..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Cumhuriyet fikir serbestliði taraftarýdýr. Samimi ve meþru olmak þartýyla her fikre saygý duyarýz. -Atatürk
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Söyleþi > Seval Deniz Karahaliloðlu




18 Ocak 2006
Marullar ve Bezelyeler Savaþý  
Kadýn erkek iliþkilerini anlamýnýn en kolay yolu, marullar ve bezelyelerin davranýþ biçimlerini incelemekten geçiyor.

Seval Deniz Karahaliloðlu


Kadýn erkek iliþkilerini anlamýnýn en kolay yolu, marullar ve bezelyelerin davranýþ biçimlerini incelemekten geçiyor. Tarihten de eski bu can alýcý meseleyi hala kavramadýysanýz, size naçizane sürücü ehliyet kurslarýnda okutulan trafik kitabýný tavsiye edeceðiz. Hala mý týk yok. Çaresiz, baþ rollerini Þebnem Doðruer ve Gürol Tonbul’un paylaþtýklarý ve Behiç Ak’ýn kaleme aldýðý ‘Ayrýlýk’ oyununa gideceksiniz demektir...


:BACI:
MARULLAR VE BEZELYELER SAVAÞI

Seval Deniz Karahaliloðlu

Kadýn erkek iliþkilerini anlamýnýn en kolay yolu, marullar ve bezelyelerin davranýþ biçimlerini incelemekten geçiyor. Tarihten de eski bu can alýcý meseleyi hala kavramadýysanýz, size naçizane sürücü ehliyet kurslarýnda okutulan trafik kitabýný tavsiye edeceðiz. Hala mý týk yok. Çaresiz, baþ rollerini Þebnem Doðruer ve Gürol Tonbul’un paylaþtýklarý ve Behiç Ak’ýn kaleme aldýðý ‘Ayrýlýk’ oyununa gideceksiniz demektir...

Þimdi durumu bir toparlayalým. Birincisi, bir yýl 13 gün sonra ayrýldýðýnýz ve kendinize itiraf edemeyeceðiniz biçimde sevdiðiniz eski kocanýz sizi telefonla arayarak, geçerken þöyle bir uðramak istediðini söylüyor. Tesadüfe bakýn ki o sýrada tam da kapýnýn önündeymiþ. Ardýndan nazik kahve davetini, ‘istemem, yan cebime koy’ tarzýnda nazlanarak kabul ettikten sonra, ona göre bir yýl 12 gün, size göreyse bir yýl 13 gün süren ayrýlýk muhasebesini yapmaya baþlýyorsunuz. Gerisi mi? Caným devamýný da Ýzmir Devlet Tiyatrosu Karþýyaka Ragýp Haykýr Sahnesi, Oda Tiyatrosunda oynayan ‘Ayrýlýk’ oyununda seyredeceksiniz artýk.
Yalnýz öyle, ‘Ayrýlýk’ oyununa paldýr küldür gidemezsiniz. Önce bir hazýrlýk yapmanýz gerekecek. Birinci duraðýnýz mahallenin manavý. Oradan iyi cins mantar, soðan, mevsimine göre fesleðen veya bulabilirseniz süs biberi aldýktan sonra, doðru markete yollanýyorsunuz. Buradan da bir düzine yumurta, beyaz peynir (sert olacak ve daðýlmayacak) ve beyaz þarabýnýzý aldýnýz mý ilk aþama tamamdýr. Sonra mantarlar, soðan, fesleðen, peynir ve yumurtalarla bir güzel omlet yapýp afiyetle yiyorsunuz. Yalnýz bir miktar omlet oyun sonrasý düþünülerek saklanýyor ve beyaz þarap da buzdolabýnda soðumaya býrakýlýyor. Çünkü dönüþte acilen lazým olacak. Yoksa benim gibi gecenin on birlerinde yana yakýla yumurta, mantar, peynir ve beyaz þarap aramak durumunda kalabilirsiniz. Tüm bu hazýrlýklar tamamlandýktan sonra, eh artýk gönül rahatlýðýyla ‘Ayrýlýk’ oyununa gidilebilir.
Bu arada, hala bezelyeler ve marullar bahsinde takýlý kalanlar için iþin aslýný namý diðer marul Þebnem Doðruer ve namý diðer bezelye Gürol Tonbul’a sorduk .

SDK - Sahi nedir þu bezelyeler ve marullar Allah aþkýna?
Þebnem Doðruer – Oyunda, kadýn ayrýldýktan sonra evliliðini yeniden sorgulamaya baþlýyor. Elinde ise evde bulabildiði tek kitap var. Yemek kitabý. O kitap üzerinden iliþkisini tekrar ele alýyor. Oyunda kadýn erkeðe, ‘Senin bir bezelye olduðunu düþünüyorum. Bezelyelerin görüntüleri kadar tatlarý vardýr. Sen öylesin iþte.’ diyor. Ve ekliyor. ‘Ben marulum. Ýlk bakýþta tadýný anlayamazsýn. Soydukça güzel yerlerine varýrsýn. Bu yüzden bezelyeler ile marullar anlaþamazlar. Sen hep çið kalarak marulun piþmesini bekledin ama bunu bir maruldan beklememeliydin. Beni, artýk sadece bir enginar anlayabilir. Neden dersen enginarlarla marullar birbirlerine çok benziyorlar. Enginarlarý da anlayabilmek için ilk önce onlarýn da kabuklarýný soymak gerekir’ diyor.

SDK – Sebze faslýndan sonra gelelim ‘sürücülerin uymasý gereken kurallar ve motor bakýmý’ isimli kitaba…
Gürol Tonbul – Adam da eþinden ayrýldýktan sonra, boþ durmamýþ. Yýllar önce þoför ehliyet kursu için aldýðý ‘sürücülerin uymasý gereken kurallar ve motor bakýmý’ isimli kitabý okumuþ. Ve iliþkisiyle ilgili inanýlmaz sonuçlar çýkarmýþ. Mesela, ‘Biz iþaret levhasý olmayan kavþaklarda, sað kuralýna uymayan iki sürücü gibi olduk. Bu iþaret levhasý olmayan kavþaklara ayný anda giriyoruz ve doðal olarak çarpýþýyoruz.’ diyor.

SDK – Kadýn ve erkeðin Aristo’ya parmak ýsýrtan bir mantýk ve analiz kabiliyetleri var deðil mi?
Þebnem Doruer – Kadýn bu durumda, her iki bilgiyi de birleþtirerek þöyle ‘zengin’ bir analiz yapýyor. ‘Bu durumda, sen bezelye deðil de bir enginar olsaydýn, o zaman doðal olarak kavþaklar da çarpýþmazdýk.’ Bu arada ses tonlarý da yükselmeye baþlýyor ve tartýþma þöyle devam ediyor. ‘Bir marulun ve ya enginarýn üzerine limon sýkabilirsiniz ama bir bezelyenin üzerine asla. Evliliðimizde bu yüzden anlaþamadýk seninle. Sen hep benim üzerime limon sýkýlmasýndan yanaydýn’
Gürol Tonbul – Adamýn da buna verecek bir cevabý var tabii. ‘Geçiþ üstünlüðü denilen bir þey olmalý.Yolun sað tarafýnda kim duruyorsa, ilk önce o geçmeli. Sen, yolun hep sað tarafýnda durduðuna inanýyordun. Bazen sol tarafýnda durduðun da oluyordu. Ýþte, asýl mesele bu.’

SDK- Sebzeler ve trafik kurallarý bir yana, ‘Ayrýlýk’ oyunu oyunun kahramanlarý gibi sizin de hayatýnýzý deðiþtirdi galiba.
Þebnem Doðruer- Evet, mesela hiç magazin programý izlemezken, þimdi mecburiyetten magazin programlarýnýn en sýký takipçisi olduk. Mecburiyetten diyorum çünkü, oyunda bir dedikodu bölümü var ve deðiþen dedikodu gündemiyle birlikte onlarý da güncelliyoruz.

SDK – O zaman, oyun sürekli yenileniyor öyle deðil mi?
Gürol Tonbul – Evet, mesela Bursa turnesi sýrasýnda yanýmýza bir genç yaklaþtý. Bize, ‘Sizleri üniversite birinci sýnýftayken izlemiþtim. Þimdi, mezun oldum ve Bursa Devlet Tiyatrosu’nda oynuyorum. Oyundan tekrar ayrý bir tat aldým’ deyince Þebnem’le birbirimize baktýk. Aradan tam dört yýl geçmiþ. Neredeyse bir kuþak yetiþmiþ. Dün öðrenci olanlar, bugün bizim meslektaþýmýz olmuþ ve oynadýðýmýz oyun hala keyif veriyor diye düþündük.

SDK – Anladýðým kadarýyla, kadýn ve erkeðin ilgi alanlarýnýn içine sadece magazin programlarý deðil ayný zamanda, dans dersleri, burçlar ve spor salonlarý gibi renkli konular da giriyor…
Gürol Tonbul - Bu oyun, aslýnda zengin alt okumalarýyla ciddi bir sistem eleþtirisi. Günümüzde, Türk toplumunun ilgi alanlarýna dikkat çekilerek toplumdaki bireylerin sürüklendikleri kaos ortamý anlatýlýyor. Mesela spor merkezlerini ele alalým. Günde 250 gr. vermek için yapýlan ‘ölümcül’ diyet programlarý ve bu programlara getirilen ‘kilo vermenin kilo almaktan daha pahalý’ olduðu eleþtirisi. Biliyorsunuz, bireyler 10 milyona aldýðý bir kiloyu verebilmek için spor salonuna 100 milyon ödemenin dayanýlmaz hafifliðini yaþýyorlar.

Þebnem Doðruer – Sonra burçlar meselesi de var. Hatta gerçek burçlarýmýz yetmiyor. Bunlarýn yükselenler ve alçalanlarý da var. Kadýn erkek iliþkisinde burçlarýn alt ve üst kimlikleri tartýþýlýyor. Gerçek kimliklerimizi kaybedip, burçlarýn kimlikleriyle uðraþýyoruz ve toplumdaki bireyler olarak, kimliklerimizi yeniden burçlar üzerinden tanýmlama ihtiyacý hissediyoruz. Kadýn erkeðe oyunda þöyle diyor ‘Senin yükselenin Kova, benim ki de Baþak. Bunu sakýn unutma. Sen, yükseleni Kova olan Aslan bir bezelye olduðun için, yükseleni Baþak olan Akrep bir marulu kýskanýyorsun. Bu çok doðal, yükseleni Kova olan Aslan bezelyeler, yükseleni Baþak olan Akrep marullara ulaþamadýklarý için onlarla olan iliþkilerini küçümsemeye kalkarlar. Tipik olarak bu böyledir. O yüzden, ayrýlmamýz kaçýnýlmazdý.’

SDK – Bu arada, ‘tiyatro için çið tavuk bile yenir’ sözünü, sizler soðan doðrayarak ve ütü yaparak doðruluyorsunuz deðil mi? Bir bakýma ‘ ilahi adalet mi’ desek acaba? (Kahkahalar)
Gürol Tonbul- Evet, öyle bir durum var galiba. Ben soðandan nefret ederim. Bu oyunda, dört yýldýr aralýksýz soðan doðruyorum. Üstelik bir de o soðanlarý yemek zorundayým. Turneye gittiðimiz zamanlarda eðer elektrik tesisatýnda bir problem olursa, omlet çið kalýyor. Çið yumurta yemek bir yana soðanlar da piþmemiþ oluyor. Bir felaket. Sonra ne yaparsam yapayým elimden soðan kokusu da çýkmýyor. Sonra, eskiden þarap þiþelerini açamazdým artýk þarap þiþesi açma konusunda da uzmanlaþtým. Hatta, son zamanlarda þiþeyi açarken mantarýný patlatmayý bile baþarýyorum. (Kahkahadan kýrýlýyoruz….)
Þebnem Doðruer – Ben ütü yapmaktan nefret ederim. Oyun gereði, sahnede dört yýldýr pantolon ütülüyorum. Öylesine, üç dört çizgili filan deðil. Ciddi ciddi jilet gibi olacak. Anlayacaðýnýz resmen ‘ilahi adalet’.

SDK – Sonra þu insanýn boðazýný kamaþtýran bir omlet meselesi de var deðil mi?
Þebnem Doðruer - Evet, turneye çýktýðýmýzda gittiðimiz yörelerden birinde, oyunda piþen omlet kokusu, ön sýradaki bir bayan izleyicimizi o kadar etkilemiþti ki, oyun sýrasýnda bana
‘olmuyor ama boðazýmýz kamaþýyor, biz de omlet isteriz’ dedi. Ben de bir parça ekmeðin üstüne omlet koyup verdim. Oyundaki mutfak tesisatýnda gerçekten elektrik var ve biz ciddi ciddi oyun sýrasýnda omlet yapýyoruz. Yalnýz, burada zamanlama faktörü çok önemli. Öyle göründüðü gibi kolay deðil. Her þey zamanlama ile yakýndan ilgili. Söylediðimiz her sözcükle yaptýðýmýz iþ arasýnda uyum var. Konuþurken çok kýsa süre içinde omleti piþirmek zorundayým. Bu nedenle, zaman zaman iþ kazalarý yaþanýyor. Mesela turne esnasýnda gittiðimiz bir kasabada, elektrik tesisatýnda çýkan problem yüzünden omlet çið kaldý. Sonra ilk oyunlarýmýzýn birinde, Gürol sahnede omleti yerken ‘ah diþim, bu da ne’ dedi. Sahne üzerindeyiz. Durumu seyirciye belli etmemiz lazým. Ben de fýsýltýyla, ‘sakýn belli etme, yemeðe devam et’ dedim. Daha ilk oyunlar ya. Heyecandan yumurtanýn kabuklarýný da omletin içine atmýþým. Gürol’a da o kabuklar rast gelmiþ (Kahkahadan kýrýlýyoruz gülmekten….)

SDK – Sonra Gürol Bey’in ekmeðin arkasýný kopararak ‘kallavi’ biçimde kalan omlet parçalarýný taze ekmek eþliðinde tavadan sýyýrdýðý ve afiyetle mideye indirdiði görkemli sahneyi de unutmamak lazým deðil mi ama? (Bunu söylerken aklýmda omletin muhteþem ‘kokusu’, boðazým ‘kamaþmýþ’ acý acý yutkunuyorum…)
Þebnem Doðruer – Gürol’la konuþarak bazý þeyleri sonradan oyunun ana yapýsýný bozmayacak þekilde biz koyduk. Ve seyirciden aldýðýmýz tepkiyle de bu küçük deðiþikliklerin çok iyi oturduðunu düþünüyoruz
Gürol Tonbul – Hatta, oyun sahnelendikten sonra, oyunu tekrar izlemeye gelen oyunun yazarý ‘Behiç Ak’ da bu ufak tefek deðiþikleri çok beðendiðini söyledi. Gerçekten de bu tip ayrýntýlar, oyuna çok sýcak, doðal ve samimi bir hava veriyor. Belki de oyunun bu kadar çok tutmasýnýn nedeni Behiç Ak’ýn mükemmel bir oyun yazmasýnýn yaný sýra, bu sonradan eklenen samimi, içten küçük ayrýntýlarda gizli.

SDK – Ýzleyiciyle çok sýcak bir iletiþiminiz var deðil mi? Mesela oyun sýrasýnda çiftlerin birbirlerini dirsekleyerek dürttüklerini gördük. Kadýn kocasýna gülerek fýsýltýyla ‘Bak, aynen sen’ diyordu.
Gürol Tonbul – Fýsýltý ne kelime, oyun sýrasýnda son sýrada oturan izleyicinin göz bebeðini bile görebiliyoruz. Oyunu genelde, Ýzmir Karþýyaka Ragýp Haykýr Sahnesi, Oda Tiyatrosunda oynadýðýmýz için tiyatro çok küçük. Dolayýsýyla, izleyicilerin tepkilerini anýnda almak bizi çok mutlu ediyor. Þebnem de ben de uzun yýllara dayalý sahne tecrübesi sonunda seyirciyi bir þekilde oyuna katmanýn oyunu ve oyuncuyu daha dinamik kýldýðýný düþünüyoruz. Her ne kadar okulda bunun tersi öðretilse de biz bunu Ayrýlýk oyununda birebir yaþýyoruz. Yani, zaman zaman Þebnem de ben de seyirciyi oyuna katýyoruz. Mesela, sahnede seyirciyi göstererek ‘Bak, hanýmefendi ne kadar haklý’ filan diyoruz.

SDK – Seyircinin ilgisini bu kadar canlý tutma konunda çocuk tiyatrosundan gelmenin getirdiði avantajý da kullanýyorsunuz deðil mi?
Gürol Tonbul – Þebnem ile ikimizin çocuk tiyatrosundan gelmek gibi zengin bir deneyimi var. Þebnem’le beraber 10 yýl boyunca hem çocuklara, hem de büyüklere yönelik olan oyunlarda birlikte rol aldýk. Dolayýsýyla salonun tansiyonunu, seyircinin tepkisini rahatlýkla ölçebiliyoruz. Bu nedenle, ‘Ayrýlýk’ bu yýl dördüncü senesini dolduruyor. Aslýnda, iki kiþilik oyunlarýn bu kadar süre devam etmesi biraz zordur.

SDK – Galiba ilk baþlarda oyunun bu kadar uzun süre kapalý giþe oynamasýný beklemiyordunuz?
Gürol Tonbul – Evet, son dört yýldýr oyun gerek Ýzmir’de gerek turnelerde kapalý giþe oynuyor ve sürekli yurt içinden davetler alýyoruz. Neredeyse, gitmediðimiz kent kalmadý gibi. Ýlk oyunun teksini okuduðumuzda bu oyun ya çok iyi tutar ya da dört beþ sahneleme sonunda programdan kalkar diye düþünmüþtük. Hatta, oyunun yazarý Behiç Ak yazdýðý oyunlarýnýn birinde yaþanan talihsizlikten çok etkilenmiþ, bize biraz moral bozukluðu ile geldi. Daha sonra oyunun bu kadar çok tutmasýna o bile çok þaþýrdý. Tabii bunda perde arkasýnda emeði geçen bir sürü insanýn da büyük katkýsý var.

SDK – Perde arkasý deyince, sesten ýþýk ekibine, dekora ve kostüme kadar çok geniþ bir destek ekibiniz var. Hepsinin yeri baþka ama özellikle þu muhteþem dekordan da bahsedelim biraz. Mesela o hazýr mutfaðý nereden alabiliriz diye sorsam, sizden bir adres alabilir miyim?
Þebnem Doðruer- (Kahkahalarla gülerek) Hayýr, alamazsýnýz çünkü bütün bayanlarýn bayýldýðý o dekor, Ýzmir Devlet Tiyatrolarý Dekor ve Kostüm Atölyesindeki arkadaþlarýmýzýn çok baþarýlý bir çalýþmasý. Bu yüzden ben Ýzmir Devlet Tiyatrosu Dekor ve Kostüm Atölyesinde büyük bir özveriyle çalýþan bütün arkadaþlarýmýza teþekkür etmek istiyorum. Oyunun dekorunda gördüðünüz her þey sahici. Mesela, ben oyunda eski kocamý, eve kahve içmeye davet ediyorum ve kahve için ciddi ciddi su ýsýtýyorum. Yani mutfak da elektrik tesisatý var. Sonra, zaten þu meþhur omleti birlikte yapýyoruz ve seyircinin gözü önünde gerçekten omlet piþiriyoruz. Ve en önemlisi biz bu sahici mutfak dekoruyla bütün Anadolu’yu dolaþtýk. O gördüðünüz mutfak ve ev dekoru tek tek sökülüyor kamyona yükleniyor. Gittiðimiz yerde kamyondan indirilerek her parça baþarýyla tek tek bir araya getirilerek monte ediliyor. En önemlisi mutfak ‘çalýþýr’ hale getiriliyor. Bu nedenle, bu iþte görevli olan arkadaþlarýmýzýn hakký ödenmez.

SDK – Gördüðümüz kadarýyla sahnede çok eðleniyorsunuz.
Gürol Tonbul - Bazen oyun ne zaman baþladý ne zaman bitti anlamýyoruz bile. Biz çok eðlendiðimiz için bu direk olarak salona yansýyor. Biliyorsunuz, neþe bulaþýcýdýr. Bir kere siz eðlenmeye baþlayýnca ister istemez karþýnýzdaki de eðlenmeye baþlýyor.

SDK – Gelelim oyunun can alýcý noktasýna. Oyunu izleyen bir bayan seyircinin dediði gibi ‘insanýn boðazýnýn kamaþmasýna neden olan’ þu meþhur omlet tarifine.
Þebnem Doðruer – Dolaptan üç yumurta ve beyaz peynir alýnýr. Beyaz peynirin sert ve yaðsýz olmasý gerekmektedir. Çünkü oyun sýrasýnda zamanlama açýsýndan daðýlmadan hemen piþmesi gerekiyor. Sebzelikten bir kuru soðan alýnýr. Bu soðan tercihan boþanýlmýþ eþe ince ince kýydýrýlýr. Boþanýlmýþ bir eþ bulunamýyorsa, elimizde olanla idare edeceðimiz için evdeki koca ya da erkek arkadaþ da olabilir. Ýnce kýyýlan soðanlar sývý yað ile tavaya konur. Birazcýk soðanlar öldürüldükten sonra içine çýrptýðýmýz yumurta ile beyaz peynir ilave edilir. Önceden piþirilmiþ mantarlar da isteðe baðlý olarak karýþýmýn içine konabilir. Omletin piþmesine yakýn mevsimine göre küçük bir süs biberi omletin lezzetli olmasý bakýmýndan tercihen eski kocaya doðratýlýr. Ya da mevsimine göre birkaç yaprak fesliðen. Ama bu fesliðenler mutlaka Bodrum’da yaþayan mimar arkadaþ tarafýndan saksýya dikilmiþ olsun ki, kýskanç eski koca tarafýndan yine bir kýskançlýk sebebi yaratýlabilsin. Yanýnda göbekli marul salatasý da var. Ama marula býçak deðmeyecek. Çünkü eski koca, bu marulu psikoloðun kafasýný koparýr gibi elleriyle doðrayacak. Beyaz þarap açýlacak, kristal kadehlerde ‘þerefe’ dendikten sonra, sofraya oturulacak. Herkese afiyet olsun.

Gündelik kaygýlarýný burçlar, spor salonlarý, son moda ‘diyet tarifleri’ ve magazin programlarý ile unutmaya çalýþanlar için ‘Ayrýlýk’ oyunu bire bir. Üstelik çok ‘lezzetli’ bir omlet tarifi de yanýnda ‘bonus’ olarak veriliyor. (Bonuslar hep kredi kartlarýyla verilmez ya). Üstelik, ön sýralarda da oturuyorsanýz. Þöyle sýcak sýcak ekmek üstü omlet tatmanýz iþten bile deðil. ‘Ayrýlýk’ oyununun, kadýn erkek iliþkileri üzerinden ciddi bir sistem eleþtirisi olduðu göz önüne alýnýrsa, ne diyelim, toplum olarak hepimize ‘afiyet olsun’ demekten baþka söylenecek söz kalmýyor...

.Eleþtiriler & Yorumlar

:: Miz gibi koktu omlet.
Gönderen: Kâmuran Esen / Bolu/Türkiye
22 Ocak 2006
Sevgili Seval; "Ayrýlýk" oyununu izlememe hiç gerek kalmadý.Ýzlemiþ gibi oldum sayende.O kadar güzel yazmýþsýn ki!Hatta omletin kokusunu bile duydum.Ancak,Allahtan hiç yumurta yemediðim için, caným hiç çekmedi.Ýyi ki, omlet yerine; çok sevdiðim bir yemek yapýlmýyor sahnede.Örneðin çið köfte veya saç kavurma.Ben etoburum da.......:)....Teþekkürler......Sevgiyle kal...Kâmuran Esen




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn söyleþi kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Bir Varmýþ Hiç Yokmuþ
"Beni Ben mi Delirttim?" : Ferhan Þensoy
Sineklidað"ýn Efsanesi : Keþanlý Ali"nin Ýbretlik Öyküsü
Tek Kiþilik Oyunlarýn Efsane Ýsmi : Müþfik Kenter
Yaðmur Yaðýyor, Seller Akýyor, Kral Übü Camdan Bakýyor
Rüzgara Býrakýlan Þiirler: "Ýpek Yarasý" ve Ahmet Günbaþ
Yazýyla, Resimle ve Fotoðrafla Geçen 60 Yýl: Fikret Otyam
Caz Fotoðraflarýna Aþýk Bir Usta : Aykut Uslutekin
Mustafa Kemal'in Latif'i
Ruhi Su Ýle Birlikte 40 Yýl : Sýdýka Su

Yazarýn Ýnceleme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
'Kafkas Tebeþir Dairesi'nin Sebeb-i Hikmeti... ''
Ermiþler Ya da Günahkarlar, Ýyilik Ya da Kötülüðün Dayanýlmaz Lezzeti…
Uluslarararasý Ýzmir Festivali 20. Yaþýný Kutluyor.
Anton Çehov'dan Arthur Miller'a, Modern Zamanlarda Düþlerin
Ahmet Adnan Saygun"un Mirasýný Taþýyan Onurlu Bir Sanatçý : Rengim Gökmen
Sahibinden Az Kullanýlmýþ "Ýkinci El" Stratejiler
Ýlhan Berk"in Þiirleri ve Sait Faik"in Öykülerini Gravürde Eriten Adam: Fatih Mika
Efes'li Herostratus ve 'Hukukun Üstünlüðü Ýlkesi'
Tanrýlarýn Takýlarý
Ruhi Su"nun Ýzinde : Köy Enstitüleri

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Ýbneler ve Çocuk Cesetleri [Þiir]
Komþu Çocuðu [Þiir]
Bir Bardak Soðuk Suyun Hatýrýna… [Þiir]
Ýhtiyaçtan [Þiir]
Deli mi Ne? [Þiir]
Sakýz Reçeli Seven Yare Mektuplar [Þiir]
Bir Nefes Alýp Verme Uzunluðunda… [Þiir]
Lord'umun Suskunluðunun Sebeb-i Hikmeti... [Þiir]
Pimpirikli Hanýmýn, Pimpiriklenmesinin Nedeni… [Þiir]
Yere Göðe Sýðamýyorum… [Þiir]


Seval Deniz Karahaliloðlu kimdir?

Bazý insanlar için yazmak, yemek yemek, su içmek kadar doðal bir ihtiyaçtýr. Yani benimki ihtiyaçtan. Bir vakit, hayatýmla, ne yapmak istiyorum diye sordum kendime? Cevap : Yazmak. Ýþte bu kadar basit.

Etkilendiði Yazarlar:
Etkilenmek ne derecede doðru bilemem ama beyinsel olarak beslendiðim isimler, Roland Barthes, Jorge Luis Borges, Braudel, Anais Nin, Oscar Wilde, Bernard Shaw, Umberto Eco, Atilla Ýlhan, Ýlber Ortaylý, Ünsal Oskay, Murathan Mungan,..


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Seval Deniz Karahaliloðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.