• İzEdebiyat > Deneme > Anılar |
561
|
|
|
|
Bana bir masal anlat baba…içinde denizle balıklar,yağmurla kar olsun….anlatırken tut elimi uykuya dalıp gitsem bile bırakıp gitme sakın beni….. |
|
562
|
|
|
|
17 yaşındaydım, lise sondaydım. Laf olsun diye girdiğim bir sınavı kazanmam, beni Amerika'ya götürdü; hem de hiç planlamadığım halde. Ailemden 1 yıl uzakta kalıp, kendimi tanıma sürecime inanılmaz katkıları olan, dünyanın neresinden gelirse gelsin her tür |
|
563
|
|
|
|
17 yaşındaydım, lise sondaydım. Laf olsun diye girdiğim bir sınavı kazanmam, beni Amerika'ya götürdü; hem de hiç planlamadığım halde. Ailemden 1 yıl uzakta kalıp, kendimi tanıma sürecime inanılmaz katkıları olan, dünyanın neresinden gelirse gelsin her tür |
|
564
|
|
|
|
Sen her zaman en güçlü "sen"sin sanırsın yaşamda
hiç kaybetmeyeceğini düşünürsün.
Bu kez ne dersin ? Kaybeden kim ?
Biliyorum inanmayacaksın bana,
her zamanki gibi kendi aldatmacanı yaşayacak
"vazgeçtim" diyeceksin..
|
|
565
|
|
|
|
Ailemden uzak ilk bayramım. |
|
566
|
|
|
|
Tabi ki ilk işim evin içinde zaten bizlerden birileriymiş gibi dolaşan örümceklerden birini alıp elimin üstüne koymak ve beni ısırarak “örümcek kız!!” yapması için onu zorlamak oldu!Uzun ince bacaklı örümceklerin hiçbiri bu kutsal görevi başaramadı. |
|
567
|
|
|
|
Araf dediğiniz nedir ki? İlla arafı yaşamak için ölmek mi gerek sizce,siz hiç yaşarken arafta kaldınız mı? |
|
568
|
|
|
|
Yutkundu, yanıt vermek ne kadar zordu, aslında ağlamak istiyordu ama akıtamazdı yaşlarını
erkek adam ağlamazdı hele asker adam hiç ağlamazdı....
Yüzünde acı bir gülümseme belirdi, kısık bir sesle
“ bugün benim doğum günüm” diyebildi....
|
|
569
|
|
|
|
Yitiktim duygularımın karmaşasında.Evrensel bir hezeyandı benimkisi |
|
570
|
|
|
|
Baba
Bana bir masal anlat baba…içinde denizle balıklar,yağmurla kar olsun….anlatırken tut elimi uykuya dalıp gitsem bile bırakıp gitme sakın beni…..Diyor şarkıda…
|
|
571
|
|
|
|
1986-1987 Öğretim Yılıydı. Mudurnu’nun Karataş Köyü İlkokulu’nda öğretmendim. Yalnız çalışıyordum. Beş sınıfı birden okutuyordum. Yalnız çalışmak biraz sıkıcıydı, yorucuydu. Yorucu olmasından pek şikâyetim yoktu da, yalnızlıktan bunal |
|
572
|
|
|
|
Söz vermiş, Hoca’yı hasta yatağında gördüğümde ağlamayacaktım…
Ellerine sarıldım, öptüm…
O ki, Hoca, -bu güne kadar- elini kimselere öptürtmemiştir.
Ama bu kez mani olacak güçte değildi…
Boynuna sarıldım…
Dudaklarım, akli baliğ olmayan bir çocuğun dudakları gibi gerildi gerildi…
Ama kendi kendime söz verdiğim için ağlamamaya gayret ettim…
Ağlamamak için dudaklarımı dişledim, ısırdım…
Ve gözlerimin önünde koca bir geçmiş, film şeridi gibi akmaya devam etti…
Ağlamayacaktım ama Hoca’nın hasta yatağındaki o halini görünce…
İçten içe kaynayıp durdum…
Sonra…
Sonra kaynayıp kaynayıp köpürerek taşan bir süt kazanı gibi gözyaşlarımı tutamadım.
Ağlamamak için kendi kendime söz vermiştim ama…
Ama… |
|
573
|
|
|
|
O gün işimiz yoğundu. Okullarda karne verme telaşı tüm yöneticileri ve öğretmenleri olduğu kadar bizi de sarmıştı. İşimiz gereği okulları dolaşıyor, işlerin nasıl gittiğini yerinde görüyorduk.
|
|
574
|
|
|
|
Yalnızlık yolculuğumdan sevgilerle... |
|
575
|
|
|
|
Yoruldum...İnsanların arasında kendimi aramaktan...Her yeni yüzde kendi kimliğimi sorgulamaktan yılların ardında koşmaktan sonra... |
|
576
|
|
|
|
Güzel: s. Biçimindeki uyum ve ölçülerindeki denge ile hoşa giderek hayranlık uyandıran: Güzel kız. Güzel çiçek. Yalının en güzel odası bizimdi (Türk Dil Kurumu). |
|
577
|
|
|
|
Yaşamınızdaki küçük ayrıntıların nedenin düşündünüz mü ? Bazen bunların içinizde, ne kadar büyük yer tuttuğunun ayrımına vardınız mı hiç ?
|
|
578
|
|
|
|
Gökyüzüne baktığımda binlerce hatta milyonlarca yıldızla karşılaşıyorum ve merak ediyorum;bunca yıldız ne düşler,nasıl yaşar,nasıl öylece durur? |
|
579
|
|
|
|
sitenin tüm çocukları toplanmıştı başına... |
|
580
|
|
|
|
Uyanıyorum.
Yeni bir güne başlıyorum. Bugün de yaşamım boyunca yaptığım gibi yaşadığım, gördüğüm, hissettiğim şeyler arasında bağlar kurmalıyım.
Geçmiş günlerde kurmayı başardıklarımı ise daha bir sağlamlaştırmalıyım.
|
|