..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Umutlarım her zaman gerçekleşmiyor, ama yine de her zaman umuyorum. -Ovid
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > Ömür İsfendiyaroğlu




14 Mayıs 2002
Yıldızlar  
Ömür İsfendiyaroğlu
Daha önce hiç, parmaklarınızla görmeyi, ellerinizle konuşmayı, bacaklarınız olmadan kırlarda koşmayı ve tüm bunlar olmadan özgür olabilme ihtimalini düşünebildik mi?


:CABF:
Sıradan bir günün başlangıcı, hayatta varolan ve farkedemediğimiz güzellikteki resimler…

Yaşam içinde, bize sunulan o kadar çok, değerli hediye var ki…Ve bize verilmiş bu hediyelerin, güzelliğinden kamaşan gözlerimiz, sağırlaşan kulaklarımız, duyarsızlaşan bedenlerimiz; görmek istemediklerini görmemekte ve anlamamakta öylesine ustalaşmışlar ki!

Hayat hep kırmızı gelinciklerle dolu bir tarlada koşmak, yada masmavi denizin iyot kokusunu içine çekmek değil. Öyle Orhan Veli’nin dediği gibi, hava bedava, su bedava, yaşamak hele hiç bedava değil. Kırmızı için, mavi için, yaşamın tüm renkleri için hep ödediğimiz bedeller var.

Hangimiz gün gelmiyor pes etmiyoruz? Hayata hiç düşünmeden ağzımıza geleni söyleyivermiyoruz? Aramızda hiç;
- Lanet olsun! Neden, tüm aksilikler beni buluyor?
diye söylenmemiş bir kişi kalmış olabilir mi?

Biz böyle kendi kaoslarımız içerisinde boğuşurken; hayatın bedelini bizden daha çok omuzlarında taşıyan ve dudaklarından bizden çok daha nadir şikayet sözcükleri dökülen, farkında olamadığımız, öyle çok insan var ki…

Arada sırada, aklımıza; bir kitaptan, bir filmden, yada öylesine sıradan bir köşeden düşüveren; yüreğimizi, keskin bir bıçakla ortadan yarıp, utancımızdan kıpkırmızı kesilmiş yüzümüzü, yüreğimizin kanıyla sıvamaya çalıştığımız anlarda uzaklardan, tam yanıbaşımızdan bizi izleyen...yıldızlar; bazı geceler onları göremesek te, hep orada karanlıkta parlamaya devam ediyorlar. Dünyadaki yerleri çok küçük ama, bizimde bir kerede sayamayacağımız kadar, çoklar.

İster doğuştan olsun, ister sonradan onlar hayatın yükünü, bizlerden çok daha fazla yaşayan ama bu zorluklar karşısında bizi hayrete düşürecek kadar da hayata sıkı sıkıya bağlı, özürlü insanlar. Özürlü insanlar! Bunu söylerken bile utanıyorum. Buraya koyabileceğim hiç bir kelime, utancımı hafifletmiyor.
Ne engelli, ne de özürlü ne yazik ki beni tatmin etmiyor. Bana göre onlar bir bakıma bizim aramızdaki yıldızlar, dünyada sayıları çok, ama özel insanlar. Kimileri bizim onları ittiğimiz karanlığın içinde parlamaya devam ederken, kimileri de karanlığın içinde silinip gidiyorlar.

Engelli diyerek, önlerine kocaman bir engel diken biz değil miyiz? daha ilk baştan.
Neden özürlü demişiz? Hayata karşı bir kabahat mi işlemişler gelmeden önce aramıza. Kim olduklarını bile bilmedikleri birilerinden,ömür boyu, dışlanarak, horlanarak mı özür dilemeye mi mahkumlar yoksa?






Onlara verilen ve bize göre daha kısıtlı olduğunu sandığımız alanlarını, sadece böyle düşünerek bile daraltmıyor muyuz?
Yaşam içinde onların yaşamlarını; özel olan mekanlar, ortamlar yaratarak kolaylaştırmak yerine küçümseyici, dışlayıcı kelime ve bakışlarımızla özgürlüklerini kısıtlamıyor muyuz ?

Onlar da bizim gibi duyguları olan, ağlayan, gülen aşık olan belki de bazılarımızdan çok daha büyük yürekleri olan insanlar. Bizim onlarda eksiklik olarak gördüğümüz herşey o koskocaman yüreklerinde toplanmış. Bu sevgiyi ve içlerindeki yaşam sevincini yaşatmak için bizden her insanın ihtiyacı olduğu kadar, teşvik ve ilgi bekliyorlar. Bizden çok fazla şey istemiyorlar. Tek istedikleri onları görmemiz.

Daha önce hiç, parmaklarınızla görmeyi, ellerinizle konuşmayı, bacaklarınız olmadan kırlarda koşmayı ve tüm bunlar olmadan özgür olabilme ihtimalini düşünebildik mi?

Lütfen, başımızı biraz kaldırıp, daha önce görmediğimiz uzak ama çok yakın yıldızlara bakalım. Belki de yıldızların arasından bize verilen hediyelerin güzelliğini çok daha iyi görebilir, yaşama daha farklı gözlerle bakabiliriz.

Yüreğiniz özürsüz sevgilerle dolsun…




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
Nilüfer'e, Nilüferime...
Yaşam Mucizedir
Thenedos'un Şarkısı II
Geç Kalmış Bahar
Abasıyanık, Adasıyanık, Yüreği Yanık Biri …

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Hayatımda İlk Kez Bir Kadın İçin Heyecanlanıyorum
Hayata Dokunmak
İstanbul Calling, İstanbul Embracing
Nişa Oyunu
Meleklerin Gözyaşı
Bir Rüya
Şimdi
Düşümün Öte Yanı
Mentollü Umutlar
Tak Oğlu Tak, Bir Tek "Aşk"ı mı Buldun Takacak!

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bulmaca [Öykü]
Pulkanatlı Öykü [Öykü]
İçinden bir isim tut [Öykü]
O Pity Pity Karamela Sepeti [Öykü]
Servi [Öykü]
Buluşma [Öykü]
Seni Seviyorum... [Öykü]
Maskeli [Öykü]
Sinek [Öykü]
Düşmek [Öykü]


Ömür İsfendiyaroğlu kimdir?

Kişiliğimin tam anlamıyla gitmek istediği yoldan gitmek ve bunu yaparken de başkalarının bam tellerine dokunabilme isteği çoğu zaman hissettiğim. Yaşamımın hiçbir evresinde yazı olmadan yaşayabileceğimi düşünmüyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
Okuduğum her kitaptan, her satırdan, her cümleden kısacası; yaşamın sözcüklerinden etkilenirim


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ömür İsfendiyaroğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.