YEMEÐÝN BUÐUSU PARANIN SESÝ
Hoca Akþehir'de Kadýlýk vazifesini yürütürken karþýsýna iki adam çýkmýþ. Birisi öteden beri cimriliði ile tanýnmýþ, bir aþçýdýr. Öbürü ise boynu bükük bir fakir. Aþçý sözü almýþ:
- Hocam demiþ, bu adamdan davacýyým ben. Dükkanýn önünde kuru fasülye piþiriyordum. Tencerenin kenarýndan buðusu çýkýyordu yemeðin. Bu adam elinde bir somunla geldi. Kopardýðý lokmalarý yemeðin buðusuna tutup baþladý atýþtýrmaya. Nihayet koca bir ekmeði bitirdi. Ondan fasülye buðusunun ücretini istedim, vermedi.
Hoca anlatýlanlarý dikkatle dinledikten sonra fakire dönüp :
- Doðru mu bunlar? diye sorar.
- Evet, der fakir adam.
- Öyleyse para keseni çýkar bakalým.
Zavallý fakir, Kadý efendiye karþý gelemez. Ýçinde üç beþ akçe bulunan kesesini hocaya uzatýr.
Hoca bu sefer aþçýyý çaðýrýr yanýna. Keseyi kulaðýna yaklaþtýrarak þýngýrdatmaya baþlar. Sonra da :
- Haydi, der aldýn iþte alacaðýný!
Aþçý:
- Nasýl olur? diye þaþkýnlýðýný belli eder. Paramý vermediniz henüz.
Hoca cevap verir:
- Fazla uzatma der, yemeðin buðusunu satan, paranýn da sesini alýr elbet!...
**


MARÝFET KAVUKTA MI?
Adamýn biri kargacýk burgacýk yazýlarla dolu bir
mektup getirir Hoca'ya:
- Hocam der þunu okuyuver Allah aþkýna.
Hoca mektuba dikkatle bakar. Yazý o kadar kötü ve karýþýktýr ki okumak mümkün deðil.
- Al der, ben bu yazýyý okuyamadým!
Adam birden sinirlenir:
- Yahu der, ne biçim hocasýn sen! Kocaman kavuðundan bari utan. Bir mektubu bile okuyamadýn!
Bu sefer sinirlenmek sýrasý Hoca'ya gelir. Kavuðunu çýkartýp adamýn kafasýna geçirerek:
- Haydi der, marifet kavuktaysa sen oku da görelim!
**
NEDEN SEVÝYORSUN?
Cimri ve de boþ boðazýn biri Hocaya:
-Ya Hoca demiþ parayý neden bu kadar çok seviyorsun.
Hoca cevabýný yapýþtýrmýþ.
-Senin gibilere muhtaç olmamak için…