İnsan bir küçük dünyadır. (Mibres Kosmos) -Demokritos |
|
||||||||||
|
İlk duraktan binerseniz mutlaka oturarak gidersiniz. Oturacağınız zamanda en arka sağ ya da sol koltuğa oturmaya dikkat edin ki minibüs dolduğu zaman ''Şu parayı şoföre uzatır mısınız bir zahmet?'' muhabbetinden kurtulabilesiniz... Çocuklu, hamile ve yaşlı başlı amcalara teyzelere de yer vermeyi ihmal etmeyin siz yine de... O yeni yetmeler gibi uyuma, horlama numarasına yatmayın sakın... En arka koltukların sağ ve sol köşelerinde, eğer ki son durakta inecek iseniz bir güzel şekerleme de yapabilirsiniz, rüya garantisi veremiyorum yalnız, benden söylemesi... Şoförün hemen yanında ki koltuğa ilişir iseniz de şoför ile sohbet etme imkanınız olacaktır haliyle... Havadan, sudan, dereden, tepeden konuşsanız da çok da fazla lafa tutmayın ki şoför beyin de dikkati dağılmasın, sonrasında da kaza yapmasın... Minibüsler boş olduğu zaman kağnı arabası gibi, tepeleme dolu olduğu zamanda yarış arabası Jaguar gibi gitmektedirler... Ani frenlerde de millet birbiri ile akraba olmaktadır. Bu akraba olma işi yanlış anlaşılmasın sakın, millet birbirine çarpınca, pardon amcam, af edersin teyzem, kusura bakma birader gibi cümleler kurarak ta Hazreti Adem'den gelen akrabalığı teyit etmektedirler... Şoför arkadaş ile tartışmamaya da özen gösterin mutlaka... Şoför vatandaşta yol alırken bazen telefon ile konuşma yapmaktadır, o zaman da fahri müfettiş numarası yapıp bir şekilde gözünü korkutabilirsiniz... Çok rahatsız olursanız şoförün hareket ve tavırlarından Minibüsçüler Odasının telefonlarını da arayabilirsiniz... Ya da Alo Trafik de aranabilir... Şimdilerde herkes de cep telefonu var. Yarım saatlik bir minibüs seyahatinde en az beş on kere birilerinin telefonu çalmaktadır. Kısa süren konuşmalar olmakla birlikte, konuşmaları çok uzatanlar da vardır, gereğinden fazla sesli konuştukları zaman insanlar rahatsız olmaktadır... En sinir bozucu koltuk ortada ki kapının tam karşısına gelen koltuktur. Arkadan ve önden sürekli para alış verişi bu koltuk üzerinden gider gelir... Çok kalabalık dolmuşlarda insana bezginlik verir... Bazen küçük, ağlayan çocuklara da denk geldiniz mi, üç kilometrelik yol size otuz kilometreymiş gibi de gelebilir... Kazasız belasız gidin yine siz varacağınız yerlere... Hepinize hayırlı yolculuklar...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2025 | © Ahmet Zeytinci, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |