|
Anasayfa |
Son
Eklenenler |
Forumlar |
Üyelik |
Yazar
Katılımı |
Yazar Kütüphaneleri |
|
|
Sevdalanalım
Orhan Bani
Şiir > Garip
Hadi, yine öyle bak seviyor gibi, yeniden yak yüreğimi
Kızarsın yüzüm, tutulsun dilim, bir garip olalım, sevdalanalım
Vakit çok mu geç, sevemezmiyiz, ağarmış saçlarımın suçu benimmi?
Varsın geçsin yıllar, ağarsın saçlarım, yine öyle bak, beraber yanalım
Pek bir şey söyleme, seviyorum deme, yıllar çok şey aldı, sözüm yok kendime
Ben yine suskunum, ben yine sensiz, bir nedeni yok, seviyorum nedensiz
Gönül had bilmiyor, yak ki yanalım, dö
[DEVAMI]
|
|
|
• İzEdebiyat > Deneme > İlişkiler |
741
|
|
|
|
Bir sabah yeni yazimin yayinlanmasini kutlarken,kendimce, basladi macera... |
|
742
|
|
|
|
AKIL’A SESLENİŞ
Yıldızların sayısınca akıl var dostlar akıl.Ben burada 4 grup üzerinden okuyucumla dertleşmek,paylaşmak,analiz edip, insanlar üzerinde çevremizde gözlemlerimizi pekiştirmek adına buna sesli bir düşünce diyebilirsiniz.
1. Akıl ŞEYTANİ.
2. Akıl CİNNİ.
3. Akıl HAYVANİ.
4. Akıl İNSANİ.
|
|
743
|
|
|
|
Yokluğunu alın yazım bilirdim, bir kopmuş yaprak gibi düşerdi. Sana uzanmak isteyince elim, cesaretim olmazdı sana dokunmaya…
|
|
744
|
|
|
|
anlatılacak ne çok hikaye vardı ve ne az zaman |
|
745
|
|
|
|
İşte o zaman; beni unuttuğun, artık yazmadığın zaman, dolabımda sakladığım mektuplarını çıkarıp tekrar tekrar okuyacağım. Ve yine senin yanımda olduğunu varsayıp sevincimden ağlayacağım...
|
|
746
|
|
|
|
Defalarca haykırdım sesim çıkmadı,ellerim yazmadı,gözlerim söyleyemedi..ama hükümsürdügün baska uçurumlardan bütün benliğim haykırdı "GİTME"... VE SADECE BEN DUYDUM...SENSE OLMASI GEREKENİ YAPTIN.."GİTTİN"... |
|
747
|
|
|
|
sevgilerin karşılıklı olmasını beklememek... |
|
748
|
|
|
|
Koskocaman 4 sene oldu bitanem. Yeri geldi ağladık, yeri geldi güldük... Hep seninleyim güzelcim. |
|
749
|
|
|
|
Yanılsamaların kahpe gecelerinde gün mecbur piç sevişmelere ve bugün bu şehir hiç olmadığı kadar orospu. |
|
750
|
|
|
|
Bir gün, bir yerlerde, bir dağın ta doruğunda bir fenerin ışığını görmüşcesine o ışığa yönelse, arıtsa nefsini hırsından, yıkasa benliğine bulaşmış karayı...Günün doğuşundaki kadar batışının da güzel olduğunu hissedecek ve bir cana bir gül diyen şu zavallı çocuğun gözlerindeki sevgiyi hissedecek.. |
|
751
|
|
|
|
Ellerinde her bir anının ayrı hikayesi, ellerinde kanlı ölümlerden bir yaşam çizgisi... |
|
752
|
|
|
|
Laiklik ve türban istesek de, istemesek de ülkenin gündemine oturuyor. Daha önceleri sakal, sonra gençlerin saç uzatması,
erkeklerin taktığı küpeler bile bazı çevrelerce yadırganıyor.
Türban gibi yaşlı kişilerin bıraktığı sakala da gericiliğin, yobazlığın simgesi gözüyle bakılmıştı. Aynı sakalı aydın kişiler
bıraktığı zaman imaj oluyordu. Moda yaratıcıları vaktin
birinde, topatan kavunu gibi türbanın hotuzlu bağlama şeklini
moda diye lanse ederse, şiddetle karşı çıkanların eşleri bu modaya uymayacak mıdır? Saygılar. |
|
753
|
|
754
|
|
|
|
Kadın, her zaman kapalı kutu olarak görmek istemiş kendini ve öyle yansıtmaya çalışmış karşısındakine. |
|
755
|
|
|
|
Yaşam döngüleri yaşatıyordu bize, o oyuncuyken, ben seyirciydim, şimdiyse ben oyuncuydum, o seyirci...
Yılların ardından, aynı sahnede sahnelenen tek kişilik oyunu ben oynuyordum şimdi. Fakat alışık olmadığım
sahne ışıkları gözümü alıyor, alkışlar içim |
|
756
|
|
|
|
Dışardan gelen güçle değil, özündekinde ara hayat ırmağının coşkusunu....Bir sevgi bağında üzümler der...koruksa...bekle olgunlaşsın..ama bil ki...senin gözlerindeki ışıktır hayatı aydınlatan...Kaynağından gelir özsu...Unutma... yumruğun kadardır gücün diye korkma, o yumruğun içindeki azimdir önemli olan...Yaşamak...zoru başarmak...bu olsa gerek.
|
|
757
|
|
|
|
Hayat özgür iradeler için çoklu bulmacalarla dolu. Bazen yukarıdan aşağı tuttu zannediyorsun, ama bir bakıyorsun ki sağdan sola tutmamış. Empati yaparak, cinsel tercihleri ve kimlikleri ortadan kaldırarak karşıdakini irdelemek ,deja vu ya gerek kalmadan bu dünyada zaman kazanmanı sağlıyor. Ne de olsa ne yaşarsak yaşayalım, belli bir zaman diliminde yaşayacağız. İyi veya kötü,dolu dolu veya boş. Ama aşk bence hayatta en çok zaman harcanan ve çoğu için de boşa zaman geçirilen bir mesai durumuna düşüyor. |
|
758
|
|
|
|
tutku üstüne bir deneme !!! |
|
759
|
|
|
|
“Belki yoluna kor bir demli çay her şeyi” |
|
760
|
|
|
|
Düşmeyi anlat dedi bana.. Düşmenin nasıl bir şey olduğunu.. Yaptığın hataların ardından, sana sunduğum laneti kabullenişini ve sonsuz düşüşünü anlat bana.. Binlerce yıllık kuraklıklardan ve her ölümlüyü binbir çileyle yok edecek acılardan geçtin.. Zihnine oyunlar oynadım.. Delirmen için neyim varsa yükledim sırtına.. Düşüşün anlam kazanmasın diye adını bile koymadım yalnızlığının.. Sadece fiile odaklan diye "düşmek" dedim yaptığın şeye ve sana "düşen" sıfatını ekledim kendi aklımda.. Şimdi hadi anlat dedi.. Seni en tepeye çıkardıktan sonra sonsuz yolculuğun olan düşüşe kendi elimle sunuşumdan sonra.. Neler oldu.. Anlat.. Dedi.. |
|
|
|