"Leyla'nın işi naz ve işve; Mecnun'un gözü yaşı çeşme çeşme..." -Fuzuli (Leyla ile Mecnun) |
|
||||||||||
|
Senden başka bir “sen” daha yok bunu bil! Kar yağdığında, başını kaldırıp onlara bak! Hiçbir kar tanesi, diğeriyle aynı değildir. Hepsi diğerinden farklı ve hepsinin bir hikayesi vardır. İnsanı küçük görme, zira her insanın da bir hikayesi var! Ama şunu da unutma ki hiçbir şey insan kadar yükselemez ve onun kadar alçalamaz. Sonra, ne sevgi senin tekelindedir, ne de anlayabilek şu koca kainatı. Bazı “giz”leri hiç anlamayacaksın. Bir yaşlı kadının sevgi üzerine düşüncelerini, ancak sen de yaşlandığın zaman anlayabileceksin. Vakit ilerleyecek. Artık yaşanabilecek bir hikayen kalmadığını anladığında, yani gençliğini geri getiremeyeceğini fark ettiğinde, yani sana sadece geçmişle teselli olmak kaldığında, nasıl şeydir sevmek, bileceksin! Senden başka bir “sen” daha yok bunu bil! İnsanların parmak uçlarını düşün, her biri diğerinin başkası! Sende öylesin... Ne güzel değil mi? Senin gibi düşünen, senin gibi hayata bakan, senin gibi hisseden bir başkası daha yok bu dünyada. Senin de bir hikayen var ve bunu sende yaşayacaksın. Ama şunu da unutma! İnsan gitmesi gereken yere yüreğiyle beraber gitmelidir. Yoksa gittiği yerde barınamaz. Bir şeyi sevmediğin an, o işin başlamadan bitmiş olacağını iyi anlat kendine. Sevmeyerek, istemeyerek yapacağın bir işte başarının da hayal olduğunu bil! Hayat boyu “iyilik” tek sermayen olmalı. Bir ayrıntın daha var ama... İyi olmak kolaydır zor olan adil olmak, bunu sakın göz ardı etme! Bazı şeyleri yaparken korkuyorsun! “Yapamayacağım”, “ya böyle olursa” diyerek, riskten kaçıyorsun. Kamlumbağanın ancak kafasını çıkarıp risk aldığında ilerleyebildiğini gör! Senden başka bir “sen” daha yok bunu bil! Sakın umutsuzluğa kapılma! Bizi yaratanın, her birimizi hiç boş bir an bırakmadan izlediğini aklından çıkarma. Yaratan, her yarattığına, bu dünyadaki rızkını hazırlamıştır. Sana ayrılan rızkı ara. Kendine güvenmeyi bir an olsun bile ihmal etme! Güven kazanmanın en büyük sermaye olduğunu en iyi görebileceğin bir yere yaz. Hiçbir şeyi, hiç kimseyi küçük görme. Kendinin ve her insanın farklı bir yere sahip olduğunu zaten biliyorsun. Senin “tek” olman farklı, “kendini beğenmek” ve “büyüklük taslamak” farklı şeylerdir. Ayrıntıları asla atlama, hayatın bir “yap boz” olduğunu unutma, taşları eksik ya da yanlış yerleştirdiğinde, bazı şeylerin yolunda gitmeyeceğini iyi belli, ama küçük şeylere gereğinden çok önem verenlerin, elinden büyük iş gelmeyeceği gerçeğini asla aklından çıkarma! Senden başka bir “sen” daha yok bunu bil! “Benim çektiğim sıkıntıları başkası çekseydi...” diye başlayan sözleri unut! Herkes kendi hayatını yaşar! Kendi yaşantını, bir başkasının yaşantısıyla asla kıyaslama! Her zaman yarış yaptığın sadece kendin ol! İki günün aynı geçmesin. Dakikalar saatleri, saatler günleri, günler ayları, aylar da yılları doğurur. Hayatında boşa geçirdiğin tüm dakikalar toplamanın, yıllarına mal olacağını unutma! Pişmanlık denen şey, mantığının ve kalbinin istemediği şeyleri yapmaktır. Bir karar alacağında mantığın ve kalbini kullan ki, daha sonra ikisinden birine acı çektirme! Özel olduğunu unutma! Ölüm gerçeğinden korkma! Ölümle bir hayatın bittiğini, yeni bir hayatın başladığını bil ve ona göre hazırlığını yap. Eğer böyle yapmazsan, “ölüm” gerçeği her an ensende olacaktır. İnsan ölümlü değildir. Bu dünyadan ayrılış ve başka bir dünyaya geçiş vardır. Ancak sen hep var olacaksın. Ölüm bir koçtur ve kurban edilmiştir. Sonsuz bir hayata sahip olduğunu ve bunu iyi değerlendirmek için bir şeyler yapman gerektiğini fark et! Senden başka bir “sen” daha yok bunu bil! Kar yağdığında, başını kaldırıp onlara bak! Hiçbir kar tanesi, diğeriyle aynı değildir. Hepsi diğerinden farklı ve hepsinin bir hikayesi vardır. İnsanı küçük görme, zira her insanın da hikayesi var! Ama şunu da unutma ki hiçbir şey insan kadar yükselemez ve onun kadar alçalamaz.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Orhan TURAN, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |