• İzEdebiyat > Öykü > İronik |
241
|
|
|
|
Mencilisli bir peri, çalılıktan ay ışığına yükselen kanatsız kuş. Uçtu. Kirişi kırıyor tazı, periler terk-i gölgelere, |
|
242
|
|
|
|
üstümüze yağmurlar yıldırım çakarken, tüm komşuların iğrenen bakışları arasında, ıslak, sevişirken ; yaşadığım ve yaşayacağım tüm anları o tek yağmurlu güne adadım ben |
|
243
|
|
|
|
İldeki santral memuresi, ilçedeki santral memuresine anlatıyordu.Sizin santralınızda erkek bir memur var. Her karşılaşmamızda ben Anadolu'nun ender yetiştirdiği bahadır delikanlılardan Önder diyordu. |
|
244
|
|
|
|
Denizden çıkarken ADAMI, APRODİTE’yi kaybediyordum ama kelimelerin dili ile ‘ADAMIN ADASI’ olan öyküyü rüyalarımla birleştirerek yazıyordum. |
|
245
|
|
|
|
Eskiden herkesten farklı görünmek için her şeyi yapardım, şimdi herkes gibi görünmek için her şeyi yaparım. |
|
246
|
|
247
|
|
248
|
|
|
|
Aşklar nasıl da kısır bu kısır döngüde: sabah akşam bir vızıltıyla geliyor, arıdan mı sivrisinekten mi belli değil... |
|
249
|
|
|
|
- Doktor grüsülerini iletiyor sana…
- Selamlarını desene sen şuna.
- Öfff, sıcakmış buralar. Orası 18 dereceydi gelirken.
- Eee, kuzeyde kalıyorsunuz biraz, arada o kadarcık fark olacak. İzin ver alayım valizini. Çıkarken hava durumuna bakmış mıydın?
- Bakmıştım ama, yanıldım yine de.
- Spor giyinmişsin, sıcakta rahat eder insan.
- Biliyor musun, seminerleri olmasaydı Beejing’e uçacaktık.
- Öyle mi..! Üzüldüm. Çin’deydi galiba orası. Olimpiyatlara mı gidecektiniz yoksa?
- Evet, ama o bir yolunu buldu. Atları önden gidecek kendisi arkadan.
- Hımmm, demek bunun için buradasın. Hemen dönüyor muyuz ? Yoksa bahsettiğin yerlere mi bakacağız?
- Biraz dinlenelim, tatil bu kez uzunca.
|
|
250
|
|
|
|
“bunlar senin kendi düşüncelerin mi?”
“düşüncelerin sahiplenilir olduğuna inanmam... belki başkaları da buna benzer şeyler düşünüyorlardır...”
|
|
251
|
|
|
|
"herşey çok doludur ama alabildiğine boştur." |
|
252
|
|
|
|
SAPI VER GERÇEK BİR HİKAYE TRAJİ KOMİK |
|
253
|
|
|
|
yaşamın dehlizlerinde gezen,"bir et parçası" olmaktan öteye gidememiş bir kadının öfkesini törpüleyen hayatının beklenen ya da beklenmedik bitişi. |
|
254
|
|
|
|
---Değerli okuyucular, dergimizin bu sayısında, söyleşi konuğumuz internet dünyasında fırtınalar estiren, edebiyat sitelerini alt üst eden bir yazar adayını tanıtmak istiyorum.Sayın Kazım Kolbastı,yı tanıyalım..Kazım bey, yazarlık serüveniniz ne zaman başladı..Doğarken mi yazardınız, yoksa sonradan mı oldunuz? |
|
255
|
|
|
|
bir yazarın ironik hikayesi |
|
256
|
|
257
|
|
|
|
Oğlum Hasan sen İstanbullar da dolaş dur havanı yap bakalım.O sıfır traktörü alıp millete hava yapacam derken bütün köyü birbirine kattın durdun.Milleti birbirine düşürdün.Köyü traktör garajına çevirdin sonrada sıkıyı görünce kaçtın gittin. |
|
258
|
|
|
|
Kral bu olaydan sonra eşeği emekliye ayırmış. Akil hayvanlar komisyonu üyelerini de eşeğe hizmetle görevlendirmiş. Eşek istediği zaman taze ot ve temiz su getirme, barındığı yeri temiz tutma bu üyelerin başlıca görevleriymiş. |
|
259
|
|
|
|
Peygamberler başarısız olunca Tanrı şaşırdı... En yakın dostunu çağırdı. Sordu: "Ey Şeytan neler oluyor . Bu insanları nasıl kurtaracağız. Musa, İsa, Muhammed nerede yanlış yaptı? Bana onu söyle" derken Şeytan ağlıyordu: " İnsandan peygamber yaparsan, olacağı budur. Sana o kadar yalvardım. Beni onların arasına gönderme diye..." |
|
260
|
|
|
|
İşte bende oldum olası bu tarz, karanlık sokaklarda dolaşmaktan keyif alırım. Sadece sizden farklı olarak her geceye hüzünle başlarım. Ve gecenin sonunda kendimi dertlerimden kurtulmuş, hafiflemiş olarak hissederim |
|