• İzEdebiyat > Deneme > Din |
441
|
|
|
|
Ne büyük bir imtihandı Hz. İbrahim’inki… Hangi birimiz bu sınavdan onun kadar rahat ve başarıyla çıkabilirdik. Verdiğimiz sözü çabucak unuturduk. Fakat o unutmadı, Allah için en değerli varlığına bıçağı dayadı. Allah da onu mükâfatlandırdı. Bizler de o hadiseden sonra kurbanı bir adanmışlık ve teslimiyet ruhu içerisinde sembolik olarak değil, bir sembol olarak kesiyoruz. Ne mutlu kurbanını sembolik değil, adanmışlık sembolü olarak kesenlere…
|
|
442
|
|
|
|
Allah’a olan yakınlığımın ve teslimiyetimin kanıtıdır namaz ve Rabb’ime yakınlaşmak için önemli bir yoldur. Ancak dünyadayken Rabb’ime yakınlaşmaya yol aramaz ve O’na secde etmekten kaçınırsam, ‘o gün’ istesem de secdeye kapanmaya gücüm yetmeyecektir:
|
|
443
|
|
|
|
Her imtihanımda Seni göreyim; yaşadığım her olayı beni eğitmek ve imanımı olgunlaştırmak için hayır ve hikmetle yarattığını bana unutturma. Zorlu görüntülerle yüzleşme zamanı geldiğinde, sabır ve tevekkül göstermeme yardım et. |
|
444
|
|
|
|
Bakıldığında inanan ya da inanmayan bütün insanların günlük yaşamı ve yaptıkları işler birbirinin aynı gibi görünür. Ancak aralarında oldukça büyük bir fark vardır. Bu, insan hayatına dair çok önemli bir gerçektir ve iman etmeyen insanlar bu gerçeği kavrayamazlar. |
|
445
|
|
|
|
... mallarını adeta sırtlarında taşıyan kişilerin aksine, emanetleri inananların binekleridir ve onlar karanlıktan aydınlığa doğru yol alırlar…
|
|
446
|
|
|
|
İnsanların çok fazla düşünmeleri istenmiyor. Zihinleri eğlenceyle, tv dizi ve programlarıyla meşgul ediliyor. Birçok insan ekranda gördükleri dışında pek bir şey bilmiyor; ne verilirse onu alıyor. Bugün ne giyeceğini, ne yiyeceğini, nereye gideceğini ekrandan öğreniyor. Akşam yemeği sonrası yine ekran başında saatlerce dizi filmler izleniyor.
|
|
447
|
|
|
|
Bu söz, cahiliye toplumu bireylerinin zor zamanlarında ve ihtiyaçları olduğunda yanlarında gerçek bir dost bulamamaları nedeniyle doğrudur. Oysa yaşamda dostluk, vefa ve sadakat gibi kavramlar çok büyük önem taşır. |
|
448
|
|
|
|
Kadın ya da erkek, eğer eşinde Allah’ın tecellisi olan aklı ve güzel ahlakı görür, ruhu onunla tatmin bulursa, her türlü çileye, her türlü zorluğa göğüs gerer, mutluluğu yaşar. İşte bu gerçek aşktır, Allah aşkının yansımasıdır. Bu aşkı samimi yaşayan insan, ölümü de, acıyı da kabul eder. |
|
449
|
|
|
|
Bir süreç gerektiren ve bu süreçte zarar görme riski de olan borç konusundaki şahitlikte, açıkça kadının rahatı gözetilmiş Kuran'da. Ve şahitliğin getirdiği gerginlik ve sorumluluk iki kadına paylaştırılmış. Ateist arkadaşlar, Kuran'da yer alan tüm şahitlik gerektiren konularda bir erkeğe karşı iki kadının şahitliği var zannediyor olabilirler. Ancak bu sadece borç konusu için geçerli bir durum. Mesela fuhuş yapıldığına dair 4 şahit getirin deniyor ayette. Burada cinsiyet belirtilmiyor. Şayet kadının aklı yarım görülse ya da ikinci planda olsaydı, 4 erkeğe karşı 8 kadın olması gerekiyor denirdi. Ancak böyle bir ayrım yok. Cinsiyeti ne olursa olsun sadece 4 şahit deniyor. |
|
450
|
|
|
|
Ramazan gönül dünyamızı tamir ve mamur eden müstesna bir aydır. Çağın hastalıklı ruhunu ancak bu ayın manevi dermanlarıyla tedavi edebiliriz. Günümüz insanlarının içindeki manevi boşluğu ramazanın huzur iklimiyle doldurup çölleşen ruhlarımızı yeşertebiliriz. On bir ayın sultanı olarak vasıflandırılan bu güzide zaman dilimiyle ilgili nice methiyeler dizildi. Yine de hakkıyla ifade etmeye güçleri yetmedi kalem sahiplerinin. |
|
451
|
|
|
|
Yaşanan olay olumsuz gibi görünüyorsa bu, kötü şans, uğursuzluk ya da işlerin ters gitmesi nedeniyle değildir. Evrendeki her olayın Allah’ın dilemesi ile gerçekleştiğinin bilincindeki mümin, hiçbir konuda üzüntü ve ümitsizlik yaşamaz. |
|
452
|
|
|
|
Yaşamın kısalığını ve belli bir vakitte öleceği gerçeğini geç bile fark etse, insan kendisini gözden geçirerek, yaşantısını Allah’ın istediği şekilde yeniden düzenleyebilir. Önemli olan; fark ettiğinde telafisi olmayacak kadar geç olmamasıdır.
|
|
453
|
|
|
|
Nefsini değil ruhunu besler mümin. Ruhu derinleştikçe güzelliklerden ve nimetlerden daha fazla haz alır, Allah’ın gücünü ve sanatını gereği gibi takdir eder. Yüzeysel insan, Allah’ın lütfettiği nimetleri ve güzellikleri göremez. |
|
454
|
|
|
|
Bir insan bilgisiz olabilir, deneyimsiz hatta saf olabilir. Ancak kişinin Allah’a samimiyetle bağlı olması çok önemlidir. Allah, Kendisi’ne yönelmek isteyen kullarına mutlaka doğru yolu gösterecek, onları hidayete ulaştıracaktır. |
|
455
|
|
|
|
Belalar, insana Rabb’i karşısındaki aczini hatırlatır. Kişi, Allah’a yönelir, dua eder. Zorluğu giderecek olan Allah’tır; bunun bilincinde O’ndan yardım diler. Zorluk kalkıncaya kadar yaşadığı zaman, onu Rabb’ine daha yakınlaştıran eğitim sürecidir. |
|
456
|
|
|
|
Yüce Allah’a kesin bilgiyle iman eden, her şeyin karşılığını O’ndan bekleyen, O’ndan gelenden hoşnut olan, O’nun sınırlarını koruyan ve O’nun beğendiği ahlakı yaşayan samimi inananlar ruh güzelliğine sahip olabilirler. |
|
457
|
|
|
|
Sahte ilahlarını terk ederek Allah’a yönelen bir insan, boşlukta sürüklenmekten kurtulur, tek gerçek ilah olan Allah’a sığınarak, yalnız O’na kulluk ederek huzur ve güven içinde yaşar. Şirkin karanlıklarından –Allah’ın dilemesiyle- nura çıkar.
|
|
458
|
|
|
|
Güneşli bir havaydı. Biz terliyorduk. Bahriye’nin oğlu Özgür vardı yanımda. İşportada o gün işler kesattı. Bizim evin arka balkonunda oturmuştuk. Özgür’le, karşı evin balkonundaki kız bakışıyorlardı. Kapı çaldı sonra... Kapıda bekleyen Lut’tu. Sakalları, pamuk gibi olmuştu kesmeyeli. Araba fabrikasına yaptığı iş başvurusu sakallı olduğu için kabul olmamıştı üstelik! Oturduk, üzüldük. Onun yanındayken ne sövebilirdik, ne de boş konuşabilirdik.
|
|
459
|
|
|
|
Zaaflarını yenerek Allah’ın hoşnutluğu amacıyla kendisini kontrol edebilen insan, ruh terbiyesinin ilk adımını atmıştır. Yapması gereken; nefsini besleyerek et yığını bir beden olmaktan çıkmak, ruhunu beslemek, onu, kavuşmayı umut ettiği cennete uygun hale getirmektir.
|
|
460
|
|
|
|
Müslümanlar tarihte hiç bir zaman "bozguncu" olmamış, gittikleri her yere, her insana güvenlik ve huzur götürmüşlerdir. .. Kur’an merhameti, adaleti, güzel ahlakı, hoşgörüyü, barışı öğretir. İslam bozgunculuğu lanetler, İslam barıştır. |
|