna sebep olan rüzgar, daha da þiddetlendi ve en nihayetinde üçlüyü yürüyemez hale getirdi. Aðaçlardan. çalýlardan kopan parçalar onlarýn etrafýnda fýr dönüyor ve oradan oraya evsiz kalan insanlar gibi savrulup duruyorken bunun müsebbibi de onlara eziyet edip evlerinden kaçýran sadist biri gibiydi.
|
|
8
|
|
|
|
Üç kara zýrhlý, köpeklerin topraða karýþmasýyla ortaya çýkan dumanýmsý þekillerin tekrar atlara dönüþmesiyle onlarýn üzerine binip þehrin giriþine varýp, büyücü tarafýndan efsunlanan kapýya dokunduklarý anda tamamý parçalandý. Cücelerin yonttuðu oldukça saðlam ve sert taþ ve tahta parçalarýnýn havaya uçuþtuðu ve döndüðü ortamýn içinden þehre giriþ yapmýþlardý. Ortalýkta dolanan bu dehþetin saðladýðý kesif sessizlikti.
|
|
9
|
|
|
|
“Onunla alakalý bir paragraf vardý, bütünü bozmadan anlatayým; Metamorfoz gerçekleþtiðinde iç içe geçmiþ bu dört boyut tek boyut haline gelmiþti. Her bir boyut tek bir dünyayý simgeliyordu. Burada dünyalar hakkýnda ayrýntýya girmemiþ. Devam ediyorum; Oldukça þiddetli bir deprem her dünyada vuku bulmuþ ve bu durum büyük çapta bir enerji açýða çýkarýp yer ve gök bu salýnan güçle cýzýrdamýþ adeta. Bu kýsýmda oldukça, büyük kelimelerine bir derecenlendirme yapýlmamýþ o yüzden geçiyorum burayý. Boyutlarýn birbirine girmesiyle vuku bulan bu deprem büyük bir yýkým meydana getirip o esnada ýrklardan bir çok ölümlünün can vermesine neden olmuþ. Deiðim gibi üstünkörü bir anlatým olmuþ sanki.”
“Yani Quedyna direk anlatsan da araya yorum katmasan. Hem büyücüler de nerede kaldý paragraftan kaçýrýlmýþlar mý?”
|
|
10
|
|
|
|
Yönlerini o tarafa çevirdiklerinde gövdesi geniþ sanki yapraklarý küf rengine dönmüþ yeþillikte olan aðacýn dalýnda üstünde kirli ve sökük açýk kahve renginde bir giysi olan, ayaklarý çýplak bir þekilde sallanan, kýsa, küt soluk sarý saçlý bir insan çocuðu fýsýldýyordu.
“Teni, elzem soðukla titreyen bir gece, korkunun koynunda çaresiz bakýþlarýyla yatýyordu. Lime lime bedeninin sarsýlýþý sadakati unutulmuþ dost gibi olan hislerini barýndýrýrken dehþetin kesif çýðlýklarýna koynundaki gecenin kanlý yaþlarý sarýlýyor ve yüzü, mutluluðu satýlýk eskici hatýrasýna dönüyordu.”
|
|
11
|
|
|
|
22. BÖLÜM: KURUKAFA AVCISI |
|
12
|
|
13
|
|
14
|
|
15
|
|
|
|
10. BÖLÜM: MEZAR NO: 0 ( SEZON FÝNALÝ ) |
|
16
|
|
17
|
|
|
|
19. BÖLÜM: ÇÝLÝNGÝR SOFRASI |
|
18
|
|
|
|
2. BÖLÜM: MEZAR NO: 27256 |
|
19
|
|
|
|
17. BÖLÜM: KAVGAYA ADAM ÇAÐIRMA 2 |
|
20
|
|
|
|
26. BÖLÜM: KÖTÜLER KÖTÜLERE KARÞI |
|