..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Kirazlar ve dutların tadını çocuklar ve serçelerden sor." -Goethe
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - İronik
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

Tüylerin Diken Diken
ergun tekkalmış
Şiir > Bireysel

gün gelir dôner geceye aydınlıkta hiç göremediğin bir el gelir de örter üstünü

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Öykü > İronik
81 
 Sadece Ben Varım Kendimde  (Dilara Yiğit)

Varlıkla cezalandırılmış gibiyim. Hiçbir şekilde yok olamıyorum. Yaralı ruhu hiç silemeyeceğim sanki. Bu nasıl bir yaşam böyle. alıp başımı gitsem ayaklarım zincirde.
82 
 Baldır Ezmesi ve Sığır Dinamosu  (selim çok)

ne gam! Ne hayat! Bir ızgara,balık bayat! ...
83 
 Ölümüne Sınav  (Ahmet Melih Karauğuz)

Bir mahalle'de bir genç ölür(?) aslında tam ölmemiştir. Nasıl mı ölmez? Kimse anlamaz ki bunu.
84 
 Borç Yiğidin Kamçısı  (Mehmet Önder)

Ağlasak, dellensek yakışmaz; serde yiğitlik var.
85 
 Karınca Kararınca Hikayeler 2  (Mehmet Fatih Doğrucan)

İftira dediğimiz hadise, gerçeğin doğasını dahi önemsizleştirir ve gerçek dahi aciz düşer.
86 
 Gündelik Sövgü  (Ayten Suvak)

Neredeyse attım kendimi aşka. Ayaklarıma karasular indi dolaşmaktan, attım kendimi tenhaca bir kafeye...
87 
 Ormanda Krallık Seçimi  (KERİM ALİ)

Çok bilinen bir fıkranın uyarlama denemesi
88 
 Yine Düşlerimde Sabahlar Mısın Yavrum?  (Emine Pişiren)

Şimdi bir belden aşağım tamamen uyuşuk… Ayaklarımı oynatamıyorum… Sanki ağır bir kaya koymuşlar belimden aşağı…Bedenimi ise hiç oynatamıyorum…Gözlerimi açmak istiyorum…Açamıyorum…Ağır geliyor kirpiklerim gözkapaklarıma…
89 
 Güvercin ve Simitçi Teyze  (Funda Doğan)

Hayat diyorum, bazıları için çok zor… Aklımda ayakları olmayan güvercinler, aklımda simitçi teyze…
90 
 Yobaz! Arkadaşım  (Demirhan Ocak)

Çok güzel gülüyor, gülerken gözünün içi gülümsüyor... Lokantaya gelen sarhoşlara kızsa bile gayet insanca davranıyor, geçenlerde şahit olduğum bir olayda küfelik derecesinde alkol tüketmiş, Alman vatandaşın “ bana karı lazım, sende varmı?” diye saçmalamasına karşı “Yok bizde bulunmaz, şu yan tarafa bakıver” dediğine şahit oldum.
91 
 Teyze  (Kemal Yavuz)

"Parmaklarım ince benim, borunun içerisine elim rahatça sığıyor diye orada iş verdiler bana". Ne güzel diye geçirmişti içinden, ince parmaklı damatmış bizim de kısmetimiz. Rahmetli beyinin de parmakları inceydi, "inşallah bizim rahmetliye benzemiyordur heryeri" diye mırıldandı teyze, talihsiz kızına bakarak.
92 
 Herkesin Diğeri Olduğu Yer  (kuzey darıcı ...)

" İnsanoğlu arzuları onu becerdiği sürece yaşam denilen dengesizliği sürdürür "
93 
 İki Şey Götüreceğiz Giderken…  (Emine Pişiren)

Tören başlamak üzereydi. Bayrak göndere çekilmişti. İstiklal Marşı okumaya başladık. İşte ne olduysa o anda olmuştu. Bacaklarımın kasığa yakın kısmında bir kaşıntı, bir karıncalanma başlamıştı, o anda ani bir içtepiyle hazırol halimden vazgeçip, iki baladırımı birbirine sürttüm.
94 
 Bizim Haller  (Haydar Köprülüoğlu)

Çok kişi kartvizit, veya maddi çıkarlar için oynuyor. Çıkar sağlamak amacıyla hacca gidenler gibi. Milletvekilliğini de dahil edebiliriz. İsteklerin önü, ardı kesilmez. Ev versen, yazlık ister, köşk ister, köşk versen Boğaziçinde olsun der. Milletvekilliği aday adayları oy alabilmek için çabalarıyla birlikte, paralarını da harcıyorlar. Geçmişte böyleydi, günümüzde de bu serüven devam ediyor. Bütün bu çaba ve uğraşlara karşın, minder dışı karakucak devam ediyor. Saygılar.
95 
 Çıldırtan Aşk  (Özcan Nevres)

Bu kadehi boynuzluların şerefine içiyorum dedi. Söylenenler bana mı, yoksa başkasına mı diye bakındı etrafına. Kendinden başka kimse olmadığını gördü
96 
 Ben Kendimi Bizzat Vurdum  (serdar adem işler)

İlk insan topluluklarının görülmesiyle beraber dünyanın yörüngesini ve hareket kabiliyetini elinde tutan bir paralel yapı doğal olarak ortaya çıkmıştır. Ve bu, dünyanın her karışında ve insanlık tarihinin her aşamasında aynen yapılanmıştır. Bu paralel yapı ağalık sistemidir. Elindeki yaptırım gücü sermayedir. Hiçbir toplumsal örgütlenme hatta devlet bu paralel yapının önünde duramamıştır. Bundan sonra durması da mümkün değildir.
97 
 Bir Ölü Tırtıl  (a. fuat seğmen)

kısa bir ömre dair, kısa bir öykü.....
98 
 Özür Dilerim  (Dilara Yiğit)

Ne diyorsun sen demek için uğraştı Ayten, ama sesi çıkmıyordu, derinden hırıldıyordu gırtlağı. Dehşete kapılmıştı Ayten, ne diyeceğini bilemeden bakakaldı, ne sorması gerektiğini de bilmiyordu. Ağzı açık kalmıştı, yüzü dehşetten kıpkırmızıydı. Midesinin bulandığını hissetti.
99 
 Manolya ve Katatonya  (Cengiz Erdem)

Kendi içimde bir öteki yarattım. Kendi içimde yarattığım öteki benden daha güçlü çıktı ve zamanla benliğimi ele geçirerek kendisini ötekilikten kurtardı. Şimdi ben kendi içimde yarattığım ötekinin içinde bir ötekiyim. Kendi benliğimde azınlık konumuna düştüm, kendi evimde yabancılık çekiyorum şimdi ben.
100 
 Ebediyet Edebiyatı  (Cengiz Erdem)

Neyse o, yani tam da bir kurbandan başka bir şey, bir ölüm-için-varlıktan başka bir şey ve dolayısıyla ölümlü bir varlıktan başka bir şey. Bir ölümsüz: İnsanın başına gelebilecek en kötü durumlar, O kendini hayatın karmakarışık ve zorbaca akışı içinde ayrı bir yere koyabildiği sürece, onun böyle olduğunu, yani ölümsüz olduğunu gösterir. İnsanın herhangi bir veçhesini düşünmek için, bu ilkeden yola çıkmamız gerekir. İnsan hakları varsa da, bunlar kesinlikle hayatın ölüme karşı hakları ya da sefalete karşı hayatta kalmanın hakları değildir. Ölümsüz'ün kendi kendilerine dayanan haklarıdır ya da Sonsuz'un ıstırap ve ölüm denen olumsallığın üzerinde uygulanan haklarıdır. Sonuçta hepimizin ölecek olması, geride sadece tozun kalacak olması, İnsan'ın, koşulların onu maruz bırakabileceği hayvan-olma ayartısına karşı koyabilen biri olarak kendini olumladığı anda sahip olduğu ölümsüzlük kimliğini hiçbir surette değiştirmez. Alain Badiou, Etik: Kötülük Kavrayışı Üzerine Bir Deneme, çev. Tuncay Birkan (İstanbul: Metis, 2004), 27-8

Önceki Sayfa  1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15  Sonraki Sayfa




son eklenenler
Hortum
Tayyibe Atay
Öykü > İronik
Aşkın
selim çok
Öykü > İronik
Emrin Olur
Ahmet Zeytinci
Öykü > İronik
Müzeyyen
Suleyman Tuna
Öykü > İronik
Maçakızı
selim çok
Öykü > İronik
Duygu Dökümanı
selim çok
Öykü > İronik
Kedi Gözü
selim çok
Öykü > İronik

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © , 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.