|
Anasayfa |
Son
Eklenenler |
Forumlar |
Üyelik |
Yazar
Katılımı |
Yazar Kütüphaneleri |
|
|
29 Aralık 2003
Bu Yıl da Böyle Geçti
ESRA BAYKAL
bu yıl da böyle geçti. Çok ben, çok sen gibiydi... |
|
Bu yıl da böyle geçti. Her zaman ki gibi çok bendim bu yılda.
Her zaman yaptıklarımı yaptım...
Seni sevdim, sonra senden vazgeçtim.
Sana aşık oldum, sonra senden sıkıldım.
Bu yılda yine ben gibiydi. İşler yoğun, kafam dolu...Bir sürü insan, bir dolu hayat, bir dolu sorun...Benimkiler, seninkiler, onlarınkiler...Sonra duraklama, yeniden başlama...Çok ben gibiydi, kaygan, inişli çıkışlı, tehlikeli, ama kendi içinde istikrarlı ve planlı. Ne zaman gidip, ne zaman geleceğimi bilerek geçti bu yılda...
Yılın sonuna doğru farklı bir şey yaşamak istedim...Sen yoktun...Bu halimi galiba hiç görmedin. Oysa her halimi, her duygumu, hep seninle yaşadığımı veya yaşayacağımı sanmıştım. Değilmiş, yanılmışım. İlk kez sen yoktun...Belki elimi uzatsam tutacaktım ama tutmak istemedim galiba. Dibine kadar yaşamak, ketum olmak, sır olmak, yalan olmak, yalancı olmak, kuralsız olmak ama bunu sadece kendime saklamak istedim.
Galiba daha rahatım şimdi, zincirlerinden boşalan bir enerji var içimde. Bu iyi bir duygu, keşke sen de yaşayabilseydin benimle. Kimseyi umursamadan, neden veya bahane göstermeden yaşıyorum. Nasıl girersen öyle gidermiş ya yeni yıl; ben de daha kaygısız girmeye karar verdim bu yıla. Sen ne olacaksın, ben ne olacağım, Türkiye’nin hali ve sosyo kültürel değişiklikleri bir kaç haftadır sadece ofis duvarları arasında ilgilendiriyor beni. Kapıdan çıktığım anda hepsini unutmayı öğretiyorum kendime. Eskiden iş konuşmaktan zevk alırdım, artık sıkıcı olduğumu düşünüyorum iş konuşunca.
Dışarda güneş var, etini acıtan soğuğa rağmen. Böyle olmak istiyorum işte; sessizliğin içerisinde çığlığı hissetmek. Lodosken fırtınaya kapılmak istiyorum. Başka bir yer, başka bir hayat yaşamak istiyorum. Bunu menapoza girmeden, kimse adına menapoz demeden yapmak, “İstedim de yaptım, bahane aramadım bile, oh iyi de oldu” demek istiyorum. Cezasına katlanmak istemiyorum, bunun için bedel ödemek istemiyorum. Sadece gerçekten içesine yaşamak istiyorum.
Çünkü ben ancak sorgusuz yaşadığımda mutlu oluyorum. Sorgulayanlardan uzak kalmak istiyorum.
“Sevgili Noel Baba, ........” gibi oldu. Olsun, ben bu sene aşk diliyorum. Hem kendime hem de herkese. Sıradan, öylesine bir sevgi değil de kendinizin en zayıf, en ahlaksız, en sıradışı yönlerinizi öğreneceğiniz bir aşk diliyorum. Sınırlar zorlandığında nerelere gidebileceğinizi göreceğiniz, tutkulu, kıskançlık dolu, edepsiz bir aşk diliyorum size...
Dolu dolu yaşayın diye...
Söyleyeceklerim var!
Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?
Yazıları
yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz
ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız,
yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.
Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.
|
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
|
Arıza hallerin dışa vurumu
Etkilendiği Yazarlar:
Ahmet Altan,Murathan Mungan, Sait Faik, Alain De Paton
|
|
bu
yazının yer aldığı
kütüphaneler |
|
|
|