..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bir önyargıyı yok etmek, atomu parçalamaktan daha zordur. -Einstein
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Toplum > Kâmuran Esen




3 Mart 2012
Mudurnu'lu Fatma Nine'nin Günlüğü - 25  
Kâmuran Esen
Gışın en büyük eğlencem, kuşlar sevgili günlüğüm. Yalnızlığımızı unutduran guşlar. Serçe guşlarım, garabakal guşlarım. Hem bahçeme, hem pencere gıyılarıma geliyorla. Onlar uçun cam gıyısına avuç avuç döktüğüm pirinç gırıklarını yiyorla. O gadar alıştılar ki, garınları doyunca gitmiyorla. Suçlu, mahzun çocuk gibi duruyorla penceremde.


:AFCG:
Sevgili Günlüğüm;

Bu sene gış pek uzun sürdü. Gardan da sğuktan da bıkıverdik. Sokaklarda buzdan yürünmüyo. Bakgala gitmek, bazara gitmek dert. Misir patlatarak, kestane kebap yaparak gışın ağırlığını aycık hafifletmeye çalıştık. Emme kâfi gelmedi. E bi de yaşlı olunca, her şey daha da zorlaşıyo. Gençliğimizde keklik gibi sekdiğimiz sokaklarda, avcıdan kurşun yemiş ceylân gibi yürüyoz şimdi; dura dinlene, yalpa yapa yapa. Gençliğin, günübirlik misafir gibi gelip gittiğini anlayamadık bile. Ama, baharın mücdecileri cemreler düştüğüne göre, bahar yakındır. Gar galkınca; ak toğukla(kardelen), çiğdemle boynunu uzatmaya başlar toprağın altından.Yoğurt çiçekleri doldurur her yanı. İşte o zaman yüreğimiz ferahlar, akşam güneşi, penceremize bir kahve içimliğine konuk olmuş gibi.

Artık; baharın gelmesini, gar altında uyuyan kır çiçeklerinin açmasını bekliyom. Onlar açınca, benim de gözüm göynüm açılacak. Bahçeme domatis, biber çimi dikecem. Dikecem de; ne ektiklerimizim tohumu bizim, ne diktiklerimizin. Yabancıların bize kakaladığı tohumlardan yetiştirilmiş sebzenin de meyvenin de tadı, ağzımıza yabancı. Yediğim elmanın, armudun gokusunu alamıyom. Meyve mi çiğniyom ağzımızda, laylon torba mı bilmiyom sevgili günlüğüm.

Gışın en büyük eğlencem, kuşlar sevgili günlüğüm. Yalnızlığımızı unutduran guşlar. Serçe guşlarım, garabakal guşlarım. Hem bahçeme, hem pencere gıyılarıma geliyorla. Onlar uçun cam gıyısına avuç avuç döktüğüm pirinç gırıklarını yiyorla. O gadar alıştılar ki, garınları doyunca gitmiyorla. Suçlu, mahzun çocuk gibi duruyorla penceremde. Perdenin altındaki açıklıktan içeriye bakıyorla. Sanki sohbetimizi dinliyorla. Onlar ürküp gaçmasın diye televizyonun sesini gısıyoz, konuşma sesimizi alçaldıyoz. İnsanın yüreği büyük olunca; bir garabakal, bir serçe guşu bile insanın yaşamına renk gatıyo. Saksıda, dal ucundan taze filiz veren bir çiçek, insanın içini gaynadıyo. İşte biz gışı, bu güzelliklerle atlatmaya çalışıyoz.Yaşamımızdaki dikenler arasında, domurcuk gül arıyoz.

Şinci ben bunları yazınca şaşırmışsındır di mi sevgili günlüğüm? Hasdayım demiyom, tansiyonum fırladı demiyom, Memet Amcan’dan yakınmıyom. Bugün hep gözel şeyler yazacam. Derdi, tasayı goydum bi kenara. İzne ayrıldım say sevgili günlüğüm. Gaste okumuyom, tv de seyretmiyom bigaç gündür, moralim bozulmasın diye. Hepsini öteledim. Onlar bi kenarda duragoysun. Nasıl olsa, düzeltmek uçun elimden bi şey gelmiyo. Bigaç gün her şeyi eşitmezden , görmezden gelecem. Yüreğimi dinlendirecem.

Memet Amca’nlan geçinmenin yolunu da buldum otuz beş sene sonra. Gırk yıllık adamın huyunu değiştiremeyeceğime göre, ne diye onla cebelleşim? Nuçun sinillerimi bozayım? O bana surat asarsa, odadan çıkıveriyom. Homurdanacak olursa, sesini duymayım deye televizyonun volumünü yükseldiveriyom. Galatasaray maçı olunca da, bi bahane bulup Memet Amca’nı odasına gönderiveriyom. Git aycık dinlen falan diyom. O odasında dinlenirken de ben ırahat ırahat maç seyrediyom sevgili günlüğüm. Melo’nun gol atınca yaptığı aslan yürüyüşüne gülüyom. Bazen insan böyle küçük gaçamakla yapmak, ufak tefek numarala çekmek zorunda galıyo. Ne yapayım? Maç için gavga edeceğime, ondan habersiz seyrediyom ben de. Geçim dünyası, ne yapacan?

Sinillerim bozulmasın, keyfim gaçmasın deye tv açmıyom dedim ya; aslında yüreğimin öteki tarafıyla çok merek ediyom memleketimde olup bitenleri. Alevi öğretmene yapılan hakaretleri, Pozantı Ceza Evinde çocuklara yapılan akıl almaz uygulamaları, Madımak Oteli davasının zaman aşıma uğrayıp uğramayacağını çok merak ediyom. Dört duvar arasına gapanıp, dünyaya gözlerimi yumamam sevgili günlüğüm.”Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın.” diyemem. “Beterin beteri va, halime bin şükür.” diyemem. Bigaç gün gafamı dinleyim de, eski performansıma geri dönerim. Yurdumun herhangi bi yerinde bi vatandaşamızın derdi, benim de içimi burkmalı. Bir vatandaşa yapılan haksızlık, sanki bana yapılmış gibi beni isyan ettirmeli. Gözü kör, kulağı eşitmez, bütün duyguları körelmiş, ot gibi bi yaşam sürmek bana yakışmaz. Varsın kaçsın keyfim. ” Ulu ağacın başından yel eksik olmaz.” demişler. Çalı olmaktansa, ulu bi ağaç olmayı yeğlerim sevgili günlüğüm. Örüzger estikçe, dallarımı siper ederim gövdeme. Biz ne örüzgerle gördük.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın toplum kümesinde bulunan diğer yazıları...
Balkonlara Asılmış Biberler
Okulsuz - Öğretmensiz Bırakılan Köylerimiz
Atasözlerimiz Üzerine / Yeni Düzenleme
Fatma Nine'nin Günlüğü - 3
Bayramda Anıtkabir Ziyareti Şart Mıdır?
Mudurnu'lu Fatma Nine'nin Günlüğü / Bugün Guşlar Gibiyim
Bir Kadın Kimdir Aslında
Mudurnu'lu Fatma Ninenin Günlüğü / Mudurnu"da Şiir ve Türkü Gecesi
Fatma Nine'nin Günlüğü - 4
Fatma Nine'nin Günlüğü - 5

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kızım Sen Avukat Ol!
Güzel Dilimiz Türkçe
Atatürk'e Mektup
İstanbul Sizin Olsun
Ben Birazcık Deli miyim?
Öğretmenler Günü
Mudurnu'da Bir Günlük Gezi
Yeğenime Yaptığım Peynirli Börek Tarifi
Bişim Efde Heykes Bi Asayip...
Kaybedecek Hiçbirşeyi Olmayana / Ölüm...

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Ne Zaman Seni Düşünsem [Şiir]
Gelseydin Eğer [Şiir]
O Beklenen Hiç Gelmeyecek [Şiir]
Dönüşü Olmayan Gidiş [Şiir]
İşte Gidiyorsun [Şiir]
Seni Özlemenin Kitabını Yazabilirim [Şiir]
Bensiz Yaşamaya Alışacaksın [Şiir]
Çek Beni İçine Bir Nefeste [Şiir]
Sığınacağım Başka Yürek Yok [Şiir]
Uykularında Sev Beni [Şiir]


Kâmuran Esen kimdir?

Okumak ve yazmak bir tutkudur benim için. Yazdıklarımı okuyucularla paylaşmak amacıyla buraya gönderiyorum. Yıllardır, yerel bir gazeteye haftalık köşe yazıyorum. Mudurnu Belediyesinde gönüllü kültür müdürü olarak çalışıyorum. Yayımlanmış Kitaplarım: -Şiirlerle Öyküler - şiir / Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yazarlar Dizisi ( 1988). . . . . . . . -Sevgi Yumağı - şiir ( 1997 ). . . . . . . . . -K. Esen'in Kaleminden Mudurnu - derleme / Mudurnu Kaymakamlığı Kültür Hizmetleri Dizisi ( 2002 ). . . . . . . . . . . -Oynatmayalım Uğurcuğum- deneme , anı / --Senfoni Yayınları ( Haziran / 2004 ) -Mudurnulu Fatma Nine'nin Günlüğü - Baskıya hazırlanıyor

Etkilendiği Yazarlar:
Okuduğum her yazardan veya yazıdan etkilenirim. Bende bir etki bırakmayacak, herhangi bir şey öğretmeyecek bir yazı düşünemiyorum.


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © Kâmuran Esen, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.