• ÝzEdebiyat > Deneme > Doða ve Dünya |
81
|
|
|
|
Toroslarda bir gezi anýnda düþünceler. Geçmiþ ve gelecek arasýnda baðlantý. |
|
82
|
|
|
|
Gözleri gökyüzünde kanat çýrptýktan sonra aðaçlarýn dallarýna kondu. Þimdi kuþlarýn þakýmasýný daha da rahat iþitiyordu. Kuþlardan hangisinin solist, hangisinin vokalist olduðunu ayýrt edebilmek mümkün deðildi. Tabiatýn evrensel müziðiydi bu. |
|
83
|
|
|
|
Hemþerimiz Cemal Nogay, Beydaðý’nýn puslu tepelerine bir göz attýktan sonra þöyle cevap vermiþ: “Sayýn Bakaným; vakti zamanýnda Beydaðý yeþil bir kuþakmýþ. Ormanlarýndan ceylanlar koþar, kuþlar ötermiþ. Derken bakýmsýzlýk ve yangýnlar sonucu aðaçlar yok olmuþ, Beydaðý bir bozkýra dönüþmüþ. Þehrim Malatya için Beydaðý’nýn aðaçlandýrýlmasýný dilerim.” |
|
84
|
|
|
|
Bir küçük nilüfer gibiyiz...Gölden baðýmsýz gibi görünsek de tamamen ayrýlmaz köklere göle baðlýyýz.
|
|
85
|
|
|
|
Katmer katmer yapraklý sütleðenler, gül taklidi yapsalar da hep yeþil kalacaklar. Yazýk. Oysa nasýl hevesle öykünüyorlar güle.
Sarýyla cilalanmýþ yapraklarýyla saçkýranlar...
Topluiðne baþlý beyaz çiçekleri, ince uzun boyunlarýyla salýnan çobançantalarý, maviþ mügeler, sapsarý lahana çiçekleri, mor mor çiçeklerinden bal akýtan ballýbabalar, morun lacivertle karýþtýðý araptaþaklarý, unutmabeniler...
|
|
86
|
|
|
|
Hayatýnýz boyunca hiç içinde yaþadýðýnýz bu dünyayý deðiþtirmek isteyen bir insan olmayý istediniz mi? Büyük liderler, büyük insanlar gibi siz de bu dünya’yý kendinizce deðiþtirmeyi hiç düþünüp, hayal ettiniz mi?Olaya gerçekçi ve objektif bir açýdan yaklaþtýðýmýzda, bu dünya’yý aslýnla kim deðiþtirmek istemez ki.
|
|
87
|
|
|
|
Fakat aralarýnda yukarýda kýsmen belirttiðim kuþ bilimcilerinin hayata bakýþ tarzlarý her nedense benim için ayrý bir deðere sahip oldu. Ornitoloji deniyormuþ kuþ bilimine. En iyi görüntüyü alabilmek için doðayý çok yakýndan tanýmalarý gerekiyor. Fotoðrafçýlýk, kameramanlýk arazi þartlarýnda yön bulma, harita okuma, iklimsel ve coðrafi özellikler ve elbette yabanýl hayatýn þu sevimli yaratýklarýnýn biyoloji ve beslenme rejimleri ve göç yollarýný bilmek olmazsa olmaz þartlardan biri |
|
88
|
|
|
|
Doðan, ölür; konan, göçer. |
|
89
|
|
|
|
Topraðýn saçlarýný okþayarak yazýyorum bu satýrlarý...
"Sanki içimde bir kilim var. Kelimeler su gibi geziniyor kilimin üstünde. Anlattýkça kilim yýkanýyor, renkleri açýlýyor." Kilimin renklerinin açýlmasý yazarken daldýðým bir rüya olsun istiyorum ve bu rüyadan uyandýðýmda bunu yeryüzünün sýnýrlarýnýn, topraðýn susuzluktan çatlamýþ nasýrlý elleri gibi çatlamasýna, kýrýlmasýna yormak istiyorum. Umudumu matruþka bebekleri gibi çoðaltýp, uyanýkken gördüðüm rüyalarla emzirip, yazarken çektiðim sancýlardan yanardað olan umudumun sönmemesi için yeni sebepler doðuruyorum. Ve bu sancýlar sadece bende sýnýrlý kalsa da, doðumlar okuyanlarýn benliklerine de aþýlansýn, içlerindeki yorgun deli taylarýn yelelerini kýnalasýn diye dua ediyorum parmaklarýmla. "Laf insanýn içinden seke seke geçiyor. Sekerken hangi taþa konup, hangi yamaçta eðleneceðini sen bile bilemiyorsun." |
|
90
|
|
|
|
Þimdi evimiz taþ toprak yýðýný. Ýçindeki hatýralar ise yapýlan yolun altýnda kaldý. |
|
91
|
|
|
|
Gitmeyi hayatýn merkezine yerleþtirenler
Aslýnda yok edenlerdir göz yaþlarýný
Varlýðýna inanmadýklarý insanlarýn |
|
92
|
|
|
|
Somali'li kadar aç ve onun kadar bitap. |
|
93
|
|
|
|
Ne geçmiþim var ne geleceðim. Tüm saatlar durmuþ. Akrep ve yelkovan kudurmuþ. Tam sevme zamaný ya da duygularý coþturma zamaný derken ve at gibi koþmak isterken, bacaðým kýrýlýr. Hayat beni iþte o zaman vurur. Dallarda kirazlar salýnýp durur. Bense aðzým açýk bakarým öylece. Hayattan tat alamam böylece. Neden hayat bana hep ayný oyunu oynayýp durur. Bundan içimdeki çocuk sýkýlýr.
|
|
94
|
|
|
|
Pencereme vuran güvercinler döküldüler. Ben onlara bir þey yapmadým. Her þey kendiliðinden oldu. Sadece ben evim sýcacýk olsun istemiþtim. Karda kýþta evim soðuk almasýn diye cam taktýrmýþtým. Nereden bilecektim güvercinlerin pencereme çarpacaðýný. Nereden bilecektim benim rahatlýðýmýn bir baþkasýnýn huzurunu bozacaðýný. Evim benim yuvamdý sadece. Sýðýndýðým bir dört duvardý. Oysa masmavi gökyüzü ve yemyeþil dallar onlarýndý. |
|
95
|
|
|
|
Bunu lise sonda yazmýþtým. En kapsamlý denemem diyebilirim. |
|
96
|
|
|
|
Bu dere ile ben ayný lisaný konuþuyoruz.buradaki çiçeklerle, bu gökyüzü ile, üzerime dolacak olan bu toprakla ben ayný lisaný konuþuyoruz. |
|
97
|
|
|
|
Yazýmýz masum bir genin itiraflarýnýn devamýdýr. Sýkýcý olmamasý için ayrý ayrý bölüþülmüþtür. |
|
98
|
|
|
|
Yeþili, kýzýlý, sarýsýyla tabiata renk ve soluk veren yapraklara ömrümün her döneminde hayran olmuþumdur. Þekilleri ve çizgileri profesyonel bir ressam elinden çýkmýþ kadar estetik gelir bana. Her ne kadar çiçek ve meyvenin yanýnda ikinci planda kalmýþ gibi görünse de onlar da Allah'ýn mucizevi eserlerinden biridir. Aðaçlarýn vazgeçilmez süsleridir. |
|
99
|
|
|
|
Oruçtan yeni çýkmýþ gibi denizden kana kana su içen, kýzýl rengi üzerine yorgan yapmýþ kumlarýn üzerinde yalnýzým ve yine kendimle konuþuyorum. Güneþ’in, suyu kendine çektiði andaki bu muhteþem manzarada bir an sahildeki kumlarý kendime benzetiyorum, |
|
100
|
|