..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yaşamak ne güzel şey be kardeşim. -Nâzım Hikmet
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > İnceleme > Estetik Biçimler > Salih Zeki Çavdaroğlu




9 Ekim 2021
Üçüncü Selim Devrinde Türk Musikisi  
Salih Zeki Çavdaroğlu
Gleneksdekidurumu...el musikimizin III.Selim Dönemin


:IAF:

     Lâle Devri ile başlayıp sosyal ve mimârî hayatta modernleşmeye doğru atılan adımlar, hızlı bir şekilde devam etmektedir. Bu meyanda İmparatorluk günden güne gücünü ve hayatiyetini kaybetmektedir. III. Selim tahta çıktığında takvimler 7 Nisan 1789’ u göstermektedir. Fransa çalkalanmaktadır; bir kaç ay sonra dünyanın seyrini değiştirecek “büyük ihtilâl” yaşanacaktır.
     Yeni Padişah, şehzâdeliğinde Batılı öğretmenlerden siyaset ve sanat dersleri almıştır. Fransa ve İtalya’daki toplumsal hareketleri yakından takib etmektedir. Bu birkimleri sonucunda;
“…1791’ de III. Selim, Ebu Bekir Ratip Efendi’ yi Viyana’ ya yolladı. Ratip Efendi oradan münevver despotizm icraatını anlatan mufassal bir lâyiha yollayarak ıslahat tavsiyelerinde bulundu. Müteakip yıllarda Padişah Londra, Paris ve Berlin’de ilk defa olarak devamlı elçilikler ihdas etti. Bunları ondokuzuncu asırda İran’ a yolladığı elçiler takip etti…” 1
III. Selim buralardan aldıkları bilgiler ışığında, pek sistematik olmayan askerî ve idarî reformlara yeltenir. Nizâm-ı Cedîd adı ile yeni bir piyade sınıfı oluşturur. Yunanistan’ da ayaklananmalar, Arabistan, Balkanlar ve Kafkasya’da ayrılıkçı hareketler başlamıştır. Ancak, bu reformist kararlarına karşı Yeniçeri ve Âyan’ ın direnişi sonucunda, pek başarılı olamaz ve bunu hayatıyla öder.
Oysa III. Selim Devlet’ in yeniden yapılandırılması çalışmalarında oldukça iyi niyetliydi, ancak ;
“…Tarihimizin en büyük ihaneti, III.Selim’ in devleti ayağa kaldırmak için giriştiği hamlelere, kendi çıkarları için direnen ve uzunca bir süre devlet dizginlerini ele geçiren çetelerin ihaneti idi. Şayet, o çok değerli tarih kesitini kurumlarımızı yenileyerek geçirse idik, belki 19. yüzyılın trajik çöküşü yerine, Rus İmparatorluğu gibi kontrollü bir güç sahibi olacaktık…” 2
Yaşanan hadiselere baktığımızda sırf III. Selim dönemi değil, genelde bütün yenişleşme hareketlerinde, yönetimdeki güç odaklarının talepleri dışına çıkılması hâlinde, reformasyonu yürüten lideri bile ortadan çekinmeden kaldırılabileceğini göstermektedir.
“…III.Selim’ in modern anlamda reformcu olmadığı,fakat daha çok 18.yüzyılda selefleri tarafından yapılan türden reformların devam ettiricisi olduğu,diğer bir deyişle Osmanlı sisteminin geri kalan kısmında her şeyin olduğu gibi korunması için askerî güçleri modernleştirmek yolunu benimsediği,Osmanlı sisteminin diğer kısımlarında reform yapmak için,çok sınırlı girişimlerde bulunması tarafından isbatlanır…” 3


GELENEKSEL MUSIKÎNİN FİNAL YILLARI

III. Selim’ in sanatkârlığının, özellikle musikîşinaslığı, onun Devlet adamlığını oldukça gölgede bırakır. Şehzadeliğinde Kırımlı Ahmed Kâmil Efendi’ den meşk, meşhur Tanburî İshak’ dan da tanbur dersleri almıştır. Hatta padişahlığında ; “… ‘Küme Faslı’na geç kalan Tanburî İzak’ ı Harem Ağaları içeri almaz ve bir an incitirler. Olaya şahit olan Padişah, Harem Ağalarını şiddetli bir şekilde azarlar ve ‘Sizin gibi binlercesini bulurum, ama İzak gibi bir üstâdı kolay bulamam’ diyerek, sanatçıya verdiği önemi de bir ölçüde göstermiş olur…” 4
O kadar ki Sûz-i Dilârâ, Evcârâ ve Şevkefzâ başta olmak üzere bulduğu bir çok makam ve bestelediği dinî ve dindışı eserlerle, klâsik ile romantik dönem arasında” III.Selim ekolü” olarak yeni bir devir açar.
“…Osmanlı Hânedânı’ nen en ünlü bestekârı, şair, neyzen ve tanbûrî III. Selim’ in sanat çevresi, Osmanlı Mûsıkîsi’ nde son ihtişâmın yaşandığı, bir yenilik sahnesi oldu. Bu sahnede, yönetmen Padişah’ tan başka,TANBÛRÎ EMİN, NUMAN ve ZEKİ MEHMED AĞA’lar, NÂSIR ABDÜLBÂKÎ DEDE , HAMPARTSUM, KÜÇÜK MEHMED AĞA, ŞEHLÂ HÂFIZ ve KEMÂNÎ ALİ AĞA, GENÇ DEDE ve ŞÂKİR AĞA ile DELLÂLZÂDE, ise oyun dışında kalmayı tercih eden klâsikcilerdi. II.Mahmud’ dan, Halife Abdülmecid’ e kadar geçen 114 yıllık süre, sadece, Osmanlı Musıkîsi’ nin son büyük bestekârlarının değil, aynı zamanda, geleceğin Türk Musıkîsi’ ni hazırlayan büyük musıkîcilerin de yetiştiği bir tarih dilimidir….”5
Bu ekol bir yerde klâsik dönemden neo -klâsik döneme geçişte köprü görevini yapmıştır. Bir önceki yüzyılda elit ve halk mûsikîlerinin birbirleriyle olan yakınlığı, tekrar bir ayrışma safhasına girmiştir.
III. Selim, Osmanlı’ nın Avrupa’ daki elçilerinden her konuda olduğu gibi müzik konusunda da bilgilendirici raporlar ister. 1797’ de Topkapı Sarayı’ nda opera temsilleri verilmektedir. Tanbur, kudüm ve ney’ in yanına keman gibi yaylı sazlar ve klârnetin de bu yıllarda girdiği sanılmaktadır.
Nizâm-ı Cedîd’ in kuruluşuyla birlikte Fransız subayların öncülüğünde, batılı anlamda bir boru-trampet takımı kurulmuştur. Böylece Muzıka-i Hümâyun’ a giden yolda son adımların atıldığını görüyoruz.
“…Yenilikçi Padişah III.Selim’ in Batı müziğine de önem verdiğini söyleyebiliriz.1793 yılında Sâdâbad dönüşü Topkapı Sarayı’ nda bulunan Şevkıyye Köşk’ünde ‘Frenk Rakkas’larını,1797’ de ise ‘Opera Heyeti’ne temsiller verdirerek” izleyecektir. 6

S.Zeki ÇAVDAROĞLU
Temmuz-2008


DİP N O T L A R

1 Cemil MERİÇ, ”Kırk Ambar”, Ötüken Neşriyat, İstanbul, 1980, s.281
2 Mümtazer TÜRKÖNE, ”Ya Devlet Başa; Ya Kuzgun Leşe”, Zaman Gazetesi, 1 Temmuz 2007
3 Alâaddin YALÇINKAYA, ”Islahat, Değişim ve Diplomasi Dönemi (1703-1789” Türkler, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara, 2002, C.12, s.6l6
4 Yalçın ÇETİNKAYA, ”Müzik Yazıları”, Kaknüs Yayınları, İstanbul, 1999, s.132
5 Cînûçen TANRIKORUR, ”Osmanlı Musıkîsi”, Osmanlı Medeniyeti Tarihi, Zaman Gazetesi Yay., İstanbul,1999, c.2, s.511
6 Yalçın ÇETİNKAYA, a.g.e. , s.133

https://ferahnak.wordpress.com/2021/10/09/iii-selim-devri-nde-turk-musikisi/



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın estetik biçimler kümesinde bulunan diğer yazıları...
2. Adam İsmet İnönü' Nün Müzik ile İlişkisi
Güzel Sanatlarımız ve Musıkîmizin '' Muhteşem Yüzyılı ''
Geleneksel Musıkîmizde Güfte Formu ve Güfte Formlarındaki Değişim Süreçlerine Tarihsel Açıdan Bir Bakış
Yılmaz Öztuna
Türk Musıkîsi Devlet Konservatuarı 40 Yaşında
'' Safiyüddin Abdülmümin Urmevî '' Nin Öncülüğünde, 13. Yüzyıl Türk Siyaset ve İdaresinde Olduğu Gibi Türk Musıkîsi’ Nde Yeni Bir Milattır…
Abdülhamid ve Müzik

Yazarın İnceleme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Mukaddes Kitabımız’daki Âyetler ile Tarihî Veriler Işığında: Türkiye’de Yahudicilik Hareketleri
Cumhuriyet' İn Radikal 'İnkilâpları '' Sürecinde Tarihi Musikimiz de Payını Almıştı
Necip Fâzıl" da "Peygamber" Aşkı….
Bir ‘uç Beyi’ : Münir Nureddin Bey
Endülüs İslam Devleti Medeniyeti İçinde Elbette Musıki de Vardı
Osmanlı Düşmanlığı Cumhuriyet Hükümetine Osmanlı Arşiv Belgelerini Dahi Hurda Kağıt Değerinden Sattırmıştı
Yazılışının 600. Yılında Süleyman Çelebi" Nin "" Mevlîd" İ
1930’ Lu Yıllarda Musıkimize Yönelik Tasfiye ve Ayar Sonrası Aralanan Kapı İle Tanışıp Dost Olduğumuz Arap Musıkisi ve Arap Filmleri Maceramız
Ezan Bundan Tam 70 Sene Önce Tekrar ‘rab’ Ça Okunmaya Başlanmıştı.
‘ 2. Adam ‘ İsmet İnönü’ Nün Cumhurbaşkanlığı Döneminde Kültür, Sanat ve Musıki

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Vefatının 67. Yılında Ziya Osman Saba’ Yı Rahmetle Anıyoruz... [Şiir]
İki Bedene Tek Ruh [Şiir]
Adı Konulmamış Duygular [Şiir]
Aşk Bir Terennüm İse [Şiir]
Hayal Bazan Gerçeği Aşar [Şiir]
Sensizlik Beyitleri [Şiir]
Yağmuru Beklerken [Şiir]
Her Şey Geçmişte Kaldı [Şiir]
Vesvese [Şiir]
"" Mâzi Kalbimde Yaradır "" [Şiir]


Salih Zeki Çavdaroğlu kimdir?

Otuz yıldan fazla bir süredir Geleneksel Türk Musıkisi eğitimi aldım. Üsküdar Musıki Cemiyeti' nde 20 yıl korist - solist olarak görev yaptım. Bu güz Türk Musıkisi üzerine makaleler yazıyorum. (bkz. www. musikidergisi. com)

Etkilendiği Yazarlar:
N.Fazıl , C.Meriç, B.Ayvazoğlu,


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Salih Zeki Çavdaroğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.