• İzEdebiyat > Deneme > İlişkiler |
201
|
|
|
|
Çocukluğumdan beri hayatımda, tanımak istediğim ancak sevilmeme korkusuyla uzak durma kararı aldığım, böylece tanıyamadığım değerli kişiler oldu. Bir de aynı şekilde, benden uzaklaşmayı tercih eden bazı arkadaşlarım, dostlarım oldu. Zamanla edindiğim farkındalıklarla, istemeden bu kişileri kendimden, benim uzaklaştırdığımı anladım. Her biriyle yaşadığım tüm anlar için şanslıyım. Onlara kızdığım, olanları anlamlandıramadığım, hatayı kendimde ancak yanlış yollarda aradığım, zamanlar oldu. Şimdi sadece, birlikte geçirdiğimiz güzel anları, sevgiyle hatırlıyorum. Kimbilir dünya küçük, günün birinde belki onlardan birileriyle tekrar karşılaşırım. Karşılaşmasam bile hepsinin kalbimde ve zihnimde özel bir yeri var.Benden uzakta olan sevdiklerime, benim için önemlerini hissettirmeyi başaramamış da olsam, onlarla , kavga da etmiş olsam, vefasız da davranmış olsam, terk etmiş ya da terk edilmiş de olsam, birbirimizi anlayamadığımız anların, artık hiçbir önemi yok gözümde. Onları düşününce sadece bir ışık parlıyor gözlerimde ve yüreğimde.
Her aldatma sevgililer arasında gerçekleşmez. Sizi bırakıp giden, yerinize başkasını seçen bir dostta, bazen insana kendini aldatılmış hissettirir. Nedense insan, kendisi ile ilgili, iyi olan her şey, sonsuza kadar sürsün ister. Sürekli dünyanın kendi çevresinde dönmesini bekler.
Oysa sevgi gerektiğinde, sevdiğinin gitmesine izin vermek ya da yeri geldiğinde bırakıp gidebilmektir. Varlığın ona huzur sağlamıyorsa, artık seninle mutlu olamıyor, seninle paylaşacak bir şey bulamıyorsa. Ya da içinde yüzdüğün hüzün denizinde kendisinin de boğulduğunu hissediyordu, başka birine yönelmesini anlayışla karşılamak gerekir.
|
|
202
|
|
|
|
Ne buyuyup asik oldugunu sanan cocuklarin, ne de sevgililer gunune ozel satis yapan kimsesiz cocuklarin gunun anlamini ifade edebiliyordu… Gorunen o ki hepimiz sevgisizdik. |
|
203
|
|
|
|
En çabuk eskiyen kıyafetleriniz, en çok onları giydiğiniz, kirlettiğiniz ve tekrar tekrar yıkadığınız için, en sevdiğiniz kıyafetlerinizdir. Gerçek yaşamda en büyük zararı hep en sevdiklerinize verdiğiniz gibi. |
|
204
|
|
|
|
Henüz küçüksün ama büyüyeceksin. |
|
205
|
|
|
|
Baş belan oldum ama aşk belan olmam korkma... |
|
206
|
|
|
|
Haksız düzenlerinizi ve yalnız sizin yararınıza işleyen adaletinizi kabul etmiyorum!
|
|
207
|
|
|
|
SEVDALANIRIZ... AMA HİÇ DÜŞÜNDÜKMÜ ASLINDA NEYE SVdEaLAYIZ? |
|
208
|
|
|
|
Her şeyimizi borçlu olduğumuz annelerimize, kalbimizden kopan kelimelerimiz armağan olsun... |
|
209
|
|
210
|
|
|
|
Hayallerinin ve kaygılarının sevgilisinin, bu zamanda nasıl bu kadar masalsı olabildiğini, ne başkasına, ne kendine, ne de kalemine anlatmak imkansızdır artık.Tek istediğin sonu yazılmayan bir masalın kahramanı olmaktır.
|
|
211
|
|
|
|
Her neden bir sonuç doğuruyor sonra o sonuç yeni bir nedene yer açıyor. Dünyanın yuvarlak olması gibi dönüp dolaşıp aynı yere varıyor ama neyseki bir yerde bitip aşağıya düşüp bizi bir sona terketmiyor. |
|
212
|
|
|
|
Yönümüzü nasıl belirleyeceğiz yarınlara yürürken? Pusulamız şaşarsa, yabancı kıyılara savurursa bir dev dalga bizi?... |
|
213
|
|
|
|
Hayat sevmediklerimizi karşımıza çıkarır hep, ne zaman ki sevdiğimiz birine rastlarız o zaman da iş işten geçmiş olur. Bir insanın sevmediği insanlar arasında yaşaması tam bir işkencedir. Bu işkence sevilen bir insanla karşılaşıldığında son bulur; ama sonradan gelen mutluluk da mutluluk olmaz. Böyle bir yaşantı, insanın yüreğine çakılan bir çividir. Yüreğimize her gelen çerçeveli bir fotoğrafını asar. Yüreğimiz öyle kanar ki, her kan damlası her bir resmi kaplar. O zaman anlarız ki, yüreğimize her giren onca kişi aslında bizi incitmiştir. Hayat gereksiz ilişkiler yumağı haline gelmiştir. |
|
214
|
|
|
|
Farkındalık bekliyorum. Adalet istiyorum. |
|
215
|
|
|
|
Sadakat,ihanet ocağıdır aslında. İhanet bütün gücünü sadakatten ve sadakat beklentisinden alır. İhanet sadakatin güçsüz yanıdır. |
|
216
|
|
|
|
Modern bir Romeo-Juliet öyküsü.
60lı yılların ortalarında ilkokulda okuyan bir çocuktum. ‘Batı Yakasının Hikayesi’ni (West Side Story) ilk kez o zaman izledim. |
|
217
|
|
|
|
Sacma sapan nedenlerle kavgalar, arka arkaya hakaretler ve beraberinde gereksiz kota kullanimi… Gunumuz asklari bu kadar basit ne yazik ki. |
|
218
|
|
|
|
Hayat,pazar yeri, paran kadar alabildiğin ve tadına bakabildiğin, önemli olan bu pazar yerindeki gibi kararın demokratik, seçimin alternatifler içinde olabilmesi, kim, bozuk bir çileği tezgaha koyup, yüksek fiyata almayanı dövmeye cesaret edebilir ki ya da malı tezgaha koymadan satmaya çalışan ya da tezgahtaki malı sadece istediğine satan birini pazarda ister ki. |
|
219
|
|
|
|
Şiiri öne çıkarışımın birinci nedeni, ülkemizde çok üretilmekte oluşudur. Tuvalet kapılarına, duvarlarına kadar sözüm ona şiir götürmüş bir milletiz. Başka ülkelerde böyle bir şey var mı, bilmem. Üzülelim mi, sevinelim mi?...Doğrusu kararsızım. |
|
220
|
|
|
|
Her kedi bir insandır. Bu benzetme kedilerin değişken ve özellikle bencil karakterinden ötürü yapılır. Aslında her insan bir kedidir.
CATS, müziğe büyülenenlere ve kedi sevenlere.
|
|