• İzEdebiyat > Deneme > İtiraflar |
461
|
|
|
|
Herseyin cikis yolu senmisin?
|
|
462
|
|
|
|
*Hep farklı olmaya çalışırız da farklılık yaratacak davranış ve eserler ortaya koymayı bir türlü beceremeyiz.*Şöhret her insanı iki kere değiştirir. Birincisi ona sahip olduğumuzda meydana gelen değişmedir; diğeri de onu kaybettiğimizde. |
|
463
|
|
|
|
-Mutluluk hakkında konuşan bu insanlar (ben dahil), gerçekten mutluluğun yolunu bilselerdi, klavye başında vakit mi geçirirlerdi,yoksa doyasıya mutluluğu mu yaşarlardı?
-Düşmanın teslim olanı,savaşanından daha tehlikelidir.
-Aşık olduğumda ne kadar aptalmışım!Ne kadar aptalca konuşuyorum değil mi?
|
|
464
|
|
|
|
Telefonu kapattığın anda, tüm konuşmalar uçar gider. Suya düşen kar taneleri gibi yok olurlar.Ama mektup öyle mi? Yıllarca sakla. Aç aç oku, sonra yeniden oku. Çok sevdiğin bir yemeği, acıktıkça tekrar tekrar yemek gibi. Şimdi “Telefonla yemeğin ne alâk |
|
465
|
|
466
|
|
|
|
Hem katilim hem maktul.Kendi cenazemi kaldırır ellerim.Kendi cenazeme ağlar gözlerim. Peki neyim ve kimim ben.Hem Kürt hem Afrikalı mı? Bir Türk’ün gururunu taşır mı bedenim? Bir Yahudi’nin helakini yaşar mı gecelerim? Kör karanlık sularda boğulur mu gülüşlerim? Dudaklarımdan yankılanır mı Kızıldeniz’in |
|
467
|
|
|
|
Şehrime akşam çöktü, ben senin şehrinde bazen ay bazen yıldızım yine bu gece. Gözlerin gökyüzünde olsun gözlerimin karası gecende..?
İyi bak, hala ordayım... |
|
468
|
|
|
|
...bize ait düşüncelerin belleğimize oturmasından, bizi cilveli bir kadın gibi kendisine esir edeceğinden korkuyoruz ve biz, düşüncelerimizin bize ait olduğunun bilinmesinden, sezilmesinden korkuyoruz.
|
|
469
|
|
|
|
Anlatımlarım...İçimdeki gizi üzüntülerimi silkeleme durumum belki de... |
|
470
|
|
|
|
Şimdi duysan bunları ‘aşık mı olmuş kızım’ dersin. |
|
471
|
|
|
|
*Bilgisiz insan tırtıldır ve aynı yaprağın üzerinde yaşamını sürdürür, bilgilenince ise kelebeğe dönüşür ve özgürce kırlarda uçarak dünyayı tanımaya çalışır… |
|
472
|
|
|
|
Ayrılık sonrasında bugün yaşadıklarım... |
|
473
|
|
|
|
Gözümde yine yaş var bugün. Ağlayacak o kadar çok sebep var ki; hangisine ağladığımı bilmeden ağlıyorum öylece. Amacımdan sapmış, çarpıp duruyorum sağa sola. Bocalıyorum ha bire. Tam ayağa kalkıyorum düzeltiyorum kendi işte o an bir çelme daha ve yine yerlerdeyim.
|
|
474
|
|
|
|
*Sabır ağaçtır. Bu ağacı bilen meyvelerini yemeyi hak eder. *Yaşayan ölüler, mezarlardaki ölülerden hoşlanmazlar. *İnsanlar, karınlarını doyurmayı düşünürler. Bu normaldir. Sıra kafalarını doyurmaya gelince tok olduklarını sanırlar. |
|
475
|
|
|
|
patlamanın şiddetiyle uzaklara savrulmuş; uçup uçup bir solucanın tüysüz bedenine yapışmış...düşünsenize tüylü bir solucan!...züğül züğül!...saçlarım burgam burgam olu... |
|
476
|
|
|
|
yaşamın içinden bir yaşam seçtik kendimiz için seçtiklerimizi sevgimizle yoğurduk ,
sabrımızı koyduk , çılgınlıklarımızı yarıştırdık , anlayış gösterdik saygı duyduk birbirimizin yaşamlarına
ve benim içimde o yeşerdi onun içinde de ben yeşerdim
içimizde bir orman gizliyorduk, dışımızdan ırmaklar akıyor her buluştuğumuzda
|
|
477
|
|
|
|
Başarı için ilk adım çok önemlidir. Çünkü sonradan atılacak adımlar onu takip edecektir. |
|
478
|
|
|
|
Bir sırrı bir başkasına veren kişi, paylaştığı için kendisini rahatlatabilir; ama karşısındaki insana da ağır bir yük yüklediği için büyük bir kötülük etmiş olur. Sırlarını benimle paylaşan insanlardan o yüzden hep kuşku duydum: “Dost mu, değil mi?” diye. |
|
479
|
|
|
|
*Vicdan, yalnızken bile insanı yalnız bırakmaz. |
|
480
|
|
|
|
* Faresi olmayan evin kedisi, ne kadar yaşlanırsa yaşlansın maskara olmaz. |
|