• İzEdebiyat > Deneme > Toplum |
21
|
|
|
|
isyan, yürekleri taştan farkı olmayan şahısların sığındığı göz önünde bulunan bir limandır. |
|
22
|
|
|
|
Bir kere insanın kendine saygısı varsa bu yaptığımız işe, söylediğimiz söze, aklımızın kibarlığına, gönlümüzün genişliğine ve vicdanımızın bizleri rahatsız etmemesine etki edecektir. |
|
23
|
|
|
|
Birilerini baz almayın. Özgünlüğü tercih edin. Karanlıklardaki ışık, ışıl ışıl parlayan ışıklarda ise gölge olmaya özen gösterin |
|
24
|
|
|
|
Küçücük çocuklara hırsızlık yaptırıyorlar, anne ve babaları, biliyorlar ki onlar yakalanırsa fazla da ceza almazlar. Ama ya ahlak, ya onur, gurur, namus bunlar ne olacak. Bir kere ayaklar altına alındı mı tekrar onları kazanmak çok zor, hatta imkansız hale gelecek... Böyle olaylar yaşanır da keçilerim durur mu? İllaki kaçacaklar...
|
|
25
|
|
|
|
Hepinizin bildiği gibi Holywood uzun bir süredir dünya sinemasının merkezi olmayı sürdürüyor. Bu gün ABD, insanlık olarak olmasa bile, dünyanın teknoloji bakımından gelişmişlik düzeyi en üst seviyede ki ülkelerinden biri. Haliyle sinema sanatlarında, kendi emperyalist düşüncelerini de filmler yoluyla, gelişmekte olan ülkelere çaktırmadan ya da alenen dayatmaya etmeye çalışıyorlar. Filmlerin içinde bir dolu subliminal mesaj olarak adlandırılan yapılanmaları da gözümüze gözümüze sokarak hem de... |
|
26
|
|
|
|
Yaratan’ın olayı biraz da bu… İyiler; kaçsa da, güce gelse de, kötünün anlayacağı dilde iki tokatlasa da asla sevilmiyor… Sevilmeyecek de… Niye? Çünkü kötüler onlar gibi değil… Bu yüzden hep iyiliğin ve iyilerin ışığı çalınıyor… |
|
27
|
|
|
|
kalplerinizi nefret rüzgarına bırakmayın |
|
28
|
|
|
|
Ahlaki bunalımların baskısı vicdanınıza dokunmuyor mu? Dokunmuyor mu? Halkın sosyal bağlarının çözülüşünü görürken bir eziklik hissediyor musunuz? Hissetmiyor musunuz? |
|
29
|
|
|
|
Bugün görünen o ki yurdum insanının çoğu, maddi anlamda kendi çıkarını her şeyin üzerinde görmeye öncelik veriyor. Oysa bu milleti manen inşa eden o; “nezaket”, “saygı”, “hoşgörü”, “yardımseverlik”, “fedakârlık” gibi benzeri kelime ve kavramların, hayatımızdan çıkartılmış olmasını çok acıklı buluyorum.. |
|
30
|
|
|
|
Bilgi çağına girdiğimiz geçen yüzyılda bilginin ve aklın uğradığı ihaneti görmek, çok hüzünlendiriyor beni. Yaşantısıyla, sözleriyle “çağdaş ve modern” olduğunu iddia eden insanlar, bilgi ve bilgiyi kullanmaya bir sokak kedisi kadar değer vermiyor. |
|
31
|
|
|
|
Ademoğlu; ne yazık ki kutsal dinleri anlamak, kendi hayatını da bu öğretilere istinaden idame ettirmek yerine, başkalarıyla kendini kıyasa sokmaya tercih etmiştir. |
|
32
|
|
|
|
Ne kadın ne de erkek önce insan olmak. |
|
33
|
|
|
|
Özlüyoruz doğru kişileri ve davranışları... Halbuki yapılması gereken bu.
|
|
34
|
|
|
|
İyice Charles Bukowski’ye bağladığım şu saatlerde gönül rahatlığı ile diyebilirim ki biz iyi bir toplum falan değiliz… Bizim içimiz fesat… Beraberinde de korkaklığımız ve bencilliğimiz kol kola yürüyor. |
|
35
|
|
|
|
gözlerindeki su yutmuş bulut, boşalıvermişti birden!. |
|
36
|
|
|
|
Yaşasın Mevlid Kardeşliğimiz! |
|
37
|
|
|
|
tesadüf, insanoğlunun var olduğuna inandığı; fakat kendini kaptırmaktan geri durmadığı bir hayal ürününden ibarettir. |
|
38
|
|
39
|
|
|
|
Doktorlar dediğiniz zaman, bir sürü doktor giriyor işin içine. Bu isteyen doktorların içinde pratisyen olanı vardır, uzmanı vardır, uzmanların içinde operatörü vardır, kulak burun boğaz uzmanı vardır, nöroloji uzmanı vardır, hatta nöroşirurji uzmanı da olabilir, dahiliyecisi vardır...
Aynı şekilde mühendisten mühendise de fark vardır. Elli çeşit mühendislik var. İnşaat mühendisi var, makine mühendisi var, elektrik elektronik mühendisi var, bilgisayar mühendisi var, malzeme mühendisi var. Elini sallasan mühendise değiyor... Sallamasan yine değiyor... |
|
40
|
|
|
|
Nereye ve ne kadar hızlı gidiştir bu? |
|