• İzEdebiyat > Öykü > Başkaldırı |
121
|
|
|
|
Neden? Neden ilişkimizin diğerlerinden farklı olduğuna, neden sonunun mutlulukla bitebileceğine inanmıyorsun?
|
|
122
|
|
|
|
Herkes gündelik yaşamın hay-huyunda, herkes işinde-gücünde;
mutlular mutlu-mutsuzlar mutsuz. Ama yine de insan gibiler.
Ben, insan gibi olamıyorum.
Kimse görmüyor ama ben farkındayım ‘büyük son’un,
o kıyametin gelip-çattığının.
|
|
123
|
|
|
|
Bu öykü seçimlerden önce yazıldı. Bizimle ilgili. |
|
124
|
|
|
|
küçük bir sözcük pek çok anlatmaya bazen o kadar yeterki bakışların ve sözün her yerde aynı kaldığı zamanda sadece gırtlağından çıkacak küçücük bir kelime belki hep aynı ama herşeyde farklı bir anlam katan kelime |
|
125
|
|
|
|
Uyku gözkapaklarının üzerine oturmuştu. Daha önce hiç ağır olmadığı kadar ağırdı bu kez...Gözkapaklarının üstüne yerleşen bu tatlı ağırlık, densiz bir huzursuzluk yaratıyordu içinde. |
|
126
|
|
|
|
Otele vardığında saat 6:20 idi. Kapıdaki vale koşarak arabanın yanına geldi, kapıyı açtı. Ahmet arabadan inerken yaklaşık bir saati olduğunu düşünüyordu. Lobide oda anahtarını uzatan adam Ahmete gülümseyerek ;
- Günaydın, harika bir sabah Ahmet bey. Yine çok dakiksiniz. Dedi.
Ahmet, yüklü bahşişle yıllardır ağzını sıkı tutan adamına baktı. |
|
127
|
|
|
|
Aynı yatakta yatsalar da, sisler ardında kaybolan bedenlerini yeniden keşfetmeye çalışan karı kocanın ölüm döşeğinde "katlederek" aşkı keşfedişi...
Katli vacip bir aşk... |
|
128
|
|
|
|
Dicle gözünü açtığında sabahın güzel türküsüyle uyandı.
Evleri binyıllardır kahpeliğe,zulme,acıya ve ölüme baş eğmeyen ama yorgun surların karşısındaydı. |
|
129
|
|
|
|
Saat 20:03
Annem haklı mıydı acaba?İnsanın yapısı hiç mi değişmiycekti?Hep mi o ego hüküm sürecekti bu gezegende?Bilmiyorum.Geleceği gör-
me konusunda annem kadar yetenekli değilim.Ama bir de şöyle düşünelim tamam insan değişmedi,egolar hükmüne devam etti,bende öldüm
gittim.Düşüncelerimi taşıdım o tarafa.Cehennemde devrim yapabilicek kadar güçlü müyüm? |
|
130
|
|
131
|
|
|
|
paranoyak düşlerin bağ bozumu ....bozum olan uykuların arasına sıkıştırlmış |
|
132
|
|
|
|
tetik haydi uyandır beni
hadi uyandır...
daha ne kadar uyurum böyle?
kendimden ve ondan habersiz.
hadi uyandır beni
uyandır ki
bir daha onsuzluğa açmamayıyım gözlerimi... |
|
133
|
|
|
|
Bugünkü Türkiye de nereden, nereye gelindiğini, gösteren, özellikle genç neslin ders almalarını
istediğimiz bir anı. Saygılar. |
|
134
|
|
|
|
Her şeyin bu kadar ucuz olduğunu ancak o gün başıma gelenlerden anladım.Aydınlık gecelermin nasıl da çok kısa bir zamanda karardığını ancak o gün gördüm.Küçücük umutların koca bir yaşamı saracak kadar büyüdüğünü an an yaşamıştım. Derken, yıldızlar sıradanlaştı, Geceler tekrar eski duyarsızlığına soyundu. Çevremdeki herşey nasıl da birden öyle sönükleşti Tanrım anlatamam..... |
|
135
|
|
|
|
Emzikleriyle ölen çocuklar... Gözleri kızarmış babalar... Açlıktan kemikleri sayılan çocuklar... Söyleyin bana bunlardan kim- kim etkilenmez ki? |
|
136
|
|
137
|
|
|
|
Sesimiz yok oluyor onca insanın arasında, hırsımız biraz daha bileniyor sadece. Amelelere sigara dağıtıyoruz, ama patronun yakasına yapışır gibi yürekten. Elimizdeki en büyük adalet, tek dal sigara... Bizim olmayan denize karşı, ciğerlerimizin bizim oluşunu dibine kadar kutluyoruz. |
|
138
|
|
|
|
Seni düşünmek bile güzeldi
Kuşlarla konuşup
Ağaçlarla paylaştım yalnızlığı
Kalbim duracağı an
Gözlerinde hissettim kurtuluşu
Oysa sen,
Sonum oldun... |
|
139
|
|
|
|
önyargının başka meali; peşin hüküm!
ahlak kavramı, ya? ırz, namus, iffet…
daha çok… aburu, sililik, perde; devam et…
onur, erdem, haysiyet, şahsiyet, azamet…
ya başka, gurur, etik, kimlik, benlik!
|
|
140
|
|