..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bildiğim tek şey, ben bir Marksist değilim. -Karl Marx
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - Yazar Portresi - Vildan Sevil
Vildan Sevil - Merhaba
Site İçi Arama:


Eleştiri
  "Komşuda Pişer, Bize de Düşer"  mi?.. Syriza ve Türkiye’de Sol (Vildan Sevil) 27 Ocak 2015 Politik Olaylar ve Görüşler 

Kuşkusuz SYRİZA'nın işi zor. Kapitalizm canavarının tuzakları, dümenleri pek çok. Onlar çocukları doğmadan boğmayı iyi bilirler. Ne var ki insanlık da boğulmakla tükenmiyor, sürekli kurtuluşun yolunu aramaktan vazgeçmiyor.

  2013 1 Mayıs"ı ve Düşündürdükleri (Vildan Sevil) 2 Mayıs 2013 Günlük Olaylar 

Olan bitenden anlıyoruz ki, iktidarın, “Kimsenin burnunun kanamamasını istiyoruz” biçimindeki şeffatli(!) yaklaşımın gerisinde en baştan beri başka amaçlar vardı. Zaten gelecek yıllarda yapılacak kutlamalara Taksim’in açılmayacağını, kendisiyle görüşen sendikacılar da söylemiş başbakan. “Şu kadar oya sahip benim partim Kazlıçeşmede mitinglerini yapıyor, siz kim oluyorsunuz da Kazlıçeşme’ye itiraz ediyorsunuz?” dememiş miydi?

  Sn. Seval Deniz Karahaliloğlu'nun "Siz Hiç Modayı Takip Etmez Misiniz?.. "" Başlıklı Yazısına Küçük Bir Katkı (Vildan Sevil) 28 Şubat 2011 Özgürlük ve Eşitlik 

Günümüz teknolojisi, bizim gençliğimizde olduğu gibi binlerce kitap devirmekten uzaklaştırdı bizi. Bilginin sahtesinin çokça üretildiği bir ortam yaratsa da iletişim kolaylığı ve çabuk ulaşılırlık getirdi. Yeter ki, şu büyüğümüz, şu beyfendü ya da hamfendü şöyle buyurdu, medyada şunlar bunlar anlatıldı kolaycılığına düşmeyelim. Binbir yüzlü canavarın bizden çok daha bilgili ve deneyimli olduğunu unutmayalım. Kuşku, yapışık kardeşimiz olsun, üşenmeden gerçek bilgiyi çok yönlü arayalım. Yargımızı öyle oluşturalım.

  Elsa"nın Gözleri, Yeni Bir Çeviriyle Şiir Dünyamızda = Hulki Can Duru: Fransızca Aslından Elsa"nın Gözleri (Vildan Sevil) 12 Mart 2011 Yazarlar ve Yapıtlar 

Bu şiirde, insanlığın en derin acıları, umutları, umutsuzlukları, aşkları, gelip Elsa’nın gözlerine oturur ve Aragon’un olağanüstü şiir dilinde ölümsüzleşir. İşte bu nedenlerle Elsa’nın Gözleri, bana göre, dünya edebiyatında, AŞK şiirlerinin ANATANRIÇASIdır, primadonnasıdır. Okumaya, hissetmeye, düşünmeye doyamazsınız.

  8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü"nden, Şapşal Şabalak Konserlere, Cicili Bicili Mağazalara (Vildan Sevil) 14 Mart 2011 Unutulamayan Dönemler 

Devlet adamlarımız ve eşleri, pek önemserler bizi. Günün “mana ve ehemmiyetine uygun” kutlama demeçleri yayınlanır. Belediyeler şapşal şabalak konserler düzenlerler, göbekler atılır şen şakrak. Töre cinayeti denir, kadınlar öldürülür bir yandan. Memeleri tomurcuğa durmamış kızlar, dedelere peşkeş çekilir, alınır satılırlar. Bahçedeki ağaçtan ya da bir tavandan sallandırılmış ipin ucunda ince güzel boyunları.

  Yazarın, Kitabın Çilesi ve Okurun Çığlığı (Vildan Sevil) 2 Nisan 2011 Günlük Olaylar 

Buram buram istihbarat kokan, dil özürlü o kitapları da aldım. Politika çoktan istihbaratlar çatışması haline gelmişti. Benim doğruları öğrenmem için bu çatışmaların taraflarının satır aralarında gezinmekten başka şansım kalmamıştı ki...Niye ille de birinin güdümünde olacaktım? Ne kadar çatışan çarpışan varsa hepsini okuyup kendi yargımı oluşturacaktım. Edebiyat beğenimden sonra bilgi edinme hakkıma da saldırı vardı.

  Tatmin Olamıyorum Ey Okur!.. Tatmin O - La - mı - Yo - Rummm!.. (Giriş) (Vildan Sevil) 27 Nisan 2011 Politik Olaylar ve Görüşler 

Bizim zamanımızda demokrasi bu kadar ileri değildi. Darbe dönemleri hariç, politikacılar, ortalığı ayağa kaldıran sorunlarda açıklama yapma gereği duyarlar, bizi de tatmin etmeye çalışırlar, hiç değilse öyleymiş gibi yaparlardı. Kurulmaya çalışılan İkinci Cumhuriyet’in, imana ve imama dayanan “İleri Demokrasi’sinde böyle zahmetlere yer yok anlaşılan. İşte o zaman, bende tatminsizlik krizleri tutuyor. Eh, bunca tatminsizliği de benim metabolizmam kaldırmıyor.

  Tatmin Olamıyorum Ey Okur!.. (Gelişme) (Vildan Sevil) 28 Nisan 2011 Politik Olaylar ve Görüşler 

Dilim, hiç kullanmadığım sözcüklerle doldu. Küfür edebiyatı aldı başını gitti, yine de TATMİN OLAMIYORUM. Gazeteleri okurken, haberleri izlerken, birdenbire “yuhhh, çüşşş, vay eşşoğlu eşek” gibi nice sözcüğün yakınlarımda uçuştuğunu duyuyorum. Aaaa...Bir de bakmışım bunlar, benim ağzımdan yayılıyor havaya...Dönüp dolaşıp kulağıma geliyor. Tatminsizlikten işte.

  Tatmin Olamıyorum Ey Okur!.. Olamıyorum İşte (Sonuç) (Vildan Sevil) 29 Nisan 2011 Politik Olaylar ve Görüşler 

Sahi şimdi de şu soru aklıma geldi: Yok mudur ulemadan tek bir Allah’ın kulu, “Yapmayın, etmeyin ey müminler, bu kadar hak yiyip bunca günaha girilmez ki...” diyen? Hani dinimiz böyle değil, insanlar kötü diyorlar ya...Kötü insanların yaptıkları kötülüklere, haksızlıklara “Hooopp, burda durun bakalım.” niye demiyor bu ulema? Ulema da kötüyse, iyi kim ve nerede?

  Mağaranın Kamburu Kitaplığıma Geldi... Hoşgeldi, Safalar Getirdi... (Vildan Sevil) 5 Mayıs 2011 Yazarlar ve Yapıtlar 

Mağara’nın Kamburu, felsefeyle uğraşan, yoğrulan yazarını doğruluyor. Felsefenin tüm konuları diyaloglarla tartışılıyor. Yaşamımızda, iç dünyamızda bizi zorlayan, yönlendiren her içgüdüye, dürtüye, soruya erdemin merceği tutulmaya çalışılmış. Kadim etik değerlerin güncellemesi yapılmak istenmiş.

  Bilgisayarıma Altı Tane Yeni E - Kitap Geldi... Hoşgeldi, Safalar Getirdi (Vildan Sevil) 7 Mayıs 2011 Yazarlar ve Yapıtlar 

Geçmişte Tanrı’ya yakın, ona sadık bir eş gibi olduğu için “Büyük” olan Babil, şimdi, sahte dinler-para-iktidar bileşkenleriyle düşüp kalkan, cinsel gücü ve oyunlarıyla hepsini parmağında oynatan Büyük Fahişe’dir. Bu nedenle Tanrı’yı kızdırır. Tanrı’nın öfkesi; dinleri, dilleri karıştırıp karşı karşıya getirip insanların arasında düşmanlığın doğması biçiminde kendini gösterir.

  Saatlerin Gördüğü Rüyalar... E - Kitap>>hulki Can Duru - 15 Öykü (Vildan Sevil) 11 Mayıs 2011 Yazarlar ve Yapıtlar 

Öykülerde olayı zor seçersiniz. Bazen seçemezsiniz. Duygu, gerçeküstü öğelerle bezenip, gizeme sığınarak koşturur. Kâh içinize akar, kâh içinizden fırlar, kâh peşinden koşturur. Bir oyundur sürer gider... Öykülerde duygunun her halini izleriz. Duygu, duygu olmaktan çıkar, artık o, düşgücünüzün elverdiği ölçüde yedirip içireceğiniz, giydireceğiniz, istediğinizde fotoğrafını çekebileceğiniz bir kişiliktir. Bu anlamda yazar, sizi de sınırları aşmaya zorlar.

  Kuşku Bilinci ve Özgür Eleştiri : E - Kitap /// Hulki Can Duru (Vildan Sevil) 12 Mayıs 2011 Yazarlar ve Yapıtlar 

Günümüzde, dünyada ve ülkemizde, insanların duygu ve düşüncelerini yönlendirme, güdümleme, iğdiş etme, tek tipleştirme çabaları, artık bilimsel yöntemlerle sürdürülmektedir. Medya, basın-yayın, tümü tekelleşmiştir ve ne yazık ki, dünyaya dayatılan bu postmodern çarpık kültüre hizmet etmektedir. Aynı yaklaşım, devletler için de geçerli olduğundan bu gidişe “dur” diyecek bir güç, henüz yoktur.

  Tartaros Paradigması>> Ücretsiz E - Kitap: Hulki Can Duru (Vildan Sevil) 14 Mayıs 2011 Yazarlar ve Yapıtlar 

HCD, insanlık sorunsalını, ölümü, yaşamı, küresel düzenin şeytani ruhsal artalanını irdelemeyi, paradigmaları kırmayı deniyor ve bunu yaparken biraz, belki de bir hayli bilim ve din dışına çıkarak ruhlar, melekler, cinler, UFO’lar, ölüm sonrası, günlerin sonu, dünyanın sonu gibi soyut, mistik, paranormal öğelerden ve Kutsal Kitap (Tevrat ve İncil) eskatolojisinden söz ediyor ve dünyevi paradigmaları kırmak için bu eskatolojiyi kullanmaya çalışıyor.

  Teslis Sendromu >> Ücretsiz E - Kitap: Hulki Can Duru (Vildan Sevil) 15 Mayıs 2011 Yazarlar ve Yapıtlar 

Teslis Sendromu, gerçekten çok ilginç bir çalışma. Kitabı okurken, yazarla birlikte, dinlerin arka bahçelerinde, mahzenlerinde, geziniyorsunuz. Kurban sunma nedir, bu sunuşta gerçek amaç nedir, öğreniyorsunuz. Papaz cüppelerinin, imam sarıklarının altında neler gizli, görüyorsunuz.

  Geçmişin İzdüşümünde Bir Kısır Döngü (Vildan Sevil) 21 Ağustos 2011 Kesinlikle Karşıyım! 

“Burası insanların sustuğu, mermilerin konuştuğu, güllerin yerine barutun koktuğu, ırmakların yerine kanların aktığı, kuşların uçmaya, kurtların yaşamaya korktuğu Gabar Dağlarının tam ortası. Şırnak Beytüşşebap’tır burası. Batıda şafak sayanların değil, tezkereye bir gün kala şehit olanların yeri”

  12 Eylül"de de Çok Güldük Netekim! (Vildan Sevil) 28 Şubat 2013 Yazarlar ve Yapıtlar 

Yalçınkaya, 12 Eylül öncesi, lise çağlarında bir genç. Doğudan İzmir’e göç edip yerleşen bir ailenin çocuğu olarak mahallenin gençleriyle birlikte devrimci savaşım içinde yer almış. Kitabındaki öyküler, anılardan yola çıkarak o günleri dile getiriyor. Birinci ağızdan, tarihe gerçekçi bir not düşüyor yazar.

  Şehitler, Deprem, 147 Uluslarüstü Şirket, Libya ve Ey İnsan!.. (Vildan Sevil) 24 Ekim 2011 Günlük Olaylar 

Arap baharları, Kürt sorunsalı, savaşlar... Ölen çocuklarımız... Hepsi... Her şey... Ne için?... 147 uluslar ötesi/üstü şirketin ve işbirlikçilerinin bitmek tükenmez aç gözlülükleri ve kârları için... Para... Paranın gücü... Para, karşı devrimciyi devrimci, şeriatçıyı ileri demokrat; diktatörlüğü demokrasi, kullanılıp atılmış ya da yeterince kullanamadıkları diktatörleri de hain gösterebiliyor, kullanıldıkları sürece ne diktatördür onlar, ne de hain...

  İzedebiyat Yönetimine ve Üyelerine Açık Mektup (Vildan Sevil) 26 Ekim 2011 İnternet ve Gerçek Dünya 

İzedebiyat, gerçekten, demokratik işleyişin egemen olduğu, kariyer ve erk hastalığının bulunmadığı nadir örneklerden biri, benim ulaşabildiğim şu sanal dünyada. Ayrıca, editörlerin kılıç kullanmasına gerek kalmadan, insanların huzur içinde yazdığı ortamların yaratılabileceğinin, bunun korkulacak bir şey olmadığının da bir örneğidir İzedebiyat.

  Ben; Balbay"ım, Tuncay"ım, Nedim"im, Ahmet"im, Küçük"üm, Zarakoğlu ve Büşra"yım... (Vildan Sevil) 1 Kasım 2011 Kesinlikle Karşıyım! 

Çünkü ben, OKUR’UM... Hiçbirinin görüşüne katılmayabilirim. Bazılarının görüşüne katılır, bazılarına katılmayabilirm. Bazılarının, bazı görüşlerine katılabilirim. Ama ben, HEPSİyim. Çünkü ben, OKUR’UM...

  Deprem... Kar... Poyraz... Ahhh Başımmm... Ve... Ak Balıkçıl (Vildan Sevil) 14 Kasım 2011 Politik Olaylar ve Görüşler 

Sabah erkenden, elli altmış metre ötemde, bacakları suyun içinde, yerinden kıpırdamaya zahmet etmeyen, uzun sarı gagasını daldırmak için balıkların ayağının dibine yaklaşmasını bekleyen kibirli ak balıkçılın ne poyraz umurunda, ne ben, ne de debelenen deniz... Ahhh... Neden ak balıkçıl değilim?...

  İzedebiyat Üyelerine Açık Mektup: Koşun, Face Dayatmasına Karşı Durun!.. (Vildan Sevil) 19 Kasım 2011 İnternet ve Gerçek Dünya 

Herkesin kendi köşesinde, ağlayan sızlayan şiirler, yazılar yazması neyi çözer?... Sürekli, tümleşmek bilmeyen bedenlerin ve tinlerin sesiyle inler durur şiirler, yazılar... Ya da terkedilmişlik dalgalarının, yalnızlığın, tuşları kopartan tsunamileriyle uğraşıp dururuz. Sanat, bunlarla doymaz ki hanımlar ve beyler... Doymaz...

  Ahhh!.. Biz Tüm Emekçiler Ama İlle de Kadınlar!.. (8 Mart Yazıları – II) (Vildan Sevil) 4 Mart 2012 Kesinlikle Karşıyım! 

8 Mart’ı “Emekçi Kadınlar Günü” olarak tanımlamak, kadınların çok büyük bölümünün, sömürü karşısındaki konumunu saptar. Kadının, sömürüldüğünün farkına varışının, bilincinin uyanışının, başkaldırısının tarihini simgeler. Ayrıca “Kadın”a vurgu yaparak, onun katmerli ezilişine dikkat çeker. Böylece, “Emekçi” sözcüğünden kaçışın anlamı da ortaya çıkıyor.

  Sultanahmet"ten Femen Geçti Amma!.. Biz Ne Anladık Bu İşten? (Vildan Sevil) 9 Mart 2012 Günlük Olaylar 

“Soyunarak, insanların ve medyanın ilgisini; ayrımcılık, seks ticareti ve seks köleliği, özgürlük, kadın hakları, feminizm üzerine çekmek.” Amaçları bunlar. Femen diyor ki; Ukrayna’da, mini etek, yüksek topuklu ayakkabı giymek, seksi görünmek özgürlük sanılıyor. Oysa, bu anlayış, özgürleşmek değildir, kendini erkeğe sunmak suretiyle, ona bağımlı kılmaktır.

  Haydi Kadınlar!.. Hayır!.. Hayır!.. Hayır!.. Demek İçin (Mart Yazıları - V) (Vildan Sevil) 8 Mart 2012 Kesinlikle Karşıyım! 

_ Çocuklarımız ölmesin diye savaşlara _ Sorunlarımızın asıl kaynağı olan sömürü ve erkek egemen sisteme _ Katillere, tecavüzcülere, tacizcilere... Onları koruyan kollayan, yasalara ve yasadışı uygulamalara, törelere ve geleneklere _ Çocuklara uygulanan şiddet ve tecavüzlere, istismarlara _ Erkeğe bağımlı olmamak için, işsizliğe

  12 Eylül Vahşeti ve Davası Üzerine (Iı) (Vildan Sevil) 11 Nisan 2012 Kesinlikle Karşıyım! 

Bugüne değin atılan adımlar, ileri değil de geriye geriye götürürken... Bu adımları atanlar, 12 Eylül’ün, ardından 28 Şubat’ın döşediği yollardan koşar adım geçip bugünlere ulaşmışsa... 12 Eylül Davası, bütün alt birimler göz ardı edilerek iki elebaşıyla sınırlandırılırken... Bu davada adaletin tecelli edeceğine dair en ufak bir umut nasıl yeşerebilir?

  Bir Katliam… 1977 Kanlı 1 Mayıs"ı… Bir Büyük Yalan… Bir Tanık… (Vildan Sevil) 8 Mayıs 2012 Kesinlikle Karşıyım! 

Evet, ben de oradaydım. Ülkemin demokratikleşmesi için, savaşsız ve sömürüsüz bir dünyayı gerçekleştirmenin olanaklı olduğuna inandığım için… Her gün sokaklarda süren kardeş kavgasının bitirilmesi için… Özgürlük, adalet, eşitlik ve yaşanası bir dünya için…

  "Yarin Yanağından Gayrı"... İsyan Ruhu... ve Börklüce Mustafa Şiir Günleri... (Vildan Sevil) 20 Temmuz 2012 Unutulamayan Dönemler 

Börklüce’nin felsefesini, ruhunu, Karaburun yerelinden hareketle, tüm yurtta canlandırma çabalarının son üçüncüsüydü bu etkinlik. “Son üçüncüsü”, diyorum; çünkü, daha önceleri de denenmiş; denenmiş de, suskunluğa itilmiş kaç kez. Börklüce Mustafa adı çıkarılıp, Karaburun Festivaline dönüştürülmüş ince taktiklerle. Yerel ve genel yönetimlerin, çeşitli yöntemleriyle, özellikle 12 Eylül’den sonra daha çok üretilmiş korku virüsü.

  Ateşböcekleri İsyanda... Ateşböcekleri Çığlık Çığlığa... (Vildan Sevil) 6 Ağustos 2012 Günlük Olaylar 

Koyu, kirli bir karanlık, ülkemin üzerine çöktükçe, canını dişine takıyor ateşböcekleri. Yurdun dört bir yanında, öbek öbek çakıyorlar. “Biz varız, biz varız!...” diyorlar. “Yüreklerin kulakları sağır”

  Akkuyu"da Ateşböcekleri Çığlık Çığlığa... Nükleere Hayır!.. (Vildan Sevil) 9 Ağustos 2012 Kesinlikle Karşıyım! 

Bu gerekçelerin yanısıra, çevreciler ve nükleer reaktörlerle ilgili bilim insanlarının bir endişesi daha var. Reaktörleri soğutmakta deniz suyu kullanılacak. Denizsuyu ısısının, Akdeniz’de soğutma işlemini yapacak yükseklikte olmadığını söylüyorlar. Bu durum, tehlikeyi daha da büyütüyor. Aynı zamanda, tesisin, nükleer enerji üretmek yerine, nükleer atık temizlemekte kullanılacağı kuşkuları doğuyor.

  İleridemokrasi Getirmeyi Amaçlayan Balyoz Vb. Davalar Üzerine (Vildan Sevil) 24 Eylül 2012 Kesinlikle Karşıyım! 

Demokratik güçlerin bir bölümü, özellikle Ergenekon tutuklamalarıyla başlayıp referandumla ilerleyen süreçte, bilerek ya da bilmeyerek, “İnsan hakları” aldatmacasına kanarak, bu güçlerden demokrasi bekleme yanılgısına düştüler. “Yetmez ama evet” diyerek utangaç bir iktidar yandaşlığı sergilediler. Ya da boykot çağrısıyla güçlü bir tepkiyi önlediler. Bu büyük bir yanılgıydı. Bu yanlışlardan geri dönüş, kimseyi küçültmez. O günden bu yana, anti-demokratik, totaliter, baskıcı yapı iyice yüzünü gösterdi. Dinsel baskı iyice arttı ve kurumlaştı.

  Kitlesel Açlık Grevleri Ya da Ölüm Oruçları Bir Mücadele Yolu Olur Mu? (Vildan Sevil) 19 Ekim 2012 Kesinlikle Karşıyım! 

Hangi canlının yaşamı, ölmeye yatmak üzere kurgulanmıştır? Hangi canlının DNA’ları, ille de ölüm için dizgeselleştirilmiştir? Ölüm kaçınılmazdır ama yaşama dürtüsüdür baskın olan.

  İlahlar Kurban İstemekte Hep... Kurban İstemekte İlahlar!.. (Vildan Sevil) 26 Ekim 2012 Kesinlikle Karşıyım! 

Hayvanların, kurban edilmediği... Siyasi iktidarların, amaçlarını gerçekleştirmek isteyenlerin, kurbanlardan medet ummadığı... İnsanların kendini kurbanlık olarak sunmadığı... Kısacası, “Kurban” kültünün yok edildiği... Yaşamın, yalnızca yaşamın, doğanın ve evrenin, canlı cansız tüm varlıkların ayrılmaz bütünlüğünün kutsandığı bayramları, kutlamak istiyoruz artık.

  Mustafa Kemal"e Çeşitli Saldırılar Üzerine Bazı Düşünceler (Vildan Sevil) 11 Kasım 2012 Kesinlikle Karşıyım! 

M.Kemal ve cumhuriyete saldırının amacı yukarda belittiğimiz gibi olmasaydı eğer, cumhuriyetin göreceli kazanımları her alanda geri alınmaz; yerine küresel egemenlerin buyrukları doğrultusunda yapılanma ve dinsel gericilik konmazdı. Halkların barışçıl ve kardeşçe yaşama koşulları yaratılır; düşmanlıklar körüklenmez; toplumun enerjisi barışa ve üretime, yoksulluktan kurtulmaya yönlendirilirdi.

  Suçlusun Başkan!.. Suçlusun!.. "Siyanüre, Taşeronlaşmaya, Koyların, Suların Satışına Hayır!" Denmez ki... (Vildan Sevil) 20 Kasım 2012 Kesinlikle Karşıyım! 

Orası Dikili. Belediye Başkanı genç bir adam, Osman Özgüven. Ümüğüne çökülüp soluksuz bırakılan demokrasi güçleri için bir oksijen tüpüydü o zaman Dikili. İnsanlar yalıtılmışlık ve boğucu yalnızlık duygusunu aşmak için orada bir araya gelmeye çalışıyorlardı. Sonraki yıllarda bu etkinliklere Türk-Yunan dostluk çabaları da eklendi.

  Gazeteciler Bahane, Milletvekiline Kıyak Şahane (Vildan Sevil) 13 Ocak 2013 Günlük Olaylar 

SGK yasası çıkartılırken, bu emekçilerin yıprandığı anımsandı. Çalışan Gazeteciler Günü’nde gazetecilere, yıpranma payı armağan edildi; yasa çıktı. Fakat, kıyak emeklilikte, ek ödemelerde yapıldığı gibi fırsat bu fırsattır deyip yasaya milletvekilleri de sokuşturuluverdi. Böylece onlar da çok yıpranan meslek grubunun içine girdi bir hamlede.

  Victory, Valentine, Vagina ve Dans… İşte Bu Yılki Sevgililer Günü (Vildan Sevil) 13 Şubat 2013 Günlük Olaylar 

Doğadaki dişilerin hiçbiri hor görülmedi bizim kadar. Hiçbir dişinin dişiliği, kötüye kullanılmadı, iğdiş edilmedi insan dişisi kadar. Çok gecikmiş bir isyanın zamanıdır yine. İnsanlık, isyanla özgürleşecek, isyanla eşitleşecek, isyanla yaklaşacak gerçek doğasına.

  Ergenekon Davası… Amaçları, Sonuçları ve Biz… (Vildan Sevil) 5 Ağustos 2013 Kesinlikle Karşıyım! 

Siyasi davalar, neoliberal ideoloji ve politikaların dışına düşen her örgütlenme ve bireyi yok etmeye yönelik bu ülkede. Üniformasız diktatörlük ve sivil darbe tüm gücüyle hüküm sürmekteyken, darbeciler ve darbecilikle mücadele, göstermelik bir safsata…

  Öfkeli Rüzgârlar, Yine İsyanın ve Umudun Şarkılarını Söyledi Karaburun (Vildan Sevil) 7 Eylül 2013 Unutulamayan Dönemler 

Bu yıl, Karaburun Börklüce Şiir Günleri’nin dördüncüsü düzenledi. Yine bir avuç, eşitlik, özgürlük ve şiir tutkunu aydının olağanüstü özverisiyle. Kellesi uçurulan Börklüce’yi unutmayan toplumsal bellek, Sivas’ta cayır cayır yakılanları unutur muydu? Etkinlik bu yıl, şair Behçet Aysan anısına düzenlenmişti. Genç yaşta, pek yakında yitirdiğimiz Ahmet Erhan da anıldı elbette.

  Fış Fış Kayıkçı, Kayıkçının Küreği… (Vildan Sevil) 10 Ocak 2014 Günlük Olaylar 

Ardından, bir arkadaşımdan bir yorum düşer sayfama: Köyde söylediler... ‘Adam karizmatik ,çok yetenekli. Yesin biraz. Herkes yiyor ki...’ Donakaldım, yesin biraz’a. Nasıl bir toplumuz biz, hırsızlığa alışmış.... ‘Sen çaldın mı hiç Naci abi’ dedim. ‘O nasıl laf başbakan mıyım lan!!!!’

  Uğurlar Olsun Uğur… Gözyaşları Uğur"lar Olsun!.. (Vildan Sevil) 24 Ocak 2014 Günlük Olaylar 

Emeğiyle kazandığı mütevazi geliri, bir karısı, iki çocuğu ve nice gerçeği aydınlatan kitapları vardı. Kapısının önünde, arabasında parçaladılar onu.

  Dünya Kaynıyor!.. Seçim Senin Ey İnsan!.. (Vildan Sevil) 23 Şubat 2014 Kesinlikle Karşıyım! 

Bu halk hareketlerinin görüldüğü ülkelerin sosyo-ekonomik durumları, rejimleri arasındaki farklılık, çoğunda bu hareketlerin, emperyalist çıkarlar doğrultusunda yönlendirilmesi, gelenin gideni aratması yukarda yaptığımız “Ancak, dünyaya tohumu atılan anti-kapitalist bilinç, devrimle dünyayı değiştirme anlayışı, özgür, sömürüsüz, barışçıl, adil bir dünya özlemiyle başkaldırı geleneği tekrar kendini göstermeye başladı.” tesbitini çürütmüyor kanımca.

  Gözünün İçi Gülen Güzel Çocuk… Senin İçin Milyonlar Döküldü Sokaklara, Caddelere… (Vildan Sevil) 14 Mart 2014 Günlük Olaylar 

Türkiye, Türkiye olalı, 15 yaşında bir çocuğun katline duyulan tepkiyi, “Nekrofili” (Ölü seviciliği) olarak değerlendirme cüretini gösteren bir hükümet adamı görmedi. Türkiye Türkiye olalı, Berkin sorulduğunda, “Türkiye bunları aştı. Sabah borsa düştü, akşam toparladı” diyebilen, paraya böylesine aleni tapan bir yönetici de görmedi.

  Yerel Seçimlere Beş Kala… Çuvaldızı Kendimize, İğneyi Başkasına (Vildan Sevil) 23 Mart 2014 Günlük Olaylar 

Demek ki biz de böyle böyle öğreneceğiz, adalete, özgürlüğe, eşitliğe yürümenin yollarını. Yenilmeye doymak bilmeyen bir tutkunun esaretini kıra kıra... Ama biz görmesek de mutlaka yürünecek bu yol… Gençler aşıp gidecek ezberlerimizi…

  Cumhurbaşkanlığı Seçiminin Düşündürdükleri (Vildan Sevil) 4 Temmuz 2014 Kesinlikle Karşıyım! 

Büyük patronlar, birinci figürün halktaki tahammül sınırını iyice zorladığını, megolamanisinin zaptedilmez olduğunun farkına vardılar. Ama bu coğrafyada siyasal İslam’ın Işid, El-Nusra gibi en vahşi renkleri de olmak üzere her rengine, bunlar aracılığıyla mezhep ve etnik ayrıştırmalarla halkları kırdırmaya hâlâ ihtiyaçları var. Dünya yeniden paylaşılmakta, dünya pazarı yeniden oluşturulmakta, sınırlar yeniden çizilmekte.

  Seçmenin Fıtratı…ya da Bu Nasıl Milli İrade?.. (Vildan Sevil) 12 Ağustos 2014 Günlük Olaylar 

Seçmenimizin, kesin olmayan sonuçlara göre yaklaşık %51.8’inin (Aslında %38 ama bu lanet seçim sistemine göre) yani 21 milyon kişinin FITRATI bir kez daha tescil edildi. Gerçi bu sayılarda önceki seçime göre düşüş olması sevindirici ama yine de az değil elbette.

  Savaş… Savaş… Savaş… Ölüm… Ölüm… Ölüm... (Vildan Sevil) 25 Ekim 2014 Kesinlikle Karşıyım! 

Türk, Kürt, Arap, Türkmen, Ezidi, Alevi, Sünni , Şii kanlarıyla doluyor ev ve banka kasaları ve ayakkabı kutuları ve kimbilir daha nereler…

  "Ölmez Ağaç"ın Katli… Yırca, Yırcalılar… (Vildan Sevil) 9 Kasım 2014 Kesinlikle Karşıyım! 

Zeytin, iktidarda kirlenmekten, insanlığa bela olmaktan korkmuş, ağaçların kralı olma önerisini reddetmiş de kara çalı kral oluvermiş bir zamanlar.

  Ah Osmanlıca, İlle de Osmanlıca!.. (1) (Vildan Sevil) 18 Aralık 2014 Politik Olaylar ve Görüşler 

Günlerdir gözümün önünde çift çift, lodos poyraz, yağmur çamur demeden kavgasız gürültüsüz, sakin sakin avlanan, kendi aralarında doyumsuz, bitmez sohbetlerini sürdüren flamingolarla şu mağrur, vurdum duymaz, hazır lopçu balıkçılları anlatmaya kalkışıyorum. Olmuyor. "Onların, insanların, kendimin aşk meşk hallerini, içsel yolculuklarımı, anacığımın nice çileyle yoğrulmuş ömründe Araf’a tırmanırken direncini, çaresizliğini, hırçınlığını, öfkesini anlatayım" diyorum. Olmuyor.

  Ah Sevgilim, Aşkım Benim! 14 Şubat’ta Nerelere Gidelim? (Vildan Sevil) 12 Şubat 2017 Günlük Olaylar 

Diğer söylencelerden birisi, Antik Yunan’da Zeus ile Hera’nın Gamelyon adı verilen Ocak-Şubat döneminde evlendiğini söylüyor, bu dönem evliliğin kutsanmasına adanıyor. Bilen bilir, Akad, Sümer mitolojisi, ardından gelen tüm mitolojilere, dinlere kaynak olmuştur.

  30 Mart 1972 Kızıldere Katliamı (Dev, Baş İstiyor/ G. Akın) (Vildan Sevil) 31 Mart 2017 Günlük Olaylar 

ADI SEBO, KARA BİR OĞLANLA YİNE GÖRÜŞELİM DEYİP AYRILIYORUZ GÖRDÜĞÜ HER BASILI KAĞIDI YUTMAKTAN BİRAZ DALGIN HALKINI SEVMEKTE ÖZYAZGILI ALIP BAŞINI GİTTİĞİNİ DUYUYORUM TOKADA KIZIL GELİNCİKLER AÇAN DEREDE TOPLU ÖLÜMLERLE ÖLDÜRÜLÜYOR ŞİMDİ HER PARÇASI BİR DAĞDA HER PARÇASI BİR DAĞDA

  Referandum Gününden Hoş Sedalar (Vildan Sevil) 17 Nisan 2017 Günlük Olaylar 

Komşum, tarla kuşu gibidir. Sandıklar açılır açılmaz oyunu kullanıp gelmiş. Oldukça yaşlı bir hanımla karşılaştığını, oracıkta kısa bir söyleşi yaptıklarını anlattı. Belli ki hanım da yazlıkçılardan ya da buralı ama olağan programı dışında gelmiş. Belki de geri dönecek.

  Değerli Atilla Karaduman Bey, Gerçekten "8 Mart’a Lanet Olsun" Mu? (Vildan Sevil) 14 Mart 2017 Tarihsel Olaylar 

Bu cümleleri neden yazdığınıza epeyce kafa yordum. Kadın olmadığınıza göre kutlama size değil, gazetenize, kadın okurlarınıza gelmiştir. Kaz gelecek yerden tavuk esirgemez işadamları. Büyük olasılıkla ilan vermişlerdir. Gazetede ilan göremediğime göre ilanı almak yerine, sosyalizmle yeni tanışan gencecik bir insanın duygusal tepkisiyle “Alın paranızı da…..” deyip bu yazıyı döşenmiş olmalısınız.

  Bir 8 Mart Daha Geçti, Ama Nasıl Geçti? (Vildan Sevil) 14 Mart 2017 Günlük Olaylar 

Homeros’un bin pınarlı İda’sını (Kaz Dağları) ve Madra Dağları’nı aşarak gelen şiddetli yağış altında, kapalı ve açık yerlerde yapılan çeşitli etkinliklerle, güzeller güzeli Edremit Körfezi boyunca yer alan yerleşim yerlerinde de 8 Mart unutulmadı elbette.

  Twetter’dan Esinlenerek 32 Kısım Tekmili Birden Sorular (Vildan Sevil) 14 Mart 2017 Günlük Olaylar 

ÖDÜLLER: Sensodyne Diş Macunu(Made in Holland) Colgate Diş Macunu (Made in Deucshland)

  18 Mart 1915. Çanakkale O Gün Geçilmedi. Ya Bugün? (Vildan Sevil) 19 Mart 2017 Günlük Olaylar 

1990’lı yıllarda, oğlumun okuluna, Galatasaray Lisesi’ne gittikçe o kocaman tablonun önünde durmadan geçemezdim. Çok uzun bir liste vardı o tabloda. Oğlum gibi genceciktiler. Ülkeye nice aydın, devlet adamı yetiştirmiş, Mekteb-i Sultani (Galatasaray Sultanisi-Galatasaray Lisesi) öğrencileri, gönüllü olarak savaşa gitmişler, bir daha geri dönememişlerdi.

 

 



Kıyıyı gözden kaybetmeye cesaret etmedikçe insan, yeni okyanuslar keşfedemez.
Andre Gide



 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © Vildan Sevil, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.

 

Bu dosyanın son güncelleme tarihi: 30.01.2025 20:17:55