Her þey ancak sevgiyle satýn alýnabilmelidir. -Andre Gide |
|
||||||||||
|
Bir gün bana yeni bir ortak geldi. Daha doðrusu sütkardeþi. Aslancýk, benden bir ay büyüktü. Yani aslýnda benim sütaðabeyim olur. Aslancýk’ýn týpký ormanlar kralý aslanýnki gibi kocaman patileri vardý, aslanlar gibi sallana sallana yürürdü. Annem onu emzirmek zorunda kalmýþtý, yoksa açlýktan ölürdü. Aslancýk’ýn annesini zehirlemiþlerdi, ölüsünü çöp kamyonuna koyarlarken görmüþtüm. O sýrada Aslancýk da çaresiz bir þekilde bazen kamyonun önüne geçiyordu, bazen de arkasýna... Bir çöpçü: -Çiðnenip geberceksin! Deyip bir tekme atýnca Aslancýk viyaklayarak oradan uzaklaþmýþtý. Yanýna gittim. Bana kuyruðunu salladý. Kafalarýmýzý birbirine sürttük. Onda bir sýcaklýk hissettim. Birlikte annem gelinceye kadar oynadýk. Annemi görünce ona doðru koþtum. Aslancýk tek baþýna kalmýþtý. Süt emerken bir ara yanýmýza geldiðini farkettim. Hýrlamadým, aksine sütümü onunla paylaþabileceðimi düþündüm. Ben karnýmý doyuruncaya kadar bekledi. Annemin memesini býraktýðýmda da bir hamle yapmadý. Ne zaman ki annem gözleriyle onu davet etti, o zaman süt emmeye cesaret edebildi... Aslancýk’la olan beraberliðimiz böyle baþladý. Artýk bir oyun arkadaþým vardý ve üstelik bu arkadaþ beni tehlikelere karþý da koruyordu. Aslancýk iri yarý bir köpekti, neredeyse benim iki katým. Ben tam bir yerden bitme, üflesen yýkýlacak, adeta bir hayalet... Bana saldýran bir köpek olduðunda Aslancýk hemen imdadýma yetiþir, önüme geçer, beni korurdu. Bir müddet sonra diðer köpekler de bunun farkýna vardýlar ve bana iliþmemeye baþladýlar... Ýkimizi de yalayan, bizimle oynayan annem bir gün süt emmek için yaklaþan Aslancýk’a hýrladý. Demek ki onun süt içme çaðý bitmiþti. Bundan on gün sonra da aynýsý bana yapýldý. Yapacak bir þey yoktu. Çaresiz verilen karara uyacaktýk. Bir müddet annemle beraber dolaþýp yiyecek aradýk. Çöplükleri karýþtýrdýk, bahçelerde dolaþtýk, ormaný hallaç pamuðu gibi attýk. Hatta bir þey yiyen insanlar gördüðümüzde bize de versinler diye onlara yalakalýk yaptýk. Çokça yiyecek bulduðumuz günler olduðu gibi, aç kaldýðýmýz günler de oldu. Ben yiyeceðimi kimseyle paylaþmazdým, ama Aslancýk öyle deðildi. Yerken bir köpek yanýna gelirse yiyeceðinden almasýna ses çýkarmazdý. Hatta önündeki yiyeceði çalan kediler olurdu da onlara bile bakmaktan baþka bir þey yapmazdý. Halbuki o kedilere bir pençe atsa, canlarýný çýkarmak için yeterdi. ● ● ● (Devam edecek...) Ömer Faruk Hüsmüllü
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |