..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ben bir dünya yurttaþýyým. -Sokrates
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Sinema ve Televizyon > Yûþa Irmak




1 Eylül 2022
The Man Who Wasn’t There 2001 (Orada Olmayan Adam)  
Yûþa Irmak
Gözle görülemeyen bir quantum parçacýðý ile kimsenin “görmediði” bir berber arasýnda ilinti kuran Coen Kardeþler’in, Ed Crane’e biçtikleri rol mutlak deðil, bir film-noir gereksinimindendir herhalde… Çünkü kaderimizin fonksiyonunun karanlýk ya da aydýnlýk yüzlerce olasýlýktan birine çökmesinde tercihlerimizin ve “fýtratlarýmýzýn” da etkisini yadsýya bilir miyiz?


:FGA:
Ýþ yerinde çay ve sigara aralarýnda denk gelirsem “kitaplar ve sinema” üzerine yapýlan ayaküstü tüm konuþmalarý can kulaðýyla dinler, bildiðim bir þeyler varsa sýrf arkadaþlarýn anlatýmlarýný zenginleþtirmek için ben de ara ara konuþurum…

Bir de çocuklar benim anlatým þeklimi seviyorlar. Sanýyorum ayrýntýlarý, replikleriyle birlikte söyleyince hoþlarýna gidiyor. Hal böyle olunca bir deðil, iki sigara içmek zorunda kalýyoruz her muhabbette…

Ancak bu seferki film muhabbetine dahil olamadým çünkü konuþtuklarý filmi seyretmemiþtim. Bizim Faruk “-sen bu filmi nasýl kaçýrdýn?” deyince “-gözden kaçýrmak istemezdim ama kaçsa da dünyanýn sonu deðil ya söz seyredeceðim” dedim…

Ekibin konuþtuðu filmin ismi: “The Man Who Wasn’t There” (Orada Olmayan Adam)

Her gece kitaplara sarýlmak yerine, bu sefer bu filmi seyrettim. Baya da bir not alýnca yazýsýný da yazayým istedim.


Film, 2001 yapýmý ve Joel ve Ethan Coen kardeþlere ait. Nasýlsa spoiler verme gibi kaygým da yok. Filmi bu zamana kadar seyreden etmiþ, etmeyen de seyretmiþ gibi okumuþ olsun.

Evet, gelelim filmin analizine…

Gözle görülemeyen bir quantum parçacýðý ile kimsenin “görmediði” bir berber arasýnda ilinti kuran Coen Kardeþler’in, Ed Crane’e biçtikleri rol mutlak deðil, bir film-noir gereksinimindendir herhalde… Çünkü kaderimizin fonksiyonunun karanlýk ya da aydýnlýk yüzlerce olasýlýktan birine çökmesinde tercihlerimizin ve “fýtratlarýmýzýn” da etkisini yadsýya bilir miyiz?

Hiç sanmýyorum…

Varolmamasý gereken bir yerde, kendisini hiç de “iplemeyen” bir hayatý, “orada olmayan” kelimelerle tüketmeye çalýþýyordu. Seçim yapma, fýrsatlarý deðerlendirme yaþýný geride býraktýðýný biliyordu. Ama sandý ki, küçük ve bir yere kadar “adil” olan kurgusunu hayatýn kurgusuna eklemleyebilir. Sandý ki oynadýðý oyun iþe yarayabilir, sýradan insanlar da “yýrtabilir”, pek de ahlaki olmayan bir yolla, zararsýz bir ayrýcalýk edinebilir. Ama kazýn ayaðý öyle deðildi, fallarda çýkan balýklar gerçekliðin sularýnda yan yatar, kokuþurlardý… Hayatýn kurgusu elimdi, suç izafi, gerçeklik belirsiz.

Cinayet, Ed Crane’in aklýna gelebilecek en son þeydi…

Efendim, Joel ve Ethan Coen kardeþlerin filmi “The Man Who Wasn’t There” (Orada Olmayan Adam) noir hareketini noksansýz temsil edecek bir yapýt. Son derece karanlýk, üzücü, kara mizah yüklü bir film “Orada Olmayan Adam”: Ölümü yaklaþan birine “neler hissediyorsun” diye sorulduðunda açýða çýkan negatif enerji kadar kesif, “neler hissediyorsun” sorusu kadar sýkýcý ve sýradan pek çok aþina durumu þaþýrtýcý ünlemlere dönüþtürecek kadar da baþarýlý geldi bana…

Kestiði saçlarýn canlý bir organizma olduðunu düþünen ve onlarý kesip atarak aslýnda pek de iyi bir þey yapmadýðý fikrinde olan Ed’in hayatý hakkýndaki duygularý “saçlara” duyduklarý kadar naif deðildi. Kayýnpederinin berber dükkânýnda kayýnbiraderi ile birlikte çalýþan Ed, hayatýnýn tümünü berber olarak geçirmek niyetinde deðildir. Dükkâna gelen bir müþterisinin o dönemler için büyük bir atýlým olarak görülen kuru temizleme projesi aklýný çeler, ortaklýk için gerekli olan 10 bin dolarý nasýl bulacaðýný bilmektedir. Karýsýnýn çalýþtýðý maðazanýn patronu Dave ile kurduðu iliþkinin farkýnda olan Ed, Dave’e hitaben bir mektup yazar. Amacý Dave’e þantaj yaparak gerekli parayý vermesini saðlamaktýr. Her þey savaþ sonrasýnýn, 1940’lý yýllarýný soluyan Amerika’sýnda olduðu gibi, sakin, muti ve kolay olacaktýr. Ancak olay neredeyse “kaza” sayýlabilecek bir cinayetin iþlenmesine kadar varýr, Ed içine düþtüðü mecrada daha birçok karanlýk sýrla karþýlaþýr. Çünkü “gerçeklik” dediðimiz þey sistemle sorunlarýný mecburiyetten askýya almýþ, endiþelerini derli toplu döpiyeslerinin ve takým elbiselerinin altýna saklamýþ bu korkulu topluluk kadar aldatýcýdýr. Herkesin baþýný emanet ettiði ama kimsenin fark etmediði berber Ed’in “görünmezliði”nin iþe yarayýp yaramama olasýlýðý birbirine denktir. Hayatýný yasalarýn getireceði adalete ve kendisi adýna kararlar veren kuþkucu bir sisteme býrakmýþ, bir durum için en fazla iki ya da üç ihtimal öngörebilecek kadar köreltilmiþ modern insan, nihai yörüngesini seçmeden önce diðer olasýlýklarý hýzla tarayan ve kendisi için mümkün olan en iyi geleceði saptayan küçük quantum parçacýðý kadar bile farkýnda deðildir gerçeðin. Farkýnda olmasa da yaþar, kaderin onlarca yöne daðýlmýþ görünmez raylarý üzerinde… Gözle görülemeyen bir quantum parçacýðý ile kimsenin görmediði bir berber arasýnda ilinti kuran ve avukat karakteri dolayýmýyla açýktan Heisenberg’in Quantum mekanikleri için getirdiði “Belirsizlik Prensibi”ne atýf yapan Coen Kardeþler’in söz konusu ilintiyi kara film türü içinde belirginleþtirmeleri Kardeþler’in “kiþisel” tercihleri olsa gerek… Çünkü Belirsizlik Prensibi’ne göre insan öngörülemez onlarca, belki yüzlerce olasýlýk içinde savrulan mutlak bir zavallý, mutlak bir mahkûm deðil… Çünkü ayný anda sýnýrsýz sayýda ve yerde olabilen elektron bir parçacýða, mesela bir protona çarparsa eli ayaðý düzgün bir hidrojen atomu meydana getirebilir. Yani dalga fonksiyonunun kara, kötü, çýkýþsýz noktalara çökme olasýlýðý aydýnlýk, mutlu geleceklere çökme olasýlýðýna eþtir. Yörüngesini deðiþtirmek isteyen bir quantum parçacýðý gibi, kendisi için mümkün olabilecek en iyi olasýlýðý farkýnda olmaksýzýn araþtýran Ed Crane’i bulunduðu noktaya getiren en önemli pay onun “fýtrat”ý ile de ilgili olduðu çok açýk aslýnda.

Billy Bob Thornton Basit Bir Plan, Býçak Sýrtý ve Kesiþen Yollar filminde olduðu kadar baþarýlý; iyinin ve kötünün, þiddetin ve nahifliðin ayný anda ayný bünyede yaþabileceðinin bir delili gibi duran yüzü, Orada Olmayan Adam’ýn konsepti için biçilmiþ kaftan. Yine bir Ethan-Joel Cohen yapýmý olan Fargo’da da izlediðimiz Francis McDarmond ailesinden, geçmiþinden, kendisinden velhasýlý hiçbir þeyden memnun olmayan ama bunu “güçlü kadýn” maskesi altýnda gizlemeyi baþaran Doris rolünde harika bir performans sergilemiþti. Filmin siyah beyaz olmasý, ýþýðýn keskin kontrastlarla deðil, yüzeylerin sýnýrlarýný neredeyse belirsizleþtirecek kadar yumuþak tonlamalarla kullanýlmasý ilgiyi olgu ve olaylardan çok kiþilere ve onlarýn bilinemez dünyalarýna çekiyor ki bu da kardeþ yönetmenlerin istediði þeydi zaten. Vardýðý nokta tartýþýlýr olsa da, kayda deðer donelerle oluþturulmuþ saðlam bir senaryosu var Orada Olmayan Adam’ýn. Cannes film festivalinde birincilik ödülünü -yine Heisenberg’in ilkelerine gönderme yapan- David Lynch’in “Mullholand Drive”ý ile paylaþan Orada Olmayan Adam, burada olan form ve temalarla ortaya çýkabilmiþ en iyi filmlerden biri desem sanýyorum realiste bir tespitte bulunmuþ olurum. Filmin, çýkardýðý belayý eline yüzüne bulaþtýran, içinde bulunduðu aileden ve yaptýðý iþten epey sýkýlmýþ orta halli bir adam üzerine kurulu olmasý yönetmenlerin önceki filmlerinden biri olan Fargo’yu epey anýmsatýyor… Gerek final, gerekse baskýn olarak görülen suç-ceza ve adalet örgüsünün 1946 yapýmý meþhur “Postacý Kapýyý Ýki Kez Çalar” filmini hatýrlattýðýný da söylemem gerekir. Bu benzeþme aslýnda çok doðal, çünkü Coen Kardeþler filme adýný veren romanýn yazarýndan, James M. Cain’in dünyasýndan övgüyle söz etmiþlerdi…

Filmden bir replik:

“Bir hayalettim; ne ben kimseyi görüyor, ne de kimse beni görüyordu. Daris ile konuþmazdýk. Bu o kadar da garip deðil. Garip olan o öldükten sonra onunla konuþmak istemem. Ýstemediðim sýrlarla yapayalnýzým. Anlatmaya niyetim de yok zaten”

Seyretmemiþ ve seyretmeyi düþünenlere þimdiden iyi seyirler diliyorum en iyisinden, en güzelinden…



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn sinema ve televizyon kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Sinema Kültürel Meselemiz Haline Ne Zaman Gelecek?
Türk Sinemasýnýn Ezberini Bozan Yönetmen
Çit Filminin Düþündürdükleri (Rabbit - Proof Fence 2003)
25. Saat Filmi
Scenes Of A Sexual Nature (Aþk Manzaralarý) Filmi Üzerine
Bize: "Bol Acýlý" Aþk Lütfen…
Amistad Filmi ve Türkiye’ye Gelen 70 Afrikalý Devlet Baþkanlarý
Big Eyes (Büyük Gözler) 2014 Filmi Üzerine
Dünyanýn Bütün Sabahlarý (Tous Les Matins Du Monde 1991) Filmi Üzerine Birkaç Kelam…
Yapay Zeka (Artificial Intelligence 2001) Filmi Üzerine Birkaç Kelam…

Yazarýn eleþtiri ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Neyimizi Kaybettik
Chp, Gerçekten ‘demokrat’ Mýdýr?
Seviye
Bir Çatýþma Zemini Olarak Kültür
Dikkat Bu Bir Siyasi Yazýdýr!
Milletlerin Ruhunu Taklit Öldürür
Hizipçi Memur Partisi Chp
Arzu Yeterli Deðil
Chp’nin Psikopatolojisi
Yarýn Bekleyebilir Þiir Kitabý Üzerine

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Sakin Bir Acý [Þiir]
Geldim [Þiir]
Sözün Çiçeði [Þiir]
Gözbebeði Turþusu [Þiir]
Bir Hicran Naðmesi [Þiir]
Sevgiliye Hasretle [Þiir]
Geceye Kâside [Þiir]
Benimle Ölür Müsün? [Þiir]
Beste-i Nigar [Þiir]
Bilemezsiniz [Þiir]


Yûþa Irmak kimdir?

Felsefe ve edebiyat aþýðý! Yayýncý, gazeteci ve kitapsever. . .


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Yûþa Irmak, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.