Ben bir öðretmen deðil, bir uyandýrýcýyým. -Robert Frost |
|
||||||||||
|
Bir gün, bir parkta otururken, yanýna yaþlý bir adam geldi. Adam, Ali’nin yüzündeki kederi görünce, ona bir bardak çay ýsmarladý. Ali, baþta isteksiz olsa da, adamýn ýsrarý üzerine kabul etti. Adam, Ali’ye kendini tanýttý. Adý Mehmet’ti ve emekli bir öðretmendi. Ali de kýsaca kendinden bahsetti. Mehmet, Ali’nin durumunu anlayýþla karþýladý ve ona bir tavsiyede bulundu. “Oðlum, senin hayatýn þu anda çok zor görünüyor ama aslýnda çok þanslýsýn. Çünkü senin yardýmýna koþacak bir sürü insan var. Sadece sen farkýnda deðilsin.” dedi. Ali, bunu duyunca þaþýrdý. “Ne demek istiyorsunuz?” diye sordu. Mehmet, gülümseyerek devam etti. “Senin rehberlerin, yüksek benliðin, üst ruhun ve diðer tüm varlýklar var. Onlar senin yolculuðunu baþarýyla tamamlaman için sana yardým etmek istiyorlar. Ama sen onlara izin vermiyorsun.” Ali, bunlarý duyunca daha da þaþýrdý. “Rehberlerim? Yüksek benliðim? Üst ruhum? Diðer varlýklar? Bunlar ne demek?” diye sordu. Mehmet, sabýrla açýkladý. “Bunlar senin ruhsal ailen. Seninle her zaman baðlantýda olan ve seni destekleyen varlýklar. Onlar sana her zaman yardým ediyorlar ama sen bunu fark etmiyorsun. Çünkü sen onlara güvenmiyorsun ve kontrolü býrakmýyorsun.” Ali, bunlarý anlamaya çalýþtý ama çok zor geldi. “Peki nasýl güveneceðim ve kontrolü býrakacaðým?” diye sordu. Mehmet, cevap verdi. “Öncelikle onlara teþekkür etmelisin. Çünkü onlar senin için çok þey yapýyorlar. Sonra onlara istediðini söylemelisin. Ne istediðini bilmelerine izin vermelisin. Sonra da onlarýn sana yardým etmesine izin vermelisin. Onlarýn sana en iyi þekilde yardým edeceklerine inanmalýsýn.” Ali, bunlarý duyunca meraklandý. “Peki nasýl yardým edecekler?” diye sordu. Mehmet, gülümseyerek dedi ki: “Bazen hayatýnda mucizeler olacak ve sorunlarýn kendi kendine çözülecek. Bazen insanlar sana yardým etmek için çýkacak ve onlarý tanýmadýðýný bile düþüneceksin. Bazen de iç sesini duyacak ve sana yol gösterecek.” Ali, bunlarý duyunca heyecanlandý. “Gerçekten mi?” diye sordu. Mehmet, baþýný salladý ve dedi ki: “Evet oðlum, gerçekten öyle. Sen yeter ki iste ve kabul et.” Ali, bunlarý duyunca umutlandý. Belki de Mehmet haklýydý. Belki de hayatý deðiþebilirdi. Belki de yardým alabilirdi. Ali, Mehmet’e teþekkür etti ve onunla vedalaþtý. Sonra gökyüzüne baktý ve içinden rehberlerine, yüksek benliðine, üst ruhuna ve diðer varlýklara seslendi. Onlara teþekkür etti ve istediði þeyleri söyledi. Sonra da onlara güvendi ve kontrolü býraktý. Ali, bunu yaptýktan sonra, hayatýnda bir þeylerin deðiþmeye baþladýðýný hissetti. Birkaç gün sonra, eski patronu onu aradý ve ona iþini geri vermek istediðini söyledi. Birkaç hafta sonra, sevgilisi onu aradý ve ondan özür diledi ve onunla barýþmak istediðini söyledi. Birkaç ay sonra, borçlarýný ödeyebildi ve evini kurtardý. Ali, hayatýnýn nasýl bu kadar güzelleþtiðine inanamadý. Ama bunun rehberlerinin, yüksek benliðinin, üst ruhunun ve diðer varlýklarýn yardýmýyla olduðunu biliyordu. Onlara her gün teþekkür ediyor ve onlarla baðlantýda kalýyordu. Ali, artýk neþe, özgürlük ve yaratýcýlýk dolu bir hayat yaþýyordu. ---- Bu öykü, insanýn ruhsal ailesiyle olan iliþkisini anlatýyor. Ruhani aile, Allah’ýn emrinden olan ve insanýn gerçek özü olan ruhun yanýnda, ona yol gösteren, ilham veren ve koruyan melekler, peygamberler, evliyalar, þehitler ve salih kimseler gibi varlýklardan oluþur. Kur’an’da Allah’ýn insanlara rehberlik eden melekleri gönderdiði, bedene üflenen ruhun Allah’ýn emri olduðu ve diðer ruhani varlýklarýn da insanla iliþkili olduðu bildirilir. Bu varlýklar insanlara her zaman yardým ederler ama insanlar bunu fark etmezler. Çünkü insanlar onlara güvenmez ve kontrolü býrakmazlar. Ýnsanlar onlara teþekkür etmeli, istediklerini söylemeli ve onlarýn yardým etmesine izin vermelidirler. Böylece hayatlarý daha güzel olacaktýr. Rehberler, genellikle insanýn hayatýna yol gösteren, ilham veren ve koruyan melekler olarak anlaþýlýr. Kur’an’da Allah’ýn insanlara rehberlik eden melekleri gönderdiði bildirilir (En’am 6/61; Nahl 16/2; Mü’min 40/15). Yüksek benlik veya üst benlik, insanýn gerçek özü olarak tanýmlanýr. Bu öz, Allah’ýn emrinden olan ve bedene üflenen ruhtur (Ýsra 17/85). ----
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Yaver ARANCIOÐLU, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |